Bayram Cigerli Blog

Bigger İnfo Center and Archive
  • Herşey Dahil Sadece 350 Tl'ye Web Site Sahibi Ol

    Hızlı ve kolay bir şekilde sende web site sahibi olmak istiyorsan tek yapman gereken sitenin aşağısında bulunan iletişim formu üzerinden gerekli bilgileri girmen. Hepsi bu kadar.

  • Web Siteye Reklam Ver

    Sende web sitemize reklam vermek veya ilan vermek istiyorsan. Tek yapman gereken sitenin en altında bulunan yere iletişim bilgilerini girmen yeterli olacaktır. Ekip arkadaşlarımız siziznle iletişime gececektir.

  • Web Sitemizin Yazarı Editörü OL

    Sende kalemine güveniyorsan web sitemizde bir şeyler paylaşmak yazmak istiyorsan siteinin en aşağısında bulunan iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime gecebilirisni

How to Get Your First Pull-up



When I was a kid, I would dread fitness testing in gym class testing every year. One test in particular test made me most nervous: the pull-up test. Each time around, I'd think, "this is gonna be the year I do my first pull-up!" I would hang from the pull-up bar and try with every ounce of might I had, but I could barely get my elbows to bend.

It wasn't until college, after working out out consistently, that I was able to do my first pull-up or two. The task that had eluded me for over 20 years suddenly became easier, and now I would consider pull-ups to be one of my strongest movements.

If you're one of those people who's frustrated with your pull-up progress, you've clicked on the right article!

As with any movement, we always have to think about what's happening in the core first. I often see a lot of people who are tight in the upper body during the movement, but the core and lower body are flimsy like Gumby. Maintaining a "hollow body position," as seen in the photo of Carl Paoli on the right, is crucial to getting a stronger pull. Why? It is ideal to keep as much tension in the body as possible for big lifts and calisthenic movements. This rigidity ultimately gives us more control and allows us to generate more force. In a back squat, for instance, if your torso is loose, the bar will likely roll up onto your neck resulting in a potentially dangerous scenario. Keeping the upper back tight is equally as important as getting a good leg drive out of the hole. Note Carl's neck position and lumbar position in particular. On the left, his ribs are drawn in towards his hips with a neutral gaze, activating the rectus abdominis, while on the left, he's hyperextended in both the cervical and lumbar spine. In short, more tension = more muscles recruited.

The hardest part of the pull-up, for many people I've worked with, is the initiation of the lats. What I mean by this is that the first 2-3 inches of movement are generally the biggest struggle. "In the upper-back the pull-up movement is focused around downward rotation and depression of the scapulae, as well as the upward rotation and elevation of the scapulae," notes Tom Bumgardner, CSCS in his Pull-up Manifesto. To dissect the anatomical jargon here, take a look at the diagram below. This image briefly explains scapular movement. Now, applying this to the pull-up, the scapulae start in an upwardly rotated and elevated position. As you pull your chin towards the bar, they have to downwardly rotate and depress. If you don't understand how to properly move your shoulder blades, scapular pull-ups are a great exercise to help you better grasp this concept. I usually have my clients do 2-3 sets of 10 repetitions.


From there, I will normally progress someone to the inverted row. This exercise mirrors the pull-up, but isn't nearly as demanding in that you're supporting less of your bodyweight. You should try these for 3 sets of as many repetitions as possible, and hold for one second at the top of the movement. Focus on squeezing your shoulder blades together as your chest touches the bar or rings. I'm not a huge fan of banded or machine-assisted pull-ups, as they forbid you from activating the gluteal and core musculature that is incredibly important in building pulling strength. The inverted row allows you to modify the movement while still learning to maintain tension in the trunk.

In any movement, there are three phases: the concentric (contracting) phase, the isometric (holding) phase, and the eccentric (lengthening) phase. Your body can support about 1.75x more weight eccentrically than concentrically. In this case, this means that strengthening the lowering phase of the pull-up will have an immense impact on the concentric phase! Try doing 3-4 sets of 4-6 repetitions. Jump to the top of the pull-up bar with the help of a box, then lower yourself down as slowly as possible.

The chin-up (supinated grip) is easier to master, as it is more biceps dominant, whereas the pull-up (pronated grip) is more lat dominant. Strengthening the chin-up, however, will undoubtedly help you progress to a more proficient pull-up. Once you've mastered the aforementioned progressions, try doing some chin-ups. As with the inverted rows, go to failure for a few sets.

Now, the last thing missing in the pull-up equation, sometimes, is frequency! If you really want to be a pull-up guru, you're gonna have to work on them more than once per week. Buy a cheap pull-up bar for your bedroom, and work on them every other day. The more often you do them, the better you'll get!

Works Cited:

  1. Bumgardner, Todd. The Pull-up Manifesto. N.p.: n.p., 2012. Beyond Strength Performance, LLC. Web. 11 Aug. 2016.
  2. Starrett, Kelly, and Glen Cordoza. Becoming a Supple Leopard: The Ultimate Guide to Resolving Pain, Preventing Injury, and Optimizing Athletic Performance. Las Vegas: Victory Belt Pub., 2013. Print.

Hürriyet Şairi Tevfik Fikret'e Saygıyla...






24 aralık 1867 – 19 Ağustos 1915 İstanbul



Bu memlekette de bir gün sabah olursa, Haluk, 



Eğer bu memleketin sislenen alın yazısı dirençli, dinç bir elin güçlü, canlılık verici dokunmasındaki titremle silkinip, şu donuk, şu paslanan yüzü halkın biraz gülerse... - O gün Ben ölmemiş bile olsam, hayatla pek ölgün, pek az ilişkim olur kuşkusuz; - o gün benden ümidi kes; 



beni kötürüm ve

Fiki Storaro Kimdir?

kaslı şarkıcılar

Fiki Storaro 1995 yılında Bulgaristan'da doğmuştur. Profesyonel müzisyen ve sporcudur. Bulgaristan'ın en ünlü müzisyenlerinden biri olan Toni Storaro'nun oğludur. Müzikle küçük yaşlarda babasının teşvikleri ile başlamıştır. Daha sonra X Faktor adlı yarışma programına katılarak adını ve sesini duyurmayı başarmıştır. Yarışmada ikinci turda elenmiş olsa da Fiki'nin sesini ve tarzını beğenen sanatçılar onunla düet yapmak istemiştir. Bu sayede Fiki Storaro müzik kariyerine başlamıştır.

Fiki Storaro 2012'de Londra Olimpiyatlarında da şarkı seslendirdi. Pop, Jazz ve R&B tarzında şarkılar söylemekten keyif alıyor. Türkiye'de her ne kadar yeterince tanınmasa da birçok Türk sanatçı ile türkçe şarkılar seslendirmiştir.

Fiki Storaro'nun YouTube'da milyonları aşkın dinlenme payına ulaşan kliplerinde sesi kadar vücudu da dikkatleri çekiyor. Oldukça estetik ve kaslı bir vücuda sahip olan Fiki Storaro bunu kliplerinde kullanmaktan çekinmiyor. İşte o kliplerden biri;


Fiki Storaro Boy ve Kilosu

Fiki Storaro 185 cm boya ve 95 kilo vücut ağırlığına sahip. Yağ oranı ise dönemsel olarak değişiyor fakat izlemiş olduğunuz klipteki yağ oranının tek haneli seviyelerde olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.

Estetik Vücutlar kategorimizdeki diğer yazılara ulaşmak için buraya tıklayabilirsiniz.

Kişisel Yorumum : "Klipleri tek kelimeyle muazzam. Bu tarz klipleri izleyip etkilenen ve vücut geliştirme sporuna başlayan insanlar olduğuna eminim."

Young Soo Lim

Young Soo Lim
Modeling Summer 2016






The Farmhouse Progress Report:Bathroom

We headed north this past weekend to help Becky at her farmhouse. I can't believe it has only been two and a half months since they bought it. They have done so much in that time! 

The bathroom has changed so much. From an empty square of a room, to a very charming functional bathroom. Of course there are still things that need to be done, like finishing the drywall and a bit of trim. But for now at least it is a working room. 
Becky has had so much fun adding antique/vintage details back into the room. The bathroom had been completely torn out so there was no character left.

She picked out a beautiful old medicine cabinet with original hardware.

Re-claimed bead board for the walls. Even though it looks a bit grungy with a bit of cleaning and a fresh coat of paint, it was the perfect way to add character to the bathroom!

Doesn't that add a bunch of vintage detail!

We also helped her install a classic black and white tile floor. So old fashioned, I love it!


But I think the real star of the bathroom is the antique door! (When she bought the house, there was no door, so it was on the top of the list very fast!)
Isn't that black enamel doorknob fabulous?! 

I love all the old layers of paint and history.....

Stay tuned for a kitchen update next week!

Trapez Kası Nasıl Gelişir?

sırt kası hareketleri

Trapez kasları her ne kadar küçük bir kas grubuymuş gibi görünseler de aslında çok büyük bir kas grubudur. Sırt bölgemizdeki en büyük ikinci kas grubu olduğunu söyleyebiliriz. Hal böyle iken bu büyük kas grubuna hak ettiği değeri göstermezsek bizi yavaşlatır. Genel anlamda amatör sporcular bu büyük kas grubuna sadece bir hareket ekler ve onu da hakkını vererek yapmazlar. Ancak iş göğüs kaslarına gelince ellerinden geleni yaparlar. Bu nedenle ortalıkta tavuk gibi büyük göğüslü küçük sırtlı insan sayısı bir hayli fazladır.

Trapez kaslarının önemini idrak ettiğimize göre şimdi gelelim bu kasın nasıl geliştirileceğine;

sırt kası geliştirmeBu hareket genel anlamda çok popüler bir harekettir. Yapılışı oldukça kolay olmasına rağmen bir çok insan hakkını vererek yapamaz. Nasıl yapıldığına gelecek olursak, ilk önce kendinize göre bir ağırlık seçmeniz gerekiyor. 12 tekrarı zor çıkaracağınız bir ağırlık olmalı. Daha sonra yavaş bir şekilde sanki omuz başlarınızı kulağınıza değdirmeye çalışırcasına yukarı doğru hareket ettireceksiniz. Bu aşamada, yani tepede iken yavaş hareketlerle ağırlığı aşağı doğru indirerek eski pozisyonunuza döneceksiniz. Hareket en az 3 saniye sürmeli ve ağırlığı aşağı indirirken yer çekiminden yardım almamaya özen göstermelisiniz. Yani ağırlığı yavaş indirmeyeceksiniz ve indirme aşamasında da kaslarınızı çalıştıracaksınız. Bu şekilde hareketten maksimum verimi alabilirsiniz. 3 set 12 tekrar yeterli olacaktır.

trapez geliştirme hareketiÇalıştığınız salonda bir profesyonel varsa onu bu hareketi yaparken görmüş olmalısınız. Bu hareket fazla bilinmemesine rağmen oldukça yaralı bir harekettir. Trapez kasının yanı sıra omuz ve trapezlerin altında bulunan küçük kas gruplarını da çalıştırır. Nasıl yapıldığına gelecek olursak, kablo istasyonunda iki kabloyu resimde de görüldüğü gibi çapraz bir halde iki elinize alıyorsunuz. Daha sonra kollarınızı geriye doğru açıyorsunuz. Bu aşamada kaslarınızı iyice hissetmeye gayret gösterin. Daha sonra ise yine yavaş bir şekilde kollarınızı birleştiriyor ve eski haline getiriyorsunuz. Bu hareketi 3 set 12 tekrar şeklinde uygulayabilirsiniz.

omuz kası egzersizleriBir çok insanın omuz gününde çalıştığı bu hareket aslında omuz kasları ile birlikte trapez kaslarını da çalıştırır. Hareketi yaparken trapezleri daha iyi hissedebilmek adına duruşunuzu ve pozisyonunuzu fazla değiştirmemeye özen göstermelisiniz. Aksi takdirde trapezler tam anlamıyla çalışamaz. Eline aldığınız dumbelleri resimde görüldüğü gibi yavaş bir şekilde kaldırıp yine yavaş bir biçimde indirmeniz gerekiyor. Ancak bu hareket çok zor bir harekettir ve yüksek ağırlıklar ile bu hareket yapılmamalıdır. Profesyonel fitnesscıların bile bu hareketi en fazla 10 kg lik dumbelle yaptığını hesaba katarak ağrılık seçimine özen gösterin. Aksi takdirde sakatlığa davetiye çıkarırsınız.

sırt kası nasıl yapılır
Bu hareketin iki çeşit versiyonu vardır. Birisi göğüse çekiş, diğeri ise enseye çekiştir. Enseye çektiğiniz ağırlıklı olarak kanat kaslarınızı, göğüse çektiğiniz ise ağırlıklı olarak trapez kaslarınızı devreye sokar. Bunun bilincinde olarak hareketi uygulamanız gerekir. Herhangi bir hareketi yaparken o hareketin hangi kas grubunu daha fazla aktive ettiğini bilmek çok önemlidir. Bu hareketi yaparken barı aşağı doğru olan kıvrımından, yani geniş tutuş ile tutmalısınız. Daha sonra ağrılığı yavaş bir şekilde göğüsünüze çekerek trapez kaslarınızı hissetmeniz, daha sonrada yavaş bir şekilde barı eski konumuna getirmelisiniz. Bu hareketin yapılışı esnasında başlangıç pozisyonunuzu çok fazla değiştirmemeye özen göstermelisiniz. Tuttuğunuz bar sizi yukarı doğru çekmeye çalışacağı için pozisyonunuz çok kolay değişebilir ve hareketten isteğiniz verimi alamayabilirsiniz. Bu nedenle bacak destek ünitelerini doğru kullanmanız çok önemlidir. İlk önce bacağınız sabitlemeli, daha sonra harekete başlamalısınız.

Hyung Woo Kwon

Hyung Woo Kwon
Modeling Fall 2015









[NEWS] 16.08.16 BTS 10 şehir, 14 konser ve 144,000 katılımcıyla Asya turunu başarıyla tamamladı!


Ayın 13’ü ve 14’ünde, BTS Asya turlarının son konseri ‘2016 BTS LIVE <화양연 on stage: epilogue> ~Japonya Özel~’i Yoyogi National Gymnasium’da 26,000 hayran karşısında verdi.
Tokyo Junichi Sports, Sports Hochi, Daily Sports, Nikan Sports, Sports Nippon gibilerinin de dahil olduğu dev gazeteler Japonya’da popülaritesi yükselen BTS hakkında özellikle haberler yaptı.
Geniş bir kitleye sahip Tokyo Junichi Sports, “BTS’in Japonya turundaki 13,000 kişilik son konserleri” isimli bir makale yayınladı: “BTS, muhteşem takım çalışması ve keskin koreografileriyle, encore ile birlikte 25 şarkı sergiledi. Yaklaşık 13,00 hayran stadyumu doldurdu ve onlar için tezahürat yaptılar.”
Nikan Sports şöyle dedi, “Japonya dahil, Kore, Çin, Makao ve diğer ülkelerde, BTS 10 ülkede 14 konser verdi ve 144,000 katılımcıya ulaştı.” Sport Nippon ise şunları söyledi: “13,000 insan BTS’i hayretle izledi.” ve onlara iltifat ederek devam etti.
BTS’i izlemeye Nihon Television, SPACE SHOWER TV gibi yayın şirketleri ve Hanako, anan, Zipper, Men’s Non-no, AERA, Popteen gibi dergiler de geldi ve BTS’in artan popülaritesini ve kitlesini gösterdiler.
Ayrıca, 14’ünde Bae Yongjoon ve Park Soojin çifti Japonya’daki konsere geldi. Yahoo! Japan bunun hakkında “Bae Yongjoon % Park Soojin BTS’in Tokyo konserinde fotoğraf çekildi” başlıklı bir makaleyi BTS ile çekildikleri fotoğraf eşliğinde yayınladı.
BTS 7-8 Mayıs’ta tura Seoul Olympic Gymnastics Arena’da başladı ve tam on şehir gezdi: Taipei (Tayvan), Makao, Nanjing ve Pekin (Çin), Nagoya ve Tokyo (Japonya), Bangkok (Tayland) ve Manila (Filipinler). ‘2016 BTS LIVE <화양연화 on stage: epilogue>’ turlarında toplam 14 konser verdiler ve 144,000 hayran ile tanıştılar.


Türkçe Çeviri
: bunkook @ BTSTurkey
İngilizce Çeviri: bangtanitl Düzenleme: Meri
Kaynak belirtiniz.


Protein Diyeti Nedir ve Nasıl Yapılır?

protein diyeti besinleri

Bir çok diyet programının aksine size burada "1 ayda 5 kilo verirsiniz" gibi vaadler veremem. Kimse veremez. Diyetlerde önemli olan kişinin o diyeti nasıl yaptığı ile alakalı. Bu yüzden protein diyeti yaparsam ne kadar zamanda ne kadar kilo verebilirim gibi yorumlar atmazsanız sevinirim. Sonuna değeceğini düşündüğünüz şeyi başarmanın kolay bir yolu yoktur.

İlk öncelikle size protein diyetinin mantığından bahsetmek istiyorum. Şimdi genel anlamda besinlerde üç farklı grup vardır. Karbonhidrat grubu, protein grubu ve yağ grubu. Her besinin bu grupların herhangi birine üyedir. Karbonhidratlar enerji sağlar, proteinler bakım onarım yapar, yağlar ise vücudunuzda yedek enerji depolarıdır. Kabaca tabir ile vücuttaki işleyiş böyle diyebiliriz.

Yazıma devam etmeden önce şunu belirtmek istiyorum. Herkes için geçerli global bir diyet dünya üzerinde hiç bir sitede veya hiç bir kitapta yoktur. Yani ben buraya gelip size bir kibrit kutusu peynir, üç zeytin, bir dilim kepek ekmeği yiyin diyemem. Hiç kimse diyemez. Kişinin kilosunu, yaşını, günlük aktivitelerini bilmeden kimse kimseye diyet programı yazamaz. O yüzden bu yazımda da size şunu yiyin bunu yemeyin demeyeceğim. Sadece protein diyetinin mantalitesini ve işleyişini anlatıyorum. Kafanıza yatarsa protein diyeti adı altında kendini zevkinize göre en aşağıda linkini vereceğim adresteki yiyeceklerden seçerek kendi diyet programınızı kendiniz yazabilirsiniz.

Anlatıma yağlar ile devam edelim. Bilindiği üzere yağlarda çok fazla kalori bulunmaktadır. Yani siz yağlı bir yiyecek yediğiniz zaman vücudunuza çok fazla enerji almış olursunuz ve bu enerjiyi spor yapsanız dahi çok zor yakarsınız, hatta yakamazsınız. 1 gram yağda tam 9 kalori vardır. Bu nedenle yağlı yiyeceklerden uzak durmamız gerekir. Diyet yapmasanız bile.

Gelelim karbonhidratlara. Bu da bizim günlük aktivitelerimizi yapmamıza yarar. Karbonhidratları tamamen kesemeyiz. Zaten vücuda aldığımız hiçbir şeyi tamamen kesemeyiz. Bu gün hiç sevilmeyen şekerin bile tamamen kesilmesi sağlık sorunlarına yol açabilir. "Her şeyin fazlası zarar" prensibinden yola çıkarak "Her şeyin azı zarar" mantığını benimseyebiliriz. Cümle biraz saçma oldu ama ne demek istediğimi anlamışsınızdır umarım.

Yağların ve karbonhidratların ne işe yaradığını anladığımıza göre şimdi gelelim asıl konumuza. Proteinler vücutta bakım onarım işindedir. Büyümemiz için, kas gelişimi için çok önemli görevler üstlenmektedir. Vücut enerjisiz kaldığında en son çare olarak proteinlere başvurur.

Genel bir özet geçelim şimdi, vücudun ihtiyaç duyduğu enerjiyi ilk olarak karbonhidratlardan, daha sonra yağlardan ve en son olarak da proteinlerden karşıladığını söylemiştik. Şimdi bu mantığa göre biz karbonhidratları ve yağları azaltırsak ve daha fazla protein tüketimine özen gösterirsek ne olur?

Vücut günlük aktivitelerimiz için ihtiyacı olan enerjiyi karbonhidratlar ile tam anlamı ile karşılayamayacağı için ihtiyacı olan enerjiyi yağlardan karşılayacaktır. Dolayısıyla da vücudunuzdaki yağ depoları azalmaya başlayacak ve zayıflayacaksınız.

Burada bahsettiğim günlük aktiviteler sizin yürüyüşünüz, işe veya okula gidişiniz ve bu tarz şeyler. Ancak siz buna birde spor eklerseniz vücudun çok daha fazla enerji ihtiyacı olacak ve daha fazla yağ yakabileceksiniz. İşte bu yüzden diyetin tek başına pek de yararı olmadığı söylenir.

Sitemizdeki diğer Diyet Programlarına ulaşmak için buraya tıklayabilirsiniz.

Eğer hedefiniz uzun vadede bir kaç kilo vermek ise spor yapmadan sadece protein diyeti ile istediğiniz sonuca ulaşabilirsiniz. Ama eğer hedefiniz kısa vadede fazla kilo vermek ise, o zaman spor şarttır. Spor olmadan 15-20 kiloyu sadece protein diyeti ile vermeye çalışırsanız bu biraz zaman alabilir ve sonuçların çok yavaş olduğunu görmek sizi demorilize eder ve diyeti bırakabilirsiniz. Bu nedenle spor şart.

A New 'Vatican Cameos'


As far we know, Sherlock Holmes worked for only one client twice (other than Lestrade, Gregson, and colleagues). That truly illustrious client was His Holiness Pope Leo XIII.

Both of these Vatican cases are alluded to by Watson, but never recorded – the sudden death of Cardinal Tosca (mentioned in “The Adventure of Black Peter”) and the matter of the Vatican cameos (referenced in The Hound of the Baskervilles).

As a member of a group of Catholic Sherlockians called the Vatican Cameos, I have a special interest in the latter case. I even wrote a short story called “TheAdventure of the Vatican Cameos.” It was a modern-day story about Jeff Cody and Lynda Teal’s honeymoon in Rome. I think it’s my best short story. 

The leader of the Vatican Cameos, Ann Margaret Lewis, wrote about both cases and the adventure of the two Coptic patriarchs in her wonderful collection of three novellas, Murder in the Vatican: TheChurch Mysteries of Sherlock Holmes.

The latest writer to tackle the cameos business is Richard T. Ryan in The Vatican Cameos. It’s an excellent pastiche-length novel, very much in the spirit of the original Holmes stories by Sir Arthur Conan Doyle.  

Holmes’s task in 1901 is to recover seven stolen cameos crafted 400 years earlier by Michelangelo and being used to extort political concessions from Leo XIII. This is not so much a “whodunit” as “how do we outwit him” story. Holmes faced similar situations in his Canonical career, notably in “The Adventure of Charles Augustus Milverton” and in “The Adventure of the Illustrious Client.”

The real mystery for the reader is the nature of the cameos. Why could these old artworks hurt the papacy if they came to light? We learn the answer slowly through third-person chapters interspersed with Watson’s accounts, an effective technique for maintaining suspense.

Much of the Renaissance material is based on fact, even when it isn’t pretty fact. The cast of characters includes Pope Alexander VI and his infamous daughter, Lucrezia Borgia, but Michelangelo is the protagonist. This window on the past will remind Sherlockians of the second halves of A Study in Scarlet and The Valley of Fear, also presented in the third person.

Whether the time is 1901 or 1501, Richard T. Ryan keeps the game afoot in a way that should entertain and satisfy the most demanding Sherlockian pastiche reader.

The Vatican Cameos: A Sherlock Holmes Adventure is available for pre order from all good bookstores including The Strand MagazineAmazon USAAmazon UKWaterstones UK and for free shipping worldwide Book Depository.