Bayram Cigerli Blog

Bigger İnfo Center and Archive

Berat Albayrak ve Ekonomi


HAZİNE ve Maliye Bakanı Berat Albayrak çok önemli bir açıklama yaptı. Vurguladığı kavramlar, milli ve milletlerarası piyasalarda Türkiye’nin ekonomi yönetimi hakkında oluşan tereddütleri gidermeye yönelikti.

Doların 4.9’u gördüğü gecenin sabahında AA’ya açıklama yapması da bunu doğruluyor.

 

EKONOMİDE ÖNCELİKLER?

Sayın Albayrak AA muhabirinin faize ilişkin sorusuna “Bizim bu dönemde temel önceliğimiz enflasyonun düşürülmesi olacaktır, enflasyonla mücadele öncelikli alanların başında geliyor” diye cevap verdi.

Diğer bir vurgusu “ekonomide dengelenme” kavramıdır.

2017 yılında “hızlı kredi büyümelerinin görüldüğünü” hatırlatan Albayrak, yeni dönemde “enflasyon ve cari dengede iyileşmeye yönelik” politikalara öncelik vereceklerini söyledi.

Gerçekten son yıllarda ve özellikle 2017 ile 2018’in seçim arifesinde hükümet tüketimi körüklemiş, “Kredi Garanti Fonu”ile piyasalara 261 milyar lira sürmüştü.

Üretim artışı olmadan bunun yapılması büyümeyi yüzde 7’ye taşıdı, seçim kazandırdı ama enflasyonu ve cari açığı büyüttü; döviz aldı başını gitti.

Şimdi Albayrak “enflasyon ve cari dengede iyileşme” vurgusu yapıyor.

Bakan Albayrak’ın sözleri ekonomik rasyonalizmin ifadesidir. Babacan, Şimşek veya Ağbal olsaydı onlar da bunu söylerdi.

 

MERKEZ BANKASI

Daha önemlisi Merkez Bankası (MB) hakkındaki beyanlarıdır:

“MB bağımsız bir kurum olarak, ekonominin gerçekleri ve piyasa koşulları neyi gerektiriyorsa onu yapacak... MB’nin bağımsızlığının ve karar alma mekanizmalarının spekülasyonlara konu edilmesi kabul edilmez... Hiç olmadığı kadar etkin bir MB, yeni dönem politikalarımızın temel hedefleri arasında yer alacak.”

MB’nin bağımsızlığı hakkında oluşan şüpheler ve MB’nin çekingenliği piyasalarda çok konuşulan ve güven sarsan bir husustur. Bakan, bunu gidermek istiyor; ekonomik rasyonalizmi seslendiriyor.

Kişi odaklı değil kurum ve kural odaklı düşündüğümü belirtmek için 7 yıl önceki bir yazımdan şu alıntıyı yapıyorum:

“Liberal iktisatta MB’lerin bağımsızlığı felsefi bir ilkeye dayanır: Friedrich von Hayek’in deyimiyle, ‘bir gücü sınırlayamazsak o gücün kötüye kullanımını da önleyemeyiz’. Prof. Vural Savaş da ‘Anayasal İktisat’ adlı eserinde bu konuyu çok iyi anlatır... Demokrasilerde seçilmiş iktidarları anayasa ve kanunlarla nasıl sınırlıyorsak, Merkez Bankası’nın bağımsızlığı ile de sınırlamak gerekir; siyasi sıkıntılardan, siyasi beklenti ve çalkantılardan etkilenmeksizin kararlar alabilmesi için...” (Milliyet, 18 Nisan 2011)

 

DIŞ KAYNAK

Ekonomimize dış güçlerin saldırısı söyleminin aksine, Bakan Albayrak “uluslararası finansal piyasalardaki tüm aktörler ve paydaşlarla beraber işbirliği içinde çalışarak Türkiye’ye dış kaynak giriş miktarını ve kaynak çeşitliliğini arttıracaklarını” da söyledi.

Mehmet Şimşek de son tweet’inde “+dış kaynak” vurgusu yapmıştı. Bakan Albayrak, görevi devralırken “Doğudan batıya kadar tüm küresel finansal sistemle çok daha entegre ve güçlü bir ilişki dönemine gireceğiz” demişti.

Evet, dış güçler falan diye komplo teorilerine gerek yok; Türkiye’nin sermaye girişine acil ihtiyacı var. Bunun da yolu ekonomik rasyonalizm ve hukuk devleti konularında yeniden güven yaratabilmektir.

Tabii söylemek yetmez, Albayrak’ın söyledikleri hayata geçirilirse mutlaka etkili olur, Türkiye’nin ihtiyacı budur

Share

Related Posts:

  • Üç Türkiye Kavga Ediyor SEÇİMLERDE sürekli ortaya çıkan bir gerçek var: Coğrafi ve toplumsal gelişmişlik göstergeleri; mesela eğitim, kentlileşme, girişimcilik gibi veriler yükseldikçe AK Parti’nin oy oranı azalıyor, bu göstergeler azaldıkça AK Part… Read More
  • Tarih Savaşı Gerçek ve Resmi TÜRKİYE’NİN iki yakası arasındaki hastalıklı savaşın alanlarından biri tarihtir. Bir “resmi tarih” vardır, bir de “öbür resmi tarih” geliştiriliyor.İşte, Şevki Yılmaz, 1930 yılında Merkez Bankası’nın kuruluşundaki “Yahudi oyu… Read More
  • İktidarın Seçim Bildirisi Ne? ADALET ve Kalkınma Partisi’nin 2011 ve 2018 seçim bildirilerini karşılaştırmak bu partide devam eden ve değişen politikaları görmek bakımından önemlidir.Devamlılık gösteren husus, kalkınma, güçlü millet olma hırsıdır; rasyone… Read More
  • Muhalefetin Seçim Bildirisi Ne 2018 seçimlerinin bir özelliği eski ideolojik kalıpların aşılmış olmasıdır. Bütün partiler iktisadi popülizm yapıyor ama çok şükür artık türban, irtica, laiklik kavramları üzerinden kavga edilmiyor.Bazen iktidar partisi “eski… Read More
  • Demokrasinin Sonu mu Geliyor? OTORİTER popülist hareketlerin bütün dünyada güçlenmesi özgürlükçü demokrasinin geleceği hakkında kuşkular yaratıyor.Ronald Inglehart, Foreign Affairs’taki makalesinde, Batı demokrasilerinde otoriter popülist partilerin aldığ… Read More

0 Comments:

Yorum Gönder