İKLİM ELEMANLARI: SICAKLIK , SICAKLIĞIN DAĞILIŞINDA ETKİLİ OLAN FAKTÖRLER, YERYÜZÜNDE SICAKLIĞIN DAĞILIŞI LİSE 9.SINIF COĞRAFYA KİTABI LİSE 1.SINIF
İKLİM ELEMANLARI
İklimi oluşturan hava etkenlerine iklim elemanları adı verilir. İklimi elemanları üç başlık altında toplanabilir. Bunlar;
A.Sıcaklık,
B.Basınç ve rüzgârlar,
C.Nemlilik ve yağıştır.
Atmosferde gerçekleşen hava olaylarını güneşten gelen enerji belirler. Güneşten gelen enerji sıcaklığı etkiler. Sıcaklık ise; diğer iklim elemanlarının (basınç, rüzgarlar, nemlilik ve yağış) oluşum ve dağılışını kontrol eder.
SICAKLIK
İklim elemanlarının en önemlisi olan sıcaklık, diğer iklim elemanları temelden etkilemektedir. Örneğin yağışın oluşabilmesi için yeryüzündeki suların buharlaşıp yükselmesi ve yoğunlaşması, sıcaklığa bağlıdır.
Basınç ve rüzgarlar da sıcaklığın kontrolü altındadır. Havanın ısınıp yükselmesiyle alçak basınç alanları; soğuyup alçalmasıyla da yüksek basınç alanları oluşur. Oluşan iki farklı basınç merkezi arasındaki hava akımı da rüzgarı oluşturur.Yerin ve atmosferin ısısının kaynağı güneştir.Güneşten gelen ışınlar yerden yansıyarak yerden başlayarak yukarıya doğru atmosferi ısıtır.
***Atmosfer yerden yansıyan ışınlarla ısındığı için alt katları sıcak üst katları soğuktur.Yükseldikçe sıcaklık her 200 metrede 1 derece azalır.
Hava olaylarının oluştuğu ortam atmosferdir. Bu ortamın harekete geçmesini sağlayan temel güç ise sıcaklıktır.En önemli iklim elemanıdır. Diğer iklim olaylarının da oluşmasında sıcaklık etkilidir.
SICAKLIĞIN DAĞILIŞINI ETKİ EDEN FAKTÖRLER
SICAKLIK ETMENLERİ
1)Güneşe Bağlı Faktörler (Dünya’nın Yörüngesinin Etkisi, Güneş Etkisi)
2)Dünyanın Şekli( enlem etkisi )
3)Dünya’nın Günlük Hareketleri
4)Dünya’nın Yıllık Hareketi Ve Eksen Eğikliği (Mevsimlerin etkisi)
5)Yer şekillerinin etkisi
a)Yükselti etkisi
b)Dağ doğrultusunun (vadi ve ovaların uzanışı) etkisi
c)Çanak alanların etkisi
6)Atmosfer’in Nem Derecesi
7)Kara ve Denizlerin Etkisi
8)Bakı Ve Eğim
9)Okyanus Akıntıları
10)Rüzgarın Etkisi
11)Bitki Örtüsünün Etkisi
12)Diğer etkiler
1)Güneşe Bağlı Faktörler (Dünya’nın Yörüngesinin Etkisi, Güneş Etkisi):Yeryüzüne güneşten gelen enerji solar konstant ile belirlenir.Atmosferin üst sınırında 1 cm kareye dakikada gelen kalori miktarına solar konstant yani güneş sabitesi denir.
Güneş sabitesi dünyanın güneşe yaklaşıp uzaklaşmasıyla değişir.Dünya güneşe en yakın olduğu 30 Ocak günü güneş sabitesi artar, en uzak olduğu 4 Temmuz tarihinde güneş sabitesi azalır.Dünya güneşten gelen enerjiden tam olarak yararlanamaz.Bu enerjinin %33′ü bulutlardan ve atmosferden uzaya geri yansır.Buna albedo denir, geri kalan enerji ise yer atmosferinin ısıtılmasına ve aydınlatılmasına yarar.
***Güneş değişken bir yıldızdır. Etkinliği her 11 yılda bir en üst düzeye ulaşır. Etkinlik döneminde Güneş yüzeyinde patlamalar sonucu lekeler oluşur. Bu dönemde Dünya sıcaklığında artış olur.
2)Dünyanın Şekli( enlem etkisi ): Dünya geoid şekle sahip olduğundan, güneş ışınlarının dik ve dike yakın geldiği Ekvator ve çevresindeki noktalarda ısınma daha çok olur. Ekvator’dan kutuplara doğru gidildikçe Güneş ışınlarının gelme açıları küçüldüğü için aynı ışın demetinin düştüğü alan genişleyeceğinden, ısınma bu alanlarda daha az olur. Ekvator’dan kutuplara doğru sıcaklığın değişmesi olayına enlem etkisi adı da verilmektedir.
Güneş ışınlarının geliş açısı enleme göre değişir.Ekvator çevresine dik ve dike yakın açıyla, kutuplar çevresine eğik açıyla gelir. Bu nedenle ekvatordan kutuplara doğru sıcaklık azalır.Bu nedenle;
Ekvator çevresinden gelen rüzgarlar sıcaklığı artırırken , kutup bölgesinden gelenler sıcaklığı düşürür.Kutuplara yakın yerden gelen okyanus akıntıları soğuk iken, Ekvatora yakın yerden gelenler sıcak su akıntısı şeklindedir.
Denizlerin sıcaklığı ve tuzluluğu kutuplara doğru azalır.Tarımın yükselti sınırı, Toktağan kar sınırı (Daimi kar sınırı), Orman üst sınırı kutuplara doğru azalır.
Akarsuların donma süresi kutuplara doğru uzar.Bitki örtüsü aralıksız kuşaklar oluşturur.
3)Dünya’nın Günlük Hareketleri:Dünya kendi ekseni etrafında dönerken gece ve gündüzler oluşur. Gündüz ısınan yeryüzü, gece ise ısı kaybeder. Ayrıca enleme göre güneş ışınları sabah vakti dar açıyla geldiğinden ısıtma gücü azdır, öğlene doğru ışınların geldiği açı giderek dikleştiği için ısıtma gücü artar, akşama doğru bu açı giderek tekrar daralır ve ısıtma gücü azalır. Bu durum, gün içinde sıcaklığın farklılaşmasına neden olur.
Güneş ışınlarının düşme açısı günün saatine göre değişir.Sabah ve akşam saatlerinde ışınlar yatık düşer ve atmosferde daha uzun yol (tutulma fazla) geçerek gelirler.Bu yüzden bu saatlerde sıcaklık azdır.Öğle saatlerinde ışınlar dik düşer ve atmosferde daha kısa yol izleyerek gelir sıcaklık yüksektir.Ancak en yüksek sıcaklık Güneş ışınlarının en dik geldiği 12’de ölçülmez.En yüksek sıcaklık enerji birikiminin en yüksek olduğu öğleden sonra (13 – 14) ölçülür.En düşük sıcaklıkta sıcaklık kaybının en fazla olduğu an ise Güneş’in doğuş anıdır. (05-06).Çünkü gün boyunca ısınan yeryüzü gece boyunca sıcaklık kaybeder.
4)Dünya’nın Yıllık Hareketi Ve Eksen Eğikliği (Mevsimlerin etkisi) :Dünya’nın, Güneş çevresindeki hareketi ve ekseninin eğik oluşu nedeniyle güneş ışınlarının bir yere değme açısı yıl boyunca değişiklikler gösterir. Bu değişik açılar aynı yerin aldığı enerji miktarının mevsimlere göre farklılaşmasını sağlar. Ayrıca, kuzey ve güney yarım kürelerde aynı anda farklı sıcaklıklar ve mevsimler oluşur.
Yer ekseninin sağa doğru 23 derece 27 dakika eğik olması Dünya’nın Güneş’e karşı konumunun değişmesine neden olur.Bu nedenle Güneş ışınları 21 Haziran’da K.Y.K , 21 Aralık’ ta G.Y.K dik düşer.Dolayısıyla yarım kürelerde farklı mevsimler ve farklı sıcaklıklar görülür.Ayrıca sıcaklık gecikmesinden dolayı K.Y.K’da en sıcak aylar karalarda Temmuz Ağustos,denizlerde eylüldür. G.Y.K’ den sıcak aylar karalarda Ocak ve Şubat’tır,Denizlerde mart ayıdır.
Yer’in Güneş etrafındaki hareketiyle birlikte, yer ekseninin eğik olması, gece gündüz sürelerinin mevsimden mevsime uzayıp kısalmasına neden olur. Bu da güneşlenme süresini belirler.
5)Yer şekillerinin etkisi:
a)Yükselti etkisi: Sıcaklığın dağılışında yükseltilerin önemi büyüktür. Yeryüzünden yükseğe çıkıldıkça her 100 metrede hava sıcaklığına yaklaşık 0,5° C düşer .Atmosfer yerden yansıyan ışınlarla ısındığı için alt katları sıcak, üst katları soğuktur.Çünkü yükseldikçe nem ve yoğunluk azalmaktadır.Ayrıca yüksek yerler alçak yerlere oranla gündüz daha fazla ısınır.
YÜKSELTİ ARTTIKÇA | NEDEN |
Sıcaklık azalır. | Troposfer yerden ışıma yoluyla ısındığı için |
Yerçekimi azalır | Yerin merkezinden uzaklaştığı için |
Atmosfer kalınlığı ve yoğunluğu azalır. | Gazlar yerçekiminin etkisi ile zeminden toplanır |
Nem azalır. | Nem ağır olduğu için zeminde toplanır |
Basınç azalır. | Atmosfer kalınlığı ve yoğunluğu azaldığı için |
Mekanik çözülme artar. | Sıcaklık farkı arttığı için |
Sıcaklık farkı artar Bitki türü azalır | Gazların yoğunluğu ve nem azaldığı için Sıcaklık ve nem oranın azalması |
b)Dağ doğrultusunun (vadi ve ovaların uzanışı) etkisi: Rüzgârlar taşıdıkları
havanın özelliklerini ulaştıkları alana götürürler. Örneğin ülkemize kuzeyden esen
rüzgârlar soğutucu etkiye sahiptir. Kuzey Yarım Küre’de kuzey-güney doğrultusunda
uzanan dağların arasında uzanan vadilerde ve ovalarda kuzeyden gelen rüzgârlar
soğutucu etki yapar. Sivas kuzey-güney doğrultusunda uzanan dağların önünde kurulmuş
olduğundan kış mevsiminde Erzincan’dan daha soğuktur.
c)Çanak alanların etkisi: Dağlarla çevrelenmiş çanak şeklindeki bir alana
soğuk hava çökerse (sıcaklık terselmesi) bu alan aynı yüksekliğe sahip başka bir alandan
daha soğuk olur. Erzurum 2000 m yükseklikte dağlarla çevrelenmiş bir ova üzerinde
kurulmuştur. Kışın sıcaklık terselmesiyle beraber soğuk hava Erzurum şehri üzerine
çökerek bu alanın normalden daha fazla soğumasına neden olur.
6)Atmosfer’in Nem Derecesi: Atmosfer içerisinde nem miktarının normal düzeyde olduğu yerlerde hava kışın fazla soğumaz, yazın ise aşırı ısınmaz. Nem dengeleyici bir
faktördür.
Havadaki nem ısınmayı ve soğumayı azaltır.Günlük sıcaklık farkının fazla olmasının önler.Nemin fazla olduğu bölgelerde ısınma ve soğuma yavaş, az olduğu bölgelerde hızlı olarak gerçekleşir.Kışın bulutsuz günlerde hava çok soğuk olur.
–Bulutlu günlerde sıcaklık farkları azalır.
–Nemli hava, kuru havaya göre geç ısınır ve geç soğur.
7)Kara ve Denizlerin Etkisi : Birbirinden farklı ortamlar olan kara ve denizlerin ısınmaları da farklıdır. Örneğin su bir kalori (cal) enerji alırsa sıcaklığı 1 derece artar. Bir taş türü olan granit bir kalori enerji alırsa sıcaklığı 5 derece artar. Bu nedenle karalar çabuk ısınır, çabuk soğur. Denizler enerjiyi uzun zaman diliminde alarak hapseder ve geç ısınır ancak ısı kaybı da yavaş yavaş olur bu nedenle geç soğurlar.Karalar denizlere göre daha çabuk ve daha çok ısınırlar ve soğurlar.Denizler ise geç ısınıp geç soğurlar.Bundan dolayı karalarda yazın sıcaklık çok yüksek, kışında çok düşüktür.
Bu durumun nedenleri; kara ve denizin özgül ısı farklılığı,karaların sabit denizlerin hareketli olmaları,kara ve deniz üzerindeki nemin farklı olması ve ışınların karalarda 1 metreye,denizlerde 200 metreye kadar ulaşmasıdır.
Kara ve denizlerin farklı ısınmasının sonuçları:
Denizler geç ısınıp geç soğur,karalar erken ısınıp erken soğur.Bu yüzden karalarda sıcaklık +70, -70 arasında oynarken, denizlerde2,+34 arasında oynar
Karalarda en soğuk ay Ocak iken denizlerde Şubat ayıdır.Karalarda en sıcak ay Temmuz-Ağustos iken denizlerde eylül ayıdır.
Kara ve deniz meltemleri meydana gelir.
Denizler karalara göre kışın ılık,yazın serin olduğundan denizlerden gelen rüzgarlar kışın ılık yazın serindir.
Kuzey yarımküre Güney yarımküreden –2 derece daha sıcaktır.
Kuzey yarımküre’deki sıcak kuşak Güney yarımküreden daha geniştir.Bir bölgenin denize yakın ya da uzak olması (deniz etkisinden faydalanma oranı) iklimini etkiler.Denizler geç ısınıp geç soğur. Çünkü, ısı iletkenlikleri zayıftır. Böylece deniz etkisi altında bulunan (denize yakın) yerlerde de hava geç ısınıp, geç soğur. Bir başka etkisi ise denizden esen rüzgarların kışın ılıtıcı, yszın serinletici etki yapmasıdır.Ilıman şartlar etkili oiur. Oysa deniz etkisinden uzak yerlerde hava çabuk ısınır. çabuk soğur. Çünkü havadaki (atmosferdeki) nem oranı (atmosfer yoğunluğu) düşüktür.
Denizellik ve Karasallığı Belirleyen Özellikler
1.Hava çabuk ısınıp, çabuk soğuyorsa karasal, geç ısınıp geç soğuyorsa denizel iklim şartları etkilidir.
2.Kış erken geliyor uzun sürüyorsa karasal, geç gelip kısa sürüyorsa denizellik etkilidir.
3.Yaz ve kış arasındaki sıcaklık farkı fazlaysa karasal, azsa denizellik etkilidir.
(Karasal ve denizel ortamlar arasında sıcaklık farkı yazın en az, kışın en fazladır.)
4.Yıllık sıcaklık farkı fazlaysa karasal, azsa denizeldir.
5.Atmosferdeki nem oranı fazla ise denizel, az ise karasal’dır.
6.Yıl içindeki yağışlar yaz ve ilkbaharda toplanıyorsa karasaldır.
7.Yıllık ortalama yağış 500 mm kadarsa karasal, 500 mm fazla ise denizeldir.
8.Bitki örtüsünce zengin ise denizel, fakirse karasaldır.
9.Bitkiler geniş yapraklı ve her mevsim yeşil kalabiliyorsa denizel, iğne yapraklı ve bodur ise karasal’dır.
10.Sıcaklık eksi değerlere iniyorsa karasal, eksi değerlere inmiyorsa denizeldir.
8)Bakı Ve Eğim: Eğimin fazla olduğu yerler Güneş ışınlarını daha dik alırken eğimin az olduğu yerler Güneş ışınlarını daha eğik alır. Böylelikle eğimin fazla olduğu yerler fazla ısınırken, eğimin az olduğu yerler az ısınır.
Yer şekillerinin sahip olduğu eğim şartları bakıyı belirler. Yamaçların eğiminden dolayı Güneş’e göre konumuna bakı denir. Bakının sıcaklık üzerinde önemli bir etkisi vardır. Dağların Güneş’e dönük yamaçları, güneş ışınlarını daha büyük açıyla alır. Ayrıca bu yamaçlarda güneşlenme süresi daha uzun olur. Sabah vaktinde dağların doğu tarafı batı tarafından, akşam dağların batı tarafı doğu tarafından daha sıcak olur. Bakı etkisi, yerleşmeler ve ekonomik faaliyetler üzerinde etki yapar.Güneş’e dönük olan yamaçlar daha çok ısınır.
Güneşe dönük yamaçlarda;
1.Güneşlenme süresi daha uzun
2.Sıcaklık daha fazla
3.Aynı tür bitkilerin olgunlaşma süresi daha kısa
4.Ormanın (ağacın) yetişme sınırı daha yüksek
5.Karların erime süresi daha erkendir.
6.Daima (toktoğan) kar sınırı yüksektir
9)Okyanus Akıntıları: Okyanuslarda sürekli rüzgârlar etkisiyle sürüklenen yüzey suları, deniz akıntılarını oluşturur. Bu akıntılar geldikleri bölgenin sıcaklığına gittikleri alanlara taşırlar. Kutuplardan Ekvator’a doğru olan akıntılar soğuk, Ekvator’dan kutuplara doğru olan akıntılar ise sıcaktır. Gulf Stream ve Kuroşiyo gibi sıcak deniz akıntıları geçtikleri yerlerin sıcaklığını ve nemini artırır. Labrodor ve Oyaşiyo gibi soğuk su akıntıları geçtikleri yerlerin sıcaklığını düşürür.Ekvator’dan kutuplara giden akıntılar sıcaklığı arttırırken,kutuplardan gelenler sıcaklığı azaltırlar.Akıntılar sayesinde kıtaların 50,70 derece enlemleri arasındaki batı kıyıları doğu kıyılarından sıcaktır.Akıntılar sıcaklık kuşaklarının genişliğini etkilediği için sıcaklık kuşaklarının genişliği enleme uymaz.
Termik Ekvatorun yer Ekvator’undan sapmalar göstermesinin nedenlerinden biri okyanus akıntılarıdır.
Sıcaksu akıntıları: Soğuksu akıntıları:
–Gulfstream –Labrador
–Alaska –Kaliforniya
–Brezilya –Humbolt
–Kuroşivo –Benguela
–Oyoşivo
60° Kuzey enleminin Ocak ayı ortalama sıcaklığı -16°C iken, Kuzeybatı Avrupa kıyılarının Ocak ayı ortalama sıcaklığı +2, +3 °C dir. Bunun nedeni Golf—Stream sıcak su akıntısıdır. Aynı enlemdeki Kanada’nın doğu kıyılarının Ocak ayı ortalaması -20°C, -25 °C dir. Bunun nedeni Labrador soğuk su, akıntısıdır.
10) Rüzgarın Etkisi: Rüzgârlar oluştukları bölgelerdeki havanın karakterini
estikleri alanlara taşırlar. Kutuplardan esen rüzgârlar ulaştıkları yerlerin sıcaklığını
düşürürken, Ekvator ve çevresinden esen rüzgârlar ulaştıkları yerlerin sıcaklığını
arttırırlar .Enlem faktöründen dolayı K.Y.K’ de güneyden esen, G.Y.K’ de ise kuzeyden esen rüzgarlar hava sıcaklığını yükseltir.Denizden karaya esen rüzgarlar ise yazın serinletici,kışın ılıtıcı rol oynar.
11)Bitki Örtüsünün Etkisi:Bitkiler içlerinde yüksek miktarda su taşıdıkları için bulundukları
alanların nem dengesini korurlar. Dolayısıyla gür bir bitki örtüsüne sahip alanlarda
ısınma ve soğuma yavaş yavaş gerçekleşir. Bitki örtüsünün olmadığı çıplak alanlarda
karasal etkiler ortaya çıkar.Ormanlar yazın serin,kışın ılık olur.Ormanlar gündüz serin,gece ılık olur.Çünkü orman toprağın nemini korur.Böylece ormanlık alanlarda günlük sıcaklık farkı az,çıplak alanlarda ise çok olur.
12.) Diğer etkiler: Bulutlarla kaplanmış bir gökyüzü bulunduğu alanın sıcaklığını artırır. Kar örtüsü Güneş ışınlarını yansıtır. Bu nedenle karlı kaplı bir alanda sıcaklık normalden daha düşük olur. Koyu renkli toprak örtüsünün olduğu yerlerde ısınma daha fazla olur. Açık renkli taşlarla kaplı alanlarda sıcaklık daha düşüktür.
YERYÜZÜNDE SICAKLIĞIN DAĞILIŞI
Yeryüzünde sıcaklık her yerde aynı değildir.Bunda daha çok enlem,kara ve denizlerin dağılışı ve yükseltinin etkisi vardır.Yeryüzünde Güneş ışınlarının düşme açısına bağlı olarak matematik iklim kuşakları oluşmuştur.Sıcaklık kuşakları ise kara deniz dağılışı,okyanus akıntıları,yükselti,nemlilik gibi diğer etmenlerin etkisiyle oluşmuştur.K.Y.K’de ılıman ve sıcak kuşağın daha geniş yer kaplaması karaların fazla yer kaplamasındandır.
İZOTERM HARİTALARI
Sıcaklığın Dünya üzerinde dağılışını gösteren haritalara denir.İzotermler aynı sıcaklıktaki noktaların birleştirilmesiyle elde edilir.Bunlara eş sıcaklık eğrileri denir.İzoterm haritaları gerçek izoterm ve indirgenmiş izoterm haritaları olarak iki şekilde çizilir.
–Gerçek izoterm haritaları yeryüzünde ölçülen gerçek sıcaklık değerlerine göre çizilir.
–İndirgenmiş izoterm haritaları, yeryüzündeki yükseltiler yok sayılarak elde edilen değerlerle çizilir.(her yer 0 metre) İndirgenmiş izoterm haritasında yükseltinin etkisi ortadan kaldırılmıştır.
–İzoterm haritaları yeryüzünde sıcaklığın eşit olarak dağılmadığını göstermektedir.
Dünya Yıllık İzoterm Haritası İncelendiğinde Şu Sonuçlar Çıkar;
a)Ekvator’dan kutuplara doğru sıcaklık azalır. Fakat yeryüzünün en sıcak yerleri
Ekvator değil dönenceler çevresindeki karalardır.
b)Aşırı soğuklar, kutup bölgelerinde ve özellikle karaların üzerindedir.
c)Kuzey Yarım Küre’de karalar daha çok yer tuttuğu için sıcaklık değerleri, Güney
Yarım Küre’den fazladır.
d)Kuzey Yarım Küre’de yüksek enlemlerde sıcak su akıntıları nedeniyle karaların batı kesimleri, doğu kesimlerinden daha sıcaktır.
e)Yeryüzünde sıcak, ılıman ve soğuk kuşakların oluştuğu görülür.
f)K.Y.K’de sıcaklık daha yüksektir(karalar daha fazla olduğu için) İzoterm eğrileri G.Y.K’de parallere uygunluk gösterir(denizler daha fazla)
g)Termik ekvator daha çok K.Y.K’den geçer.Çünkü kuzeyde karalar,güneyde denizler çoktur.Termik Ekvator en sıcak noktaları birleştiren çizgidir.
Dünya Ocak İzoterm Haritası:
a)Ocak ayında yeryüzünün en soğuk alanları kış mevsiminde bulunan Kuzey Yarım Küre’dedir. En sıcak bölgeler yaz mevsiminde bulunan Güney Yarım Küre’dedir.
b)İzoterm eğrileri Kuzey Yarım Küre’de karalar üzerinde güneye, okyanuslar ve denizler üzerinde kuzeye doğru sarkar. Güney Yarım Küre’de ise bu durumun tam tersi gözlenir. Bu olayın temel nedeni karalar ve denizlerin ısınma ve soğuma özelliklerinin birbirinden farklı oluşudur. Ayrıca okyanuslardaki sıcak su akıntılarının da bu olaylara etkisi vardır.
c)Ocak ayında Kuzey Yarım Küre’de en soğuk bölgeler Kanada, Gröland ve Sibirya’nın kuzey kesimleridir. Bu alanlarda sıcaklık ortalaması -40° C’un altında seyretmektedir
d)K.Y.K’de denizler karalardan daha sıcaktır.
Dünya Temmuz İzoterm Haritası:
Dünya’nın temmuz ayı ortalama izoterm haritası incelendiğinde şunlar görülür.
a)Temmuz ayında Kuzey Yarım Küre yaz mevsimini yaşadığı için en sıcak alanlar buradadır.
b)Kuzey Amerika’nın orta kesimleri, Afrika’nın kuzeyi ile Asya’nın batı ve orta kesimleri en sıcak bölgelerdir.
c)Kuzey Yarım Küre’de karaların iç kısımları aynı enlemdeki okyanuslardan ve kıyılardan daha sıcaktır. Bu durum, karalarla denizler arasındaki ısınma ve soğuma farklılığından kaynaklanır.
d)Güney Yarım Küre kış mevsimini yaşar. Kış sıcaklıkları Kuzey Yarım Küre’den daha yüksektir. Bu durumun nedeni Güney Yarım Küre’de okyanusların karalardan daha fazla alan kaplamasıdır.
e)İzotermlerin uzanışı paralellerin uzanışına daha çok uymaktadır.G.Y.K’de bu durum daha belirgindir.
f)Termik ekvatorun tamamı K.Y.K’dedir.
gK.Y.K’de izoterm eğrileri karalar üzerinde kuzeye denizler üzerinde güneye doğru uzanır(kara ve denizlerin farklı ısınması).
Yıllık Sıcaklık Farkları:
En sıcak ve en soğuk ayların ortalama sıcaklık dereceleri arasındaki farka,yıllık sıcaklık farkı denir.İzoterm amplitüd haritası,
a)En yüksek sıcaklık farkı, orta kuşak karalarının iç kesimlerinde ve çöllerde görülür.
b)En düşük sıcaklık farkı,Ekvator çevresinde ve Okyanuslarda görülür.
c)Orta kuşakta karaların batı kıyılarında yıllık fark az,doğu kıyılarında fazladır.
SICAKLIK ve ISI NEDiR? ARALARINDAKİ İLİŞKİ NEDİR?
Isı ile sıcaklık, çoğu zaman aynı anlamda kullanılan ancak birbirinden farklı kavramlardır. Bir cismin, kütlesi içinde sahip olduğu enerjinin toplam miktarına ısı denir. Isı, cisimlerin bünyesinde sahip oldukları potansiyel enerji olup, doğrudan doğruya hissedilip ölçülemez.
Bir cismin ısısı arttığında, moleküllerin kinetik (hareket) enerjisi, yani titreşimi artar. Artan molekül titreşimleri de elektromanyetik dalgalar halinde çevreye etki yapar. İşte bu etkiye sıcaklık denir. Örneğin kömür bir enerji kaynağıdır. Isı enerjisine sahiptir ancak yanma olmadan etrafına etkide bulunmaz. Kömür yandığında içerisindeki enerji (ısı) miktarına göre çevresine sıcaklık yayar.
Sıcaklık termometreyle ölçülür ve birimi santigrat derecedir (°C). Ancak ısı doğrudan ölçülmez, onun görünümü olan sıcaklık yardımıyla, kalorimetre tarafından ölçülür. Birimi kaloridir (1 gram suyu 1°C yükselten enerji miktarı 1 kaloridir).
Yeryüzünde sıcaklığın kaynağı Güneş’tir. Ay’dan yansıyan, yıldızların yere gönderdiği enerji ve Yer’in iç ısısı hesaba katılmayacak kadar azdır. Örneğin, Ay’dan gelen enerjinin maksimum olduğu dolunay zamanında bile Dünya’ya ulaşan enerji, Güneş’ten gelenin 1/600.000 oranındadır. Ayrıca volkanlar ve sıcak su kaynakları ile yeraltından yeryüzüne gelen sıcaklığın, atmosferi en fazla 0,1°C arttırdığı hesaplanmıştır. Bundan dolayı yeryüzü ve atmosferin ısınmasını sağlayan enerji kaynağının yalnızca Güneş olduğunu söyleyebiliriz. Şayet güneşten gelen enerji olmasaydı yeryüzünün sıcaklığı -273.4°C olurdu.
Güneş’ten gelen enerjinin miktarı, atmosferin dış sınırında 1 cm2 ’lik yüzeye, 1 dakikada, 2 kaloridir. Buna solar konstant (Güneş sabitesi) denir. Ancak Güneş’ten atmosfere gelen bu enerjinin tamamı yeryüzüne ulaşmaz ve atmosferi ısıtmaz.
1. % 25’i atmosferin etkisiyle ve bulutlara çarparak uzaya geri yansır.
2. % 25’i atmosferde dağılmaya uğrar (difüzyon). Atmosferin mavi görünmesini ve gölge yerlerin aydınlanmasını sağlar. Bu ışınların % 9’u uzaya geri yansır, % 16’sı da yeri dolaylı olarak ısıtır.
3. % 15’i atmosfer ve bulutlar tarafından emilir (absorbsiyon).
4. % 8’i yere çarpınca uzaya yansır.
5. % 27’si doğrudan yere ulaşır ve yeri ısıtır.
Görüldüğü gibi Güneş’ten gelen enerjinin % 25’i atmosferin üst yüzeyi ve bulutlara çarparak, % 8’i de yerden yansıyarak, atmosferde herhangi bir etkide bulunmadan, doğrudan uzaya geri döner. Yansıyan bu ışınlara albedo adı verilir.
Atmosferde dağılan (difüzyon) % 25 oranındaki ışınların % 9’luk kısmı dolaylı olarak uzaya geri döner. Geri kalan % 16’lık kısım ise yere dolaylı olarak ulaşarak, ısıtır. Ayrıca yer, atmosferden % 4 oranında uzun dalgalı ışınlar da alır.
Böylece yere doğrudan ve dolaylı ulaşan enerji miktarı: 27+16+4=47 olur. Bu enerjinin % 8’i yine doğrudan doğruya uzaya geri döner. Geri kalan enerji (% 39) atmosferi uzun dalgalı ışıma, buharlaşma ve dokunmayla ısıtır.
Buna göre atmosferin yerden ısındığı enerji miktarı, atmosfer tarafından tutularak (absorbsiyon) ısıtan % 15’lik enerjiden daha fazla olmaktadır. İşte atmosferin alt katmanlarının daha sıcak olmasının nedenlerinden biri budur.
COĞRAFYA 9 DERS KİTABICOĞRAFYA 9 DERS NOTLARI
COĞRAFYA 9.SINIF DERSİ ETKİNLİKLERİNİN CEVAPLARI
COĞRAFYA 9.SINIF DERSİ ÖLÇME DEĞERLENDİRME VE TEST SORULARININ CEVAPLARI
COĞRAFYA 9.SINIF ÖDEVİ
COĞRAFYA LİSE 1.SINIF DERSİ ÖLÇME DEĞERLENDİRME VE TEST SORULARININ CEVAPLARI
COĞRAFYA LİSE 1.SINIF DERSİ ETKİNLİKLERİNİN CEVAPLARI
0 Comments:
Yorum Gönder