Bayram Cigerli Blog

Bigger İnfo Center and Archive
  • Herşey Dahil Sadece 350 Tl'ye Web Site Sahibi Ol

    Hızlı ve kolay bir şekilde sende web site sahibi olmak istiyorsan tek yapman gereken sitenin aşağısında bulunan iletişim formu üzerinden gerekli bilgileri girmen. Hepsi bu kadar.

  • Web Siteye Reklam Ver

    Sende web sitemize reklam vermek veya ilan vermek istiyorsan. Tek yapman gereken sitenin en altında bulunan yere iletişim bilgilerini girmen yeterli olacaktır. Ekip arkadaşlarımız siziznle iletişime gececektir.

  • Web Sitemizin Yazarı Editörü OL

    Sende kalemine güveniyorsan web sitemizde bir şeyler paylaşmak yazmak istiyorsan siteinin en aşağısında bulunan iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime gecebilirisni

Kore etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Kore etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Kore Savaşı Nedir? Neden Yapıldı? Ne Oldu? Neden Çıktı?


Anasayfa > Site Haritası > Tarihi Olaylar > Kore Savaşı Nedir? Neden Yapıldı? Ne Oldu? Neden Çıktı?
Kore Savaşı Nedir? Neden Yapıldı? Ne Oldu? Neden Çıktı?
Kore Savaşı Nedir?
Neden Yapıldı?
Ne Oldu?
Neden Çıktı?

Kore savaşı nedir? nasıl çıkıt, neden çıktı, kore savaşının gelişimi, kore savaşına neden olan olaylar, kore savaşı ve Türkiye'nin oynadığı rol ve en sonda ise Kore Savaşının sonuçlarını bugün sizlerle kaleme aldık

Kore Savaşı

Kore Savaşı, 1950-1953 yıllarında, Kuzey Kore ve Güney Kore arasında meydana gelen iç savaştır. Soğuk savaşın ilk yıllarında meydana gelen bu çatışma, ilk önce ABD ve müttefiklerinin daha sonra da Çin Halk Cumhuriyeti’nin katılmasıyla uluslararası bir boyut kazanmıştır. Kore savaşı sonunda Kore’nin bölünmüşlüğü devam etmiş ve iki ayrı yönetimin birbirine olan düşmanlığı bugünlere miras kalmıştır. Savaş, tarafların karşılıklı saldırılarıyla devam etse de birbirine üstünlük kuramamışlardır. Kore Savaşı, 2007’de Kuzey Kore (Sovyet Rusya ve Çin Halk Cumhuriyeti)  ve Güney Kore (ABD/ BM ittifakı) arasında imzalanan antlaşmayla yazılı olarak hükmünü bugünlere değin korumuştur.           


Kore Savaşının Nedenleri ve Gelişimi

Savaş öncesinde salgın hastalıklardan beli bükülen Kore, aynı zamanda son yüzyılda adeta bir piyon gibi devletler arasında kullanılmış ve ülkenin ekonomik gelişmesi durma noktasına gelmiştir. Japonya, 1905 yılında Rus Çarlığını yendikten sonra bölgede stratejik bir konuma sahip olan Kore’yi işgal ederek, Çin’i de etkisi altına almak istemiştir.

II. Dünya savaşından yenik ayrılan Japonya, elindeki topraklardan biri olan Kore’yi ABD ve Sovyet Rusya’ya bırakmak zorunda kalmıştır. 1945 Mayısında Amerika ile Sovyet Rusya arasında imzalanan anlaşma gereğince savaş bittikten sonra Kore’nin; İngiltere, Amerika, Rusya ve Çin’in ortak vesayeti altında korunmasına karar verilmiştir. Fakat Sovyet Rusya 1945 Temmuzundaki Potsdam Konferası’nda uzak doğu savaşlarına katılma kararı alınca, Kore’de 38. enlemin kuzeyinde kalan bölge Sovyetlere verilmiş ve savaşa Kuzey Kore de dahil edilmiştir. İki devlet Kore’de ayrı yönetimler kurduktan sonra bölgeden askerlerini çekseler de; kuzeyde Sovyet yanlısı bir hükümet ve güneyde ABD yanlısı başka bir hükümet kurulmuş ve iç çatışmalar kaçınılmaz hale gelmiştir. Savaş kararına hemen uymayan Sovyet hükümeti, Amerika’nın Japonya’ya attığı iki atom bombasından sonra Japonya’yı güçsüz görerek savaş ilan etmiş ve Kore’yi, 38. enlemin kuzeyine asker sokarak işgal etmiştir.


BM'nin bütün girişimlerine rağmen Kore birleştirilemeyince Amerika aldığı bir karar ile Kore’nin güneyinde kendi vesayeti altında başka bir hükümet kurmuştur. Kore, Asya kıtasına geçebilmek için büyük adına büyük bir jeopolitik önem taşımaktaydı bu nedenle büyük devletler, jeopolitik avantaj sağlamak için Kore üzerindeki çıkarlarını korumaya çalışmışlardır. Hem Japonya da hem de güney Kore de asker varlığı olan Amerika avantajlı konumda olsa da, Sovyet Rusya, Çin’i kendi kontrolüne aldıktan sonra Amerika’yı önce Kore’den daha sonra ise Japonya’dan atma planları yapmaya başlamıştır. İşte bu nedenlerden dolayı Moskova hükümeti 25 Haziran 1950 sabahından itibaren Kuzey Kore kuvvetlerine Güney Kore sınırlarını işgal talimatı vermiştir.

Kuzey Kore’nin, Güney Kore’ye karşı askeri müdahaleleri ve aralarındaki sınır hattı olan 38.enlemi işgal etmesi üzerine ABD hükümeti harekete geçmiştir. ABD başkanı Truman’a göre bu harekat olası bir Sovyet-Çin anlaşmasının ürünüydü. Olaya temkinli yaklaşan ABD öncelikle Japonya’daki askeri birliklerin komutanı olan 5 yıldızlı general “Douglas MacArthur’a” Güney Kore’ye askeri yardım yapılması emrini vermiştir. Bu olayın hemen ardından BM Güvenlik Konseyine başvuran ABD, Güney Kore’ye yardım edilmesi gerektiğine ilişkin önergesini sunmuş ve bu önerge Yugoslavya ait olan bir olumsuz oya karşılık dokuz olumlu oyla kabul edilmiştir. Oylamaya Çin Halk Cumhuriyetinin katılmamasını protesto eden Sovyet Rusya’nın oylamaya katılmadığı için veto yetkisi de olmamıştır. Ayrıca güvenlik konseyi Kuzey Kore’nin saldırgan tutumunu kınayarak birliklerini 38. enlemin gerisine çekmesi gerektiğini bildirmiştir.

BM birlikleri; Türkiye, ABD, İngiltere, Yeni Zelanda, Belçika, Filipinler, Kanada, Lüksemburg, Yunanistan, Habeşistan, Güney Afrika Birliği, Hollanda, Kolombiya askerlerinden oluşturulmuştur.                                                                           

Güvenlik konseyinden çıkan karara riayet etmeyen Kuzey Kore, askeri birliklerini geri çekmeyerek Seul’e kadar ilerleyişini sürdürmüştür. Bunun üzerine; ABD, Kuzey Kore’nin bu tutumuna karşılık deniz birliklerinden olan 8. filoyu Tayvan adalarına göndererek; olası bir Güney Kore yenilgisinde adanın güvenliğini sağlamak için önlem almıştır. Aynı gün Güvenlik Konseyinden Güney Kore’nin korunmasına ilişkin karar tasarısı oylanmış ve büyük çoğunlukla kabul edilmiştir. Güvenlik Konseyinden alınan kararla birlikte BM, Güney Kore’ye askeri birlikler sevk etmiş ve Kuzey Kore yenilerek 38. enlemin gerisine çekilmeye başlamıştır. Fakat Kuzey Kore’yi işgal ederek iki yönetimi birleştirme kararı alan birlikler, Kuzey bölgesini Çin sınırına kadar işgal etmişlerdir.

Çin hükümeti milliyetçi devlet düşüncesiyle Tayvan adalarını almak istiyordu. Fakat olası bir Amerika-Kore müttefiki hükümet ile bu durum olası değildi. Bu nedenle, BM güçlerinin 38. enlemi geçmeleriyle Kuzey Kore’nin saflarında savaşa dahil olan Çin Halk Cumhuriyeti aktif olarak Kuzey Kore’yi desteklemeye başlamıştır. 24 Ekim 1950 yılında son hücum ile Kuzey Kore’nin işgal edileceğini bildiren ABD Amirali Douglas MacArthur’un hesaba katmadığı bir gelişme yaşamıştır. Çin Halk Cumhuriyetinden yüzbinlerce gönüllü Yalu nehrini geçerek Kore’ye girmiş ve ABD/BM güçlerinin mevzilerine sızarak bu birliklere ağır kayıplar verdirmişlerdir. Garip olan bir şey bu gönüllülerden oluşan Çin Halk Ordusu milislerinin BM’nin ilerleyişi durdurarak geri çekilmeye zorlamalarıdır. Ocak 1951 yılında ABD başkanı Truman, meclisten özel yetki isteyerek “Kore Savaşı” için 50 milyar dolar savaş bütçesi çıkarmış ve Kore askeri birliklerine, hem mühimmat hem de asker mevcudu olarak %50 oranında takviye yapılmıştır.

Çin Halk Ordusu birlikleri BM güçlerini güneye doğru püskürterek güney bölgesini işgal etmeye başlamışlardır. Ancak BM güçlerinin karşı taarruzu sonucu savaş cephesi 38. enlem boyunca sabitlenmiştir. Bu arada General Douglas MacArthur, başkanın emrini dinlemeyerek Çin sınırına kadar ilerlemek isteyince; derhal görevden el çektirilerek emekliye sevk edilmiştir. Ayrıca generalin görevinden alınmasına neden olan asıl olay; BM güçleri Çin sınırı boyunca yaptığı saldırılar sonuçsuz kalınca, generalin Mançurya’ya atom bombası atılmasını bir öneri olarak sunması görevinden uzaklaştırılmasıyla sonuçlanmıştır. Bu olaydan sonra savaş alanında birlikler birbirine üstünlük sağlayamayınca mecburen taraflar barış görüşmeleri yapmaya başlamışlardır. Bununla birlikte; Amerika, Sovyet Rusya ve Çin hükümetleri savaşı Kore sınırları dışına taşırmamaya özen göstermişlerdir. Çünkü olası bir yanlış harekat genel bir savaşa yol açabilirdi. 1951 yılının Nisan ayında başlayan görüşmeler ancak 1953 yılının Temmuz ayında sonuç vermiş ve Panmunjom antlaşması imzalanmıştır.

Kore Savaşı’nın Sonuçları ve Asker Kayıpları

Kore savaşı antlaşmayla sonuçlandığında Kuzey Kore, Çin ile Batı bloğu arasında tampon bölge niteliği kazanmıştır. Kore savaşı sonuçlandığında savaşın bilançosu çok ağır olmuştur. Savaşta 3 milyon insan hayatını kaybetmiştir. Savaş boyunca 56.000 ABD askeri, 600.000 Koreli asker, 500.000 Çin askeri ve 1,5 milyon komünist öldürülmüştür. Bu savaş Amerika’nın atom gücüne fazla güvenmemesi gerektiğini öğretmiştir. Kuzey Kore, Çin ve Sovyetlerin ittifakına boyun eğen ABD, Avrupa’daki diğer devletlerle birlikte bir karar alarak yakın muharebe ve nitelikli askeri birlikler oluşturmaya başlamıştır. Kore savaşına BM üyesi olan bütün devletlerden asker katıldığı için Türkiye’den de katılım olmuştur.  “Tuğgeneral Tahsin Yazıcı” komutasındaki 259 subay, 18 askeri memur, 4 sivil memur, 395 astsubay, 4414 erbaş ve er olmak üzere 5.090 kişilik 241. Türk Alayı, 17 Eylül 1950 de Hatay’ın İskenderun limanından hareket ederek Kore’deki BM birliklerine katılmışlardır.


Kore Savaşındaki Türk Ordusu

Katıldığı savaşlarda büyük başarılar elde eden Türk Alayı 721 şehit vermiş ve 2000 askerimiz de yaralanmıştır. Türk askerleri, Kore savaşında gösterdikleri üstün başarılarla kahraman bir neslin evladı olduklarını Dünya’ya tekrar kanıtlamışlardır.

Kore savaşını sona erdiren antlaşma tarafların birbirlerine üstünlük sağlayamacaklarını anladıkları zaman görüşülmeye başlanmış ve müzakereler iki yıl sürmüştür. Taraflar müzakere sürecinde çarpışmaya devam etmişlerdir. Sovyet lideri Stalin’in 1953 Mart’ında ölümüyle, iktidar kavgaları ülkeyi yıpranmış ve nihayet Sovyet Rusya anlaşmayı kabul etmeye razı olmuştur. İmzalanan Panmunjom antlaşmasıyla, Kuzey ve Güney Kore arasındaki 38. enlem tekrar sınır kabul edilmiştir. Sınırlarda ve şartlarda çok değişiklik olmasa dahi Sovyet Rusya, Amerika’yı Kore’den atamayacağını anlamıştır. 



Kategoriler:
Tarihi Olaylar, İlgin Olaylar, Gizemli Olaylar, Türkiye, Kore, Kore Savaşı, Savaşlar

Seul Me'den Hediye Var =)



Kore'de eşiyle birlikte yeni bir hayata başlangıç yapan sevgili arkadaşım Seul Me bana bir paket gönderdi. Bir süre postayla göndereceğim diye düşünse de mayıs ayında annesinin Kore'ye gidecek olması sebebiyle paketi annesinin boşalan bavuluyla göndermeyi tercih ettik. Hem posta ücretinden de tasarruf etmiş oldu. 

Bahar'ın annesi Kore'den döneli bir süre oldu ama ben bir fırsat yaratıp bir türlü gidemedim. Halbuki sonradan öğrendim ki gerçekten çok yakın oturuyormuşuz :) Hafta sonu güzel bir ziyarette bulundum Bahar'ın ailesine. Çok cana yakın çok sevecen insanlar. Annesine sordum kore nasıl diye? Cevapları güzeldi. Koreliler soğuk dedi :D Ama sokaklar caddeler her yer tertemizmiş =) O kadar çok şey anlattı ki aklıma gelmiyor hiçbiri şimdi. 

Bahar'cım gönderdiğin harika şeyler için çok çok teşekkür ederim. Kozmetikleri nerelerde nasıl kullanacağımı yazarsan eğer mutlaka hepsini kullanacağım =) 

Eee hediye dedin nerede derseniz eğer işte geliyor bol fotoğraflı bir post ;)

Öncelikle piyasaya ramenleri sürüyorum :) Rameni ne kadar sevdiğim tüm cihan tarafından biliniyor zaten. Bahar koreden ne istersin deyince ben hemen 'ramen' dedim :) Saolsun 2 paket ramen yollamış. Soldaki paketi akşam pişirip yedik ablamla beraber. Bayıldık tadına çok güzeldi valla =) 




Bunlarda minik cüzdanlarım :) bayıldım renklerine ♥



Bunlarda çeşitli şekerlemeler sanırım. Sanırım diyorum çünkü tatlı görünüyorlar :D Sağ alttaki şekerlemeyi akşam yedim. Unlu hafif şekerli bir tadı var. İlk ağzınıza aldığınızda hafif şekerli bir tat yoğun un tadı alıyorsunuz. Yedikçe şeker tadı yoğunlaştı gibi geldi bana :)



Bunlarda telefon süslerim. Sol üstteki kore parası şeklinde, sağ üstteki ise tırnak makası. Elinde yelpaze tutan koreli bir namja var süsü olarak :D Alttaki ise yine bir telefon süsü. Çok şeker ve sevimli :D 



Gong Yoo sevdamı Bahar bile öğrendi hehe Saolsun iki tane çorap göndermiş. İkisi de birbirinden güzel. Hemde benim ayaklarıma oluyor :D Neden derseniz ben minik ayaklıyım 34 numara giyiyorum :D Tam oluyorlar ayağıma hehe



Gong Yoo dedik değil mi =) Bahar bana bir de Gong Yoo'lu bir dosya göndermiş :D İki tarafında da farklı Gong fotoğrafı var :D ♥♥



Bunlarda bayıldığım hep istediğim chopsticklerden. Kılıfı olsun desenleri olsun herbişeyine bayıldım resmen :) Kullanımı ahşap çubuklara göre zahmetli biraz ama olsun kullanması çok keyifli :)



Bahar bana bir sürü kozmetik malzemesi numuneler gönderdi. Eğer bana hangisi ne işe yarıyor ne zaman kullanılacağını yazarsan hepsini deneyip kullanacağım inşallah :D







Bunlar da yüz maskeleri. Hani dizilerde yüze yapıştırdıkları kağıt şeklinde olanlardan hehe




Şimdi gelelim fasulyenin faydalı kısmına. Şimdi yukarıda gördüklerinizin tamamı Bahar'ın kalbinin güzelliğinin eseri. Bazıları görgüsüz, yalaka ve içten pazarlıklı olduğumu düşünebilir. Umrumda değil açıkçası kimin ne düşündüğü. 

Ben Bahar ile yüz yüze hiç görüşmedim. Ama mail yoluyla, twitter aracılığıyla uzun sohbetlerimiz, konuşmalarımız oldu. Ben ona derdimi anlattım o bana derdini anlattı. Sanırım konunun özü olarak söylemek istediğim ben Bahar'ı yüz yüze görüşmeden sevdim diyebilirim. Güzel mevlamın iziyle yakın zamanda tanışma fırsatım da olacak inşallah. Allah hepimizin karşısına bizlere destek olacak insanlar çıkarsın. Kıskanç ve fesat insanları hem yüreğimizden hem kaderimizden uzak tutsun rabbim.

Ve cümlemi bağlarken kapanışa; Sevgili Bahar gönderdiğin herşey için çok çok teşekkür ederim. Basit bir teşekkürden başka birşey gelmez şimdilik elimden ama kısa zaman sonra sana bir süpriz yapmayı planlıyorum :)

Belki Güney Kore'ye Giderim (DİYE)

Ne zaman okuduğumu hatırlamıyorum ama ucuiyagi şu yazısında Kore izlenimlerini ve Kore'ye gitmeden önce Kore Turizm Bilgi Merkezi'nden temin ettiği Kore rehberinden bahsetmişti. Bende şubat ayı başında aklıma gelen bu yazı sonrasında  http://english.visitkorea.or.kr/enu/index.kto  sitesinden önce üye oldum, sonra da broşür için başvuru yaptım.

Broşür başvurusu aşağıdaki linkten yapılıyor ;)

http://english.visitkorea.or.kr/enu/GK/GK_EN_2_7_5.jsp

Kore'ye belki hiç gidemeyeceğim ama yine de bunu yapmak istedim. O broşürü elime almak sanki 'gitmek' için hayallerimi itiklemek gibi birşey olmuştu. 16 şubatta postacının minnacık posta kutumuza sıkıştırarak bıraktığı paket elime ulaştı. Paketimi heyecanla açtım. Çok güzeldi. İçinde Kore'nin başlıca merkezlerinin haritası vardı kocaman. Seoul, Busan, Jeju Adası, Seoul metro hatlarının haritası vardı. Sanki gidecekmiş gibi metro hatlarını bile inceledim :)  İçinden birde  İngilizce  bir de broşür çıktı. Nerede kalınır, nasıl gidilir, ulaşım nasıl yapılır, nerede ne yenir gibi aklınıza gelebilecek soruların tamamının cevabı vardı.

Ben oralara gidip yaşama hayali hiç kurmadım. Ama bir turist olarak zaman kısıtlaması olmadan gezmek istediğim yerlerin başında geliyor. Nasıl desel hayal gibi birşey. Bu yaptığımda hayallerime atılan bir olta gibi birşey. Kim bilir hayat denizinden kendi payıma ne düşecek. Haydi dostlar rastgele ;)

13 Mart Seoul deyiz..



Gönül isterdi ki yazımın başlığı gerçek anlamını anlatsın. Ancaak maalesef biz bu hafta sonu Sultanahmet'teki mekanımız Seoul Restorant'ta blogcu arkadaşlarla Kore yemekleri yemeye gidiyoruz. Nasıl acaba nasıl gelecem gibi sorularınız varsa;


Gelmek isteyenlere tek şartımız Kore yemeklerini sevmeleri yada en azından yemek istemeleri. Olmadı damak tadınıza hitap etmezse hani o dramalarda hep gördüğümüz Ramenleri höpürdeterek yiyeceğiz. Benim tabirimle Permalı Makarna yiyeceğiz :D

Cumartesi görüşmek üzere... :)