Bayram Cigerli Blog

Bigger İnfo Center and Archive
  • Herşey Dahil Sadece 350 Tl'ye Web Site Sahibi Ol

    Hızlı ve kolay bir şekilde sende web site sahibi olmak istiyorsan tek yapman gereken sitenin aşağısında bulunan iletişim formu üzerinden gerekli bilgileri girmen. Hepsi bu kadar.

  • Web Siteye Reklam Ver

    Sende web sitemize reklam vermek veya ilan vermek istiyorsan. Tek yapman gereken sitenin en altında bulunan yere iletişim bilgilerini girmen yeterli olacaktır. Ekip arkadaşlarımız siziznle iletişime gececektir.

  • Web Sitemizin Yazarı Editörü OL

    Sende kalemine güveniyorsan web sitemizde bir şeyler paylaşmak yazmak istiyorsan siteinin en aşağısında bulunan iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime gecebilirisni

Koridor Yayınları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Koridor Yayınları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Saklı Düşler ~ Laurie McBain

Carrefour kitaplarını okumaya devam. Geçtiğimiz hafta okuyup bitirdiğim bir kitap. Okuması kolay, öyle çok of aman şahaneydi diyemeyeceğim, fakat sıkmayan ortalama üzeri bir romandı. Romanın detaylarına göz atalım.




Kitap Koridor Yayınları tarafından 2011/Haziran ayında yukarıdaki kapakla raflarda yerini aldı. Yazar Laurie McBrain tarafından 1975 yılında Devil's Desire adıyla yazılıp yayınlanmış. Ancak büyük bir yayınevi tarafından ilk baskısı 1987/Eylül ayında aşağıdaki kapakla olmuş.



Koridor Yayınlarının kapak tercihine yine dikkat çekeceğim. Koridor Yayınları tarafından kullanılan kapak orjinal kapaktır. Yani kitapların yayın haklarını elinde bulunduran kuruluş, 2010 yılında kapak tasarımında yenileme yaparak yukarıda gördüğümüz ilk kapağı yeniden tasarlamış. Koridor Yayınları orjinal kapağa ve üzerinde yazılanlara sadık kalarak kapağı kullanmış. Tekrar bu hassasiyet için teşekkürler.

Kitabın Konusu:

Bazen tutku bir skandaldan kurtulmanın tek yoludur…

Etkileyici bir görünüme sahip Lord Alex Trevegne şöhreti tüm ülkeye yayılmış bir hovardadır. Elysia ise güzel; güzel olduğu kadar da talihsiz. Ancak bir gün kaderin ona hazırladığı oyundan sıyrılmaya karar verdiğinde her şey değişir. 
Alex ve Elysia dönülmez bir uçurumun kenarında, bir skandalın eşiğinde karşılaşınca Alex onu kanatlarının altına alır. Ancak ona ruhen de bedenen de sahip olabilmesi için en çetrefilli yolları aşması gerekecektir. 
Kesişen arzularının şiddetli çalkantısından, şimdiye dek yazılmış en güzel aşk hikayelerinden biri doğar ve nihayet ikiz tutkuları alev alev yanan bir denizin çağlayan dalgalarında birbirine karışır.

Alex Trevegne: Zengin, ukala, gününü gün eden, umarsız ve kendi zevklerine herşeyden fazla önem veren bir erkek karakter var karşımızda. Okuyucuda ara ara ağzını burnunu kırma isteği uyandırsa da genel olarak karşımızda iyi bir adam var :D Olaylara her zaman kendi bakış açısından bakması çoğunlukla ortalığı karıştırsa da bayan karakterimizin cazibesine karşı koyamıyor. 

Elysia Demarice: Ailesini kaybetmesiyle annesinin üvey kızkardeşinin evinde deyim yerindeyse 'Külkedisi' misali yaşayan genç kızımız, teyzesinin onu yaşlı bir adamla evlendirme niyetini görünce evden kaçıyor. Tabii ki kızımız ile lordumuzun karşılaşması kaçınılmaz olarak gerçekleşiyor :)

Detaylara inildiğinde birçok konu boşluğu bulunan, içinde ölü-kayıp bir ağabey, gizemli bir silahtar ve intikam almak isteyen bir karakterde eklenince kitabın konusu zaten ortaya çıkıyor. 

Birkaç noktada konu boşlukları, yani demek istediğim anlatımdan kaynaklanan boşluklar beni bile rahatsız etti. Ama bu kitabın okunmayacağı anlamına gelmez. Aksine karakterler arasındaki atışma ve klasik inatlaşma diyalogları çok güzel ve orjinaldi. Birkaç diyalog beni oldukça güldürdü bile :)

Yayınevi yazarın diğer kitaplarını yayınlar mı bilemiyorum ama eğer yayınlansa almakta tereddüt edilmeyecek bir yazar. Ufak bir araştırma yapınca yazar Laurie McBain'in sadece 1975-1985 yılları arası yedi roman yayınladığını, babasının desteğiyle başladığı roman yazmayı, babasının vefatının ardından emekli olarak bıraktığını öğrendim. Ayrıca yazarın yayınladığı ilk iki romanı (bunlardan biriside Saklı Düşler) dünya üzerinde bir milyon kopyayla satılmış. Diğer kitaplarını da raflarda görmek isterim.

Puan: 10/7 

Asi ~ Monica McCarty

Carrefourdan aldığım kitaplardan üçüncüsünü dün bitirdim. Yazmak için fırsat yaratmak için elimden geleni yaptım. Çünkü bu kitaba tek kelimeyle BAYILDIM! Bilindiği üzere ben fanatik bir Judith McNaught hayranıyımdır. Tüm kitaplarını okuyup, kitaplığımda arşivledim. Yine bilindiği gibi eski İngiltere ve İskoçya zamanlarında geçen romanlara ayrı bir düşkünlüğüm vardır. 

Judith McNaught'un kalemini bu konuda, yani dönem romanları bakımından her zaman rakipsiz görmüşümdür. Yazarın ilk romanı Düşler Krallığı için 'yazar daha iyisini yazana kadar rakipsiz' demişliğim bile vardır. Tabii bu kelimeleri okumuş olduğum 50 kadar dönem romanına dayanarak söylüyordum. Düne kadar iyi, orta karar ve hatta bazen başarılı olduğunu düşündüğüm birçok roman okudum. Ama hepsi için genel kanaatim, Düşler Krallığı'nın yanından bile geçmez şeklindeydi.

Anladığınız üzere artık geçmiş zaman kipleri kullanıyorum. Çünkü Monica McCarty tarafından yazılmış olan Asi isimli roman tüm düşüncelerimi yerle bir etti. Roman, rakipsiz gördüğüm Düşler Krallığı kadar başarılı, hatta romanın birçok yerinde ondan bile daha iyi. İşte bu yüzden bu roman için tereddütsüz olarak 'Mutlaka Okuyunuz!' sözlerini söyleyebiliyorum. 

Bu kadar övdükten ve gerektiği gibi tavsiye ettikten sonra romandan bahsedelim.



Kitap Koridor Yayınları tarafından Ekim/2010 yılında Asi ismiyle yukarıdaki kapakla raflarda yerini aldı. Yazar Monica McCarty tarafından Temmuz/2007 yılında Highlander Untamed adıyla aşağıdaki kapakla yayınlandı.



Gördüğünüz gibi yayınevi kapağı değiştirse de romanın konu ve temasına sadık kalarak uygun bir tasarım tercih etmiş. Çok başarılı.

Kitabın Konusu:

Onu kendine aşık etmek için yalnızca bir yılı vardır... Isabel MacDonald, amansız kavgaya bir son vermek için klanının en azılı düşmanı Rory MacLeod ile nişanlanmayı kabul eder. Ancak nişan onun kaleye – ve biraz tahrikle kalbine – girişini kolaylaştırmak için bir paravandır. Ne var ki haince planları hayranlık duyduğu her şeye sahip güçlü ve korkusuz bir Highland reisi olan Rory tarafından sınanır. Şimdi Isabel hep hayal ettiği mutluluğu, tam da ihanet etmesi gereken adamda bulmuş ve ihtirasın, intikamdan çok daha tehlikeli olabileceğini görmüştür.

Dostların yakınında olsun ama düşmanların daha da yakında... Rory’nin MacLeod klanının reisi olarak görevi açık ve nettir: Kralın emrine itaat edip MacDonald’ların kızı ile evlenmek – şartları ise kendisi belirleyecektir. Rory nişanın yalnızca bir yıl sürmesine karar verip kızı ailesine teslim ettikten sonra başka biriyle evlilik yapmayı planlar. Fakat bu baştan çıkarıcı güzellikteki kadının, onun çelik gibi dirayetine meydan okuyacağını ve sert görünüşünün altında içten içe kaynayan dizginlenmemiş ihtirası ortaya çıkaracağını tahmin edemez. 

Kitabın konusundan da anlaşılacağı üzere ortada şahane bir adam, şahane güzel bir kadın ve bir ihanet var. Ancak yazar o kadar güzel bir hikaye kurgusu yazmış ve karakterleri o kadar şahane anlatmış ki, yemeden içmeden kitabı okumak geldi içimden. Karakterlere göz atalım;

Rory MacLeod: MacLeod klanının reisi. Reis dediysek öyle böyle değil yani tam bir reis. Yazarın bakış açısıyla söylemek gerekirse; tüm vücudu demirden kaslarla örülü, devasa irilikte, koskocaman kılıcı tüy misali savuracak kadar kuvvetli, mavi gözlü ve arzulu bir klan reisi. Klanı için herşeyi feda edecek kadar sert bir adam. İsabel'i şiddetle istemesi, arzulaması bile çelik gibi iradesini eritemez. Tabii bir yere kadar çelik dediysek taş demedik herhalde :) 

İsabel MacDonald: Klanının geleceğini kurtarmak adına hain dayısının planına alet olmayı kabul ediyor. Görür görmez adamda çarpılmış etkisi yaratacak kadar güzel ve cesaretli bir kadın. Amacı dayısının istediği şeyi yaparken Rory'i kendine aşık etmek. Ancak planlarda yer almayan birşey var; vücudu çelikten kaslarla örülü şahane yakışıklı bir klan reisi. ^^

İşte kitabımızın konusu ana karakterlerimizin etrafında dönerken, biz okuyucu ise yazar Monica McCarty'nin her fırsatta değindiği, Rory MacLeod'un çelikten kaslarla örülü vücudunun detaylarını okuyoruz. Şikayet ettiğimi söylemiyorum, aksine yazar o kadar başarılı bir şekilde anlatıyor ki sizde İsabel'le beraber hayran hayran Rory'nın kaslarını süzerken buluyorsunuz kendinizi. Hele kitapta bir yerde 'Rory inatla kollarını göğsünde kavuşturdu' diyordu. Hem İsabel hemde okuyucu hayranlıkla şişen kol pazularına bakar buluyor kendini :) ^^ 

Yani demek istediğim yazar inanılmaz şahane anlatmış karakterleri. Tabii bu kadın karakterimiz için de geçerli. Ancak ben bir bayan okuyucu olarak dikkatimi başka şeylere odakladım. Mesela Rory'nin çelikten örülü karın kaslarına :D Eehuehue anlatmaya başladığımdan beri kaç kez 'çelikten örülü kaslar' ifadesini kullandım acaba :)))

Sözün özü ve kısacası; mutlaka ama mutlaka okumanızı tavsiye edeceğim bir roman. Ayrıca yazarı da sıkı takibe aldığımı söylemeliyim. Akşam yaşadığım büyük mutluluğu da sizlerle paylaşayım. Carrefourdan altı adet kitap almıştım. Tesadüf eseri Koridor Yayınları tarafından Asi romanında Rory'nin erkek kardeşi Alex MacLeod'un hikayesinin anlatıldığı Maskesiz romanını da almışım. Fark edince o kadar mutlu oldum ki anlatamam. Gecenin bir köründe hemen birkaç sayfayı okudum. Aklımda kalan; Alex'in sırtında asılı olan kılıcını çekerken kol pazularının nasıl olduğunu anlatılması :D İlgi çekici euheuehue

Araştırmama göre MacLeod klanını anlatan seri yazar tarafından üç kitap olarak yazılmış. Koridor Yayınları kitap sıralamasına sadık kalarak bu üç kitabı da yayınlamış. Rory ve Alex'in kitapları elimde mevcut. En kısa zamanda Fiona Macleod'un hikayesinin anlatıldığı Kır Zincirlerini romanını da almak istiyorum. 

Beklemede kalın. Yeni romanlarla ve anlatımlarla tekrar döneceğim :)


MacLeods of Skye Üçlemesi:

1- Asi 

Keyifli okumalar.. 

Aşka Bir Şans Daha ~ Georgette Heyer

Şu yazımda bahsettiğim ve geçen hafta ilk kitabı okuyarak rafa kaldırdığım kitaplarımdan ikincisine geçtim. Ben kitap ne kadar sıkıcı yada konusu ne kadar akmasa da elimden bırakmadan okuyan, en azından emeğe hak veren bir okuyucuyum. Ama hayatımda çok ender olarak birkaç kitabı okumadan bırakmışımdır. Bu kitap da o listede yer alarak okunmadan bırakıldı. Kitap hakkındaki bilgilere bakalım.




Kitap Koridor Yayınları tarafından Aşka Bir Şans adıyla 2010 yılında yukarıdaki kapakla raflarda yerini aldı. Yazar Georgette Heyer tarafından 1934 yılında The Convenient Marriage ismiyle aşağıda yer alan ilk kapakla yayınlandı. Kitap daha sonra bir çok değişik kapakla yayınlansa da orjinal kapak aşağıda gördüğünüz şekildedir.



Kitabın Konusu:

Evlenme vaktinin geldiğine karar veren Kont Rule, kendisi için en mantıklı ve uygun olan seçimi yaptı. Eş olarak seçtiği Leydi de Kont’un teklifini kabul elti. Fakat Leydinin düşünmeden hareket eden aceleci ama çekici kız kardeşi Horatia’nın başka planlan vardı. Ablası Lizzie sevdiği adamla evlenirse, kendisi de Kont’la evlenebilirdi! Horatia’nın cesareti, ailesini şaşırtmakla kalmadı, Kont’un da aklını karıştırdı. Horatia, Kont için en uygun eş olmayabilirdi ama bir insanın onun yanında sıkılmasına imkân yoktu. 

Kitabı yorumlamaya gelince; okuduğum en kötü romanlardan biriydi. Kitabın arka kısmında 'parlak bir zekanın ürünü olan diyaloglar' diye yazıyor. Kitaptaki diyaloglar o kadar yoğun ve sıkıcıydı ki, okurken sanki ben konuşuyorum gibi çenem yoruldu. 

Kitapta hizmetçiden tutunda sokaktan öylesine geçen bir adamın en derin düşüncelerine bile yer verilmiş. Yazar kitapta adı geçen her kişiye kitapta diyalog verince, kitap adeta bir tiyatro senaryosuna benzemiş. Kitapta çok fazla karakter yer alması ve kitabın ilk sayfalarından itibaren sizi bu karakter karmaşasının içine çekmesi, kitabın en negatif özelliği. 

İtiraf ediyorum kitabı sadece 7. bölüme (99.sayfa) kadar okudum. Ancak bu bile kitabı elimden bırakmam için yetti de arttı bile. Kitabın iki ana karakteri Kont Rule (ana erkek karakter) ve Horatia (ana kadın karakter) arasında duygu, his ve romantizm eksikliği o kadar bariz ki, insan bu iki kişinin birbirine aşık olmasını bekleyemiyor bile. Yazar için 'tarihsel aşk romanları denilince akla gelen ilk yazar' deniliyor arka kapakta. Dürüst olmak gerekirse Jane Austen hayranı biri olarak bu yazarın onun tırnağı bile olamayacağını düşünüyorum. 

Ben bu düşüncemi sadece tek bir romanına dayanarak verdim. Yazar elli yıllık yazarlık hayatında altmıştan fazla roman yazmış. Ve yazdığı 'tarihsel dönemi' yaşamış biri olarak çok başarılı olduğunu düşünmüyorum. Yazar  Georgette Heyer (1902-1974) yılları arasında yaşamış yani Regency dönemi İngiltere'sini yansıttığı romanlarının en azından bir kısmını görme şansına erişmiş. 

Yine de dediğim gibi kitapta diyalog ve bol karakterden başka birşey yok. Hatta ben kitabın finaline de baktım. İki ana karakterimiz son 5-6 satırda ancak 'yakınlaşma' diyebileceğimiz bir şeyler yaşıyorlar. Kitapta tek düze bir anlatım ve derinlemesine bir konu yok. Yüzeysel ilişkiler ve bol diyalog içeren kitaplardan hoşlanıyorsanız okuyabilirsiniz. Dediğim gibi 'historical romance' yada 'tarihsel aşk romanları' tutkunuysanız eğer uzak durmanız gereken kitapların başında geliyor. 

Toparlamak gerekirse eğer ben ettim siz etmeyin. Sakın almayın ve okumayın! :)

Puan: 10 / -10 (eksi 10)

Kollarımdaki Yabancı ~ Tracy Anne Warren

Şu yazımda bahsettiğim kitaplardan ilkini bitirdim. Koridor Yayınları tarafından yayınlanan kitapların en sevdiğim özelliği diğer yayınevleri gibi saçma kapaklar seçmemesi. En azından kitabın içindeki konu ve karakterlere uygun tasarımlar tercih ediyorlar. Okuduğum kitapta hem kapak hem de konu bakımından ilginç olduğundan ilk tercihim oldu.




Roman Koridor Yayınları Tarafından 2011 yılında Kollarımdaki Yabancı ismiyle yukarıdaki kapakla raflarda yerini aldı. Yazar Tracy Anne Warren tarafından Mart 2006'da The Husband Trap (Koca Tuzağı) ismiyle aşağıdaki kapakla yayınlandı. Gördüğünüz gibi kapak değişse bile kapağın üzerinde yazan yazılara kadar aslına sadık kalınıyor.



Romanın Konusu

Violet Brantford hayatı boyunca kendini hep Raeburn Dükü Adrian Winter'ın arzulu kollarında hayal etmiştir. Oysaki Dük, Violet'in şen şakrak, toplum önünde daha gösterişli tıpatıp ikizi Jeannette ile evlilik hazırlığı içindedir. Ancak Jeannette düğün törenine yalnızca dakikalar kala hayatını dükle birleştirme kararından vazgeçer. Dudu dilli Violet çok geçmeden kendini beyazlar içinde bulur; kardeşinin yerini almıştır. Kısa sürede cemiyet içinde parmakla gösterilen bir hanımefendi olan Violet hayal bile edemeyeceği fantezileri yaşarken gerçek kimliğini bir sır gibi saklamaya devam eder.

Adrian ise kendi düşüncesine göre ne yaptığının farkındadır. Her ne kadar Jeannette bencil ve aklı havada olsa da Winter ismini taşıyacak mükemmel bir eş görüntüsü çizmektedir. Fakat dünyalar tatlısı masum eşi onu her defasında şaşırtmakta ve mantık evliliğine dair beklentilerini kökünden değiştirmektedir. Planda yokken Dük'ün içine tarifsiz bir aşk ateşi düşer.


Romanı yorumlamaya gelince. Birbirine tıpatıp benzeyen ikiz kardeşler Violet ve Rose'un oyunları en başta beni sinir etse de sonra şunu düşündüm. Aşk için neleri göze alabilirsin ve sınırını  çizebilir misin? İşte kitabımızın bayan karakteri Violet aşk için herşeyi göze alabilecek kadar gözü kararmış durumda. 

İkiz kardeş Rose ise bencillikte sınır tanımayan, şımartılmış ve istediğini zahmete girmeden elde etmeye alışmış biri. Bu sebeple onun için istediğini elde etmek daha önemli. Düğünden birkaç saat önce evlenmekten cayınca hem kendini hemde kardeşini kaderin bilinmez kollarına atıyor.

Erkek karakterimiz Adrian ise bir dük. Başarılı, yakışıklı ve mevki sahibi. İstediği şey güzel ve hoş görünen, toplum içerisinde ona yakışacak, mutlu etmese bile en azından ona katkı sağlayacak biriyle evlenmeyi tercih ediyor. Bu yüzden de ikizlerden içine kapanık iki üç kelime edemeyen Violet yerine Rose'u tercih ediyor.

Yada o öyle zannediyor. Aslında kitap hakkında daha çok şey yazmak istiyorum ama fark ettiğiniz üzere fazla detaya girmeyi sevmiyorum ben. Bu yüzden kitabın güzel ve kafa yormayan, duygulara ve hislere hitap eden, güzel bir kurgu ve karakterler etrafında ilerleyen bir kitap olduğunu bilmeniz yeter. Bu kadar güzel özellikleri bir arada içeren kitabı okumanızı da tavsiye etmek düşer bana :)  

Kitap hakkında araştırma yaparken, bu romanın üç kitaptan oluşan serinin birinci kitabı olduğunu farkettim. Yayınevi tarafından devamı yayınlandımı acaba diye kontrol edince Şubat ayında diğer ikiz Jeannette Rose'un hikayesinin anlatıldığı Gül ve Diken isimli kitabın raflarda yer aldığını öğrendim. Fiyatı düştüğünde alıncak kitaplar listeme çoktan ekledim bile :)


Puan: 10 / 8

CarrefourSA Kitap Şenliği

Cumartesi günü Sefaköy'deki ArmoniPark AVM'ye gittim. Kaç yıl oldu açılalı gitmek için hiç fırsatım olmamıştı. Halbuki bana yakın bir AVM ama ne bilim işte gitmedim. ArmoniPark'ın içinde CarrefourSA varmış bir girip gezeyim dedim. Amacım aslında ramen bulmaktı. Ama neye niyet neye kısmet derler ya işte tam öyle oldu.


Yukarıdaki fotoğrafta gördüğünüz kitapları ne zamandır almak istiyordum. Takip edenler bilir ben eski İngiltere, İskoçya ve İrlanda'da geçen tarihsel aşk romanları diğer bir değişle 'historical romance' romanlarına bayılırım. Koridor Yayınlarının 2010-2011 yılında basarak yayınladığı bu kitapları almayı çok istiyordum. Kısmet işte. Yalnız CarrefourSA'da kampanya var. Birçok kitap 6,90 TL'ye satılıyor. Daha bir sürü kitap vardı ama benim param ancak bunlara yetti.

Kitapları alırken biraz tereddüte düşmüştüm fiyat bakımından. Daha ucuzunu bulabilir miyim düşüncesi geldi aklıma. Ama iyi ki de almışım. Aşağıda göreceğiniz gibi en karlısı CarrefourSA'nın fiyatları. Benim bildiğim en karlı üç internet satışı olan siteyle kıyaslama yaptım.

Baskı Yılı: 2011
Koridor Yayıncılık Fiyatı: 16.00 TL
CarrefourSA Fiyatı: 6.90 TL
Okuoku.com Fiyatı: 10.40 TL
Yenisayfa.com Fiyatı: 10.40 TL
D&R Fiyatı: 11.99 TL

Baskı Yılı: 2011
Koridor Yayıncılık Fiyatı: 16.00 TL
CarrefourSA Fiyatı: 6.90 TL
Okuoku.com Fiyatı: 10.40 TL
Yenisayfa.com Fiyatı: 10.40 TL
D&R Fiyatı: 11.99 TL

Baskı Yılı: 2010
Koridor Yayıncılık Fiyatı: 17.00 TL
CarrefourSA Fiyatı: 6.90 TL
Okuoku.com Fiyatı: 11.05 TL
Yenisayfa.com Fiyatı: 11.05 TL
D&R Fiyatı: 12.49 TL

Baskı Yılı: 2010
Koridor Yayıncılık Fiyatı: 14.00 TL
CarrefourSA Fiyatı: 6.90 TL
Okuoku.com Fiyatı: 9.10 TL
Yenisayfa.com Fiyatı: 9.09 TL
D&R Fiyatı: 10.49 TL

Baskı Yılı: 2011
Koridor Yayıncılık Fiyatı: 17.00 TL
CarrefourSA Fiyatı: 6.90 TL
Okuoku.com Fiyatı: 11.05 TL
Yenisayfa.com Fiyatı: 11.05 TL
D&R Fiyatı: 12.49 TL

Baskı Yılı: 2010
Koridor Yayıncılık Fiyatı: 17.00 TL
CarrefourSA Fiyatı: 6.90 TL
Okuoku.com Fiyatı: 11.05 TL
Yenisayfa.com Fiyatı: 11.05 TL
D&R Fiyatı: 12.49 TL

Gördüğünüz gibi karınız açıkça ortada. Ben fiyatları bugünün fiyatlarına göre karşılaştırdım. Ayrıca benim bu kitapları seçtiğim sepette diğer roman türleri ve dünya klasikleri de vardı. Eminim zevkinize uygun bir şeyler bulabilirsiniz. 

Bol kitaplı günler dilerim.