Bayram Cigerli Blog

Bigger İnfo Center and Archive
  • Herşey Dahil Sadece 350 Tl'ye Web Site Sahibi Ol

    Hızlı ve kolay bir şekilde sende web site sahibi olmak istiyorsan tek yapman gereken sitenin aşağısında bulunan iletişim formu üzerinden gerekli bilgileri girmen. Hepsi bu kadar.

  • Web Siteye Reklam Ver

    Sende web sitemize reklam vermek veya ilan vermek istiyorsan. Tek yapman gereken sitenin en altında bulunan yere iletişim bilgilerini girmen yeterli olacaktır. Ekip arkadaşlarımız siziznle iletişime gececektir.

  • Web Sitemizin Yazarı Editörü OL

    Sende kalemine güveniyorsan web sitemizde bir şeyler paylaşmak yazmak istiyorsan siteinin en aşağısında bulunan iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime gecebilirisni

CarresourSA etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
CarresourSA etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Maskesiz ~ Monica McCarty

Carrefourdan aldığım kitapları hala okumayı bitiremedim. 22 şubatta okuduğum ve heyecanla sizlerle paylaştığım yazarın ilk kitabı Asi'den burada bahsetmiştim. Hatta Maskesiz kitabını da tesadüf ederi satın aldığımı ve ilk birkaç sayfayı heyecanla okumaya başladığımdan da bahsetmiştim.

Ancak şöyle de bir gerçek var ortada; iki günde bitirdiğim Asi romanından sonra Maskesiz romanı adeta elimde süründü. Sebeplerine, nedenlerine geçmeden önce romanın detaylarından ve karakterlerinden bahsedelim.



Kitap Koridor Yayınları tarafından 2011/Şubat ayında Maskesiz ismiyle yukarıdaki kapakla raflarda yerini aldı. Yazar Monica McCarty tarafından 2007/Ağustos ayında Highlander Unmasked adıyla aşağıdaki kapakla yayınlandı.



Koridor Yayınlarının kapak seçimi ve tasarımları beni her zaman memnun ediyor. Bu kitapta da tasarım değişse de konunun özüne sadık kalınmış. Kapaktaki yazılar bile değiştirilmeden aynen kullanılmış. Diğer yayınevlerinin de böyle duyarlı olmalarını isterim.

Kitabın Konusu:

Yiğit görüntüsü, korku uyandıran şöhreti ve dillere destan dövüş becerileri Alex MacLeod’un kaya kadar sert bir paralı asker rolüne bürünmesi için biçilmez bir kaftandı. Klanını korumak için bu gizli görevi üstlenen Alex, asıl amacını kimseye belli etmeyeceğine dair yemin etmişti. Ancak bu cesur girişimi, bizzat haydutların elinden kurtardığı güzel bir kadın tarafından tehdit edilir; bu masum meleğin bir anda planlarını tehlikeye atacağı aklının ucundan bile geçmemektedir. 


Meg Mackinnon onu koruyacak ve klanını ayakta tutacak güçlü bir eş arayışı içindeydi; ta ki bir gece yarısı delici mavi gözleri ve toy şehvetiyle karşısında onu görüp soluksuz kalacağı ana dek. Alex hiç sadakati olmayan bir paralı asker gibi davranır, ancak hiç de öyle değildir. Meg, ateşe doğru yürüdüğünden habersiz, onun tüm karanlık yönlerini keşfetmeye çalışır ve tehlikenin boyutları giderek artar, özellikle de bir İskoç erkeğinin maskesini indirmeye cesaret edecek bir kadın için. 

Alex MacLeod: Asi romanında karşımıza çıkan toy delikanlıyı artık yetişkin bir savaşçı olarak görüyoruz. Buradaki 'yetişkin' gerçek anlamda kullanıldı :D Demek istediğim karşımızda yine çelikten kaslarla örülü, devasa irilikte, yakışıklı mı yakışıklı bir İskoç cengaveri var. Klanı ve ülkesinin geleceği için çok gizli bir görevde iken zor durumda kalan Meg MacKinnon adlı meraklı melahat, gerizekalıdan hallice kızı kurtarınca, hem klanın hemde ülkenin geleceği sallantıya girer :D euheuhe

Meg MacKinnon: Babasının uzun süren rahatsızlığında klanın yönetimini saman altında yürüten kendince akıllı bir kızcağız :D Gerizekalı -gerçekten- abisinin klanın başına geçmesi için onunla evlenecek güçlü kuvvetli bir damada ihtiyacı var. Bu yüzden damat avlamak için kralın sarayına yolculuğa gidiyor. Yolda düştükleri tuzaktan onları kurtaran Alex'ten ilk görüşte etkilenen Meg, sarayda onunla karşılaşınca vatan millet banane, ben herşeyi öğrenmeliyim kılıklarıyla biricik Alex'imize hayatı dar ediyor euheuhe (sanki taraflı bir anlatım oldu bu :D )

Şimdi gelelim benim kitabı neden ve niçin sevmediğime. Öncelikle kitap şahane ve güzel başlıyor. Heyecanla ilk 20-30 sayfayı nasıl olduğunu anlamadan okuyorsunuz. Ancak zaten asıl meselede oradan sonra başlıyor. Yazarın ilk kitabında ana karakterler arasında yarattığı mükemmel kimya ve duygusallığı, ister istemez bu kitapta da arıyor okuyucu. 

Kitap İskoçya arazilerinde başlıyor, geri kalan %80'lik bölüm ise kralın sarayında baş kahramanımız Alex'in, meraklı melahat kılıklı Meg'den sırlarını saklamaya çalışmasını seyretmekle geçiyor. Karakterler arasındaki kimya, diyaloglar ve iletişim hoşuma gitmedi. Biraz zorlama olması ve kitaba dönemin siyasi olayların da dahil olması okuyucuyu sıkıyor açıkçası. 

Benim seri kitaplarda en sevdiğim özellik, diğer karakterlerin romanlarda ziyaretlerde bulunması. Asi romanımızın kahramanları Isabel ve Rory, Maskesiz romanına belki birkaç satırla misafir oluyorlar. İnsan biraz daha görmeyi en azından diyaloglarla katılmalarını bekliyor. 

Kitap çok kötüydü diyemem. Ama ben Asi romanını çok severek ve beğenerek okuduktan hemen sonra Maskesiz'e başlayınca, biraz hayal kırıklığı yaşadım doğrusu. Ama yine de kitap için ortalama üstü diyebilirim. Özellikle yazarın kitap sonlarında bahsettiği 'gerçekliğe' dayanan karakter açıklamaları çok güzel. Yazar Monica McCarty yaptığı araştırmalara dayanarak o tarihte yaşamış gerçek klanlar ve gerçek insanların soy ağaçlarına, dönem olaylarını güzel bir hikaye, kurgu oluşturar romanlaştırıyor. Çok beğendiğim ve çok hoşuma giden güzel bir detay.

Puan: 10/7



MacLeods of Skye Üçlemesi:

1- Asi 

Keyifli okumalar.. 

Asi ~ Monica McCarty

Carrefourdan aldığım kitaplardan üçüncüsünü dün bitirdim. Yazmak için fırsat yaratmak için elimden geleni yaptım. Çünkü bu kitaba tek kelimeyle BAYILDIM! Bilindiği üzere ben fanatik bir Judith McNaught hayranıyımdır. Tüm kitaplarını okuyup, kitaplığımda arşivledim. Yine bilindiği gibi eski İngiltere ve İskoçya zamanlarında geçen romanlara ayrı bir düşkünlüğüm vardır. 

Judith McNaught'un kalemini bu konuda, yani dönem romanları bakımından her zaman rakipsiz görmüşümdür. Yazarın ilk romanı Düşler Krallığı için 'yazar daha iyisini yazana kadar rakipsiz' demişliğim bile vardır. Tabii bu kelimeleri okumuş olduğum 50 kadar dönem romanına dayanarak söylüyordum. Düne kadar iyi, orta karar ve hatta bazen başarılı olduğunu düşündüğüm birçok roman okudum. Ama hepsi için genel kanaatim, Düşler Krallığı'nın yanından bile geçmez şeklindeydi.

Anladığınız üzere artık geçmiş zaman kipleri kullanıyorum. Çünkü Monica McCarty tarafından yazılmış olan Asi isimli roman tüm düşüncelerimi yerle bir etti. Roman, rakipsiz gördüğüm Düşler Krallığı kadar başarılı, hatta romanın birçok yerinde ondan bile daha iyi. İşte bu yüzden bu roman için tereddütsüz olarak 'Mutlaka Okuyunuz!' sözlerini söyleyebiliyorum. 

Bu kadar övdükten ve gerektiği gibi tavsiye ettikten sonra romandan bahsedelim.



Kitap Koridor Yayınları tarafından Ekim/2010 yılında Asi ismiyle yukarıdaki kapakla raflarda yerini aldı. Yazar Monica McCarty tarafından Temmuz/2007 yılında Highlander Untamed adıyla aşağıdaki kapakla yayınlandı.



Gördüğünüz gibi yayınevi kapağı değiştirse de romanın konu ve temasına sadık kalarak uygun bir tasarım tercih etmiş. Çok başarılı.

Kitabın Konusu:

Onu kendine aşık etmek için yalnızca bir yılı vardır... Isabel MacDonald, amansız kavgaya bir son vermek için klanının en azılı düşmanı Rory MacLeod ile nişanlanmayı kabul eder. Ancak nişan onun kaleye – ve biraz tahrikle kalbine – girişini kolaylaştırmak için bir paravandır. Ne var ki haince planları hayranlık duyduğu her şeye sahip güçlü ve korkusuz bir Highland reisi olan Rory tarafından sınanır. Şimdi Isabel hep hayal ettiği mutluluğu, tam da ihanet etmesi gereken adamda bulmuş ve ihtirasın, intikamdan çok daha tehlikeli olabileceğini görmüştür.

Dostların yakınında olsun ama düşmanların daha da yakında... Rory’nin MacLeod klanının reisi olarak görevi açık ve nettir: Kralın emrine itaat edip MacDonald’ların kızı ile evlenmek – şartları ise kendisi belirleyecektir. Rory nişanın yalnızca bir yıl sürmesine karar verip kızı ailesine teslim ettikten sonra başka biriyle evlilik yapmayı planlar. Fakat bu baştan çıkarıcı güzellikteki kadının, onun çelik gibi dirayetine meydan okuyacağını ve sert görünüşünün altında içten içe kaynayan dizginlenmemiş ihtirası ortaya çıkaracağını tahmin edemez. 

Kitabın konusundan da anlaşılacağı üzere ortada şahane bir adam, şahane güzel bir kadın ve bir ihanet var. Ancak yazar o kadar güzel bir hikaye kurgusu yazmış ve karakterleri o kadar şahane anlatmış ki, yemeden içmeden kitabı okumak geldi içimden. Karakterlere göz atalım;

Rory MacLeod: MacLeod klanının reisi. Reis dediysek öyle böyle değil yani tam bir reis. Yazarın bakış açısıyla söylemek gerekirse; tüm vücudu demirden kaslarla örülü, devasa irilikte, koskocaman kılıcı tüy misali savuracak kadar kuvvetli, mavi gözlü ve arzulu bir klan reisi. Klanı için herşeyi feda edecek kadar sert bir adam. İsabel'i şiddetle istemesi, arzulaması bile çelik gibi iradesini eritemez. Tabii bir yere kadar çelik dediysek taş demedik herhalde :) 

İsabel MacDonald: Klanının geleceğini kurtarmak adına hain dayısının planına alet olmayı kabul ediyor. Görür görmez adamda çarpılmış etkisi yaratacak kadar güzel ve cesaretli bir kadın. Amacı dayısının istediği şeyi yaparken Rory'i kendine aşık etmek. Ancak planlarda yer almayan birşey var; vücudu çelikten kaslarla örülü şahane yakışıklı bir klan reisi. ^^

İşte kitabımızın konusu ana karakterlerimizin etrafında dönerken, biz okuyucu ise yazar Monica McCarty'nin her fırsatta değindiği, Rory MacLeod'un çelikten kaslarla örülü vücudunun detaylarını okuyoruz. Şikayet ettiğimi söylemiyorum, aksine yazar o kadar başarılı bir şekilde anlatıyor ki sizde İsabel'le beraber hayran hayran Rory'nın kaslarını süzerken buluyorsunuz kendinizi. Hele kitapta bir yerde 'Rory inatla kollarını göğsünde kavuşturdu' diyordu. Hem İsabel hemde okuyucu hayranlıkla şişen kol pazularına bakar buluyor kendini :) ^^ 

Yani demek istediğim yazar inanılmaz şahane anlatmış karakterleri. Tabii bu kadın karakterimiz için de geçerli. Ancak ben bir bayan okuyucu olarak dikkatimi başka şeylere odakladım. Mesela Rory'nin çelikten örülü karın kaslarına :D Eehuehue anlatmaya başladığımdan beri kaç kez 'çelikten örülü kaslar' ifadesini kullandım acaba :)))

Sözün özü ve kısacası; mutlaka ama mutlaka okumanızı tavsiye edeceğim bir roman. Ayrıca yazarı da sıkı takibe aldığımı söylemeliyim. Akşam yaşadığım büyük mutluluğu da sizlerle paylaşayım. Carrefourdan altı adet kitap almıştım. Tesadüf eseri Koridor Yayınları tarafından Asi romanında Rory'nin erkek kardeşi Alex MacLeod'un hikayesinin anlatıldığı Maskesiz romanını da almışım. Fark edince o kadar mutlu oldum ki anlatamam. Gecenin bir köründe hemen birkaç sayfayı okudum. Aklımda kalan; Alex'in sırtında asılı olan kılıcını çekerken kol pazularının nasıl olduğunu anlatılması :D İlgi çekici euheuehue

Araştırmama göre MacLeod klanını anlatan seri yazar tarafından üç kitap olarak yazılmış. Koridor Yayınları kitap sıralamasına sadık kalarak bu üç kitabı da yayınlamış. Rory ve Alex'in kitapları elimde mevcut. En kısa zamanda Fiona Macleod'un hikayesinin anlatıldığı Kır Zincirlerini romanını da almak istiyorum. 

Beklemede kalın. Yeni romanlarla ve anlatımlarla tekrar döneceğim :)


MacLeods of Skye Üçlemesi:

1- Asi 

Keyifli okumalar.. 

CarrefourSA Kitap Şenliği

Cumartesi günü Sefaköy'deki ArmoniPark AVM'ye gittim. Kaç yıl oldu açılalı gitmek için hiç fırsatım olmamıştı. Halbuki bana yakın bir AVM ama ne bilim işte gitmedim. ArmoniPark'ın içinde CarrefourSA varmış bir girip gezeyim dedim. Amacım aslında ramen bulmaktı. Ama neye niyet neye kısmet derler ya işte tam öyle oldu.


Yukarıdaki fotoğrafta gördüğünüz kitapları ne zamandır almak istiyordum. Takip edenler bilir ben eski İngiltere, İskoçya ve İrlanda'da geçen tarihsel aşk romanları diğer bir değişle 'historical romance' romanlarına bayılırım. Koridor Yayınlarının 2010-2011 yılında basarak yayınladığı bu kitapları almayı çok istiyordum. Kısmet işte. Yalnız CarrefourSA'da kampanya var. Birçok kitap 6,90 TL'ye satılıyor. Daha bir sürü kitap vardı ama benim param ancak bunlara yetti.

Kitapları alırken biraz tereddüte düşmüştüm fiyat bakımından. Daha ucuzunu bulabilir miyim düşüncesi geldi aklıma. Ama iyi ki de almışım. Aşağıda göreceğiniz gibi en karlısı CarrefourSA'nın fiyatları. Benim bildiğim en karlı üç internet satışı olan siteyle kıyaslama yaptım.

Baskı Yılı: 2011
Koridor Yayıncılık Fiyatı: 16.00 TL
CarrefourSA Fiyatı: 6.90 TL
Okuoku.com Fiyatı: 10.40 TL
Yenisayfa.com Fiyatı: 10.40 TL
D&R Fiyatı: 11.99 TL

Baskı Yılı: 2011
Koridor Yayıncılık Fiyatı: 16.00 TL
CarrefourSA Fiyatı: 6.90 TL
Okuoku.com Fiyatı: 10.40 TL
Yenisayfa.com Fiyatı: 10.40 TL
D&R Fiyatı: 11.99 TL

Baskı Yılı: 2010
Koridor Yayıncılık Fiyatı: 17.00 TL
CarrefourSA Fiyatı: 6.90 TL
Okuoku.com Fiyatı: 11.05 TL
Yenisayfa.com Fiyatı: 11.05 TL
D&R Fiyatı: 12.49 TL

Baskı Yılı: 2010
Koridor Yayıncılık Fiyatı: 14.00 TL
CarrefourSA Fiyatı: 6.90 TL
Okuoku.com Fiyatı: 9.10 TL
Yenisayfa.com Fiyatı: 9.09 TL
D&R Fiyatı: 10.49 TL

Baskı Yılı: 2011
Koridor Yayıncılık Fiyatı: 17.00 TL
CarrefourSA Fiyatı: 6.90 TL
Okuoku.com Fiyatı: 11.05 TL
Yenisayfa.com Fiyatı: 11.05 TL
D&R Fiyatı: 12.49 TL

Baskı Yılı: 2010
Koridor Yayıncılık Fiyatı: 17.00 TL
CarrefourSA Fiyatı: 6.90 TL
Okuoku.com Fiyatı: 11.05 TL
Yenisayfa.com Fiyatı: 11.05 TL
D&R Fiyatı: 12.49 TL

Gördüğünüz gibi karınız açıkça ortada. Ben fiyatları bugünün fiyatlarına göre karşılaştırdım. Ayrıca benim bu kitapları seçtiğim sepette diğer roman türleri ve dünya klasikleri de vardı. Eminim zevkinize uygun bir şeyler bulabilirsiniz. 

Bol kitaplı günler dilerim.