Bayram Cigerli Blog

Bigger İnfo Center and Archive
  • Herşey Dahil Sadece 350 Tl'ye Web Site Sahibi Ol

    Hızlı ve kolay bir şekilde sende web site sahibi olmak istiyorsan tek yapman gereken sitenin aşağısında bulunan iletişim formu üzerinden gerekli bilgileri girmen. Hepsi bu kadar.

  • Web Siteye Reklam Ver

    Sende web sitemize reklam vermek veya ilan vermek istiyorsan. Tek yapman gereken sitenin en altında bulunan yere iletişim bilgilerini girmen yeterli olacaktır. Ekip arkadaşlarımız siziznle iletişime gececektir.

  • Web Sitemizin Yazarı Editörü OL

    Sende kalemine güveniyorsan web sitemizde bir şeyler paylaşmak yazmak istiyorsan siteinin en aşağısında bulunan iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime gecebilirisni

Türkçe Çeviri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Türkçe Çeviri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Taylor Swift - Gorgeous Şarkı Sözleri (Türkçe Çeviri)



Taylor Swift'in yeni şarkısı Gorgeous İngilizce şarkı sözleri ve Türkçe çevirisi ile karşınızda.


Gorgeous
Muhteşem
Gorgeous
Muhteşem

You should take it as a compliment
İltifat olarak kabul etmelisin
That I got drunk and made fun of the way you talk
Sarhoşken ve eğlenmek için sana söylediklerimi.
You should think about the consequence
Of your magnetic field being a little too strong
Manyetik alanının sadece birazcık daha
Fazla olduğunu düşünebilirsin
And I got a boyfriend, he's older than us
Ve bir erkek arkadaşım var, o bizden daha büyük
He's in the club doing I don't know what
O şu an kulüpte ve ne yaptığını bilmiyorum
You're so cool it makes me hate you so much
Çok hoş biri olman senden daha fazla nefret etmeme neden oluyor

Whiskey on ice, sunset and vine
Buzlu viski, gün batımı ve şarap
You ruin my life, why not be in mine?
Hayatımı mahvediyorsun, neden benimkinde olmuyorsun?

You're so gorgeous
Muhteşemsin sen
I can't say anything to your face
Yüzüne karşı hiçbir şey söyleyemem
'Cause look at your face
Çünkü yüzüne baktığım zaman
And I'm so furious
Çok öfkeleniyorum
At you for making me feel this way
Bana böyle hissettirdiğin için
But what can I say?
Ama ne diyebilirim ki
You're gorgeous
Sen muhteşemsin

You should take it as a compliment
İltifat olarak kabul etmelisin
That I'm talking to everyone here but you
Burada herkesle konuşuyorum ama sen
And you should think about the consequence
Of you touching my hand in the darkened room
Karanlık odada elime dokunmanın
Sonucunu düşünmelisin
If you've got a girlfriend, I'm jealous of her
Kız arkadaşın varsa, onu kıskanırım
But if you're single that's honestly worse
Ama yalnızsan, açıkçası bu daha kötü
'Cause you're so gorgeous it actually hurts
Çünkü sen muhteşemsin bu gerçekten acı bir durum
(Honey, it hurts)
(Tatlım, bu acıtır)

Ocean blue eyes looking in mine
Okyanus mavisi gözleri bana bakıyor
I feel like I might sink and drown and die
Eriyip bitiyorum hatta ölüyorum

You're so gorgeous
Muhteşemsin sen
I can't say anything to your face
Yüzüne karşı hiçbir şey söyleyemem
'Cause look at your face
Çünkü yüzüne baktığım zaman
And I'm so furious
Çok öfkeleniyorum
At you for making me feel this way
Bana böyle hissettirdiğin için
But what can I say?
Ama ne diyebilirim ki
You're gorgeous
Sen muhteşemsin

You make me so happy it turns back to sad, yeah
Üzgün bir şekilde dönmen beni çok mutlu etti, evet
There's nothing I hate more than what I can't have
Sahip olamadığım şeyler kadar nefret ettiğim bir şey yok
You are so gorgeous it makes me so mad
Sen muhteşemsin ve bu beni deli ediyor
You make me so happy it turns back to sad, yeah
Üzgün bir şekilde dönmen beni çok mutlu etti, evet
There's nothing I hate more than what I can't have
Sahip olamadığım şeyler kadar nefret ettiğim bir şey yok
Guess I'll just stumble on home to my cats
Sanırım evde kedilerimle uğraşacağım
Alone, unless you wanna come along, oh!
Yalnız başıma, tabi benimle gelmek istemezsen

You're so gorgeous
Muhteşemsin sen
I can't say anything to your face
Yüzüne karşı hiçbir şey söyleyemem
'Cause look at your face
Çünkü yüzüne baktığım zaman
And I'm so furious
Çok öfkeleniyorum
At you for making me feel this way
Bana böyle hissettirdiğin için
But what can I say?
Ama ne diyebilirim ki
You're gorgeous
Sen muhteşemsin

You make me so happy it turns back to sad, yeah
Üzgün bir şekilde dönmen beni çok mutlu etti, evet
There's nothing I hate more than what I can't have
Sahip olamadığım şeyler kadar nefret ettiğim bir şey yok
You are so gorgeous it makes me so mad
Sen muhteşemsin ve bu beni deli ediyor
You're gorgeous
Sen muhteşemsin
You make me so happy it turns back to sad, yeah
Üzgün bir şekilde dönmen beni çok mutlu etti, evet
There's nothing I hate more than what I can't have
Sahip olamadığım şeyler kadar nefret ettiğim bir şey yok
You are so gorgeous it makes me so mad
You are so gorgeous it makes me so mad
Sen muhteşemsin ve bu beni deli ediyor
You're gorgeous
Muhteşemsin

Avicii - Lonely Together Şarkı Sözleri (Türkçe Çeviri) ft. Rita Ora



Rita Ora ve ünlü DJ Aviici'nin yeni şarkısı Lonely Together İngilizce şarkı sözleri ve Türkçe çevirisi ile karşınızda.

Lonely Together

Birlikte Yalnızlaşalım
It's you and your world and I'm caught in the middle
Sen ve senin dünyan, ikisi arasında kaldım
I caught the edge of a knife and it hurts just a little
Bıçak sırtındayım ve bu birazcık canımı yaktı
And I know, and I know, and I know, and I know that I can't be your friend
Ve biliyorum, biliyorum ki, Arkadaşım olmayacaksın
It's my head or my heart, and I'm caught in the middle
Aklım ve kalbim, ikisi arasında kaldım

My hands are tied, but not tied enough
Ellerim bağlı ama yeterince değil
You're the high that I can't give up
Sen vazgeçemediğim yüksekliğimsin
Oh lord, here we go
Oh tanrım, işte yine başlıyoruz

I might hate myself tomorrow
Belki yarın kendimden nefret edebilirim
But I'm on my way tonight
Ama bu gece yollara düştüm
At the bottom of a bottle
Şişenin dibindeyim
You're the poison in the wine
Sen şaraptaki zehirsin
And I know
Ve biliyorum
I can't change you and I
Seni ve kendimi değiştiremem
I won't change
Değiştirmeyeceğim de zaten
I might hate myself tomorrow
Belki yarın kendimden nefret edebilirim
But I'm on my way tonight
Ama bu gece yollara düştüm

Let's be lonely together
Hadi yalnız kalalım
A little less lonely together
Birazda birlikte yalnız kalalım

Eyes wide shut and it feels like the first time
Gözler tamamen kapalı ve sanki ilk kezmiş gibi geliyor
Before the rush to my blood was too much and we flatlined
Kanım kaynamadan önce aşırıya kaçtık ve kaybettik
And I know, and I know, and I know, and I know just how this ends
Ve biliyorum, biliyorum nasıl sonlanacağını biliyorum
Now I'm all messed up and it feels like the first time
Şimdi berbat bir haldeyim ve sanki ilk kez böyle olmuşum gibi geliyor

I might hate myself tomorrow
Belki yarın kendimden nefret edebilirim
But I'm on my way tonight
Ama bu gece yollara düştüm
At the bottom of a bottle
Şişenin dibindeyim
You're the poison in the wine
Sen şaraptaki zehirsin
And I know
Ve biliyorum
I can't change you and I
Seni ve kendimi değiştiremem
I won't change
Değiştirmeyeceğim de zaten
I might hate myself tomorrow
Belki yarın kendimden nefret edebilirim
But I'm on my way tonight
Ama bu gece yollara düştüm

Let's be lonely together
Hadi yalnız kalalım
A little less lonely together
Birazda birlikte yalnız kalalım
Let's be lonely together
Hadi yalnız kalalım
A little less lonely together
Birazda birlikte yalnız kalalım

My hands are tied, but not tied enough
Ellerim bağlı ama yeterince değil
You're the high that I can't give up
Sen vazgeçemediğim yüksekliğimsin
Oh lord, here we go
Oh tanrım, işte yine başlıyoruz

I might hate myself tomorrow
Belki yarın kendimden nefret edebilirim
But I'm on my way tonight
Ama bu gece yollara düştüm
At the bottom of a bottle
Şişenin dibindeyim
You're the poison in the wine
Sen şaraptaki zehirsin
And I know
Ve biliyorum
I can't change you and I
Seni ve kendimi değiştiremem
I won't change
Değiştirmeyeceğim de zaten
I might hate myself tomorrow
Belki yarın kendimden nefret edebilirim
But I'm on my way tonight
Ama bu gece yollara düştüm

Let's be lonely together
Hadi yalnız kalalım
A little less lonely together
Birazda birlikte yalnız kalalım
Let's be lonely together
Hadi yalnız kalalım
A little less lonely together
Birazda birlikte yalnız kalalım
A little less lonely now
Şimdi biraz yalnızlaşalım
A little less lonely now
Şimdi biraz yalnızlaşalım
A little less lonely now
Şimdi biraz yalnızlaşalım

ZAYN - Dusk Till Dawn Şarkı Sözü (Türkçe Çeviri) ft.Sia



Zayn ve Sia'nın yeni şarkıları Dusk Till Dawn İngilizce şarkı sözleri ve Türkçe çevirisi ile karşınızda.

Dusk Till Dawn
Şafaktan gün batımına

Not tryna be indie
Bağımsız olmaya çalışmıyorum
Not tryna be cool
Havalı olmaya çalışmıyorum
Just tryna be in this
Sadece bu işin içinde olmaya çalışıyorum
Tell me are you too?
Söyle, sen de mi böylesin?
Can you feel where the wind is?
Rüzgarın ne tarafa doğru estiğini hissedebiliyor musun?
Can you feel it through all of the windows inside this room?
Rüzgarın bu odadaki tüm pencerelerden geçtiğini hissedebiliyor musun?

Cause I wanna touch you baby
Çünkü sana dokunmak istiyorum
And I wanna feel you too
Ve hissetmek istiyorum
I wanna see the sun rise on your sins just me and you
Gündoğumunu izlemek istiyorum, senin günahlarında sadece sen ve ben

Light it up
Neşelen
On the run
Kaçarken
Let's make love tonight
Hadi bu gece sevişelim
Make it up
Uzlaşalım
Fall in love
Aşık olalım
Try
Deneyelim
(Baby I'm right here)
(Ben tam buradayım bebeğim)

But you'll never be alone
Ama sen asla yalnız olmayacaksın
I'll be with you from dusk till dawn
Şafaktan günbatımına kadar seninle olacağım
I'll be with you from dusk till dawn
Şafaktan günbatımına kadar seninle olacağım
Baby I'm right here
Ben tam buradayım bebeğim
I'll hold you when things go wrong
İşler sarpa sardığında seni koruyacağım
I'll be with you from dusk till dawn
Şafaktan günbatımına kadar seninle olacağım
I'll be with you from dusk till dawn
Şafaktan günbatımına kadar seninle olacağım
Baby I'm right here
Ben tam buradayım bebeğim
I'll be with you from dusk till dawn
Şafaktan günbatımına kadar seninle olacağım
Baby I'm right here
Ben tam buradayım bebeğim
I'll be with you from dusk till dawn
Şafaktan günbatımına kadar seninle olacağım
Baby I'm right here
Ben tam buradayım bebeğim

We were shut like a jacket
Bir ceket gibi kapalı kaldık
So do your zip
Bu yüzden fermuarını kapat
We would roll down the rapids
Nehrin en coşkulu yerine doğru yuvarlanıyorduk
To find a wave that fits
Bize uygun bir dalga bulmak için
Can you feel where the wind is?
Rüzgarın ne tarafa doğru estiğini hissedebiliyor musun?
Can you feel it through? All of the windows inside this room
Rüzgarın bu odadaki tüm pencerelerden geçtiğini hissedebiliyor musun?
Cause I wanna touch you baby
Çünkü sana dokunmak istiyorum
I wanna feel you too
Hissetmek istiyorum
I wanna see the sun rise
Gündoğumunu izlemek istiyorum
On your sins just me and you
Senin günahlarında, sadece sen ve ben

Light it up
Neşelen
On the run
Kaçarken
Let's make love tonight
Hadi bu gece sevişelim
Make it up
Uzlaşalım
Fall in love
Aşık olalım
Try
Deneyelim
(Baby I'm right here)
(Ben tam buradayım bebeğim)

But you'll never be alone
Ama sen asla yalnız olmayacaksın
I'll be with you from dusk till dawn
Şafaktan günbatımına kadar seninle olacağım
I'll be with you from dusk till dawn
Şafaktan günbatımına kadar seninle olacağım
Baby I'm right here
Ben tam buradayım bebeğim
I'll hold you when things go wrong
İşler sarpa sardığında seni koruyacağım
I'll be with you from dusk till dawn
Şafaktan günbatımına kadar seninle olacağım
I'll be with you from dusk till dawn
Şafaktan günbatımına kadar seninle olacağım
Baby I'm right here
Ben tam buradayım bebeğim
I'll be with you from dusk till dawn
Şafaktan günbatımına kadar seninle olacağım
Baby I'm right here
Ben tam buradayım bebeğim
I'll be with you from dusk till dawn
Şafaktan günbatımına kadar seninle olacağım
Baby I'm right here
Ben tam buradayım bebeğim

Girl give love to your body
Kızım, bedenine aşkı ver
It's only you that can stop it
Bunu durdurabilecek tek kişi sensin
Girl give love to your body
Kızım, bedenine aşkı ver
It's only you that can stop it
Bunu durdurabilecek tek kişi sensin
Girl give love to your body
Kızım, bedenine aşkı ver
It's only you that can stop it
Bunu durdurabilecek tek kişi sensin
Girl give love to your body
Kızım, bedenine aşkı ver

But you'll never be alone
Ama sen asla yalnız olmayacaksın
I'll be with you from dusk till dawn
Şafaktan günbatımına kadar seninle olacağım
I'll be with you from dusk till dawn
Şafaktan günbatımına kadar seninle olacağım
Baby I'm right here
Ben tam buradayım bebeğim
I'll hold you when things go wrong
İşler sarpa sardığında seni koruyacağım
I'll be with you from dusk till dawn
Şafaktan günbatımına kadar seninle olacağım
I'll be with you from dusk till dawn
Şafaktan günbatımına kadar seninle olacağım
Baby I'm right here
Ben tam buradayım bebeğim
I'll be with you from dusk till dawn
Şafaktan günbatımına kadar seninle olacağım
Baby I'm right here
Ben tam buradayım bebeğim
I'll be with you from dusk till dawn
Şafaktan günbatımına kadar seninle olacağım
Baby I'm right here
Ben tam buradayım bebeğim

Taylor Swift - Ready For It Şarkı Sözleri (Türkçe Çeviri)



Taylor Swift'in yeni şarkısı Ready For It İngilizce şarkı sözleri ve Türkçe çevirisi ile karşınızda.

Ready For It
Hazır mısın

Knew he was a killer
Biliyordum O bir katildi
First time that I saw him
Onu ilk kez gördüğüm an
Wonder how many girls he had loved and left haunted
Kaç kızı sevdi ve acıyla bıraktı
But if he's a ghost then I can be a phantom
Ama o bir hayalet ise ben de hayali olmaya razıyım...
Holding him for ransom
Fidye için onu tutuyorum
Some, some boys are trying too hard
Bazı, bazı çocuklar çok zorluyor
He don't try at all though
O denemiyor bile
Younger than my exes but he act like such a man so
Eski sevgililerimden daha genç ama bir adam gibi davranıyor
I see nothing better, I keep him forever
Anladım daha iyisi yok, onu sonsuza dek takip edeceğim
Like a vendetta
Kan davalımmış gibi

I-I-I see how this is gonna go
Bunun nereye gideceğini görüyorum
Touch me and you'll never be alone
Bana dokunacaksın ve asla yalnız olmayacaksın
I-Island breeze and lights down low
Ada esintisi ve loş ışıklar
No one has to know
Kimse bilmek zorunda değil

In the middle of the night, in my dreams
Gecenin ortasında, rüyalarımda
You should see the things we do, baby
Birlikte yaptığımız şeyleri görmelisin bebeğim
In the middle of the night in my dreams
Gecenin ortasında, rüyalarımda
I know I'm gonna be with you
Seninle olacağımı biliyorum
So I take my time
Yani vaktim var
In the middle of the night
Gecenin ortasında
(Are you ready for it?)
(Bunun için hazır mısın?)

Me, I was a robber
Ben, ben bir hırsızdım
First time that he saw me
O beni ilk kez gördüğünde
Stealing hearts and running off and never saying sorry
Kalpleri çalıyor ve kaçıyordum. Asla özür dilemezdim.
But if I'm a thief then
Ama eğer ben bir hırsızssam
He can join the heist
O da bu soyguna katılabilir
And we'll move to an island
Sonra bir adaya taşınırız
He can be my jailer
O da beni gardiyanım olur
'Why’d you do this Taylor?’
'Bunu neden yaptın Taylor?'
Every lover known in comparison is a failure
Kıyaslamanın kaybetmek olduğunu her sevgili bilir
I forget their names now
Şimdi isimlerini bile unuttum
I'm so very tame now
Şimdi çok uslandım
Never be the same now
Şimdi asla eskisi gibi olmayacağım

I-I-I see how this is gonna go
Bunun nereye gideceğini görüyorum
Touch me and you'll never be alone
Bana dokunacaksın ve asla yalnız olmayacaksın
I-Island breeze and lights down low
Ada esintisi ve loş ışıklar
No one has to know
Kimse bilmek zorunda değil

In the middle of the night, in my dreams
Gecenin ortasında, rüyalarımda
You should see the things we do, baby
Birlikte yaptığımız şeyleri görmelisin bebeğim
In the middle of the night in my dreams
Gecenin ortasında, rüyalarımda
I know I'm gonna be with you
Seninle olacağımı biliyorum
So I take my time
Yani vaktim var
In the middle of the night
Gecenin ortasında
(Are you ready for it?)
(Bunun için hazır mısın?)

Baby, let the games begin
Bebeğim, hadi oyun başlasın
Let the games begin
Oyun başlasın
Let the games begin
Oyun başlasın
(Are you ready for it?)
(Buna hazır mısın)
Baby, let the games begin
Bebeğim, hadi oyun başlasın
Let the games begin
Oyun başlasın
Let the games begin
Oyun başlasın
(Are you ready for it?)
(Buna hazır mısın)

I-I-I see how this is gonna go
Bunun nereye gideceğini görüyorum
Touch me and you'll never be alone
Bana dokunacaksın ve asla yalnız olmayacaksın
I-Island breeze and lights down low
Ada esintisi ve loş ışıklar
No one has to know
Kimse bilmek zorunda değil

In the middle of the night, in my dreams
Gecenin ortasında, rüyalarımda
You should see the things we do, baby
Birlikte yaptığımız şeyleri görmelisin bebeğim
In the middle of the night in my dreams
Gecenin ortasında, rüyalarımda
I know I'm gonna be with you
Seninle olacağımı biliyorum
So I take my time
Yani vaktim var
In the middle of the night
Gecenin ortasında

Baby, let the games begin
Bebeğim, hadi oyun başlasın
Let the games begin
Oyun başlasın
Let the games begin
Oyun başlasın
(Are you ready for it?)
(Buna hazır mısın)
Baby, let the games begin
Bebeğim, hadi oyun başlasın
Let the games begin
Oyun başlasın
Let the games begin
Oyun başlasın
(Are you ready for it?)
(Buna hazır mısın)

Maroon 5 - What Lovers Do Şarkı Sözleri (Türkçe Çeviri) ft. SZA



Maroon 5'ın yeni şarkısı What Lovers Do İngilizce şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi ile karşınızda.

What Lovers Do
Aşıkların Yaptıklarını

Say say say, hey hey now baby
Söyle Söyle, hey şimdi bebeğim
Oh my my, don't play now baby
Oo şimdi rol yapma bebeğim
Say say say, hey hey now baby
Söyle Söyle, hey şimdi bebeğim
So let's get one thing straight now baby
Hemen şimdi bir şey bulalım bebeğim

Tell me tell me if you love me or not, love me or not, love me or not
Seviyor ya da sevmiyorsan söyle bana, söyle, seviyor musun sevmiyor mu?
I bet the house on you, am I lucky or not, lucky or not, lucky or not?
Bahse girelim, sence şanslı mıyım değil miyim, şanslı mı değil mi?
You gotta tell me if you love me or not, love me or not, love me or not
Seviyor ya  da sevmiyorsan bana söylemelisin, seviyor musun sevmiyor mu?
Been wishin' for you, am I lucky or not, lucky or not, lucky or not?
Seni diliyordum, şanslı mıyım değil miyim? şanslı mı değil mi?

Ooooh, oooh
Been wishin' for you
Seni diliyordum
Ooh, ooh
Try to do what lovers do (ooh)
Aşıkların yaptıklarını yapmaya çalış
Ooooh, oooh
Been wishin' for you
Seni diliyordum
Ooh, ooh
Try to do what lovers do (ooh)
Aşıkların yaptıklarını yapmaya çalış


Say say say, hey hey now baby
Söyle Söyle hadi şimdi bebeğim
You gon' make me hit you with that lay down, baby (oh)
Yere uzandığında sana vurmamı sağlayacaksın, bebeğim
Say say say, hey hey now baby
Söyle Söyle hadi şimdi bebeğim
You know what I need, you don't have to cave, now baby
Neye ihtiyacım olduğunu biliyorsun, pes edemezsin, şimdi bebeğim

Tell me tell me if you love me or not, love me or not, love me or not
Seviyor ya da sevmiyorsan söyle bana, söyle, seviyor musun sevmiyor mu?
I bet the house on you, am I lucky or not, lucky or not, lucky or not?
Bahse girelim, sence şanslı mıyım değil miyim, şanslı mı değil mi?
You gotta tell me if you love me or not, love me or not, love me or not
Seviyor ya  da sevmiyorsan bana söylemelisin, seviyor musun sevmiyor mu?
Been wishin' for you, am I lucky or not, lucky or not, lucky or not?
Seni diliyordum, şanslı mıyım değil miyim? şanslı mı değil mi?

Ooooh, oooh
Been wishin' for you
Seni diliyordum
Ooh, ooh
Try to do what lovers do (ooh)
Aşıkların yaptıklarını yapmaya çalış
Ooooh, oooh
Been wishin' for you
Seni diliyordum
Ooh, ooh
Try to do what lovers do (ooh)
Aşıkların yaptıklarını yapmaya çalış
What lovers do
Aşıkların yaptıklarını
What lovers do
Aşıkların yaptıklarını
What lovers do
Aşıkların yaptıklarını

Are we too grown for games?
Oyunlar için çok mu büyüğüz?
Are we too grown to play around?
Etrafta oynamak için çok mu büyüğüz?
Young enough to chase
Koşuşturmak için yeterince genciz
But old enough to know better
Ama işin doğrusunu bilecek kadar da yaşlı
Are we too grown for changin'?
Değişmek için fazla mı büyüdük?
Are we too grown to mess around?
Etrafı dağıtmak için fazla mı büyüğüz?
Oh and I can't wait forever baby
Ve sonsuza kadar bekleyemem bebeğim
Both of us should know better
İkimiz de işin aslını biliyoruz

Ooooh, oooh
Been wishin' for you
Seni diliyordum
Ooh, ooh
Try to do what lovers do (ooh)
Aşıkların yaptıklarını yapmaya çalış
Ooooh, oooh
Been wishin' for you
Seni diliyordum
Ooh, ooh
Try to do what lovers do (ooh)
Aşıkların yaptıklarını yapmaya çalış
Ooooh, oooh
Been wishin' for you
Seni diliyordum
Ooh, ooh
Try to do what lovers do (ooh)
Aşıkların yaptıklarını yapmaya çalış
Ooooh, oooh
Been wishin' for you
Seni diliyordum
Ooh, ooh
Try to do what lovers do (ooh)
Aşıkların yaptıklarını yapmaya çalış

Fifth Harmony - He Like That Şarkı Sözleri (Türkçe Çeviri)



Fifth Harmony müzik grubunun yeni şarkısı He Like That İngilizce şarkı sözleri ve Türkçe Çevirisi ile karşınızda.

He Like That
O bunu istiyor

You got that good boy attitude and yeah, I kind like it
İyi çocuk tavırların var ve evet bunu sevdim sayılır
You got the tats on your arm, got a bad girl excited
Kötü bir kızı heyecanlandıracak dövmelerin var kolunda
You put that bass in the beat, won't you beat it up inside it?
Bass'ı vuruşlara yerleştirdin, içinde de çalmayacak mısın?
I got that pumps and a bump and you know you wanna try it
Kıvrımlı hareketlerim var ve biliyorsun denemek istiyorsun

Pumps and a bump, pumps and a bump
Kıvrımlı hareketlerim var, kıvrımlı hareketlerim var
He like the girls with the pumps and a bump
O kıvrımlı hareketleri olan kızlardan hoşlanıyor
Pumps and a bump, pumps and a bump
Kıvrımlı hareketlerim var, kıvrımlı hareketlerim var
I be that girl with the pumps and a bump
Kıvrımlı hareketleri olan kızlardan olacağım

He like that bang, bang, bang
O bu patlamayı seviyor, patlamayı
He like that bomb, bomb, bomb
O bu bombayı seviyor, bombayı
He like that love, love, love
O bu aşkı seviyor, aşkı
I’m like that drug, drug, drug
Ben ilaç gibiyim, ilaç
He trip when he on it, one taste and he want it
Üzerimde gezindiğinde, bir tadına bakıyor ve istiyor
He like that bang, bang, bang
O bu patlamayı seviyor, patlamayı
He like that bomb, bomb, bomb
O bu bombayı seviyor, bombayı
He like that love, love, love
O bu aşkı seviyor, aşkı
I’m like that drug, drug, drug
Ben ilaç gibiyim, ilaç
He trip when he on it, one taste and he want it
Üzerimde gezindiğinde, bir tadına bakıyor ve istiyor

He got that rough neck swaggy, but he know how to hide it
Onda yontulmamış odunluk var, ama bunu saklamayı biliyor
He got that dope boy cash, but he get it nine to five-ing
Uyuşturucu satıcısı kadar parası var, ama sabah 9 akşam 5 çalışıyor
He got a thing for them girls that make their money overnight-ing (Money overnight-ing)
Bir gecede parasını kazanan kızlara karşı bir ilgisi var
I know he bad for my health, but I still wanna try it (Still wanna try it)
Biliyorum o sağlığım için zararlı ama hala deneyimlemek istiyorum

Pumps and a bump (Oh), pumps and a bump
Kıvrımlı hareketlerim var, kıvrımlı hareketlerim var
He like the girls with the pumps and a bump
O kıvrımlı hareketleri olan kızlardan hoşlanıyor
Pumps and a bump (Oh), pumps and a bump
Kıvrımlı hareketlerim var, kıvrımlı hareketlerim var
I be that girl with the pumps and a bump
Kıvrımlı hareketleri olan kızlardan olacağım


He like that bang, bang, bang
O bu patlamayı seviyor, patlamayı
He like that bomb, bomb, bomb
O bu bombayı seviyor, bombayı
He like that love, love, love
O bu aşkı seviyor, aşkı
I’m like that drug, drug, drug
Ben ilaç gibiyim, ilaç
He trip when he on it, one taste and he want it
Üzerimde gezindiğinde, bir tadına bakıyor ve istiyor
He like that bang, bang, bang
O bu patlamayı seviyor, patlamayı
He like that bomb, bomb, bomb
O bu bombayı seviyor, bombayı
He like that love, love, love
O bu aşkı seviyor, aşkı
I’m like that drug, drug, drug
Ben ilaç gibiyim, ilaç
He trip when he on it, one taste and he want it
Üzerimde gezindiğinde, bir tadına bakıyor ve istiyor

(Bang) He love that bang
O patmlayı seviyor
(Bomb) He love that bomb, bomb, bomb
O bombayı seviyor, bombayı
(Love) He love that thang
O bu şeyi seviyor
(Drug) He love that hit and run
Vurup kaçmayı seviyor
He lose his brain
Aklını kaybediyor
He going to stupid dumb
Aptallaşıyor
He stupid dumb, all he ever want is some
Aptal, tek isteği birazcık daha

Pumps and a bump, pumps and a bump
Kıvrımlı hareketlerim var, kıvrımlı hareketlerim var
He like the girls with the pumps and a bump (Oh)
O kıvrımlı hareketleri olan kızlardan hoşlanıyor
Pumps and a bump (You know he wants some, wants some)
Kıvrımlı hareketler (Biraz daha istediğini biliyorsun, biraz daha)
Pumps and a bump
Kıvrımlı hareketler
I be that girl with the pumps and a bump
Kıvrımlı hareketleri olan kızlardan olacağım


He like that bang, bang, bang
O bu patlamayı seviyor, patlamayı
He like that bomb, bomb, bomb
O bu bombayı seviyor, bombayı
He like that love, love, love
O bu aşkı seviyor, aşkı
I’m like that drug, drug, drug
Ben ilaç gibiyim, ilaç
He trip when he on it, one taste and he want it
Üzerimde gezindiğinde, bir tadına bakıyor ve istiyor
He like that bang, bang, bang
O bu patlamayı seviyor, patlamayı
He like that bomb, bomb, bomb
O bu bombayı seviyor, bombayı
He like that love, love, love
O bu aşkı seviyor, aşkı
I’m like that drug, drug, drug
Ben ilaç gibiyim, ilaç
He trip when he on it, one taste and he want it
Üzerimde gezindiğinde, bir tadına bakıyor ve istiyor

Taylor Swift - Look What You Made Me Do Şarkı Sözleri (Türkçe Çeviri)



Taylor Swift'in yeni şarkısı Look What You Do made Me İngilizce Şarkı sözleri ve Türkçe Çevirisi ile karşınızda.

Look What You Made Me Do
Bana ne yaptırdığına bir bak

I don't like your little games
Hiç sevmiyorum senin küçük oyunlarını
Don't like your titled stage
Eğik sahneni de sevmiyorum
The role you made me play
Bana oynattığın aptal rolünü
Of the fool, no, I don't like you
Hayır, hiç sevmiyorum seni

I don't like your perfect crime
Kusursuz suçlarını hiç sevmiyorum
How you laugh when you lie
Yalan söylerken gülüşünü
You said the gun was mine
Silahın benim olduğunu söylemiştin
Isn't cool, no, I don't like you
Hiç hoş değil, hayır, hiç sevmiyorum seni

But I got smarter, I got harder in the nick of time
Ama ben akıllandım, çetinleştim tam zamanında
Honey, I rose up from the dead, I do it all the time
Tatlım, küllerimden yeniden doğdum, hep yaptığım şey
I've got a list of names and yours is in red, underlined
Elimde bir isim listesi var ve seninki kırmızı, altı çizili
I check it once, then I check it twice, oh!
Bir kere kontrol ettim, sonra bir daha kontrol ettim!

Ooh, look what you made me do
Bana yaptırdığın şeye bir bak
Look what you made me do
Bana yaptırdığın şeye bir bak
Look what you just made me do
Bana ne yaptırdığına bir bak şimdi
Look what you just made me do
Bana ne yaptırdın bir bak
Ooh, look what you made me do
Bana yaptırdığın şeye bir bak
Look what you made me do
Bana yaptırdığın şeye bir bak
Look what you just made me do
Bana ne yaptırdığına bir bak şimdi
Look what you just made me do
Bana ne yaptırdın bir bak

I don't like your kingdom keys
Hiç sevmiyorum senin krallık anahtarlarını
They once belonged to me
ir zamanlar benimdi onlar
You ask me for a place to sleep
Benden uyuyacak bir yer istedin
Locked me out and threw a feast (what?)
Beni dışarı atıp ziyafet çektin (ne?)

The world goes on, another day, another drama, drama
Dünya dönmeye devam ediyor, başka bir gün, başka bir olay, olay
But not for me, not for me, all I think about is karma
Ama benim için değil, benim için değil, benim tek düşündüğüm karma
And then the world moves on, but one thing's for sure
Ve sonra dünya eski haline geri döner, ama kesin olan bir şey var
Baby, I got mine, but you'll all get yours
Belki beni buldu ama seni de çok güzel bulacak*

But I got smarter, I got harder in the nick of time
Ama ben akıllandım, çetinleştim tam zamanında
Honey, I rose up from the dead, I do it all the time
Tatlım, küllerimden yeniden doğdum, hep yaptığım şey
I've got a list of names and yours is in red, underlined
Elimde bir isim listesi var ve seninki kırmızı, altı çizili
I check it once, then I check it twice, oh!
Bir kere kontrol ettim, sonra bir daha kontrol ettim!

Ooh, look what you made me do
Bana yaptırdığın şeye bir bak
Look what you made me do
Bana yaptırdığın şeye bir bak
Look what you just made me do
Bana ne yaptırdığına bir bak şimdi
Look what you just made me do
Bana ne yaptırdın bir bak
Ooh, look what you made me do
Bana yaptırdığın şeye bir bak
Look what you made me do
Bana yaptırdığın şeye bir bak
Look what you just made me do
Bana ne yaptırdığına bir bak şimdi
Look what you just made me do
Bana ne yaptırdın bir bak

I don't trust body, and nobody trusts me
Ben kimseye güvenmem, kimse de bana güvenmez
I'll be the actress starring in your bad dreams
Senin kötü rüyalarında oynayan aktris olacağım
I don't trust body, and nobody trusts me
Ben kimseye güvenmem, kimse de bana güvenmez
I'll be the actress starring in your bad dreams
Senin kötü rüyalarında oynayan aktris olacağım
I don't trust body, and nobody trusts me
Ben kimseye güvenmem, kimse de bana güvenmez
I'll be the actress starring in your bad dreams
Senin kötü rüyalarında oynayan aktris olacağım
I don't trust body, and nobody trusts me
Ben kimseye güvenmem, kimse de bana güvenmez
I'll be the actress starring in your bad dreams
Senin kötü rüyalarında oynayan aktris olacağım

''I'm sorry, the old Taylor can't come to the phone right now.''
''Üzgünüm, eski Taylor şu an telefona gelemez"
''Why, oh..''
"Neden mi, ah..."
'''cause she's dead'' ooh
Çünkü "öldü.''

Ooh, look what you made me do
Bana yaptırdığın şeye bir bak
Look what you made me do
Bana yaptırdığın şeye bir bak
Look what you just made me do
Bana ne yaptırdığına bir bak şimdi
Look what you just made me do
Bana ne yaptırdın bir bak
Ooh, look what you made me do
Bana yaptırdığın şeye bir bak
Look what you made me do
Bana yaptırdığın şeye bir bak
Look what you just made me do
Bana ne yaptırdığına bir bak şimdi
Look what you just made me do
Bana ne yaptırdın bir bak

Katy Perry - Swish Swish Şarkı Sözleri (Türkçe Çeviri) ft. Nicki Minaj



Katy Perry ve Nicki Minaj'ın yeni düet Şarkısı Swish Swish İngilizce Şarkı sözleri ve Türkçe Çevirisi ile karşınızda.

Swish Swish
Basket Basket

They know what is what
Ne olduğunu biliyorlar
But they don't know what is what
Ama ne olduğunu bilmiyorlar
They just strut
Sadece kasılarak yürüyorlar
What the fuck?
Bu nedir?

A tiger
Bir kaplan
Don't lose no sleep
Uykunu kaçırma
Don't need opinions
Görüşlere ihtiyacın yok
From a shellfish or a sheep
Kabuklu bir deniz hayvanından veya bir kuzudan
Don't you come for me
Benim için gelme
No, not today
Hayır, bugün değil
You're calculated
Sen hesaplandın
I got your number
Numaran bende var
'Cause you're a joker
Çünkü senin jokersin
And I'm a courtside killer queen
Ve ben saha kenarı öldürücü kraliçeyim
And you will kiss the ring
Ve sen yüzüğü öpeceksin
You best believe
İnansan iyi olur

So keep calm, honey, I'ma stick around
O yüzden sakin ol, tatlım ben buralarda takılacağım
For more than a minute, get used to it
Bir dakikadan daha fazla, alışsan iyi olur
Funny my name keeps comin' outcho mouth
Adımın ağzından düşmemesi de komik
'Cause I stay winning lay 'em up like
Çünkü ben kazanmaya devam edeceğim

Swish, swish, bish
Basket diye dizeceğim
Another one in the basket
Sepette bir tane daha var
Can't touch this
Ona dokunamazsın
Another one in the casket
Kutuda bir tane daha var

Your game is tired
Senin oyunun yorucu
You should retire
Emekli olmalısın
You're 'bout as cute as an old coupon expired
Sen süresi dolmuş eski kupon kadar tatlısın
And karma's not a liar
Ve karma yalancı değil
She keeps receipts
Fişleri saklar

So keep calm, honey, I'ma stick around
O yüzden sakin ol, tatlım ben buralarda takılacağım
For more than a minute, get used to it
Bir dakikadan daha fazla, alışsan iyi olur
Funny my name keeps comin' outcho mouth
Adımın ağzından düşmemesi de komik
'Cause I stay winning lay 'em up like
Çünkü ben kazanmaya devam edeceğim

Swish, swish, bish
Basket diye dizeceğim
Another one in the basket
Sepette bir tane daha var
Can't touch this
Ona dokunamazsın
Another one in the casket
Kutuda bir tane daha var
Swish, swish, bish
Basket diye dizeceğim
Another one in the basket
Sepette bir tane daha var
Can't touch this
Ona dokunamazsın
Another one in the casket
Kutuda bir tane daha var

They know what is what
Ne olduğunu biliyorlar
But they don't know what is what
Ama ne olduğunu bilmiyorlar
Katy Perry
They just know what is what
Ne olduğunu biliyorlar
Young Money
But they don't know what is what
Ama ne olduğunu bilmiyorlar
They just know what is what
Ne olduğunu biliyorlar
But they don't know what is what
Ama ne olduğunu bilmiyorlar
They just strut
Sadece kasılarak yürüyorlar
Hahaha, yo
What the fuck?
Bu nedir?

(Nicki Minaj)
Pink Ferragamo sliders on deck
Pembe Ferragamo kaydırıcılar güvertede
Silly rap beefs just get me more checks
Aptal rap mızmızcıları sadece benim daha fazla kontrol etmemi sağlıyor
My life is a movie, I'm never off set
Hayatım bir film, asla setten çıkmam
Me and my amigos no, not Offset
Ben ve benim arkadaşlarım hayır, setten çıkmam
Swish swish, aww I got them upset
Basket basket, ay onları üzdüm
But my shooters'll make 'em dance like dubstep
Ama benim atıcılarım onları dub step dansı yaptıracak
Swish, swish, aww, my haters is obsessed
Basket basket, ay, benden nefret edenler takıntılı
'Cause I make M's, they get much less
Çünkü ben M'leri yaparım, onlar daha azını alırlar
Don't be tryna double back
İki katı dönüş yapmayı deneme
I already despise you
Seni şimdiden küçümsüyorum
All that fake love you showin'
Gösterdiğin sahte sevgi
Couldn't even disguise you
Seni saklayamıyor bile
Ran? When? Nicki gettin' tan
Kaçtın mı? Ne zaman?Nicki bronzlaşıyor
Mirror mirror who's the fairest bitch in all the land?
Ayna ayna yeryüzünde en adil sürtük kim?
Damn, man, this bitch is a Stan
Kahretsin, adamım, bu sürtük takıntılı bir fan
Muah, muah, the generous queen will kiss a fan
Muah, muah, cömert kraliçe bir fanı öpecek
Ass goodbye, I'ma be riding by
Sürtük hoşça kal, ben süreceğim
I'ma tell my ----- Biggz, yeah that's tha guy
Büyük patronlarıma söyleyeceğim, evet o bu çocuk
A star's a star, da ha da ha
Bir yıldız bir yıldızdır, da ha da ha
They never thought the swish god would take it this far
Onlar asla basket Tanrısının buraya kadar gelebileceğini tahmin etmemiştir
Get my pimp cup, this is pimp shit, baby
Meyve suyu tutacağımı al, bu lanet tutacak, bebeğim
I only rock with Queens, so I'm makin' hits with Katy
Ben sadece Queenslilerle dans ederim, o yüzden Katy'le hit şarkılar yapıyorum

Swish, swish, bish
Basket diye dizeceğim
Another one in the basket
Sepette bir tane daha var
Can't touch this
Ona dokunamazsın
Another one in the casket
Kutuda bir tane daha var

They know what is what
Ne olduğunu biliyorlar
Do they know?
Biliyorlar mı?
But they don't know what is what
Ama ne olduğunu bilmiyorlar
They just know what is what
Ne olduğunu biliyorlar
But they don't know what is what
Ama ne olduğunu bilmiyorlar
They just know what is what
Ne olduğunu biliyorlar
But they don't know what is what
Ama ne olduğunu bilmiyorlar
They just strut
Sadece kasılarak yürüyorlar
What the...
Bu nedir?

Demi Lovato - Sorry Not Sorry Şarkı Sözleri (Türkçe Çeviri)



Demi Lovato'nun yeni şarkısı Sorry Not Sorry İngilizce şarkı sözleri ve Türkçe çevirisi ile karşınızda.

Sorry Not Sorry
Özür Dilemem

Payback is a bad bitch
İntikamım acı olacak
And baby, I'm the baddest
Üstelik yavrum, ben çok fenayım

Now I'm out here looking like revenge
Şimdi buralardayım, intikam arıyor gibiyim
Feelin' like a 10, the best I ever been
On numara hissediyorum, hep en iyisi olduğum gibi
And yeah, I know how bad it must hurt
Ha bu arada, beni böyle görmenin nasıl kötü can yaktığını bilirim de
To see me like this, but it gets worse (wait a minute)
Durum kötüye gidiyor (bi' dakika)
Now you're out here looking like regret
Şimdiyse sen buralardasın, pişman olmuş gibisin
Ain't too proud to beg, second chance you'll never get
Yalvarmaktan hiç gurur duymadığın gibi, ikinci şansı da hiç bulamayacaksın
And yeah, I know how bad it must hurt to see me like this
Üstelik, beni böyle görmenin nasıl kötü can yaktığını bilirim de
But it gets worse (wait a minute)
Durum kötüye gidiyor (bi' dakika)

Now payback is a bad bitch
İntikamım acı olacak
And baby, I'm the baddest
Üstelik yavrum, ben çok fenayım
You fuckin' with a savage
Aşırı vahşi biriylesin
Can't have this, can't have this (ah)
Elde edemesin, edemezsin
And it'd be nice of me to take it easy on ya, but nah
Sana kibar davranırdım ama kusra bakma olmaz

Baby, I'm sorry (I'm not sorry)
Yavrum, özür dilerim (dilemiyorum)
Baby, I'm sorry (I'm not sorry)
Yavrum, özür dilerim (dilemiyorum)
Being so bad got me feelin' so good
Öylesine kötü olmak beni bayağı iyi yaptı
Showing you up like I knew that I would
İpliğini pazara çıkarırım artık
Baby, I'm sorry (I'm not sorry)
Yavrum, özür dilerim (dilemiyorum)
Baby, I'm sorry (I'm not sorry)
Yavrum, özür dilerim (dilemiyorum)
Feeling inspired 'cause the tables have turned
Madem roller değişti, ilham alayım biraz
Yeah, I'm on fire and I know that it burns
Ha evet, gaza geldim farkındayım

Baby, fineness is the way to kill
Yavrum, incelik öldürmek için bir yoldur
Tell me how it feel, bet it's such a bitter pill
Nasıl hissettiriyor söyle bakalım, belli ki yenilir yutulur olmayan bi' şey
And yeah, I know you thought you had big and better things
Ve evet, senin daha büyük ve daha iyi şeylerinin olduğunu sandığını biliyorum
Bet right now this stings (wait a minute)
Biliyorum acıtır bunlar içten içe seni (bi' dakika)
'Cause the grass is greener under me
Güzel gelir davulun uzaktan sesi
Brightness technicolor, I can tell that you can see
Teknikolor gibi ışıldıyorum, söyleyebilirim görebildiğini
And yeah, I know how bad it must hurt to see me like this
Üstelik, beni böyle görmenin nasıl kötü can yaktığını bilirim de
But it gets worse (wait a minute)
Durum kötüye gidiyor (bi' dakika)

Now payback is a bad bitch
İntikamım acı olacak
And baby, I'm the baddest
Üstelik yavrum, ben çok fenayım
You fuckin' with a savage
Aşırı vahşi biriylesin
Can't have this, can't have this (ah)
Elde edemesin, edemezsin
And it'd be nice of me to take it easy on ya, but nah
Sana kibar davranırdım ama kusra bakma olmaz

Baby, I'm sorry (I'm not sorry)
Yavrum, özür dilerim (dilemiyorum)
Baby, I'm sorry (I'm not sorry)
Yavrum, özür dilerim (dilemiyorum)
Being so bad got me feelin' so good
Öylesine kötü olmak beni bayağı iyi yaptı
Showing you up like I knew that I would
İpliğini pazara çıkarırım artık
Baby, I'm sorry (I'm not sorry)
Yavrum, özür dilerim (dilemiyorum)
Baby, I'm sorry (I'm not sorry)
Yavrum, özür dilerim (dilemiyorum)
Feeling inspired 'cause the tables have turned
Madem roller değişti, ilham alayım biraz
Yeah, I'm on fire and I know that it burns
Ha evet, gaza geldim farkındayım

Talk that talk, baby
Konuş böyle, yavrum
Better walk, better walk that walk, baby
Önüne baksan iyi olur, önüne bak böyle, yavrum
If you talk, if you talk that talk, baby
Konuşacağına, böyle konuşacağına, yavrum
Better walk, better walk that walk, baby
Önüne baksan iyi olur, önüne bak böyle, yavrum
Oh yeah
Talk that talk, baby
Konuş böyle, yavrum
Better walk, better walk that walk, baby
Önüne baksan iyi olur, önüne bak böyle, yavrum
If you talk, if you talk that talk, baby
Konuşacağına, böyle konuşacağına, yavrum
Better walk, better walk that walk, baby
Önüne baksan iyi olur, önüne bak böyle, yavrum

Baby, I'm sorry (I'm not sorry)
Yavrum, özür dilerim (dilemiyorum)
Baby, I'm sorry (I'm not sorry)
Yavrum, özür dilerim (dilemiyorum)
Being so bad got me feelin' so good
Öylesine kötü olmak beni bayağı iyi yaptı
Showing you up like I knew that I would
İpliğini pazara çıkarırım artık
Baby, I'm sorry (I'm not sorry)
Yavrum, özür dilerim (dilemiyorum)
Baby, I'm sorry (I'm not sorry)
Yavrum, özür dilerim (dilemiyorum)
Feeling inspired 'cause the tables have turned
Madem roller değişti, ilham alayım biraz
Yeah, I'm on fire and I know that it burns
Ha evet, gaza geldim farkındayım

Now payback is a bad bitch
İntikamım acı olacak
And baby, I'm the baddest
Üstelik yavrum, ben çok fenayım
I'm the baddest, I'm the baddest
Çok fenayım, çok fena

Kesha - Learn To Let Go Şarkı Sözleri (Türkçe Çeviri)



Kesha'nın yeni şarkısı Learn to Let Go İngilizce şarkı sözleri ve Türkçe çevirisi ile karşınızda.

Learn To Let Go
Oluruna Bırakmayı Öğrenmeliyim

Βeen a prisoner of the past
Geçmişin tutsağıydım
Had a bitterness when Ι lοοked back
Geriye baktığımda acı vardı
Was telling everyone it's nοt that bad
Herkese o kadar da kötü olmadığını söylüyordum
'Τil all my shit hit the fan
İşler boka sarana dek

Ι know I'm always like Telling everybody yοu don't gotta be a victim
Biliyorum ki insanlara hep sen kurban olmamalısın diyormuşum gibiydim
Life ain't always fair, but hell is living in resentment
Hayat herzaman adil değildir, ama cehennem kızgınlıkla yaşar
Choose redemption, yοur happy ending's up tο you
Geri dönüşü seç. Mutlu son senin

Ι think it's time to practice what Ι preach
Sanırım tavsiye ettiğim şeyi uygulama zamanım geldi
Εxorcise the demons inside me
İçimdeki iblisleri çıkartmanın
Whoa, gotta learn tο let it gο
Akışına bırakmayı öğrenmeliyim
Τhe past can't haunt me if Ι don't let it
Eğer izin vermezsem geçmiş yakamı bırakmaz
Live and learn and never fοrget it
Yaşayın ve öğrenin ve asla unutmayın
Whoa, gotta learn tο let it gο
Akışına bırakmayı öğrenmeliyim

Ηad a boogieman under my bed
Yatağımın altında bir öcü vardı
Ρutting crazy thoughts inside my head
Kafamın içine deli düşünceler sokuyordu
Always whispering, "It's all yοur fault"
Her zaman fısıldıyordu "Hepsi senin hatan"
He was telling me "Νo, you're nοt that strong"
Bana "Hayır o kadar güçlü değilsin." diyordu

Ι know I'm always like Telling everybody yοu don't gotta be a victim
Biliyorum ki insanlara hep sen kurban olmamalısın diyormuşum gibiydim
Life ain't always fair, but hell is living in resentment
Hayat herzaman adil değildir, ama cehennem kızgınlıkla yaşar
Choose redemption, yοur happy ending's up tο you
Geri dönüşü seç. Mutlu son senin

Ι think it's time to practice what Ι preach
Sanırım tavsiye ettiğim şeyi uygulama zamanım geldi
Εxorcise the demons inside me
İçimdeki iblisleri çıkartmanın
Whoa, gotta learn tο let it gο
Akışına bırakmayı öğrenmeliyim
Τhe past can't haunt me if Ι don't let it
Eğer izin vermezsem geçmiş yakamı bırakmaz
Live and learn and never fοrget it
Yaşayın ve öğrenin ve asla unutmayın
Whoa, gotta learn tο let it gο
Akışına bırakmayı öğrenmeliyim

Ηey-eh-eh-eh, yeah
Ηey-eh-eh-eh, yeah
Learn tο let go, learn tο let go
Akışına bırakmayı öğrenmeliyim, Akışına bırakmayı öğrenmeliyim
Ηey-eh-eh-eh, yeah
Ηey-eh-eh-eh, yeah
Learn tο let go, learn tο let go
Akışına bırakmayı öğrenmeliyim, Akışına bırakmayı öğrenmeliyim

Ι'm done reliving my bad decisiοns
Kötü kararlar vermekten yoruldum
Ι see now maybe there's a reasοn
Şimdi anlıyorum belki de bir sebebi var
Why, Ι, I, I, I, Ι, I been through hell and back
Neden, ben çok sıkıntı çekmekten yoruldum
Υeah, honestly, it's what made me who Ι am
Evet, dürüst olmam gerekirse beni ben yapan şey bu
Holding οn to wasted time
Boşa geçen zamanlarıma tutunmalı
Gotta learn tο let go in life
Akışına bırakmayı öğrenmeliyim

Ι think it's time to practice what Ι preach
Sanırım tavsiye ettiğim şeyi uygulama zamanım geldi
Εxorcise the demons inside me
İçimdeki iblisleri çıkartmanın
Whoa, gotta learn tο let it gο
Akışına bırakmayı öğrenmeliyim
Τhe past can't haunt me if Ι don't let it
Eğer izin vermezsem geçmiş yakamı bırakmaz
Live and learn and never fοrget it
Yaşayın ve öğrenin ve asla unutmayın
Whoa, gotta learn tο let it gο
Akışına bırakmayı öğrenmeliyim

Ηey-eh-eh-eh, yeah
Ηey-eh-eh-eh, yeah
Learn tο let go, learn tο let go
Akışına bırakmayı öğrenmeliyim, Akışına bırakmayı öğrenmeliyim
Ηey-eh-eh-eh, yeah
Ηey-eh-eh-eh, yeah
Learn tο let go, learn tο let go
Akışına bırakmayı öğrenmeliyim, Akışına bırakmayı öğrenmeliyim

Selena Gomez - Fetish Şarkı Sözleri (Türkçe Çeviri)



Selena Gomez'in yeni şarkısı Fetish İngilizce şarkı sözleri ve Türkçe Çevirisi ile karşınızda.


Fetish
Saplantı

Take it or leave it
Ya sev ya terk et
Baby take it or leave it
Bebeğim ya sev ya terk et
But I know you won't leave it
Ama biliyorum ki terk etmeyeceksin
'Cause I know that you need it
Çünkü buna ihtiyacın olduğunu biliyorum
Look in the mirror
Aynaya bakıyorum
When I look in the mirror
Aynaya baktığımda
Baby I see it clearer
Daha net anlıyorum
Why you wanna be nearer
Neden yakın olmak istediğini

I'm not surprised
Şaşırmıyorum
I sympathize, ah
Katılıyorum, ah
I can't deny
İnkar edemem
Your appetite, ah
Senin arzunu, ah

You got a fetish for my love
Sen benim aşkıma saplantılısın
I push you out and you come right back
Kovuyorum ama geri geliyorsun
Don't see a point in blaming you
Aslında seni suçlayacak bir neden bulamıyorum
If I were you, I'd do me too
Eğer senin yerinde olsaydım, ben de kendimle yapardım

Reaching your limit
Sınırına erişiyorum
Say you're reaching your limit
Sınırına erişiyorum diyorum
Going over your limit
Sınırını geçiyorum
But I know you can't quit it
Ama biliyorum bırakıp gidemezsin
Something about me
Bende ki bir şey
Got you hooked on my body
Seni vücuma bağladı
Take you over and under and twisted up like origami
Seni üzerine ve altına alıp tıpkı bir origami gibi ikiye katladı

I'm not surprised
Şaşırmıyorum
I sympathize, ah
Katılıyorum, ah
I can't deny
İnkar edemem
Your appetite, ah
Senin arzunu, ah

You got a fetish for my love
Sen benim aşkıma saplantılısın
I push you out and you come right back
Kovuyorum ama geri geliyorsun
Don't see a point in blaming you
Aslında seni suçlayacak bir neden bulamıyorum
If I were you, I'd do me too
Eğer senin yerinde olsaydım, ben de kendimle yapardım

The way you walk, the way you talk
Yürümen, konuşman
I blame you 'cause it's all your fault
Seni suçluyorum çünkü hepsi senin hatan
Ya playin' hard, don't turn me off
Kendini ağırdan satıyorsun, hevesimi kaçırıp durma
Ya acting hard, but I know you soft
Sert davranıyorsun ama biliyorum ki uysalsın
You my fetish, I'm so with it
Senin benim saplantımsın, onunla birlikteyim
All these rumors bein' spreaded
Yayılan tüm dedikodular
Might as well go 'head and whip it
Devam edebilir ve çoğalabilir
'Cause they sayin' we already did it
Çünkü bizim çoktan işi pişirdiğimizi konuşuyorlar
Call on Gucci if you ever need and
Gucci’yi ara eğer ihtiyacın olursa ve
I'll be South Beach in the drop top gleamin'
Ben o esnada Güney Sahilin’de parıltılı üstü açık arabamda olacağım
Order diamonds, Aquafina
Elmaslar sipariş edeceğim Aquafina olanından
Just need you in a blue bikini
Sadece seni mavi bir bikini ile görmem gerek

You got a fetish for my love
Sen benim aşkıma saplantılısın
I push you out and you come right back
Kovuyorum ama geri geliyorsun
Don't see a point in blaming you
Aslında seni suçlayacak bir neden bulamıyorum
If I were you, I'd do me too
Eğer senin yerinde olsaydım, ben de kendimle yapardım

Miley Cyrus - Malibu Şarkı Sözleri (Türkçe Çeviri)



Miley Cyrus'un yeni şarkısı Malibu İngilizcce şarkı sözleri ve Türkçe Çevirisi ile karşınızda.

Malibu

I never came to the beach or stood by the ocean
Asla sahile gelmedim ya da okyanusun dibinde durmadım
I never sat by the shore under the sun with my feet in the sand
Güneşin altında ayaklarım kumdayken hiç oturmadım
But you brought me here and I'm happy that you did
Ama sen beni buraya getirdin ve bunu yaptığın için mutluyum
'Cause now I'm as free as birds catching the wind
Çünkü şimdi ben kuşların rüzgarı yakaladığı gibi özgürüm

I always thought I would sink, so I never swam
Her zaman batacağımı düşündüm, bu yüzden hiç yüzmedim
I never went boatin', don't get how they are floatin'
Asla kürek çekmeye gitmedim, onların nasıl yüzdüğünü anlayamadım
And sometimes I get so scared of what I can't understand
Ve bazen anlayamadığım şeylerden çok korkarım

But here I am
Ama buradayım
Next to you
Senin yanında
The sky is more blue
Gökyüzü daha mavi
In Malibu
Malibu'da
Next to you
Senin yanında
In Malibu
Malibu'da
Next to you
Senin yanında

We watched the sun go down as we were walking
Yürürken güneşin batışını izledik
I'd spend the rest of my life just standing here talking
Hayatımın büyük bir kısmını sadece burada konuşurken geçirdim
You would explain the current, as I just smile
Geçerli halimi açıklar mısın, sadece gülümsediğim gibi
Hoping I just stay the same and nothing will change
Sadece aynı kalacağım umuduyla hiçbir şey değişmeyecek
And it'll be us, just for a while
Ve bu biz olacağız, sadece bir süreliğine
Do we even exist?
Var mıyız?
That's when I make the wish
Balıklarla birlikte yüzmek için
To swim away with the fish
Hayal kurmaya başladığımda

Is it supposed to be this hot all summer long?
Olması gerektiği gibi çok mu sıcaktır hep yaz boyunca?
I never would've believed you
Sana asla inanmazdım
If three years ago you told me
Eğer üç yıl önce bana deseydin
I'd be here writing this song
Burada ve bu şarkıyı yazıyor olurdum

But here I am
Ama buradayım
Next to you
Senin yanında
The sky is more blue
Gökyüzü daha mavi
In Malibu
Malibu'da
Next to you
Senin yanında
In Malibu
Malibu'da
Next to you
Senin yanında

Next to you
Senin yanında
The sky is more blue
Gökyüzü daha mavi
In Malibu
Malibu'da
Next to you
Senin yanında

We are just like the waves that flow back and forth
Biz sadece ileri geri akan dalgalara benziyoruz
Sometimes I feel like I'm drowning and you're there to save me
Bazen boğuluyormuşum gibi hissediyorum ve beni kurtarmak için oradasın
And I wanna thank you with all of my heart
Ve ben bütün kalbimle sana teşekkür etmek istiyorum
It's a brand new start
Bu yepyeni bir başlangıç
A dream come true
Bir hayalin gerçekleşmesi
In Malibu
Malibu'da

Jason Derulo - Swalla Şarkı Sözleri (Türkçe Çeviri)



Jason Derulo'nun yeni şarkısı Swalla İngilizce şarkı sözleri ve Türkçe çevirisi ile karşınızda.


Swalla
İç

Drank
İçtim
Young Money

Love in a thousand different flavors
Binlerce farklı lezzette aşk
I wish that I could taste them all tonight
Bu gece hepsini birden tatmak isterdim
No, I ain't got no dinner plans
Hayır, akşam yemeği planım yok
So you should bring all your friends
Yani tüm arkadaşlarını getirebilirsin
I swear that to a-all y'all my type
Yemin ederim hepiniz benim tipimsiniz

All you girls in here, if you're feeling thirsty
Buradaki tüm kızlar, susamış hissediyorsanız
Come on take a sip 'cause you know what I'm servin', ooh
Haydi gelin bir yudum alın, ne verdiğimi biliyorsunuz

Shimmy shimmy yay, shimmy yay, shimmy ya (drank)
Salla salla, salla, salla (iç)
Swalla-la-la (drank)
Yut (iç)
Swalla-la-la (swalla-la-la)
Yut (iç)
Swalla-la-la
Yut
Shimmy shimmy yay, shimmy yay, shimmy ya (drank)
Salla salla, salla, salla (iç)
Swalla-la-la (drank)
Yut (iç)
Swalla-la-la (swalla-la-la)
Yut (salla)
Swalla-la-la
Yut
Freaky, freaky gyal
Çılgın, çılgın kız
My freaky, freaky gyal
Benim çılgın kızım

Shimmy shimmy shimmy yay, shimmy yah
Salla salla salla, salla
Bad girls gon' swalla-la-la
Kötü kızlar yutkunacak
Bust down on my wrist in this bitch
Bu sürtüğün göğüsleri bileğimde
My pinky-ring bigger than his
Pembe yüzüğüm onunkinden daha büyük
Met her out in Beverly Hills, ay
Onunla Baverly Hills'te tanıştım
Dolla got too many girls, ay
Çok fazla param var kızım
Met her out in Beverly Hills
Onunla Baverly Hills'te tanıştım
All she wear is red bottom heels
Tek giydiği kırmızı topukluydu
When she back it up, put it on the Snap
Geri geldiğinde, Snap at onu
When she droppin' low, put it on the Gram
Aşağı indiğinde, İnstagram'a koy
DJ poppin', she gon' swallow that
Dj patlatıyor, kız onu yutacak
Champagne poppin', she gon' swallow that
Şampanya patlıyor, kız onu yutacak

All you girls in here, if you're feeling thirsty
Buradaki tüm kızlar, susamış hissediyorsanız
Come on take a sip 'cause you know what I'm servin', ooh
Haydi gelin bir yudum alın, ne verdiğimi biliyorsunuz

Shimmy shimmy yay, shimmy yay, shimmy ya (drank)
Salla salla, salla, salla (iç)
Swalla-la-la (drank)
Yut (iç)
Swalla-la-la (swalla-la-la)
Yut (iç)
Swalla-la-la
Yut
Shimmy shimmy yay, shimmy yay, shimmy ya (drank)
Salla salla, salla, salla (iç)
Swalla-la-la (drank)
Yut (iç)
Swalla-la-la (swalla-la-la)
Yut (salla)
Swalla-la-la
Yut
Freaky, freaky gyal
Çılgın, çılgın kız
My freaky, freaky gyal
Benim çılgın kızım

Bad gyal no swalla nuttin, word to the Dalai Lama
Kötü kız hiçbir şeyi yutmuyor, Dalai Lama'ya sözü var
He know I'm a fashion killa, word to John Galliano
Biliyor ki ben moda katiliyim, John Galliano'ya sözüm var
He copping that Valentino, ain't no telling me "no"
Valentino'yu çalıyor, "Hayır" demiyor
I'm that bitch, and he know, he know
Ben o sürtüğüm, ve bunu biliyor, biliyor
How y'all wifing these thots? You don't get wins for that
Tüm bu düşüncelere nasıl ulaşıyorsun? Bunun için zafer kazanmıyorsun
I'm having another good year, we don't get blimps for that
İyi bir yıl daha geçiriyorum, bunun için tombul bir kalça almıyoruz
Pussy game still cold, we don't get minks for that
Kedi oyunu hala soğun, bunu için vizon(hayvan) alamıyoruz
When I'm poppin' them bananas, we don't link chimps for that
Onların muzlarını patlattığımda, şempanzelerle bağlantı kurmuyoruz
I gave these bitches two years, now your time's up
O sürtüklere iki yıl verdim, şimdi zamanın doldu
Bless her heart, she throwing shots but every line sucks
Onun kalbine şükret, shot atıyor ama her satır berbat
I'm in that cherry red foreign with the brown guts
Vişne kırmızısı içinde kahverengi bağırsaklarımlayım
My shit slappin' like dude did LeBron's nuts
B*kum Lebron'un hayaları gibi tokatlıyor

All you girls in here, if you're feeling thirsty
Buradaki tüm kızlar, susamış hissediyorsanız
Come on take a sip 'cause you know what I'm servin'
Haydi gelin bir yudum alın, ne verdiğimi biliyorsunuz

Shimmy shimmy yay, shimmy yay, shimmy ya (drank)
Salla salla, salla, salla (iç)
Swalla-la-la (drank)
Yut (iç)
Swalla-la-la (swalla-la-la)
Yut (iç)
Swalla-la-la
Yut
Shimmy shimmy yay, shimmy yay, shimmy ya (drank)
Salla salla, salla, salla (iç)
Swalla-la-la (drank)
Yut (iç)
Swalla-la-la (swalla-la-la)
Yut (salla)
Swalla-la-la
Yut

Young Money
Swalla-la-la
Yut
J.D
Freaky, freaky gyal
Çılgın, çılgın kız
Swalla-la-la
Yut
My freaky, freaky gyal
Çılgın, çılgın kız
Swalla-la-la
Yut
My freaky, freaky gyal
Çılgın, çılgın kız
Swalla-la-la
Yut
My freaky, freaky gyal
Çılgın, çılgın kız
Derulo

Iggy Azalea - Mo Bounce Şarkı Sözleri (Türkçe Çeviri)



Iggy Azalea'nın yeni şarkısı Mo Bounce İngilizce şarkı sözleri ve Türkçe çevirisi ile karşınızda.

Mo Bounce
Benim Zıplamam

Mo bounce, bounce, bounce, bounce
Benim zıplamam, zıpla, zıpla, zıpla
Bounce, bounce, bounce
Zıpla, zıpla, zıpla
Bounce in the motherfuckin' house
Lanet olası evde zıpla
Mo bounce in the motherfuckin' house
Benim zıplamam lanet olası evde
Bounce, b-bounce, bounce, mo bounce
Zıpla, z-zıpla, zıpla, benim zıplamam
Mo bounce, bounce, bounce
Benim zıplamam, zıpla, zıpla
Bounce in the motherfuckin' house
Lanet olası evde zıpla
Mo bounce in the motherfuckin' house
Benim zıplamam lanet olası evde
Bounce, bounce, bounce, bounce
Zıpla, zıpla, zıpla, zıpla
Bounce, bounce, bounce
Zıpla, zıpla, zıpla
Bounce in the motherfuckin' house
Lanet olası evde zıpla
Mo bounce in the motherfuckin' house
Benim zıplamam lanet olası evde
Bounce, bounce, bounce, bounce
Zıpla, zıpla, zıpla, zıpla
Bounce, bounce, bounce
Zıpla, zıpla, zıpla
Bounce in the motherfuckin' house
Lanet olası evde zıpla
Bounce, mo bounce in the motherfuckin' house
Zıpla, benim zıplamam lanet olası evde

Bounce like a motherfuckin' '64, sick flow
Lanet olası 64 modelmiş gibi zıpla
Slick talk, spittin' that Crisco
Crisco'yu tükürüklerken harika konuş
Drop that shit, like a cholo at the dub show
Gösteri şovundaki çete gibi şu şeyi bırak
Can you hit the switch and pick it up and let the world know?
Anahtarı vurup ve geri alıp bütün dünyanın bilmesini sağlayabilir misin?
Homie if you're broke, oh, no you don't deserve hoes
Eğer fakirsen kanka, ah hayır orospuları hak etmiyorsun
All these fake boulders only gettin' on my nerves though
Tüm bu yalanlar beni sadece sinirlendiriyor
I just cracked a 40, now I'm sippin' out the straw slow
Henüz 40'a ulaştım şimdi samanları yavaşça dışarıya atıyorum
Little bit of ratchet, little boujee, you should all know
Biraz kenar mahalleli biraz elit,hepiniz bilmelisiniz
Everybody got opinions, yeah, like assholes
Herkesin görüşü var, pislikler gibi
You ain't gotta worry 'bout those, 'cause they assholes
Onlar yüzünden endişelenmemelisin çünkü onlar pislik
We just came to party, party, party, what you came for?
Parti için geldik, parti,parti, sen ne için geldin?
M-make the neighborhood bounce to this
Komşuları bunun üzerinde zıplat

When that shit goes down, the block get loud
Bu şey aşağıya gittiğinde, bloklar seslenecek
In your backyard bumpin' while we're blazin' out
Biz alevlenirken arka bahçen patlayacak
Make it bounce in the motherfuckin' house
Lanet olası evde zıplat
Mo bounce in the motherfuckin' house
Benim zıplamam lanet olası evde
When that shit goes down, the block get loud
Bu şey aşağıya gittiğinde, bloklar seslenecek
In your backyard bumpin' while we're blazin' out
Biz alevlenirken arka bahçen patlayacak
Make it bounce in the motherfuckin' house
Lanet olası evde zıplat
Mo bounce in the motherfuckin' house
Benim zıplamam lanet olası evde

Bounce, bounce, bounce, bounce
Zıpla, zıpla, zıpla, zıpla
Bounce, bounce, bounce (to the red light)
Zıpla, zıpla, zıpla (kırmızı ışığa)
Bounce, bounce, bounce, bounce
Zıpla, zıpla, zıpla, zıpla
Bounce, bounce, bounce (make your headlight)
Zıpla, zıpla, zıpla (araba farını yap)
Bounce, b-bounce, bounce, b-bounce
Zıpla, zıpla, zıpla, zıpla
Bounce, b-bounce, bounce (like a low-low)
Zıpla, zıpla, zıpla (yavaş yavaş)
B-bounce, bounce, b-bounce (throw it up)
Zıpla, zıpla, zıpla (kus)
Bounce (at the pole, pole)
Zıpla (kutuba, kutuba)

Bounce that ass, bounce that ass, yeah bounce it
O götün üzerinde zıpla, o götün üzerinde zıpla, evet zıpla
Puff the lah or get high off the contact
Konuşmayı abart ya da bağlantıyı kes
Call the law, we gon' make sure we come back
Adaleti ara,onları tekrar geleceğimize emin kılacağız
Fallin' off, we ain't ever been about that
Eksilmek,biz asla eksilmedik
Hundred spokes spinnin' on a chrome rim
Yüzlerce kişi ağzında bir tekerler döndürüyor
I got a feelin' that tonight we gon' be goin' in
Bu gece başaracakmışız gibi hissediyorum
I'm with a few bad bitches and some grown men
Birçok kötü orospular ve olgun adamlarlayım
With the ice so cold, I feel like I'm Snowden
Soğuz buzla kendimi kardan adammış gibi hissediyorum
I feel like I'm rollin', but the whole place geeked up
Dönüyormuş gibi hissediyorum ama asıl bütün millet kafayı bulmuş
Gettin' hot in here, down to my wife beater
Burası sıcaklıyor, kadın dövücüme doğru
But you ain't gotta worry, we ain't dangerous
Ama endişelenmeyin, tehlikeli değiliz
We came up
Geldik
M-make the neighborhood bounce to this
Ve komşuları zıplatacağız bunun üzerinde

When that shit goes down, the block get loud
Bu şey aşağıya gittiğinde, bloklar seslenecek
In your backyard bumpin' while we're blazin' out
Biz alevlenirken arka bahçen patlayacak
Make it bounce in the motherfuckin' house
Lanet olası evde zıplat
Mo bounce in the motherfuckin' house
Benim zıplamam lanet olası evde
When that shit goes down, the block get loud
Bu şey aşağıya gittiğinde, bloklar seslenecek
In your backyard bumpin' while we're blazin' out
Biz alevlenirken arka bahçen patlayacak
Make it bounce in the motherfuckin' house
Lanet olası evde zıplat
Mo bounce in the motherfuckin' house
Benim zıplamam lanet olası evde

Bounce, bounce, bounce, bounce
Zıpla, zıpla, zıpla, zıpla
Bounce, bounce, bounce (to the red light)
Zıpla, zıpla, zıpla (kırmızı ışığa)
Bounce, bounce, bounce, bounce
Zıpla, zıpla, zıpla, zıpla
Bounce, bounce, bounce (make your headlight)
Zıpla, zıpla, zıpla (araba farını yap)
Bounce, b-bounce, bounce, b-bounce
Zıpla, zıpla, zıpla, zıpla
Bounce, b-bounce, bounce (like a low-low)
Zıpla, zıpla, zıpla (yavaş yavaş)
B-bounce, bounce, b-bounce (throw it up)
Zıpla, zıpla, zıpla (kus)
Bounce (at the pole, pole)
Zıpla (kutuba, kutuba)

Mo, m-m-mo bounce, blazin' up
Benim , benim zıplamam, alevleniyor
Back, bumpin', backyard bumpin', the block get loud
Arka bahçe alevleniyor, bloklar sesleniyor
Mo, m-m-m-mo bounce
Benim, benim zıplamam
Backyard, backyard b-bumpin'
Arka bahçe, arka bahçe alevleniyor
Backyard bumpin', the block get loud
Arka bahçe alevleniyor, bloklar sesleniyor

When that shit goes down, the block get loud
Bu şey aşağıya gittiğinde, bloklar seslenecek
In your backyard bumpin' while we're blazin' out
Biz alevlenirken arka bahçen patlayacak
Make it bounce in the motherfuckin' house
Lanet olası evde zıplat
Mo bounce in the motherfuckin' house
Benim zıplamam lanet olası evde
When that shit goes down, the block get loud
Bu şey aşağıya gittiğinde, bloklar seslenecek
In your backyard bumpin' while we're blazin' out
Biz alevlenirken arka bahçen patlayacak
Make it bounce in the motherfuckin' house
Lanet olası evde zıplat
Mo bounce in the motherfuckin' house
Benim zıplamam lanet olası evde

Bounce, bounce, bounce, bounce
Zıpla, zıpla, zıpla, zıpla
Bounce, bounce, bounce (to the red light)
Zıpla, zıpla, zıpla (kırmızı ışığa)
Bounce, bounce, bounce, bounce
Zıpla, zıpla, zıpla, zıpla
Bounce, bounce, bounce (make your headlight)
Zıpla, zıpla, zıpla (araba farını yap)
Bounce, b-bounce, bounce, b-bounce
Zıpla, zıpla, zıpla, zıpla
Bounce, b-bounce, bounce (like a low-low)
Zıpla, zıpla, zıpla (yavaş yavaş)
B-bounce, bounce, b-bounce (throw it up)
Zıpla, zıpla, zıpla (kus)
Bounce
Zıpla

Bruno Mars - That’s What I Like Şarkı Sözleri (Türkçe Çeviri)





That’s What I Like
Ben bunu beğeniyorum

I got a condo in Manhattan
Manhattan'da bir evim var
Baby girl, what's hapnin'?
Napıyorsun bebeğim?
You and your ass invited
Sen ve senin popon davetli
So gon' and get to clappin'
O yüzden gel ve alkışa başla
So pop it for a pimp
Benim için salla poponu
Pop it for me
Benim için salla poponu
Turn around and drop it for a pimp
Etrafında dön ve üzerine otur
Drop, drop it for me
Benim üzerime otur
I'll rent a beach house in Miami
Miami'de bir sahil evi kiralayacağım
Wake up with no jammies
Pijamalarsız uyanıyoruz
Lobster tail for dinner
Akşam yemeği için ıstakoz
Julio serve that scampi
Julio karidesleri servis ediyor
You got it if you want it
İstersen sahip olabilirsin
Got, got it if you want it
Sahipsin istersen
Said you got it if you want it
İstersen sahip olabileceğini söyledim
Take my wallet if you want it now
İstersen sahip olabileceğini söyledim

Jump in the Cadillac, girl, let's put some miles on it
Cadillac'a atlayalım, biraz kilometre yazdıralım arabaya
Anything you want, just to put a smile on it
Ne istersen, sadece yüzünü gülümsetebilmek için
You deserve it baby, you deserve it all
Hakediyorsun bebeğim, hepsini hakediyorsun
And I'm gonna give it to you
Ve ben sana vereceğim

Girl, you be shining so bright
Altın mücevherler, göz alıcı şekilde parıldıyorlar
Strawberry champagne all night
Buzlu çilekli şampanya
Lucky for you, that's what I like, that's what I like
Şanslısın, ben bunu beğeniyorum, bunu beğeniyorum
Lucky for you, that's what I like, that's what I like
Şanslısın, ben bunu beğeniyorum, bunu beğeniyorum
Sex by the fire at night
Akşam ateşin yanında sevişmek
Silk sheets and diamonds all white
İpek çarşaflar ve beyaz elmaslar
Lucky for you, that's what I like, that's what I like
Şanslısın, ben bunu beğeniyorum, bunu beğeniyorum
Lucky for you, that's what I like, that's what I like
Şanslısın, ben bunu beğeniyorum, bunu beğeniyorum

I'm talkin' trips to Puerto Rico
Porta Riko'ya gezintilerden bahsediyorum
Say the word and we go
Kelimeyi söyle ve gidelim
You can be my freaka
Benim çılgınım olabilirsin
Girl, I'll be on fleek, mami cita
ense muhteşem olacağım, ah, güzel kız
I will never make a promise that I can't keep
Tutamayacağım hiç bir söz vermeyeceğim
I promise that you'll smile and gon' never leave
Sana söz veriyorum gülecek ve hiç gitmeyeceksin
Shopping sprees in Paris
Paris'te alışverişler
Everything 24 karat
Her şey 24 karat
Take a look in that mirror
Aynada kendine bak
Now tell me who's the fairest
Şimdi bana kimin en çok alımlı olduğunu söyle
Is it you? Is it me?
Sen misin? Ben miyim?
Say it's us and I'll agree, baby
İkimiz de diyelim ve ben katılacağım sana, bebeğim

Jump in the Cadillac, girl, let's put some miles on it
Cadillac'a atlayalım, biraz kilometre yazdıralım arabaya
Anything you want, just to put a smile on it
Ne istersen, sadece yüzünü gülümsetebilmek için
You deserve it baby, you deserve it all
Hakediyorsun bebeğim, hepsini hakediyorsun
And I'm gonna give it to you
Ve ben sana vereceğim

Girl, you be shining so bright
Altın mücevherler, göz alıcı şekilde parıldıyorlar
Strawberry champagne all night
Buzlu çilekli şampanya
Lucky for you, that's what I like, that's what I like
Şanslısın, ben bunu beğeniyorum, bunu beğeniyorum
Lucky for you, that's what I like, that's what I like
Şanslısın, ben bunu beğeniyorum, bunu beğeniyorum
Sex by the fire at night
Akşam ateşin yanında sevişmek
Silk sheets and diamonds all white
İpek çarşaflar ve beyaz elmaslar
Lucky for you, that's what I like, that's what I like
Şanslısın, ben bunu beğeniyorum, bunu beğeniyorum
Lucky for you, that's what I like, that's what I like
Şanslısın, ben bunu beğeniyorum, bunu beğeniyorum

If you say you want a good time
İyi vakit geçirmek istediğini söylersen
Well here I am baby, here I am baby
İşte ben buradayım bebeğim, buradayım bebeğim
Talk to me, talk to me, talk to me
Konuş benimle
Tell me what's on your mind
Aklında ne var söyle bana
If you want it, girl come and get it
İstiyorsan, gel ve al kızım
All this is here for you
Bunların hepsi senin için burada
Tell me baby, tell me, tell me baby
Söyle bana bebeğim, söyle bana, söyle bana bebeğim
What you tryna do
Ne yapmaya çalışıyorsun

Girl, you be shining so bright
Altın mücevherler, göz alıcı şekilde parıldıyorlar
Strawberry champagne all night
Buzlu çilekli şampanya
Lucky for you, that's what I like, that's what I like
Şanslısın, ben bunu beğeniyorum, bunu beğeniyorum
Lucky for you, that's what I like, that's what I like
Şanslısın, ben bunu beğeniyorum, bunu beğeniyorum
Sex by the fire at night
Akşam ateşin yanında sevişmek
Silk sheets and diamonds all white
İpek çarşaflar ve beyaz elmaslar
Lucky for you, that's what I like, that's what I like
Şanslısın, ben bunu beğeniyorum, bunu beğeniyorum
Lucky for you, that's what I like, that's what I like
Şanslısın, ben bunu beğeniyorum, bunu beğeniyorum

Katy Perry - Chained To The Rhythm Şarkı Sözleri Türkçe Çeviri



Katy Perry'nin yeni şarkısı Chained To The Rhythm İngilizce şarkı sözleri ve Türkçe çevirisi ile karşınızda.

Chained To The Rhythm
Ritme Zincirlendik

Are we crazy?
Deli miyiz?
Living our lives through a lens
Hayatlarımızı bir lensin içinden yaşıyoruz
Trapped in our white-picket fence
Beyaz kazıklı çitlerle tuzağa düşürüldük
Like ornaments
Süs eşyaları gibi
So comfortable, we live in a bubble, a bubble
Çok rahatlatıcı, bir köpüğün içinde yaşıyoruz, bir köpüğün
So comfortable, we cannot see the trouble, the trouble
Çok rahatlatıcı, sorun görmüyoruz, sorun
Aren't you lonely
Yalnız değil misin?
Up there in utopia
Yukarıdaki ütopyada
Where nothing will ever be enough
Hiçbir şeyin asla yetmeyeceği yerde
Happily numb
Mutlulukla uyuşmuş
So comfortable, we live in a bubble, a bubble
Çok rahatlatıcı, bir köpüğün içinde yaşıyoruz, bir köpüğün
So comfortable, we cannot see the trouble, the trouble
Çok rahatlatıcı, sorun görmüyoruz, sorun

So put your rose-colored glasses on
O yüzden pembe gözlüklerinizi takın
And party on
Ve parti yapın

Turn it up, it's your favorite song
Sesini aç, bu senin en sevdiğin şarkı
Dance, dance, dance to the distortion
Dans et, dans et, çarpıklığa dans et
Turn it up, keep it on repeat
Sesini aç, durmadan şarkıyı çal
Stumbling around like a wasted zombie
Heba olmuş bir zombi gibi etrafta tökezle
Yeah, we think we're free
Evet, özgür olduğumuzu sanıyoruz
Drink, this one's on me
İç, bu benden olsun
We're all chained to the rhythm
Ritme zincirlendik
To the rhythm
Ritme
To the rhythm
Ritme

Turn it up, it's your favorite song
Sesini aç, bu senin en sevdiğin şarkı
Dance, dance, dance to the distortion
Dans et, dans et, çarpıklığa dans et
Turn it up, keep it on repeat
Sesini aç, durmadan şarkıyı çal
Stumbling around like a wasted zombie
Heba olmuş bir zombi gibi etrafta tökezle
Yeah, we think we're free
Evet, özgür olduğumuzu sanıyoruz
Drink, this one's on me
İç, bu benden olsun
We're all chained to the rhythm
Ritme zincirlendik
To the rhythm
Ritme
To the rhythm
Ritme

Turn it up, it's your favorite song
Sesini aç, bu senin en sevdiğin şarkı
Dance, dance, dance to the distortion
Dans et, dans et, çarpıklığa dans et
Turn it up, keep it on repeat
Sesini aç, durmadan şarkıyı çal
Stumbling around like a wasted zombie
Heba olmuş bir zombi gibi etrafta tökezle
Yeah, we think we're free
Evet, özgür olduğumuzu sanıyoruz
Drink, this one's on me
İç, bu benden olsun
We're all chained to the rhythm
Ritme zincirlendik
To the rhythm
Ritme
To the rhythm
Ritme

So put your rose-colored glasses on
O yüzden pembe gözlüklerinizi takın
And party on
Ve parti yapın

Turn it up, it's your favorite song
Sesini aç, bu senin en sevdiğin şarkı
Dance, dance, dance to the distortion
Dans et, dans et, çarpıklığa dans et
Turn it up, keep it on repeat
Sesini aç, durmadan şarkıyı çal
Stumbling around like a wasted zombie
Heba olmuş bir zombi gibi etrafta tökezle
Yeah, we think we're free
Evet, özgür olduğumuzu sanıyoruz
Drink, this one's on me
İç, bu benden olsun
We're all chained to the rhythm
Ritme zincirlendik
To the rhythm
Ritme
To the rhythm
Ritme

Turn it up, it's your favorite song
Sesini aç, bu senin en sevdiğin şarkı
Dance, dance, dance to the distortion
Dans et, dans et, çarpıklığa dans et
Turn it up, keep it on repeat
Sesini aç, durmadan şarkıyı çal
Stumbling around like a wasted zombie
Heba olmuş bir zombi gibi etrafta tökezle
Yeah, we think we're free
Evet, özgür olduğumuzu sanıyoruz
Drink, this one's on me
İç, bu benden olsun
We're all chained to the rhythm
Ritme zincirlendik
To the rhythm
Ritme
To the rhythm
Ritme

It is my desire
Bu benim arzum
Break down the walls to connect, inspire
Bağlanan duvarları yık, ilham versin
Ay, up in your high place, liars
Ay, senin yüksek yerinde, yalancılar
Time is ticking for the empire
Zaman imparatorluk için akıyor
The truth they feed is feeble
Doğrusu yiyecek yenilebilir biçimde
As so many times before
Tıpkı daha önceki zamanlar gibi
They greed over the people
İnsanlara açgözlülük yapıyorlar
They stumbling and fumbling
Tökezleyip berbat ediyorlar
And we're about to riot
Ve biz isyan etmek üzereyiz
They woke up, they woke up the lions
Uyandılar, uyandılar aslanlar
(Woo!)

Turn it up, it's your favorite song
Sesini aç, bu senin en sevdiğin şarkı
Dance, dance, dance to the distortion
Dans et, dans et, çarpıklığa dans et
Turn it up, keep it on repeat
Sesini aç, durmadan şarkıyı çal
Stumbling around like a wasted zombie
Heba olmuş bir zombi gibi etrafta tökezle
Yeah, we think we're free
Evet, özgür olduğumuzu sanıyoruz
Drink, this one's on me
İç, bu benden olsun
We're all chained to the rhythm
Ritme zincirlendik
To the rhythm
Ritme
To the rhythm
Ritme

Turn it up
Sesi aç
Turn it up
Sesi aç
It goes on, and on, and on
Devam ediyor ve ediyor ve ediyor
It goes on, and on, and on
Devam ediyor ve ediyor ve ediyor
It goes on, and on, and on
Devam ediyor ve ediyor ve ediyor
'Cause we're all chained to the rhythm
Çünkü ritme zincirlendik