Bayram Cigerli Blog

Bigger İnfo Center and Archive
  • Herşey Dahil Sadece 350 Tl'ye Web Site Sahibi Ol

    Hızlı ve kolay bir şekilde sende web site sahibi olmak istiyorsan tek yapman gereken sitenin aşağısında bulunan iletişim formu üzerinden gerekli bilgileri girmen. Hepsi bu kadar.

  • Web Siteye Reklam Ver

    Sende web sitemize reklam vermek veya ilan vermek istiyorsan. Tek yapman gereken sitenin en altında bulunan yere iletişim bilgilerini girmen yeterli olacaktır. Ekip arkadaşlarımız siziznle iletişime gececektir.

  • Web Sitemizin Yazarı Editörü OL

    Sende kalemine güveniyorsan web sitemizde bir şeyler paylaşmak yazmak istiyorsan siteinin en aşağısında bulunan iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime gecebilirisni

[MAYIS 2015] HARU HANA VOL.30 - BTS RÖPORTAJI

HARU HANA VOL.30 - BTS RÖPORTAJI

"Orijinal Japonca tekli, uzak-mesafeli* ilişki temasına sahip"

- Kore'deki müzik programlarında birinci oldunuz, hızla ün elde ediyor. Ayrıca 27 Haziran'da dördüncü. Japonca tekliniz ‘For You’yu piyasaya sürüyor olacaksınız. İlk defa orijinal bi Japonca tekli yayınlıyorsunuz.

J-HOPE: Biz, BTS, daha önce hiç denemediğimiz bir tarza meydan okuyoruz.
Rap Monster: Bu daha çok Japonca-tarza sahip bir şarkı olduğundan, şarkıyı gerçekten beğeniyorum. Bu tür bir şarkıyı Kore'de ana şarkı olarak kullanmak imkansız. Bu müzik türü, tarz olarak seçimim olmasa da bir deneyebilirim diye düşündüm.
SUGA: Bu şarkıyı yaparken, şarkıyı bütün yönleriyle anlamak amacıyla üyelerle birlikte uzak-mesafeli aşk temalı Japonca bir film izledik. Filmi izledikten sonra, öncesinde pek anlayamadığımız Japonca sözleri artık anlayabiliyorduk.

- Her zamanki gibi, bu sefer de şarkının rap kısmının tamamı üyeler tarafından yazıldı!
J-HOPE: Evet. Günlük yaşantımıza ek olarak, Japonya'daki farklı işlerimizden de çokça ilham aldık.
Rap Monster: Sözlerimi, daha önce tecrübe edindiğim hislerimden yola çıkarak yazdım. Haftasonları çok mutlu olup, haftaiçinde depresyona girmeye meyilli biriyim. Tema olarak bu hislerimden yola çıktım. Dar yatağımda yanımda yatan kimse yok; dolayısıyla bu (dar yatağı) çok geniş hissettiriyor. Çünkü aşka özlem duyuyorum, yalnız hissediyorum- bu tip bir içerik.
SUGA: Bu sefer benim için çok zordu. Ben genelde sözleri kendi tecrübelerime uygun olarak yazan biriyim. Bu sefer bütün dolaylı tecrübelerimi birleştirdim. Bir dahaki sefer de yeni şarkılar yapıyorken, fikirlerimi düzenlerken seyehate çıkıp düşünebilmek istiyorum. New York'a gitmeyi gerçekten çok istiyorum ama gidemesem de sorun değil, bütün ekipmanlarımı Jeju adasına götürsem de olur.

- Şarkının temasının uzak-mesafeli ilişki olduğunu göz önünde bulundurursak, hangi üyeler uzak-mesafeli ilişkiyi kabul edebilir?

JIMIN: Düşüncesi bile acı verici... Ama Suga hyungun öyle düşüneceğini sanmıyorum.

JIN: Bence Suga soğuk/soğukkanlı olduğu için bunu dert etmeyebilir. Diğer bir yandan, Jimin bu tür bir acıya karşı koyabilecek biri değil. Bence ben çok kötü ağlayarak kız arkadaşımı görmek isteyecek tiplerdenim (gülüyor).
Rap Monster: Jimin, gerçek aşkı hiç tatmadığı için uzak mesafeli bir ilişkiyle başlaması iyi olmaz mıydı? Eğer aynı kişiye takılı kalırsanız, sonrasında ayrılmak çok daha acı verici olacaktır. Bence uzak mesafeli ilişkiye dayanamayacak kişi V.
V: Çünkü "o" kişiyi her zaman görmek isteyeceğim. Sadece bir gün bile göremezsem çıldırırım herhalde. Eğer bir kız arkadaşım olursa, onu sürekli göreyim isterim. (Japonca) Sadece sen!
Jungkook: Bana göreyse Suga hyung uzak mesafeli ilişkiye dayanamaz. Neden emin değilim ama onu hiç Kakaotalk kullanırken görmedim ve görünüşe göre SMS de kullanmıyor. Bence Rap Monster hyung uzak mesafeli ilişkiyi kaldırabilir.

Rap Monster: Benzer bir şey yaşamıştım... Çok acı verici olsa da sanırım böyle bir durum olsa yine kabul ederdim.
J-HOPE: Bence Suga hyung böyle bir ilişkiyi kabul ederdi. Jungkook muhtemelen kabul etmezdi. Nereye uçtuğunu bile bilmezdi. Kızın da peşinde sürekli başka birileri olurdu.

- Suga'nın uzak mesafeli ilişki yaşayabileceğini düşünen birçok üye var!
Suga: Ben de öyle düşünüyorum. Hatta belki de sevdiğim kişiden uzakta olunca onu daha çok severdim. Zaten her gün buluşmaya katlanamazdım. Bence haftada bir defa buluşmak yeterli. Ama sanırım önceliğim işim olduğu için aşk hakkında yeteri kadar düşünmediğimden böyle konuşuyorum.


"Japonya'da birinci yıldönümünüz! Japonya hakkındaki görüşlerinizde ne gibi değişiklikler oldu?"
- Nisanda yeni bir Korece albüm piyasaya sürdünüz. Ayrıca mart ayında Seul'de konser verdiniz.
J-HOPE: Jimin'in ve benim kendi dans sahnemiz oldu. Bence bu, hayranların çekici yönlerimizi görmesini sağladı. (Konserde) Neredeyse hiç sunucu yoktu, sadece kendi şarkılarımızı söyleyen biz vardık.
Rap Monster: Ayrıca stajyer yıllarımızda yaptığımız şarkıları da söyledik. Bu, "İlk Bölümümüz" bitiyormuş gibi hissettiriyor.

Jungkook: Konserimizin son gününde ağladım. MC'nin son konuşması esnasında, ailemin bana söylediği şeyleri görünce gözyaşlarım öylece aktı.

V: Çünkü Jungkook tam bir sulugöz. Ben ağlamadım. Ailem ya da üyeler dışında, başkalarının yanında ağlamam ben. Bence çok utanç verici, bu yüzden hep içimde tutarım

Jimin: Ben de ağladım! Ama ‘Born Singer’ı söylerken -ki bu bizim için çok anlamlı bir şarkı, gözlerim ne ara kızardı onu bile bilmiyorum- Jin hyung da hıçkırıyordu.
Jin: Çünkü birçok kişi bizi görmeye gelmişti… Ayrıca sahneye bir kez adım attığınızda, neden ağladığımı anlayacaksınızdır.
Rap Monster: Suga hyung bile ağladı! Bir daha "Asla ağlamayacağım." deme (gülüyor).
Suga: Ha? Kim ağladı? Neler oluyor anlamıyoum. Gözyaşlarımı sevgi ile besliyorum ben böylece Gymnastics Arena'da ağlayabilirim. (Kore'de çok büyük bir konser alanı)

- Kutlamak için et mi yediniz?
Jin: Elbette! Ama dönüşümüz için üç ay öncesinden diyete başlamıştık… Canının istediğini yiyememek çok stres verici bir şey. Ben yiyerek stres atan tiplerdenim. Eskiden günde neredeyse yedi öğün yemek yerdim.
- Yeri gelmişken söyleyelim, Japonya'daki konser turunuzun DVD'si de şubat ayında yayınlandı.
V: Öncelikle... açılışta ortada ben duruyordum. Sadece, lütfen bana çokça ilgi gösterin (gülüyor).
Jungkook: Umarım herkes ‘Blanket Kick’ şarkısını dikkatle izler. Herkesi kandırdım. Sahnede beklenmedik bir yerden ortaya çıkacağım! Ayrıca konser esnasında yayınlanan videolar da oldukça ilgi çekici ve onları çekerken çok eğlendik; bu yüzden herkes mutlaka izlemeli.
Jin: Konserimize gelenler veya gelemeyenler, hepinizin performanslarımızı zevkle izleyeceğinizi umuyorum.
Jimin: DVD'mizi izlerseniz beni gerçekten çok mutlu edersiniz, böylece daha çok insan konserimize gelmek isteyecektir.
- Konserde neler yaşandı?
J-HOPE: Nagoya'da ARMY'ler doğum günümü kutlamama yardım etti! Eğer bunun olacağını bilseydim, önceden bir Japonca teşekkür konuşması hazırladım. O kadar şaşırmıştım ki neredeyse ağlayacaktım. Doğum günümü kutladığınız için hepinize teşekkür ederim millet. Gerçekten çok mutluyum.
Jungkook: Tezahüratlar çok kuvvetliydi.

Jimin: Herkesin bizi beklediğini biliyordum. Şu andan itibaren Japonca öğrenmek için daha fazla çabalayacağız böylece kendimizi herkese aktarabiliriz. Bence Japonca çok ilgi çekici.

- Neredeyse Japonya'daki birinci yıl dönümünüz. Japonya ve Japon hayranlar hakkındaki görüşlerinizle ilgili neler değişti?
V: Herkes daha da bir sevimlileşmiş.
Rap Monster: Çok fazla bir şeyin değiştiğini düşünmüyorum. Nereye gidersek gidelim, Japon hayranlar çok nazik. Yalnızca Japonya'ya gittiğimizde Japonca konuşurken biraz stres yapıyorum. Grupta Japonca konuşabilen en az bir kişi olmalı ama şu an için bu imkansız… Diğer yandan, yine de çok rahatlamış ve mutlu hissediyorum.
Jimin: Japonya'daki ilk etkinliklerimiz esnasında herkesin hevesle bizi desteklediğini hissedebiliyordum. Değişen hiçbir şeyin olmadığını düşünüyorum. Yemekler hâlâ çok lezzetli. Doğrusu Japonya'yı gezmek istiyorum.
Jungkook: Japonya'da olduğum sürece mutluyum. (Japonca) Bunu gerçekten de seviyorum~ ayrıca Japon animelerini fazlasıyla seviyorum ve gerçek hayatta da animelerdeki gibi ince sesleri çıkarabilen kızların olması beni çok şaşırtıyor.
J-HOPE: Başta küçük alanlarda performans sergilememize rağmen, sonrasında bu alanlar büyüdü de büyüdü. Gergin hissetmeme rağmen Japonya'daki etkinliklerimiz düşündüğümden daha eğlenceliydi. Böylece performans sergilemeye daha istekli hale geldim. Ne kadar beklemem gerektiğini bilmiyorum ama Dome'da performans sergilemeyi gerçekten çok istiyorum. Kendime bu hedefi belirledim.
(Dome: Japonya/Tokyo'daki en büyük konser alanlarından birisi. Bildiğim kadarıyla 35 bin kişiden daha fazla kapasitesi var.)

*Uzak-mesafeli ilişki: İki sevgilinin birbirinden oldukça uzakta (farklı şehirler ya da farklı ülkelerde) yaşaması.

Çeviri: Dusty
 Düzenleme: Cimcim

Kaynak: yoogamin

Adventures in Book Naming


Naming a book of short stories can be a real adventure.

The first Sherlock Holmes stories ran in The Strand under the collective title of "The Adventures of Sherlock Holmes," with many of the story titles beginning "The Adventure of . . . " That became the book title as well for the greatest collection of detective stories ever written.

The next dozen stories carried the same "Adventures" banner in The Strand, and all but one were collected as The Memoirs of Sherlock Holmes. That book title is a misnomer, though, when you stop to think about it. These may be memoirs about Holmes, but they are memoirs of Dr. Watson.

Both Adventures and Memoirs are deeply imprinted on my consciousness as titles associated with Sherlock Holmes and his creator. So much is this so that for many years I believed that Arthur Conan Doyle's autobiography was called Memoirs and Adventures rather than the actual Memories and Adventures!

The first five collections of Solar Pons short stories were designed to mirror the Sherlockian Canon, even to the point of having the same number of short stories in each book as in the Canonical model. And so we have In Re: Sherlock Holmes - The Adventures of Solar Pons, The Memoirs of Solar Pons, The Return of Solar Pons, The Reminiscences of Solar Pons, and The Casebook of Solar Pons before The Chronicles of Solar Pons breaks the pattern.

But wait - Reminiscences? That reflects ACD's His Last Bow, which carries the little-used subtitle Some Reminiscences of Sherlock Holmes.

The inevitable association with Sherlock Holmes makes Adventures such a great title for a collection of detective stories that Ellery Queen used it twice: The Adventures of Ellery Queen and The New Adventures of Ellery Queen.

Coming up with a creative title for a collection is such a daunting challenge that many authors (or publishers) simply name the entire book after one of the short stories. I was tempted to do that for the first (and so far only) collection of Sebastian McCabe - Jeff Cody mysteries. Instead, I called it Rogues Gallery because a rogues gallery is a collection, and because the first story in the book takes place in a gallery.

But G.K. Chesterton, in my opinion, wins the day for giving his Father Brown books of short stories a series of titles that are unique, memorable, and appropriate: The Innocence of Father Brown, The Wisdom of Father Brown, The Incredulity of Father Brown, The Secret of Father Brown, and The Scandal of Father Brown. And next year, I plan to reread them all.

70 Magic Recipes- Borden's Eagle Brand

 I recently picked up this booklet at an estate sale. These advertising cookbooks are always entertaining! This one is from 1952 by Borden's Sweetened Condensed Milk. Who knew you could do so much with it?!








This summer we tried an ice cream recipe with sweetened condensed milk that On Sutton Place had posted. It was so delicious! Very very rich, but very very good! I was curious to see if this little booklet had ice cream too and sure enough it did!

 These recipes are slightly different then the one we tried. There is a half a cup of water added. I wonder if that would help it not be so rich. Now we will have to give this version a try!

Doesn't this one look good? I think I will have to try this one too.

Türkçe Plus Paketi

Not: Bütün temalar türkçedir temaların hepsi bir paket içindedir paketi indirmeniz karşılığında aşağıdaki türkçe tüm paketleri elde ede bileceksiniz.


1 - Kısa ve Öz Portal

2 - Haber Teması

3 - Haber Teması

Rar Şifresi : www.fb.com/trbloggertemalari

Güle güle Levent Kırca. Işıklar içinde uyu...






Çocukluğumuzun ve gençliğimizin gülümseyen hatıralarında silinmez izler bıraktın sen. Ülkemizin en karanlık
günlerinde, kahramanca mücadele ettin. Unutulmayacaksın! Ve hep gülen, güldüren yüzünle, gülerken düşündüren esprilerinle bizimle olacaksın. Son mektubundaki sözlerinin izinde olacağız.  


Mizahın büyük ustası. Gerçek bir sanatçı.
Gerçek bir vatansever LEVENT KIRCA'yı saygıyla,

It's a Wild Ride

It's 4:49 a.m. My alarm goes off and I hop off of the couch, where I have been sitting and reading. I wash my breakfast dishes, grab my lunch and use the bathroom one last time and then I put on my helmet and grab my bike and my backpack and walk out the door.

It's about 2 miles from my house to the train station. Luckily, in the morning, it's mostly downhill. I put on my bike light, hike up one leg of my pants and start pedaling. You never know what you are going to see on the streets of Oakland at 5 a.m. There are not too many cars, which is good because that means I can buzz through most of the intersections without slowing down too much. There are sometimes people, but they are mostly like me, heading to work in the dark of the night.

Except for one corner which is near the train station. This corner is a bit different that the others. Women hang around in short skirts; men in trucks slow to a crawl as they pass. It's usually pretty quiet though; I pedal through with no problems.

I reach the train station in about 7 minutes. I constantly try to break the 7 minute time and have only done it once. It all depends on how I hit the traffic lights and how many cars there are that I have to avoid. I get there around 5:07, lock up my bike and hop on the train to work.

In the afternoon, the same journey takes about 12 minutes. From the station, I have to ride uphill and generally its around 4 or 5 pm. I have to stop at every intersection, sometimes for 2 or 3 minutes. There are cars to avoid, as well as people, broken glass, a lone shoe and a condom. It's hot and the traffic is busy and I swerve around old ladies and kids on skateboards. It's a whole different world. I can see everything.

I get home, hop off my bike and push it into my living room, where it lives. I do everything in reverse: walk in the door, backpack off, helmet off, put my lunch in the sink and use the bathroom one more time.

Note: I have been commuting by bike to the train station for a few months now and am really loving the view I am getting of the world this way. Plus a little extra exercise using different muscles never hurts!

How do you get to work? Do you ever walk or ride a bike? What interesting things have you seen while cycling? 

Wei Kiet Poon

Wei Kiet Poon
Singapore Man Hunt 2015






Yazı İçerisinde Blogger Devamını Oku Eklentisi



Blogger Devamını Oku eklentisini, ana sayfadaki yazılarınızın tümüne tek kodla uygulamayı daha önceden anlatmıştık, bu yazımızın yorumlar kısmına, yazı içerisinde de istediği noktada yazıyı kısaltıp sonuna bir link koyup devamını oku özelliğini eklemek istediğini söyleyen @ebrarn isimli arkadaşımızın talebi üzerine kaleme alıyorum.Uygulayacağımız eklentinin nasıl çalıştığını merak ediyorsanız

[AĞUSTOS 2014] Kstyle BTS RÖPORTAJI


Çaylak Ödülleri, Japonya'da resmi çıkış ve fan kulüp kuruluşu...  Üstelik hepsi de sadece çıkışlarının ilk yılında... BTS: Hepsi hayranlarımız sayesinde.


Kore'de çıkış yaptıklarından bu yana, bir yıl içinde, BTS Japonya'da da başarılı bir şekilde çıkış yaparak Oricon listelerinde üçüncü oldu. Başarıları birbirini izleyen Japon teklileri ile, K-POP'ta gelecekteki büyük gruplardan biri olduklarını tam olarak kanıtladılar.


     「Sıralamamızın aşağı inmektense yukarı çıktığını duyduğuma gerçekten çok memnun olmuştum.」



- Japonya çıkış şarkınız No More Dream kısa süre önce Oricon listelerinde üçüncü sıraya yerleşti. Tebrikler!

HERKES: Yay-! (Herkes gülüyor)
SUGA: Osaka'da bir etkinlik düzenledikten sonra öğrendik. Bunun hakkında gerçekten herkes heyecanlıydı.
V: Hepimiz "Üçüncü! Üçüncü!" diyorduk.
SUGA: Sıkı çalıştığım için. (Gülüşmeler)
JIN: Hepimiz sıralama eninde sonunda aşağı inecektir diye düşündük ama tam tersi oldu. İyi bir şekilde tuhaftı.

- Kutladınız mı?
RAP MONSTER: Akşam yemeği için dışarı çıktık. (Gülüşmeler)
SUGA: Alkolsüz içeceklerle kutladık.
J-HOPE: Şerefe!

- Çok sayıda hayran albüm yayınlama etkinliğiniz için bir araya toplandı. Nasıldı?
J-HOPE: Özellikle bizi görmek için gelenler olmak üzere gerçekten bütün hayranlara teşekkür ederiz. Gerçekten hayranlarımızdan gelen bütün sevgi ve desteği hissettik ve bence Oricon sıralamasında olabilmemiz tamamen onların sayesinde.

- Sanıyorum ki bu ilk albüm yayınlama etkinliğinizdi?
HERKES: Evet, öyleydi.
RAP MONSTER: Daha önce sadece performans sergiledik yani bu sefer daha önceki yaptıklarımızdan biraz daha farklıydı. Hayranlarımızla daha yakından tanışabilmemiz çok hoştu ayrıca bu (etkinlik) sahneye çıkmak için de bir fırsat oldu.


İkinci Japonca teklilerinin listelerde dördüncü olduğunu öğrendiklerinde BTS çok şaşırdı.






- Bir ay içinde, bir başka Japonca tekli yayınladınız, BOY IN LOVE.

SUGA: Kelimenin tam anlamıyla No More Dream'i bitirir bitirmez KM-MARKIT ile çalışmaya başladık.

- Ve yayınlandığı gün listelerde dördüncü sıraya çıktı.
RAP MONSTER&SUGA: Bu röportajdan hemen önce öğrendik.
JIMIN&JUNGKOOK: Gerçekten mi?
JIMIN: Boy In Luv şu anda dördüncü sırada mı? Voaa-! (Gülüşmeler) Bir sonraki sefere daha yüksek sıralamada olmak için hepimiz daha fazla çalışacağız!
V: Bu çok büyük bir onur. Genelde diğer şarkıcıların Oricon listesinde yer aldığını duyuyorduk ve artık bizim de o şarkıcılardan olmamız harika.

- Lütfen bize yeni tekliniz, Boy In Luv'dan bahsedin.
RAP MONSTER: Bugüne kadar şarkılarımız genelde gençlerin klişeler gibi yüz yüze geldiği toplumsal sorunlarla ilgiliydi. Boy In Luv ile birlikte, onların aşklarıyla ilgili konuşmak istedik.

- Boy In Luv ne tarz bir konseptte ve koreografide?
J-HOPE: Genel olarak, koreografi önceki şarkılarımız No More Dream ve N.O. gibi şarkıyla uyum içinde olmaya yönelik. Yakında öğreneceksiniz.
SUGA: Şarkı ve koreografi gençlerin biraz çocukça ama özünde dolup taşmış, cesareti ve aşkları ile ilgili.

- Bana bazı BTS üyelerinin şarkının yapım aşamasına katıldığı söylendi. İşi nasıl bölüşüyorsunuz?
SUGA: Pdogg parçadaki ilk işi yapıyor ve biz, J-Hope, Rap Monster ve ben dinliyoruz ve hep beraber çalışıyoruz. Her birimiz biraz fikir veriyoruz ve Pdogg dahil, hepimiz tamamlamak için üstünde çalışıyoruz.
V: Süreç boyunca, vokaller, dinleyip ve nasıl daha iyi geliştirilebileceği ile ilgili fikirler veriyor.
SUGA: Sonuç olarak, tüm üyeler şarkının yapım aşamasına katıldı. Hepimiz yapım aşamasındaki süreçte bazı fikirler verdik.

- Bu sizin Japonya'da ünlü bir rapçi olarak bilinen KM-MARKIT ile ikinci kez çalışmanız. Beraber nasıl çalışıyorsunuz?
RAP MONSTER: Genelde onun Korece'ye çevrilmiş olan şarkılarını alıyoruz ve daha nasıl geliştirilebileceği ile ilgili fikirler düşünüyoruz.
SUGA: KM-MARKIT şarkının kaydına bile geldi ve telaffuz konusunda bize yardımcı oldu.

- KM-MARKIT ile çalışmak nasıl?
JIMIN: Gerçekten iyi ve nazik.
SUGA: Aynı zamanda oldukça eğlenceli ve havalı. Gerçekten açık görüşlü.
RAP MONSTER: Hip Hop aşığı. Hip Hop ile aşk yaşıyor.
SUGA: Konu Hip Hop'a gelince masum ve saf biri. (Gülüşmeler)
RAP MONSTER: Aynı zamanda bebeğimsi bir tarafı da var. "Oh-! Rap Monster!" dediği zamanlar (da olduğu) gibi. (KM-MARKIT'ı taklit ediyor)
SUGA: Onunla beraber olmak ve beraber çalışmak bir zevk.



「Just One Day」 ruhumuz ve çabalarımızla dolu bir parça.






- N.O ve Just One Day'i Japonca söylemek nasıl hissettirdi?
SUGA: Korece söylemekten biraz farklıydı. Sözler de biraz farklı. Bu farklılıklar onları sanki bambaşka birer şarkıymış gibi yaptı ki bence bu iyi bir şey.
V: Japonca söylerken daha fazla duygu katabildim.
JIMIN: Şahsen N.O'yu kaydederken özellikle 「じゃなくてー」 kısmında olmak üzere zorluk çektim.. hemen hemen her kısımda. (Gülüşmeler)

- Peki ya Just One Day?
HERKES: Çok zordu.
SUGA: Öncelikle, çok fazla kelime vardı. Ve şarkı çok fazla sayıda benim zorluk çektiğim 「じ(Ji)」 kelimesini içeriyordu.
JIN: 「会えるように」 kısmını telaffuz etmek zordu, düzgünce yapabilmek için neredeyse bütün gün çalıştım.

- Sanırım Just One Day tüm ruhunuz ve çabanızla dolu?
HERKES: Evet, yani lütfen dinleyin.
V: Gerçekten yani... (Gülüşmeler)


  Pinata kazası... "O konu hakkında konuşmayalım."



.              


Mayıs ayında düzenlenen ilk Japon fan toplantısı nasıldı?

JIN: Hayranlar ile oynamaktan çok keyif aldım. Eğlenceliydi. 
J-HOPE: Daha önce Koreli fanlarla buluşmamız olmuştu ama Japonya'da bunu başarabilmek şaşırtıcıydı. Gerçekten daha fazla çalışmamız gerektiğini düşünüyorum.


- Ve tabii Jimin'in Pinata kazasını affedemeyiz. (Gülüşmeler)
JIMIN: O konu hakkında konuşmayalım. (Acı acı gülüyor)
J-HOPE: O sırada Jimin çok heyecanlıydı.
SUGA: Sadece öne çıkmaya çalışıyordu. (Gülüşmeler) Prova sırasında hepimiz olmaz dedik.
RAP MONSTER: Gerçek anlamda üzgündüm.
J-HOPE: Hayran buluşmasının ana noktasıydı.
V: Biraz aşırıya kaçtı.
JIMIN: Ama bilerek yapmadım. Sanırım sahnede olduğum için çok heyecanlandım ve sonuç olarak ipleri çekiştirdim.

- Sahnede sayısız kaza yaşamanıza rağmen hala harika bir takımsınız. (Gülüşmeler)
V: Sadece eğlenmeye çalışıyoruz.
RAP MONSTER: Etkinliği tekrar yapamayacağımıza göre, olduğu gibi seviyoruz. Ama kesinlikle çok fazla kaza yaşadık.

- Sanırım bu da demek oluyor ki sahnede olmaya alışmaya başladınız.
SUGA: Sanırım. Artık sahneden korkmak ya da gergin olmaktansa eğlenmeye başladık.

- Görünen o ki canlı performanslarınız giderek daha da iyi oluyor. Siz de gelişmeleri hissediyor musunuz?
HERKES: Teşekkürler.
V: Beraber çok prova yapıyoruz bu sahne tecrübesiyle de beraber, bize takım olarak da kesinlikle yardımcı oluyor.
SUGA: Her provadan sonra gelişmek için ne yapabileceğimiz ile ilgili konuşuyoruz.


  Çıkış sonrası birinci yıl... BTS'in popüler 3 etkinliği.




- Japonya'da çıkış yaptığınızdan beri sadece dokuz ay oldu ama her yerde siz varsınız. Nasıl hissediyorsunuz?
RAP MONSTER: Bir yıldan daha kısa bir süre içinde çok fazla şey yaptık. İlk performans, Japonya çıkışı, ilk hayran buluşması gibi.
SUGA: Kore'deki programımız ile benzerdi o yüzden çok farklılık hissetmiyoruz.
JIMIN: Evet, program zamanlaması, hemen hemen aynı.
RAP MONSTER: Benden iki tane varmış gibi hissediyorum.

- Yani o zamandan beri dinlenmeye zamanınız yoktu?
V: Yoktu.
RAP MONSTER: Çıkışımızdan beri hiç yoktu yani... (Gülüşmeler)

- Çıkışınızdan beri hangi üç etkinlik aklınızda en çok yer edindi?
RAP MONSTER: 1. Çaylak Ödülü 2. Kore ve Japonya'da ilk hayran buluşması. 3. Japonya'da resmi çıkış.

- Hepiniz katılıyor musunuz?
JIN: Bir şey daha. Apandisti yüzünden geçen yıl SUGA bizimle performans sergileyemediğinde. Bu hepimiz için büyük bir endişeydi.
SUGA: İkinci performans sırasındaydı. İlk performans sırasında iyi hissetmiyordum ama sahnede olmam gerektiğini düşündüm bu yüzden bir bakıma hissettiğim acıyı unuttum. Ama ondan sonra, performans sergilemek için çok hastaydım...
RAP MONSTER: Onun yerine koreografımız geçmişti.
SUGA: İnsanlar SUGA neden çok kilolu ya da niye maske takıyor diye soruyorlardı. (Gülüşmeler)

- İyileştiğinde nasıl hissettiniz?
SUGA: İlk operasyon iyi gitmediği için bir ay boyunca uzakta durmak zorundaydım. Ama hepsi beni ziyarete geldiler.
JIN: Geri geldiğinde hastalığı konusunda çok soğukkanlıydı. Tamamen iyiyim der gibiydi.
JUNGKOOK: Bir ay ara verdiği için dans etmede biraz paslanmıştı. (Gülüşmeler)
SUGA: O, o zaman tamamen iyileşmediğim ve hala tamamen kendimde olmadığım içindi. (Gülüşmeler)



 

- Şu aralar hiç izin gününüz yok, ama boş zamanınız olsaydı ne yapmak isterdiniz?
HERKES: Vaay (Herkes heyecanlı)
RAP MONSTER: Kendi başıma Harajuku'ya gidip sadece alışveriş yapıp eve geri dönmek istiyorum. (Gülüşmeler)
J-HOPE: Uyumak... (Gülüşmeler)
SUGA: Ailemle Japonya'da gezmek istiyorum.
V: Ailemle takılmak istiyorum.
(SUGA ve V benzer fikirlerde oldukları için beşlik çakıyorlar)
SUGA: Beraber Japonya'da! (Gülüşmeler)
JIMIN: Uyumak istiyorum.
JIN: Yeni yayınlanmış oyunları oynamak istiyorum.
RAP MONSTER: Hadi beraber Japonya'ya gidelim ve alışveriş yapalım. Sen Akihabara'ya git ben de Harajuku'ya gideyim. (Gülüşmeler)
JUNG KOOK: Ailemle güzel bir yere gitmek istiyorum. Ve video oyunları oynamak. Çok fazla!
(J-HOPE ve JIMIN de uyumak istedikleri için beşlik çakıyorlar)


          Hayranlara mesaj... "Hepsi sizin sayenizde!"






- Gelecek hedefleriniz neler?
RAP MONSTER: Japonya'da da Çaylak Ödülü almak istiyoruz. Hala gidecek çok yolumuz var. Ve bu aşamada bizlerin müzik ve performanslarını daha çok insana göstermek istiyoruz.

- Hayranlarınıza son sözleriniz?
JUNG KOOK: Gerçekten teşekkür etmek...
JIMIN: TÜM HAYRANLARA TEŞEKKÜRLER!
JUNGKOOK: Hayır, demek istediğim... Tüm hayranlara teşekkür etmek istiyorum ve hayranlarımıza mükemmel sahneler için gerçekten çok çalıştığımızı haber vermek istiyorum.
SUGA: Hadi onlara bir kez daha teşekkür edelim! (Gülüşmeler)
RAP MONSTER: Jimin yapsın!
JIMIN: (Şaşırtıcı bir şekilde) Im... bir kaygımız da, performanslarımız kendini tekrar ediyor gibi gelebileceği için hayranlarımız açısından sıkıcı olabilir, özellikle de Japonya'da çok fazla programımız olması yüzünden. Demek istiyorum ki, hayranlarımız bizi performans sergilerken her gördüklerinde farklı hissetmeleri için gerçekten sıkı çalışacağız.
RAP MONSTER: Son olarak, (Gülüşmeler) özellikle Japon hayranlarımız olmak üzere hayranlarımıza resmi Japonya çıkışımıza olan sevgi ve destekleri için teşekkür etmek istiyorum ve göstermek için çok şeyimiz olduğu için lütfen gelişmemizi izleyin!
J-HOPE: Sizin sayenizde buradayız millet!


(N: Bu röportaj sırasıyla Korece-İngilizce'ye çevrilerek sonunda Türkçe'ye çevrildi. Orijinali Japonca yapılan bu röportajın ilk haliyle birebir tamamen doğru olmayabilir fakat en uygun halinin bu olduğunu düşünüyoruz. Maalesef ki bulabildiğimiz tek çeviri buydu. Japonca biliyorsanız ve herhangi bir hata gördüyseniz bizimle iletişime geçebilirsiniz. Teşekkürler.)


Eng Trans: bonnieple

Türkçe Çeviri: Chephia

Düzenleme: Zimbiyan

Çevirileri kaynak belirtmeden kullanmayınız! 

Demi Lovato - Confident Şarkı Sözleri (Türkçe Çevirisi)



Demi Loveto'nun son şarkısı Confident İngilizce şarkı sözleri ve Türkçe çevirisi ile karşınızda.

Confident
Kendinen güvenen


Are you ready?
Hazır mısın?
It's time for me to take it
Benim için bunu alma zamanı
I'm the boss right now
Şimdi ben patronum
Not gonna fake it
Taklit olmayacak
Not when you go down
Düştüğünde değil
Cause this is my game
Çünkü bu benim oyunum
And you better come to play
Ve oynamaya gelsen iyi olur

I used to hold my freak back
Arkamdaki ucubeleri kollardım
Now I'm letting go
Şimdi bırakıyorum
I make my own choice
Seçimimi yaptım
Yeah I run this show
Evet bu gösteriyi yönetiyorum
So leave the lights on
Bu yüzden ışıkları açık bırak
No, you can't make me behave
Hayır, beni terbiye edemezsin

So you say I'm complicated
Anlaşılması zor biri olduğumu söylüyorsun
That I must be outta my mind
Aklımı kaçırmış olmalıyım
But you've had me underrated
Ama sen beni değersiz gördün
Rated, rated
Değersiz, Değersiz

What's wrong with being, what's wrong with being
Nesi yanlış, nesi yanlış
What's wrong with being confident?
Kendine güvenen biri olmanın nesi yanlış?
What's wrong with being, what's wrong with being
Nesi yanlış, nesi yanlış
What's wrong with being confident?
Kendine güvenen biri olmanın nesi yanlış?

It's time to get the chains out
Zincirlerden kurtulma zamanı
Is your tongue tied up?
Dilini mi tutuldu
Cause this is my ground
Çünkü burası benim yerim
And I'm dangerous
Ve tehlikeliyim
And you can get out
Ve defolup gidebilirsin
But it's all about me tonight (tonight)
Ama bu gece her şey benimle ilgili (bu gece)

(Oh oh, oh) So you say I'm complicated
Anlaşılması zor biri olduğumu söylüyorsun
That I must be outta my mind
Aklımı kaçırmış olmalıyım
But you've had me underrated
Ama sen beni değersiz gördün
Rated, rated
Değersiz, Değersiz

What's wrong with being, what's wrong with being
Nesi yanlış, nesi yanlış
What's wrong with being confident?
Kendine güvenen biri olmanın nesi yanlış?
What's wrong with being, what's wrong with being
Nesi yanlış, nesi yanlış
What's wrong with being confident?
Kendine güvenen biri olmanın nesi yanlış?
What's wrong with being, what's wrong with being
Nesi yanlış, nesi yanlış
What's wrong with being confident?
Kendine güvenen biri olmanın nesi yanlış?
What's wrong with being, what's wrong with being
Nesi yanlış, nesi yanlış
What's wrong with being confident?
Kendine güvenen biri olmanın nesi yanlış?


So you say I'm complicated
Anlaşılması zor biri olduğumu söylüyorsun
But you've had me underrated
Ama sen beni değersiz gördün


What's wrong with being, what's wrong with being
Nesi yanlış, nesi yanlış
What's wrong with being confident?
Kendine güvenen biri olmanın nesi yanlış?
What's wrong with being, what's wrong with being
Nesi yanlış, nesi yanlış
What's wrong with being confident?
Kendine güvenen biri olmanın nesi yanlış?
What's wrong with being, what's wrong with being
Nesi yanlış, nesi yanlış
What's wrong with being confident?
Kendine güvenen biri olmanın nesi yanlış?
What's wrong with being, what's wrong with being
Nesi yanlış, nesi yanlış
What's wrong with being confident?
Kendine güvenen biri olmanın nesi yanlış?