Bu ülkede sanatın görevi nedir diye düşünmeye başladım artık. Her zaman toplumların en belirleyici faktörü olan sanat bizim ülkemizde ne durum da diye baktığımda üzülmemek elde değil. Neden diye sorarsanız sanatın halkımız tarafından küçümsenecek düzeyde olmasıdır.
Artık televizyona çıkan herkesin sanatçı diye lanse edilmesi bu durumu yaratmıştır. Topluma yön veren sanat değil medya dünyası olmuştur. Bundan dolayı da toplumsal gelişim yerine toplumsal gericilik hızla zihinlere yer edinmiştir. Ortada açıkca bir yozlaşma var. Bundan korunmak isteyen belirli kesimler iki yola başvuruyorlar. Birincisi -geçmiş yüzyıllarda da bu hep böyle olmuştur- dine yöneliş. İkincisi içine dönüklük.
Geçmişi dikkatlı bir gözle irdelersek bu süreçler her zaman bir kültür devrimini yaratmıştır. Özellikle dine yönelerek kurtulmaya çalışılan yozlaşma tam tersi bir etki yaratarak yozlaşmayı artırmış ve devrimi hızlandırmıştır. İçe dönük kalan toplumlar kendi eksenleri içinde çemberlerini küçülterek yok olmuşlardır.
Sonuç olarak eğlence dünyasının toplumları yozlaştırması bu kadar açık ve hızlı bir şekilde olması iki gerçekle bizi yüzleştiriyor. Ya yozlaşmış bir toplum yada yok olmuş bir toplum. Bundan dolayıdır ki eğlence dünyasıyla sanatı ayırtedebilmeli ve köklü bir -sanata dayalı- kültür devrimi yapılmalıdır.
Blog,Blog Milliyet,Alıntı,Bayram Cigerli, bayramcigerli.blogspot.com, Kültür,Sanat,
Kayıtlar
0 Comments:
Yorum Gönder