Bayram Cigerli Blog

Bigger İnfo Center and Archive
  • Herşey Dahil Sadece 350 Tl'ye Web Site Sahibi Ol

    Hızlı ve kolay bir şekilde sende web site sahibi olmak istiyorsan tek yapman gereken sitenin aşağısında bulunan iletişim formu üzerinden gerekli bilgileri girmen. Hepsi bu kadar.

  • Web Siteye Reklam Ver

    Sende web sitemize reklam vermek veya ilan vermek istiyorsan. Tek yapman gereken sitenin en altında bulunan yere iletişim bilgilerini girmen yeterli olacaktır. Ekip arkadaşlarımız siziznle iletişime gececektir.

  • Web Sitemizin Yazarı Editörü OL

    Sende kalemine güveniyorsan web sitemizde bir şeyler paylaşmak yazmak istiyorsan siteinin en aşağısında bulunan iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime gecebilirisni

Adele - When We Were Young Şarkı Sözleri (Türkçe Çeviri)





When We Were Young
Biz gençken


Everybody loves the things you do
Herkes senin yaptığın şeyleri seviyor
From the way you talk
Konuşmandan
To the way you move
Hareket edişine kadar
Everybody here is watching you
Herkes seni seyretmek için burada
Cause you feel like home
Çünkü evin gibi hissediyorsun
You're like a dream come true
Sen gerçekleşen bir rüya gibisin
But if by chance you're here alone
Eğer burada şans eseri yalnız olursan
Can I have a moment
Bir dakikanı alabilir miyim
Before I go?
Gitmeden önce?
Cause I've been by myself all night long
Çünkü bütün gece yalnızdım
Hoping you're someone I used to know
Umuyorum sen tanıdığım birisin


You look like a movie
Bir film gibi görünüyorsun
You sound like a song
Bir şarkı gibi konuşuyorsun
My God, this reminds me of when we were young
Tanrım, bu bana gençliğimizi hatırlatıyor

Let me photograph you in this light
Bu ışıkta seni fotoğraflandırayım
In case it is the last time
Çünkü bu son kez olabilir
That we might be exactly like we were
Eskiden olduğumuz gibi olabilir
Before we realized
Fark etmeden önce
We were sad of getting old
Yaşlandığımız için üzgündük
It made us restless
Bu bizi rahatsız etti
It was just like a movie
Bir film gibiydi
It was just like a song
Bir şarkı gibiydi


I was so scared to face my fears
Korkularımla yüzleşmekten çok korktum
Cause nobody told me that you'd be here
Çünkü kimse burada olacağını söylemedi
And I swore you moved overseas
Ve yemin ederim deniz aşırı bir yere taşındın
That's what you said, when you left me
Söylediğin şey bu, beni terk ettiğin zaman

You still look like a movie
Hala bir film gibi görünüyorsun
You still sound like a song
Hala bir şarkı gibi konuşuyorsun
My God, this reminds me of when we were young
Tanrım, bu bana gençliğimizi hatırlatıyor

Let me photograph you in this light
Bu ışıkta seni fotoğraflandırayım
In case it is the last time
Çünkü bu son kez olabilir
That we might be exactly like we were
Eskiden olduğumuz gibi olabilir
Before we realized
Fark etmeden önce
We were sad of getting old
Yaşlandığımız için üzgündük
It made us restless
Bu bizi rahatsız etti
It was just like a movie
Bir film gibiydi
It was just like a song
Bir şarkı gibiydi

When we were young
Biz gençken
When we were young
Biz gençken
When we were young
Biz gençken
When we were young
Biz gençken


It's hard to win me back
Beni kazanmak zor
Everything just takes me back
Her şey beni sadece geri getirir
To when you were there
Orada olduğun zaman
To when you were there
Orada olduğun zaman
And a part of me keeps holding on
Ve bendeki bir parça dayanıyor
Just in case it hasn't gone
Eğer gitmemişse diye
I guess I still care
Sanırım hala umursuyorum
Do you still care?
Sen hala umursuyor musun?

It was just like a movie
Bir film gibiydi
It was just like a song
Bir şarkı gibiydi
My God, this reminds me of when we were young
Tanrım, bu bana gençliğimizi hatırlattı

When we were young
Biz gençken
When we were young
Biz gençken
When we were young
Biz gençken
When we were young
Biz gençken

Let me photograph you in this light
Bu ışıkta seni fotoğraflandırayım
In case it is the last time
Çünkü bu son kez olabilir
That we might be exactly like we were
Eskiden olduğumuz gibi olabilir
Before we realized
Fark etmeden önce
We were sad of getting old
Yaşlandığımız için üzgündük
It made us restless
Bu bizi rahatsız etti
It was just like a movie
Bir film gibiydi
It was just like a song
Bir şarkı gibiydi
When we were young
Biz gençken


Her gün yeni rusça beş kelime




Her gün yeni rusça beş kelimeye öğrenmeye devam ediyoruz..



Bugünün kelimeleri

После - Sonra
Yeniden (bir kez daha) - Еще раз 
Hava - Воздух 
Tüm - Все 
Любой - Herhangi



www.bedavarusca.blogspot.com

Hukuk nedir ve neden ileri gelmektedir ?

Hukuk , sosyal hayatı düzenleyen kamu kudreti ile desteklenmiş yani maddi yaptırımlı kurallar bütünüdür .
Hukuk ile sosyal hayat arasında çok sıkı bir bağ vardır . Sosyal hayatın düzenlenmesi toplum hayatının bir düzen ve güven havası içinde gidebilmesi için gereklidir .
İnsanlar toplu halde yaşarlar . Bu , içinde yaşadığımız modern çağın getirdiği bir zorunluluğun sonucu değildir , her şeyden önce insanın tabiatından ileri gelmektedir .
İnsanlar öncelikle , yaradılışları gereği  toplu halde bir arada yaşamaktadırlar .
Sosyal hayatın bir düzen içinde akıp gitmesi kişilerin gerek birbirleriyle gerek toplumla olan ilişkilerinde birtakım kuralların mevcudiyetini gerektirir .

Sosyal hayatı düzenleyen kurallara uygun davranmadığımız , onların yap dediğini yapmadığımız veya yapma dediğini yaptığımız zaman karşılaştığımız tepkiye “ yaptırım “ ( müeyyide ) denilir .

Hwang Chul Soon

Hwang Chul Soon
Fall 2015 Selfie





Be It Ever So Humble: Closet Makeover

It was very common back in the day for houses to not have closets. Don't quote me on this, but my understanding is that it had something to do with getting taxed for each "room", and closets were counted as rooms. Therefore, many older houses are closet-less. 

My house was built in 1924. I  have friends with similarly aged homes which have teeny tiny closets, which I have heard came from the fact that homes were taxed per square foot (and why waste it on closet space). Luckily, my closets are not too tiny and I even have a bonus hole in my hallway. However, there is not a lot of shelving in any of them.

The other day my Dad calls me up and says that he would like to come down and fix something in my house. Fortunately, I do have a self imposed Honey Do list. However, most of the things on it are pretty easy things I can do myself (not that I always want to, but I CAN). Luckily, I can think quickly on my feet, and when he requested a project AND a drawing, I quickly got to work. Here is what I came up with. 

Bedroom Closet Plan

Hall Closet Plan

Aren't my drawing skills fabulous? NOT. For the bedroom closet, I wanted a few shelves to put shoes or clothes on, as well as a rod to hang things. For the hall closet, I wanted some shelves and also a space for the broom/mop and a space to hang people's coats when they came to visit. 

So Dad came down and got to work. Here are the before and after shots. 

Bedroom Closet: The day I moved in
Bedroom Closet : Before
Bedroom Closet : After

Don't judge me. I have a lot of shoes. 

Hall Closet : Before
Hall Closet : After

I still need to paint the shelves in the bedroom closet and to figure out how I want to organize everything, which will involve a bit of shifting and time to see if things are working the way I want them to. However, overall I am quite pleased with the way everything turned out! 

Do you have enough closet space? If you could have a closet makeover, what would you change/add? 

Her gün yeni rusça beş kelime

Her gün yeni rusça beş kelimeye öğrenmeye başlıyoruz..

Her gün en az yeni beş rusça kelime öğrenmeye çalışın :) 


Bugünün kelimeleri

Успехов! - Başarılar!
Открытка - Kartpostal
Дёшево, Дешёвый - Ucuz
Счастливого пути - İyi Yolculuklar 
Рынок - Pazar

www.bedavarusca.blogspot.com

Mikat yerleri nereleridir ve de mikatla ilgili ölçü nedir ?

Hac için afaktan , mikat dışından , gelenler için bir duraktır mikat yerleri . Bu yerler 5 tanedir : Zülhuleyfe , Zati Irk , Cuhfe , Karn ve Yelemlem . Bu yerlerin her birine mikat , çoğuluna ise mevakıt denilir . Hacca gidenler bu yerlere gelmeden önce ihrama girebilirler . Suriye ‘ de hacca gidenlerin mikat yeri eski Cuhfe kasabası yakınındadır .
Mikat yerinde ihrama girmemenin ölçüsü şudur : Şayet hac işlerini yapmadan mikata dönerse bir ceza gerekmez . Fakat mikattan sonra ihrama girer veya hac işlerini yaptıktan sonra mikata dönerse bir kurban kesilmesi uygun olur . Haccın kaçırılmasından korkulmazsa mikata dönmek daha iyidir .
Mekke ‘ de bulunanların mikatı “ Mekke “ ‘ dir . Bu şehirde ihrama girerler . Bu iş için Mekke halkından olma şartı yoktur . Fakat umreye gidecekler için Harem Bölgesi dışına çıkıp Tenim denilen bölgede ihrama girmeleri uygundur .
Mekke ‘ nin çevresinde belli bir sahaya “ Mekke Haremi “ veya “ Harem Bölgesi “ denilir . Mekke ‘ den mikatlara kadar uzayan sahaya da Hill adı verilir . Hill bölgesinin Mekke ‘ ye en yakın yeri batı bölgesinden üç – dört mil uzaklıktaki Tenim adlı yerdir .

Mekke ile Harem Bölgesi arasında bulunanların mikat yeri bulundukları yer veya Mekke ‘ dir . Mekke ‘ ye girip çıkmaları çok olacağından onlara böyle bir kolaylık gösterilmiştir .

Justin Bieber - Life Is Worth Living Şarkı Sözleri (Türkçe Çeviri)




Life Is Worth Living
Hayat yaşamaya değer


Ended up on a crossroad
Bir kavşak sona erdi
Tried to figure out which way to go
Ne yapmak gerektiğini anlamaya çalıştım
It's like you're stuck on a treadmill
Bir koşu bandının üzerinde takılmışa benziyorsun
Running in the same place
Aynı yerde koşuyorsun
You got your hazard lights on now
Kabul etmek zorundasın ki şimdi tehlike ışıkların yanıyor
Hoping that somebody would slow down
Umarım biri (seni) yavaşlatabilir.
Praying for a miracle
Bir mucize için dua ediyorum
Ooh show you grace
Oh nezaket göstereyim
Had a couple dollars and a quarter tank of gas
Bir kaç dolar ve bir çeyrek depo benzin almalısın
With a long journey ahead
Önümüzdeki uzun yolculuk için
Seen a truck pull over
Bir kamyonun kenara yanaştığını görünce
God sent an angel to help you out
Tanrı size yardım etmek için bir melek gönderdi
He gave you direction
O seni yönlendirdi
Showed you how to read a map
Bir haritayı nasıl okuyacağını gösterdi
For the long journey ahead
Önümüzdeki uzun yolculuk için
Said it ain't over
Dedi ki: bu bitmedi
Oh, even in the midst of doubt
Oh, Şüphelerin tam ortasında bile


Life is worth living
Hayat yaşamaya değer
Life is worth living, so live another day
Hayat yaşamaya değer, öyleyse başka bir günü yaşa
The meaning of forgiveness
Bağışlayıcılığın anlamı
People make mistakes, doesn't mean you have to give in
İnsanlar hatalar yapar, bu pes ettiğin anlamına gelmez
Life is worth living again
Hayat yine de yaşamaya değer

Relationship on a ski slope
İlişkimiz bir kayak pisti üzerinde
Avalanche comin' down slow
Çığ yavaş yavaş geliyor
Do we have enough time to salvage this love?
Bu ilişkiyi kurtarmak için yeterli vaktimiz var mı?
Feels like a blizzard in April
Nisan ayında bir kar fırtınası gibi hissediyorum
Cause my heart, it's just that cold
Çünkü kalbüm, o kadar soğuk
Skating on thin ice
İnce buz üzerinde kayıyor
But it's strong enough to hold us up
Ama o (buz) bizi tutacak kadar güçlü
Seen her scream and holler
Kızın çığlığını ve haykırışını gördüm
Put us both on blast
--??Büyük patlamaya ikimizi de koy
Tearing each other down When I thought it was over
Her şeyin bittiğini düşündüğüm zaman diğerinin düşüşüne ağlıyoruz.


God sent an angel to help you out
Tanrı size yardım etmek için bir melek gönderdi
He gave us direction,
O bizi yönlendirdi
Showed us how to make it last
Nasıl dayanacağımızı gösterdi
For the long journey ahead
Önümüzdeki uzun yolculuk için
Said it ain't over
Dedi ki: bu bitmedi
Oh, even in the midst of doubt
Oh, Şüphelerin tam ortasında bile

Life is worth living
Hayat yaşamaya değer
Life is worth living, so live another day
Hayat yaşamaya değer, öyleyse başka bir günü yaşa
The meaning of forgiveness
Bağışlayıcılığın anlamı
People make mistakes, doesn't mean you have to give in
İnsanlar hatalar yapar, bu pes ettiğin anlamına gelmez
Life is worth living again
Hayat yine de yaşamaya değer
Life is worth living again
Hayat yine de yaşamaya değer

What I get from my reflection
Yansımamdan ne alırım
Is a difference in perception?
Algılamada bir farklılık var mı?
From what the world may see
Dünyayı görebildiğimiz kadarıyla
They tried to crucify me
Onlar beni çarmıha germeye çalıştı
I ain't perfect, won't deny
Mükemmel değilim, inkar etmiyorum
My reputation's on the line
Benim şöhretim çizgi üzeride
So I'm working on a better me
Yani  kendimi geliştirmek için çalışıyorum

Life is worth living
Hayat yaşamaya değer
Life is worth living, so live another day
Hayat yaşamaya değer, öyleyse başka bir günü yaşa
The meaning of forgiveness
Bağışlayıcılığın anlamı
People make mistakes
İnsanlar hatalar yapar
Only God can judge me
Beni sadece Tanrı yargılayabilir
Life is worth living again
Hayat yine de yaşamaya değer
Another day
Başka bir gün
Life is worth living again
Hayat yine de yaşamaya değer

Justin Bieber - Children Şarkı Sözleri (Türkçe Çeviri)




Children
Çocuklar


What about the children?
Ne dersiniz çocuklar?
Look at all the children we can change
Bütün çocuklar bakın değiştirebiliriz
What about a vision?
İleri görüşlülüğe ne dersiniz?
Be a visionary for a change
Bir değişiklik için hayalperest olun
We're the generation
Biz (yeni) jenerasyonuz
Who's gonna be the one to fight for it?
Kim bunun için savaşan biri olacak?
We're the inspiration
Biz ilham kaynağıyız
Do you believe enough to die for it?
Bunun için ölecek kadar inanıyor musunuz?


Who's got the heart? Who's got it?
Kimin kalbi var? Kimin
Whose heart is the biggest?
Kimin kalbi en büyük?
Wear it on your sleeve
Koluna bir şeyler tak
That we can make a difference
Bir farklılık yaratabiliriz?
Who's got the heart? Who's got it?
Kimin kalbi var? Kimin
Whose heart is the biggest?
Kimin kalbi en büyük?
Wear it on your sleeve
Koluna bir şeyler tak
That we can make a difference
Bir farklılık yaratabiliriz?
Oh yeah

Who's got the heart?
Kimin kalbi var
Oh yeah

What about the children?
Ne dersiniz çocuklar?
Look at all the children we can change
Bütün çocuklar bakın değiştirebiliriz
What about a vision?
İleri görüşlülüğe ne dersiniz?
Be a visionary for a change
Bir değişiklik için hayalperest olun
We're the generation
Biz (yeni) jenerasyonuz
Who's gonna be the one to fight for it?
Kim bunun için savaşan biri olacak?
We're the inspiration
Biz ilham kaynağıyız
Do you believe enough to die for it?
Bunun için ölecek kadar inanıyor musunuz?

Who's got the heart? Who's got it?
Kimin kalbi var? Kimin
Whose heart is the biggest?
Kimin kalbi en büyük?
Wear it on your sleeve
Koluna bir şeyler tak
That we can make a difference
Bir farklılık yaratabiliriz?
Who's got the heart? Who's got it?
Kimin kalbi var? Kimin
Whose heart is the biggest?
Kimin kalbi en büyük?
Wear it on your sleeve
Koluna bir şeyler tak
That we can make a difference
Bir farklılık yaratabiliriz?
That we can make a difference
Bir farklılık yaratabiliriz?
Oh yeah

Who's got the heart?
Kimin kalbi var
Oh yeah
Oh yeah
Oh yeah

Justin Bieber - Purpose Şarkı Sözleri (Türkçe Çeviri)





Purpose
Amaç


Feeling like I'm breathing my last breath
Son nefesimi alıyormuşum gibi hissediyorum
Feeling like I'm walking my last steps
Son adımlarımı atıyormuşum gibi hissediyorum
Look at all of these tears I've wept
Döktüğüm bütün bu gözyaşlarına bak
Look at all the promises that I've kept
Sakladığım bütün bu sözlere bak

I put my heart into your hands
Kalbimi ellerinin içine koydum
Here's my soul to keep
İşte saklaman için ruhum
I let you in with all that I can
Yapabileceğim herşey için sana izin veriyorum
You're not hard to reach
Ulaşılması zor biri değilsin
And you bless me with the best gift
Ve en iyi hediyem için bana şükrediyorsun
That I've ever known
Şimdiye kadar tanıdığım
You give me purpose
Sen bana amaç veriyorsun
Yeah, you've given me purpose
Evet, sen bana amaç verdin


Thinking my journey's come to an end
Yolculuğumun bitmesiyle ilgili düşünüyorum
Sending out a farewell to my friends, forever peace
Arkadaşlarıma bir hoşcakal diyorum, sonsuza kadar barış
Ask you to forgive me for my sins, oh would you please?
Bütün kusurlarım için beni bağışlamanızı istiyorum, bağışlayabilir misiniz? lütfen.
I'm more than grateful for the time we spent, my spirit's at ease
Geçirdiğimiz zamandan dolayı daha çok minnettarım, için huzurlu

I put my heart into your hands
Kalbimi ellerinin içine koydum
Here's my soul to keep
İşte saklaman için ruhum
I let you in with all that I can
Yapabileceğim herşey için sana izin veriyorum
You're not hard to reach
Ulaşılması zor biri değilsin
And you bless me with the best gift
Ve en iyi hediyem için bana şükrediyorsun
That I've ever known
Şimdiye kadar tanıdığım
You give me purpose
Sen bana amaç veriyorsun
Yeah, you've given me purpose
Evet, sen bana amaç verdin

Oh, you are my everything...
Sen benim herşeyimsin
Oh, you are my everything...
Sen benim herşeyimsin

I don't know if this is wrong
Bunun yanlış olup olmadığını bilmiyorum
Because someone else is telling me that it's wrong
Çünkü bir başkası bana bunun yanlış olduğunu söylüyor
But I feel this so let me just like, 
Ama sadece hoşlandığımı hissettim
Try my best not to let this happen again
Bir daha bunun olmasına izin vermemek için elimden geleni yaparım
We weren't necessarily put in the best position to make the best decisions.
Biz muhakkak en iyi kararları vermek için en iyi konumda değiliz

You can't be hard on yourself
Kendine haksızlık edemezsin
For these were the cards that you were given so you have to understand that these, like...
-???
That's not who you are
Bu sen değilsin
You're trying to be the best you can be but that's all you can do
En iyisini yapabilen olmaya çalışıyorsun ama bütün yapabildiğin bu
If you don't give it all you got, you're only cheating yourself
Her şeyini vermezsen, sadece kendi kendine konuşursun
Give it all you got
Her şeyini ver
But if it ends up happening, it ends up happening.
Ama bitiyorsa, bitiyordur.

That's what it's....that's what's happening with me
Nedeni bu... benimle olup bitenler
It's like God I'm giving it all I got, sometimes
Bazen tanrı gibi her şeyimi veriyorum
I'm weak and I'm gonna do it, and it's like I'm not giving myself grace
Zayıfım ve bunu yapacağım, ve kendime nezaket göstermeyeceğim gibime geliyor
I'm just like understanding, that's just how it is.