Bayram Cigerli Blog

Bigger İnfo Center and Archive
  • Herşey Dahil Sadece 350 Tl'ye Web Site Sahibi Ol

    Hızlı ve kolay bir şekilde sende web site sahibi olmak istiyorsan tek yapman gereken sitenin aşağısında bulunan iletişim formu üzerinden gerekli bilgileri girmen. Hepsi bu kadar.

  • Web Siteye Reklam Ver

    Sende web sitemize reklam vermek veya ilan vermek istiyorsan. Tek yapman gereken sitenin en altında bulunan yere iletişim bilgilerini girmen yeterli olacaktır. Ekip arkadaşlarımız siziznle iletişime gececektir.

  • Web Sitemizin Yazarı Editörü OL

    Sende kalemine güveniyorsan web sitemizde bir şeyler paylaşmak yazmak istiyorsan siteinin en aşağısında bulunan iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime gecebilirisni

Budapest map


Budapest Maps





                                                                  Budapest Metro Maps









My Map...












Newline Blogger Template





DemoDownload
Template name : Newline

Platform: Blogger / Blogspot

Release date : Jul 2013

Author :  www.soratemplates.com

Template features : Blogging, Youtube, Corporate, Featured Content Slider, Fixed Width, Dropdown Menu, Social Widget, Gray Background, Page Navigation.

License : Creative Commons Attribution 3.0

Basic Instructions : How to install a Blogger Template

Configure Featured Content Slider:
Login to blogger dashboard --> layout --> Edit HTML. Now scroll down to where you see the codes below:
  • <ul id='slider'>
    <li>
    <a href='#'><img height='326' src='../slider1.jpg' width='890'/></a>
    </li>
    ..........
Replace:
  • "#" with your featured post URL.
  • "slider1.jpg" with your slider image.

Configure Dropdown Menu:
Login to blogger dashboard --> layout --> Edit HTML. Now scroll down to where you see the codes below:
  • <div id='menuwrap'>
    <div class='ddsmoothmenu' id='smoothmenu1'>
    <ul>
    <li><a href='#'>Home</a>
    <ul>
    <li><a href='#'>Nivo Slider</a></li>
    <li><a href='#'>Piecemaker 2 3D Slider</a></li>
    <li><a href='#'>Anything Slider</a></li>
    ..........
Replace "#" with your menu item URL.

Configure Social Widget:
search for:
  • <ul id='headersocial'>
    <li><a data-rel='fadeimg' href='#'><img src='../facebook.png' title='Facebook'/></a></li>
    <li><a data-rel='fadeimg' href='#'><img src='../twitter.png' title='Twitter'/></a></li>
    ..........
Replace "#" with your Social Account's URL.

Configure Page Navigation Widget
search for:
  • var posts=4, // Number of posts in each page
    num=2, // Number of buttons will display

Hwang Chul Soon

Hwang Chul Soon
Vacation 2








[FANCAFE] 130713 V Fancafe Update

13 Temmuz 2013 - V’nin Günlüğü 


Hava Durumu:  Yağmur Yağacak

Bugün hepimiz samgyetang yemeğe gittik (ginsengli tavuk çorbası) çünkü..... bu chobok!* Tadı gerçekten iyiydi.

J-Hope abi eve legolarla gelip bir şey inşa etmeye çalıştığı zaman çok komikti, yaptığı Mini Bubble Car isminde ve adeta onun etrafında uçuyordu.

Şimdi fancafe’deyim ama o çalışmasını sürdürüyor ve bir şeyler kırıyor.
Onu, benden engellemek için birine ihtiyacım var..

Ve şimdi yağmur yağıyor!!!

V’in günlüğü burada bitti.

*Chobok = Korelilerin sıcak olduğuna inandığı üç günden biri. Bu günlerde samgyetang yemek gelenektir. 




TR Trans: BTSTurkey
Trans cr; Christie @ bts-trans
© TAKE OUT WITH FULL CREDITS


[18.07.2013] IZE BANGTAN Röportajı: V

V


Gerçek adı: Tae Hyung.

Doğum Tarihi: 30 Aralık 1995


Üyeler bana 4D diyor. (Ç/N: 4. boyut) Neden böyle söylediklerini gerçekten bilmiyorum. (RapMons: Şimdi olduğu gibi boş bir yüz ifadesi olduğu zaman gerçekten 4D gibi oluyor. / J-HOPE: V'nin, 4D'liği sayesinde eğlence programlarında göstereceği çok çekiciliği olacağını düşünüyorum.

Ranzanın üst katında animasyon izlerken, üyeler bana bakıp "Şu bağımlı.." diyorlar. Ama Jin hyung yurda geldiğinde birçok ortak noktamız olduğunu öğrendim. Hyungun prens gibi temiz bir hissi var; ama o da benim gibi animasyon izlemeyi çok sever. (Jin: Temiz olmakla animasyon sevmek birbiriyle bağlantılı değil!) Bu günlerde ne zaman bir animasyon çıksa, beraber izleyelim diye konuşuyoruz. Digimon Adventure, Wolf Children ve The Girl Who Leapt Though Time'ın tüm bölümlerini izledim ve Hosoda Mamoru'nun diğer animasyonları da benim şu anda favorilerim. Tooniverse'deki tüm çizgi filmleri çok seviyorum ve sanırım hepsini izledim.

Danny Jung'ın videosunu izleyince ondan çok etkilendim ve saksafon çalmaya başladım. 3 yıl boyunca saksafon çaldım. Ancak, birden bire dans etmek dikkatimi çekti ve başka bir yolda ilerlemeye karar verdim. Klasik saksafondan caz saksafon sınıfına geçince dersleri bıraktım; bu yüzden eskisi kadar iyi miyim emin değilim. Ama üç yıl önce gerçekten güzel çaldığımı düşünüyorum. Alkış! 

Kendi kendime bireysel bir beceri için çalışmam. Hiçbir şey hazırlamam. Sadece o ana uyan şeyi yaparım ve "Bugün ne yapmalıyım?, Şunu denemeli miyim?" diye düşünürüm. Ama... (yapacak) hiçbir şey bulamadığım zamanlar da oluyor (gülüyor). 

Hiç log çekmediğim için gerçekten çok üzgündüm. (BANGTAN üyeleri çıkış yapmadan önceden beri log çekip bloglarında paylaşıyorlar. Fakat V çıkıştan önce hiç log çekmedi.) Hyunglarımın loglarını hep takip ettim; ama kendi loglarımı hiç blogda paylaşmadım. Kendi başıma oturdum ve "Bugün, 2013'ün şu ayı ve şu günü. Bugün şunu yaptım. Bu blogda yayınlanmayacak, değil mi? Bu çok kötü." şeklinde kendi kendime log çekerdim. Grup logu çektiklerinde de aslında oradaydım ama ekranda görünmüyordum. Çöp kutusunun orada ayakta duruyordum. 

Bangtan üyesi olduğum halka açıklanınca sadece bir tane hayran mektubu aldım. Çok mutluydum. Gündüz 4'e kadar uyumadım ve mektubu 15 kere falan okudum. Sürekli hyunglarıma gösterip durdum. 

No More Dream dansında, gözlüğümü attığım sahnede bir sürü hata yaptım. (Perfromans sırasında) Gözlük fermuarlı arka cebimde duruyor. Bir keresinde ellerimle gözlük yapmak zorunda kalmıştım. Ve birçok kez gözlüğü çok sert atıp performanstan sonra bulamadığım da oldu. 

Film izlerken genelde ağlamam. Ama yakın zamanda Jin hyungla Miracle in Cell No.7 filmini izlerken ağladım. Sanki gözlerimde biri musluk açmış gibi ağladım. 

Henüz hiç ciddi bir ilişkim olmadı. İlk aşkımla evlenmek ve sonsuza kadar onunla beraber olmak istiyorum.

Eng. Trans: Christie@bts-trans
Türkçe Çeviri: BTSTurkey

Şahane Bir Polisiye - SOUTHLAND



Bu blog postunda sizlere bu sabah itibariyle finalini yaptığım şahane ötesi, mükemmel bir dizinin tanıtımını yapacağım. Değeri bilinmemiş bu harika dizi, reytingler yüzünden 17 Nisan'da müthiş bir 5.sezon finaliyle perdeyi kapadı. TNT kanalı tarafından rafa kaldırılan* dizinin sadık ve hayran izleyici kitlesi vardı halbuki.

Diziyi bildiğiniz polisiye dizilerden ayırıp tamamen farklı bir rafa koymalısınız. İzlemeye başlamadan önce CSI serileri gibi bir dizi bekliyordum. Ne bileyim belli başlı kahramanlar, her bölümde olayları şak diye bir çırpıda çözen ajanlar, DNA testleriyle adaleti sağlayan adli tabibler vs. bunların beklentisiyle izlemeye başlamıştım.




Ama dizi beni alıp tam anlamıyla ters köşeye yatırarak bana süpriz yaptı. Dizi öncelikle dış kamera açısıyla değil mockumentary (gerçekçi, belgesel tadında) tekniğiyle çekilmiş. Yani olaylar bir gerçekçilik olayına yerleştirilerek izleyiciye aktarılıyor. Sanki dizideki her oyuncu gerçek birer polis ve çekim ekibi birkaç günlüğüne onların hayatlarını kaydetmek için orada gibi geliyor. Kameralar oyuncuların omuzlarında, hemen yanlarında, arabaların içinde, tepe lambalarında, baktıkları ve ona bakanların gözlerinde. Yani kendinizi her olayın içinde hissediyorsunuz tamamen. Polis aracının içinde o kovalamaca sahnelerinde aracın içindesiniz bildiğin. Kendimi kaç kez keskin bir dönüşte pc karşısında yan yatarken buldum tahmin edemezsiniz.

Dizide esas kahraman diye birşey de yok. Belli başlı oyuncular olduğu doğru ama kahraman yok. Acemi polis memurları, onların eğitmenleri, dedektifler, ajanlar. Bunların hayat hikayeleri içinde o hikayeden bu hikayeye sürükleniyorsunuz izlerken. Ama kesinlikle sıkılmak yok. O gerçekçilik hissini polislerin dedektiflerin hayatlarına da yansıtmışlar. Mükemmel aşk yok, mükemmel çift yok, mükemmel dostluk yok. 



Birçok olay klişe gibi dursa da çekimlerin tamamının el kamerasıyla yapılması, dolayısıyla bakış açımızın olayların içine çekilmesiyle tadından yenmez bir polisiye dizi çıkıyor ortaya. Diyaloglar öyle süslü püslü değil. Birçoğu eğlenceli ve tabii ki küfür dolu. Özellikle her iki kelimeden birisi shit, bullshit, fucking bullshit şeklinde amerikan küfürleriyle dolu. Ama rahatsızlık vermiyor aksine diyalogları daha gerçekçi kılıyor bence.  

Toplam 5 sezon ( 1S-7 bölüm - 2S-6 bölüm - 3S-10 bölüm - 4S-10 bölüm - 5S 10 bölüm) 43 bölümden oluşan bir dizi. Az kassanız bir haftada bitecek bir dizi. Zaten bir kez izlemeye başladığınızda hemen bir sonraki bölümü izlemek istiyorsunuz. Her sezonunda çekirdek kadro dursa da diziye birçok konuk oyuncu geliyor. Her bölümde olaylar ve akış farklı olsa da bir şekilde dizinin bütününde herşeyi birbirine bağlıyorlar. Bana göre en azından şimdilik türünde eşsiz bir dizi. 

Dizi ayrıca harika bir açılış fragmanına sahip. Fragmanda çalan jenerik müziği Dulce Pontes'e ait 'Cançao Do Mar' parçası.



Şimdi biraz 'SPOİLERSİZ' konu ve karakter tanıtımı yapıp konuyu bağlayalım;

Konusu:

Polis akademisinden yeni mezun olan bir memur, ve onun eğitmeninin yaşadıklarını mı merak ediyorsunuz? Yoksa çetelerle uğraşan, iki sıkı dedektifin yaşadıklarını mı? Ya da vahşice işlenmiş cinayetlerin peşinde koşan ve onları çözmek için elinden geleni yapan iki dedektifin neler yaşadığını ve neler yaptığını mı merak ediyorsunuz? 

İşte Southland, Los Angeles Polis Departmanı'nında, devriye memuru (Memur Ben Sherman, Çavuş John Cooper), çete dedektifi (Dedektif Sammy Bryant, Dedektif Nate Morreta) ve cinayet dedektiflerinin (Dedektif Lydia Adams, Dedektif Russell Clarke) hikayesini bizlere belgesel tadında, harika bir oyunculuk ve iyi bir hikaye ile anlatıyor 

Southland, Los Angeles Polis Departmanı'nda ki devriye memurlarının, çete dedektiflerinin ve cinayet masasının hikayelerini bazen ayrı ayrı, bazen aynı konu içerisinde bir belgesel tadında bizlere sunuyor. Ana hikaye ise akademiden yeni mezun olmuş POI (Police Memuru 1) Ben Sherman ile eğitim çavuşu John Cooper'ın başından geçen olayları ve çaylağımızın gerçek bir polis olma yolunda ilerleyişini konu alıyor. (Dizimag-Flaming0)


Polis Memuru Ben Sherman (Ben McKenzie) : Polis akademisinden yeni mezun olmuş çaylak polis memuru. Atandığı Hollywood polis merkezinde gözetmeni ve eğitmeni Çavuş John Cooper denetiminde polisliği öğreniyor. Gerçek polis olarak sokaklara çıkmadan önce vicdanının, cesaretinin, özgüveninin ve kibrinin ayarını yapmak ve öğrenmek zorunda.


Polis Memuru Çavuş John Cooper (Michael Cudlitz) : Uzun yıllardır polis olarak çalışan polis memuru John Cooper mesleğinin yıpratıcı etkisine maruz kalmıştır. Uzun süredir yoğun bir sırt ağrısı çekmekte ama buna rağmen işine devam etmektedir. Denetlemesi ve eğitmesi için kendisine verilen yeni çaylakla beraber sokaklarda adaleti sağlamak için uğraşacaktır. Ve unutulmamalıdır ki eğitim iki taraflıdır.


Dedektif Sammy Bryant (Shawn Hatosy)  ve  Dedektif Nate Morreta (Kevin Alejandro) : Beraber uzun süredir ortaklık yapan ikili hem işlerinde hemde özel hayatlarında arkadaşlığı devam ettirmektedirler. Dedektif Sammy Bryant sorunlu karısı Tammi ile uğraşırken ortağı Nate bu zorlu süreçte ona destek olmaktadır. Los Angeles Polis Departmanı çete dedektifleri bu zorlu görevde sokak savaşlarının içinde yer alacaklardır.


Dedektif Lydia Adams (Regina King), Dedektif Russell Clarke (Tom Everett Scott) : Uzun süredir ortak olan cinayet masası dedektifleri olayları mümkün olduğu kadar çözmek için uğraşırlar. Sistemin önlerine çıkardıkları engelleri aşmak mümkün olmasa da ellerinden geleni yaparlar. Dedektif Lydia ve Dedektif Russell faili meçhul cinayetleri çözmek için bakış açılarını tekrar tekrar gözden geçirmek zorundadır. 

Yazdıklarım sadece başlıca ve ana karakterler. Ve spoiler vermeden ancak bu kadar anlatılıyor :) Sezonlar boyunca birçok yeni karakter ekleniyor. Hepsini detaylıca yazmaktansa izleyip tadını çıkarmanızı isterim. Kaliteli, heyecanlandıran, sıkmayan ve seveceğiniz bir dizi arıyorsanız Southland tam size göre bir dizi. Aksiyon tam dozunda. Kovalamaca sahneleri özellikle çok ama çok kaliteli. Sözün özü şiddetle tavsiye ediyorum. Mutlaka izleyin. Kapanışı da oyuncuların setten bu fotoğrafıyla yapalım.

İzlemek isteyenler için dizimag de ilk üç sezon mevcut. Ben dizinin tamamını http://www.yabancidiziizle.net/dizi/southland sitesinde izledim tavsiye ederim. Kaliteli ve alt yazılar da güzel.


[18.07.2013] IZE BANGTAN Röportajı: JIMIN

JIMIN



Gerçek Adı : Park Jimin.
Doğum Tarihi : 13 Ekim 1995

Aslında ben nasıl bir sahne adı almam gerektiğini bulmak için bakındım. Bazı seçenekler, Baby J, Baby G ve Young Kid idi; fakat biz gerçek adımı kullanmayı tercih ettik. (SUGA: Hepimiz Jimin’nin en iyisi olduğu konusunda hem fikirdik.

Her gün yüzümü gördüğümden yüzümün biraz değiştiğini düşündüm fakat çevremdeki insanlar çok fazla kilo verdiğimi söyledi. Ailem beni yılda birkaç kez gördüklerinden çok endişelendiler, düzgün yemek yiyip yemediğimi sordular. Diyetten sonra daha yakışıklı olduğumu düşünüyorum… Hayranlar güzel fotoğraflarımı çekebilir mi? (Gülüyor) 

Diğer üyelerle aynı şeyleri yiyorum fakat ben daha fazla egzersiz yapıyorum. İlk kez karın kası çalışırken bir şey hissetmedim ama ilk kez sahneye çıktığımızda insanların tepkileri iyiydi bu sebeple daha sonra bu konu hakkındaki görüşlerim değişti.  (Jin: Jimin’nin vücudu tanıştığımızdan beri iyiydi.) Bunun hakkında konuşmadım çünkü utanç verici. (Gülüyor) 

No More Dream koreografisi sırasında, bütün hyunglarım ayakta bir çizgi yapıp, benim onları tekmelediğim kısımda, onları çok sert tekmelediğim için çok üzgün hissettim. Bir keresinde Rap Monster hyungu çok sert tekmeledim ve o bir süre ‘kayboldu’ (düştü). Koreografinin diğer kısmını yaparken sadece ‘Çok üzgünüm. Ne yapmalıyım? Çok canı yanmış mıdır?’ diye düşündüm. (Jungkook: Aslında tekmenin sesini siz bile duyabilirsiniz.

8. sınıftan beri poping dansı yapıyorum, ve bu konuda kariyer yapmaya Rain sunbeaenimin performansını gördükten sonra karar verdim. Bunlardan sonra, ‘Busan Sanat Okulu’ modern dans bölümüne kayıt oldum, buraya (okula) geldikten sonra dans öğretmenim bir eğlence şirketine başvuru yapmamı tavsiye etti. Modern dans yaptığım sırada, bir keresinde arkadaşlarımızla TVXQ sunbeaenimlerin ‘Mirotic’ şarkısında dans ettik ve tepkiler çok iyiydi. Bu şekilde ilerledim… Kesinlikle başarılı olmam gerektiğini hissettim. (Gülüyor) (Jungkook: Hyung soyunma odasının dışında kızların onu beklediğini söyledi.) Bu benim ilk ve son hatıram. 

İlk logumu çekerken, gözlerimi zar zor açık tutabiliyordum. Dans derslerimi bitirdikten hemen sonraydı, yüzüm dağılmıştı ve odada 8 kişi daha vardı ve gerçekten garip hissetmiştim. Eğer yalnız olsaydım daha rahat çekebilirdim. Gruba son eklenen kişi bendim bu yüzden çok sıkı çalıştım. (Jin: Jimin boş vakitlerinde bile pratik yapıyordu; pratik yapmaya bağımlı olmuştu. Günde yalnızca 3 saat uyuyordu, o kadar çok pratik yapıyordu ki pratik yaparken ölecek diye endişeleniyordum.

Bir keresinde şarkı sözü yazdım ve SUGA hyunga gösterdim ve o bana ‘Sen buna şarkı sözü mü diyorsun?" dedi. O, bana gerçekten şarkıda kullanabileceğimiz sözler getirmemi söyledi. (SUGA: Yazdığı sözler çocuk şarkısı sözleri gibiydi.

Cilt bakımıyla ilgili çok fazla şey biliyorum. Cildimi temizlemem uzun sürüyor, yüzümü yıkadıktan sonra düz bir şekilde nemlendiriciyi sürüyorum. Buradaki önemli nokta yüzünüzü havluyla kuruladıktan 3 saniye sonra nemlendiriciyi sürmeniz.

Eng. Trans: Christie@bts-trans
Türkçe Çeviri: BTSTurkey

The Rotheram (Harmony) Mill House

Rotheram House
It's been noted before that the bulk of the mills along the Red Clay seem to have been built on the west (Mill Creek Hundred) side of the creek, especially in the lower Red Clay Valley (Wooddale, Faulkland, Greenbank, Marshallton, Kiamensi, Stanton). I'm not sure if there's any real explanation for it, but it did work out that way. Along the other border waterway of MCH, however, the mills seem to be a little more evenly placed on either side of the power source. The mills on or near White Clay Creek show up on both sides, some in MCH (Red Mill, Roseville, Curtis) and some in White Clay Creek Hundred (Dean, Tweed). One of the oldest mills along the White Clay, long out of service, sat just south of the creek in WCCH, about midway along the southern border of MCH. The mill itself is long gone, but its memory survives through the nearly 275 year old home of its owner, and the name by which it was known throughout most of the 19th Century -- Harmony Mills.

The only standing remnant of this once-thriving complex is the two-story brick Rotheram House, facing eastward on Old Harmony Road just south of Kirkwood Highway and White Clay Creek. The house was built about 1740 by Joseph Rotheram, an English Quaker who had come to America around 1723. Rotheram probably settled first in New Castle, but in 1739 purchased a grist mill and saw mill at a Sheriff's sale. The early history of these mills is unclear, but their existence along the White Clay prior to 1739 makes them some of the earliest in the area. After acquiring the mills, Rotheram quickly built a new brick house for himself and his family, which included his wife, two sons, and two daughters.

According to the nomination form (pictures here)for the National Register of Historic Places (to which it was added in 1972) , the house was originally a 1-1/2 story gambrel-roofed structure, with five bays on the first floor and two windows on the second. How long it remained in this configuration is unknown, but records indicate that it was raised to a full two stories plus attic by at least 1775. Joseph Rotheram lived the rest of his life here, before passing in 1773. The house then went to his son Joseph, Jr., who remained until his own death about 20 years later. Although both Josephs were members of the Society of Friends, they were not always in good standing with their fellow Quakers.

Over the years, both Rotheram men had their run-ins with their Meetings. Joseph, Sr. left England without obtaining a Certificate of Removal from his home meeting, which may have meant that he was unable to marry in a Meeting here. It was not until the late 1740's that Joseph got his Certificate, but it was not by his doing. His daughter Abigail was being courted at the time by Joseph England, Jr., son of the next miller up the creek. England was concerned about his prospective bride's birthright, and so wrote to Rotheram's Meeting in England to obtain the Certificate, which he did. (Abigail did end up marrying England, and their daughter Sarah later became the wife of Revolutionary War hero Robert Kirkwood.) On another occasion Rotheram was disciplined by his Meeting for failing to pay a debt, possibly to his housekeeper. In the early 1760's he again ran afoul of his fellow Quakers, this time for "purchasing negroes". He did, however, stipulate in his will that his slaves could be freed when they had earned 40 pounds.

Joseph, Jr. also got into trouble with the Friends, even being expelled from his Meeting. His, though, was a more noble offense -- fighting for his country. Joseph was one of the "Fighting Quakers" who joined the struggle for Independence from Britain. He even served as the tax Appraiser for White Clay Creek Hundred in 1777 and 1779. For this, family tradition holds, the British plundered him and his brother of furniture during the war.

As noted, the younger Joseph ran the mills until his death about 1795. At that time they were put up for sale, and described in the sale notice this way:

No. 1 A valuable merchant mill and sawmill, and plantation or tract of land, situate on White-clay creek, the plantation is said to contain 185 acres more or less; on third, whereof is good woodland, and about 12 or 15 acres of excellent meadow, the residue is arable land, and in very good plight; there is on said premises, a large and commodious two story brick messuage and kitchen adjoining thereto, a well of good water at the door, with a large barn, stabling and other improvements, and a good, bearing orchard; there is also a convenient sawed log dwelling house near to the mill, for the purpose of accommodating a miller and his family; the merchant mill is in good repair, has two water wheels and three pairs of stones, two pairs whereof are dood burrs, the other pair for country work -- the saw mill is in tolerable repair, and in a good neighborhood to get timber for sawing -- the situation of the place must be a very desirable one, being in a healthy part of the country and the mill on one of the best streams of water in that part, it never being known to fail, in the driest of season; within three miles of Christiana Bridge, and about the same distance from White-clay creek landing, about 5 miles from New-port; and about 11 miles from Elkton, a noted wheat market.

It took several years for the property to sell, but finally in 1802 the mills were purchased by James Price (1776-1840), a prominent miller from Wilmington. Price was born to a wealthy family in Kent County, MD, and moved to Wilmington as a young man. He became an investor in Joseph Tatnall's Brandywine mills, and not coincidentally married Tatnall's daughter Margaret in 1802, the same year he acquired the Rotheram Mills. James and Margaret likely moved into the Rotheram House then, allowing James to oversee his new mills. The actual miller* would have lived in the "convenient sawed log dwelling house" mentioned in the sale ad above. The Prices had four children between 1804 and 1809, all of whom may have been born here. Upon moving in, Price renamed the complex "Harmony Mills", after his great-great-grandfather Col. John Hyland's Harmony Hall estate in Cecil County.

When Price's father-in-law Joseph Tatnall died in 1813, James became one of four co-owners of the prominent man's milling business (along with his brothers-in-law Thomas Lea and Edward Tatnall, and Tatnall relative James Canby). It was likely at this time that James and Margaret inherited from her father a large house* in Wilmington, on 16th Street near French. This home (seen below) was across the street from the Brandywine mills, and the Prices probably moved there around that time. I think it's likely that James Price lived the rest of his life in Wilmington, where he had a very successful business career. In addition to his milling business, Price served as the first president of the Union Bank of Delaware, and the second president of the Philadelphia, Wilmington, and Baltimore Railroad. In the 1830's, he built houses for three of his children along Market Street between 13th and 14th Streets.

The James Price House in Wilmington

The one child for whom he did not not build a home, daughter Mary, had one built amongst her siblings' by her father-in-law, Price's business partner James Canby. In 1826, Mary married Edmund Canby, a member of what was probably the second most important of the Brandywine milling clans, behind the Tatnalls. Upon James Price's death in 1840, the Harmony Mills passed into possession of Edmund and Mary Canby. Edmund was involved in his family's milling business, but due to a severe case of asthma he did more travelling than milling. With their stately new home at 1305 Market Street, it seems unlikely that Edmund and Mary actually would have lived much (if at all) in the older Rotheram home along the White Clay. In any case they wouldn't have had much time to do so, as Edmund died in 1848 at the age of 44.

The Edmund Canby House, 1305 Market Street
The 1850 Census still shows Mary residing in Wilmington, but interestingly 1860 has her listed in WCCH. Her son James is listed as a miller, so it seems the family was still operating at least the grist mill at that point. According to Scharf in 1888, the saw mill had fallen into disuse, presumably a number of years before that time. The grist mill burned sometime in the 1870's never to be rebuilt. I was unable to find a miller listed in the area in the 1870 Census, so the mill may have been out of service for several years before it was destroyed. After Mary Canby's death in 1886, the property was sold to William F. Smalley, who built a warehouse on the site.

Some "modernization" was done to the house in the late 19th Century, possibly by Smalley. Some minor work was done inside, including bricking up several fireplaces and adding stoves. A gable was added to the front of the roof, but a fire around 1930 destroyed the roof and the gable was not replaced. When the house was purchased by a new owner in 1961, some restoration work was done. In recent years, however, the house has fallen into disrepair. Hopefully someday this survivor from the early days of White Clay Creek Hundred can be restored to its full glory.


Additional Facts and Related Thoughts:
  • More research would need to be done to determine who some of the actual millers were who operated Price and Canby's Harmony Mills. The 1832 McLane Report seems to imply that Samuel Stroud may have been in charge, while the 1830 Census seems to have James Stroud in about the right place. In 1850, (presumably) brothers Palmer and Jacob Gheen are listed as millers in the right place in the census to have been working there.
  • By the late 19th or early 20th Century, the old James Price House had been divided up into numerous low-rent apartments. So many apartments, in fact, that it came to be called "Hundred House" for how many people seemed to live there.

HIIT 100s - Legs, Triceps, Calves





In HIIT 100s select a weight that is 50% of what you would normally do for 10 rep max (RM). Immediately after 10 sets of 10, bump up your weight by 50% and rep it as many as you can 3 times.

Legs, Triceps, Calves
Exercise
Weight
Sets/Reps
Rest
Squat
50% 10RM
10/10
60s
Squat




10RM
3 / Failure
60s
Leg Press
10RM
3 / Failure
60s
Leg Extension
15RM
3 / Failure
60s
Leg Curl
15RM
3 / Failure
60s
Triceps Pressdown
50% 10RM
10/10
60s
Triceps Pressdown
10RM
3 / Failure
60s
Lying Triceps Extension
15RM
3 / Failure
60s
Standing Calf Raise
50% 10RM
10/10
60s
Standing Calf Raise
10RM
3 / Failure
60s
Seated Calf Raise
15RM
3 / Failure
60s
Kettleball Swing
Light Kettleball
10/10
60s





[18.07.2013] IZE BANGTAN Röportajı: JUNG KOOK

JUNG KOOK

Gerçek adı: Jeon Jungkook. 
Doğum tarihi: 1 Eylül 1997. 

Benim için, Busanlı olduğumdan 'Martı', 'Young Gun' gibi sahne isimleri düşünüldü. Ama herkes JungKook'un en iyisi olduğunu söyledi. 7. sınıfta bazı abilerim ve arkadaşlarımla bir kulüpte b-boying öğrendim. Daha sonra, Mnet 'Superstar K2' seçmelerine gittim ve şu anki şirketimin çalışanları tarafından seçildim. Dans ettiğim zaman, Bang Sihyuk başkan bana "Duygu yok. Dans ederken hiç duygularını kullanmıyorsun." dedi. Bu yüzden eğitim için Amerika'ya gittim. Urban stili, kadın dans stillerini, güçlü dansları ve birçoğunu ünlü koreograflardan öğrendim.  Dans ederken duygu gösterebilmeyi düzgünce öğrendiğimi düşünüyorum. Kore'ye gelir gelmez abilerime "Hyung, Amerika harika. Tekrar gitmek istiyorum" dedim. Bu yüzden abilerim biraz üzüldü. (gülüyor) 

'No More Dream'da, ben "Tamam anne, kütüphaneye gideceğim dedim." kısmını söylüyorum.  Birçok kez çalışma salonuna gittim. Ama genelde çizgi roman okurum. Bekle, kütüphane neydi?Boş ver, asla çalışma salonuna (kütüphaneye) gitmedim. 

Abilerim bana "Golden Maknae" adını verdi. Hepimiz gerçekten çok yakın olduğumuzdan, sanırım onlara karşı saygısızca davranıyorum. Abilerime can sıkıcı şey söylemek çok istiyorum. (gülüyor) (Suga: Onun iyi bir hafızası var, bu yüzden bizi taklit edebiliyor. / RapMonster: Bizi taklit ettiği zaman seslerimizi garip taklit ediyor.)  

Maknae olmanın kötü bir yanı yok.  Hepimizin yurtta kendi yatakları var.  Abilerim  üst yatakları kullanıyor ama ben yatağımı en son seçtiğim için gerçekten başka bir seçeneneğim yoktu. Jimin abi'den yaklaşık 3 cm uzunum. Onun uzadığını sanmıyorum. (Jimin: Ben ondan 2 yaş büyüğüm ama benim boyumla alay ediyor; bunun doğru olduğunu sanmıyorum. / Suga: JungKook ilk geldiğinde onun benden daha kısa olduğunu hatırlıyorum. Şimdi onun uzadığı görmek, onu ben büyütmüşüm gibi hissetmeme neden oluyor.) 

Çok fazla yemeği seviyorum, bu yüzden ilk üçünü söyleyeceğim. Birincisi pirinçli domuz eti çorbası, ikincisi sashimi ve üçüncüsü yılan balığı.  

Jin abi ve benim aramda 5 yaş var. O, çocukluğu hakkında konuşurken gerçekten nesil farkını hissediyorum. Eskiden yediği krakerlerden, 'Godzilla' filminden, H.O.T  ve bunun gibi şeylerden bahsederken bazen gerçekten anlamıyorum. Abilerim şu anda fırtınalı (heyecanlı) bir ergenlik geçirdiğimi söylüyor. Ama ben ergenlik olduğunu düşünmüyorum. (Suga: Ergenlik dönemindeki insanlar, ergenlik döneminde olduğunu bilmez. Ben bu yaşta yapması gereken şeyleri tecrübe edemediği (yapamadığı) için üzülüyorum. / RapMonster: Bizden daha sonra askere gidecek olmasını hala kıskanıyorum.)

Eng. Trans: @bts-trans
Türkçe Çeviri: BTSTurkey