Bayram Cigerli Blog

Bigger İnfo Center and Archive
  • Herşey Dahil Sadece 350 Tl'ye Web Site Sahibi Ol

    Hızlı ve kolay bir şekilde sende web site sahibi olmak istiyorsan tek yapman gereken sitenin aşağısında bulunan iletişim formu üzerinden gerekli bilgileri girmen. Hepsi bu kadar.

  • Web Siteye Reklam Ver

    Sende web sitemize reklam vermek veya ilan vermek istiyorsan. Tek yapman gereken sitenin en altında bulunan yere iletişim bilgilerini girmen yeterli olacaktır. Ekip arkadaşlarımız siziznle iletişime gececektir.

  • Web Sitemizin Yazarı Editörü OL

    Sende kalemine güveniyorsan web sitemizde bir şeyler paylaşmak yazmak istiyorsan siteinin en aşağısında bulunan iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime gecebilirisni

kore yemekleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kore yemekleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

OoLongmen Ramen ~ NONGSHIM

Benim ramen aşkımı artık yedi cihan, hatta sağır sultan bile duydu :D

Leader ramenin Türkiye pazarından çekilmesiyle oluşan boşluğu önce İndomie noodle doldurdu. Sonra özellikle de 2013 yılının son çeyreğinde raflarda bizleri değişik, hiç görmediğimiz bir marka ramen kutuları karşılamaya başladı. 

NONGSHIM markası Güney Kore'nin en ünlü ramen üretici firmalarından birisidir. Kore'de günde 2.000.000 (İki Milyon) adet tüketiliyormuş O.O waaooww  Aslında firma 2011 yılından beri Türkiye'de aktif satış yapıyor. Ama hepimiz biliyoruz ki son yıllarda kore sevdasının aşırı çıta yükseltmesiyle NongShım artık mahalle marketlerinde bile raflarda bulunur hale geldi. (İstanbul için konuşuyorum)

Firmanın dünya üzerinde en meşhur ramen markası ShinRamyon dur ♥ Türkiye'de de raflarda kırmızı kutusu yada paketiyle görebilirsiniz. Ben et aromalı olanını alıp denedim. Tadı acı değil. Ve kesinlikle KungFu ramenden kat kat kalite farkı var. Raflarda gördüğünüzde almakta tereddüt etmeyin. Ama kişisel tavsiyem kırmızı kutulu olan seçeneği varsa onu alın. Çünkü onun tadı Koredeki ramenlerin lezzetine çok yakın ve kesinlikle çok çok leziz ♥


Kutunun üzerini oldukça hoş tasarlamışlar. Keşke içinden de resimdeki gibi hazır ramen çıksa. İnsanın ağzı sulanıyor. Düşünmeden kutu sepete düşüveriyor hemen :D Gördüğünüz gibi içindekiler bölümünde bizleri zararlı içerikler (E621, E627, E631 neredeyse tüm E serisi burada poff) tat-aroma arttırıcı görevlerini yerine getirmek üzere paketin içinde yerini almış. Gönül ister hiç eklemesinler bunları ama maalesef böyle bir şansımız yok.


Kutunun kapağını yarıya kadar aralıyoruz. Hemen sos paketimiz bize göz kırpıyor oradan ;) Sos paketini alınca ramenlerin üzerinde kurutulmuş sebze parçacıklarını görebilirsiniz. Sos paketinin içinden de yukarıda gördüğünüz toz karışım çıkıyor. Yukarıda yazdığım tüm E serisi ve MSG katkı maddeleri bu mini paketin içinde. Eğer toz karışımı kullanmak istemezseniz ayrı bir yerde tavuk suyu-et suyu tabletleriyle hazırlayacağınız suyla da rameninizi hazırlayabilirsiniz ;)


Toz karışımı kutuya ekleyip işaret çizgisine kadar kaynak suyu döküyoruz. Paketin üzerinde 3 dakika beklemenin yeterli olduğu yazıyor ama ben daha yumuşak sevdiğimden 5 dakika bekliyorum. Sonra koruma bandını kaldırıp rameninizi -iyice- karıştırıp afiyetle tüketebilirsiniz ;)

Eeee sen bunu yazdın benim yaşadığım yerde yok diyorsanız bu siteyi tavsiye ederim. Stoklarında ürünleri sıklıkla güncelliyorlar ;)

Bir ramen yazısının daha sonuna geldim :D Taslakta bekleyen 2 tane daha ramen yazısı var hehe Araya başka postlar girdikten sonra onları da paylaşacağım ;)

 Sevgiler  

Kimchi Jjigae - Kimçi Güveci

Benim kore yemeklerini ne kadar sevdiğim, ramen çeşitlerinden tutun da restoranlarına kadar denemeye çalıştığımı duymayan kalmadı sanırım :) Uzun çoook uzun zamandır hep aklımda olan ve denemek istediğim kimchi jjigae nam-ı diğer kimçi güvecini yemek nasip oldu.

27 Kasım'da canııım dostum Pudra Tozu ile görüşme planı yapmıştık. Ablam ile buluşup istikamet Taksim'e gittik. Pudra Tozu'nun gelmesini beklerken ne yesek ne yesek nidalarımıza daha önce gidip kalkmak zorunda kaldığımız kore lokantası geldi. Haydi reee ne duruyoruz diyip soluğu Taksim Kore Restaurantı'nda aldık.

Mekan benim bildiğim kadarıyla 1 veya 2 yıllık olmalı. Çok eski bir yer değil. Ama mekanın bünyesinde barındırdığı karaoke barı ve restaurantı bence gayet güzel. Fiyatları deneyip tecrübe ettiğim diğer iki kore lokantasıyla eş değer, hatta bazıları daha da uygun fiyata. O yüzden Expo sırasında yediğimiz kimbapın tadı damağımızda kalmıştı. Hem kimbap hem de kimchi jjigae yemeği tercih ettik.

Şimdi kıyaslamaya gelirsek. Mekan Seul ve Gaya Restaurant kadar lüks bir yer değil. Beklentilerinizi düşük tutun. Ama lezzeti kıyaslamaya gelirsek sanırım fazlasıyla geçer not aldığını söyleyebilirim. Masaya döşedikleri mezeler çok lezizdi. Yalnız haşlanmış! lahana yaprağının sebebini anlayamadım :D 


Kimbap için diyebileceğim tek şey MÜKEMMEL!!!!! Taze malzemelerle hazırlanmış ve çok lezzetliydi. Bayıldım resmen. Eğer yanına yemek söylememiş olsaydık ikinci bir tabağı söylerdik kesin. Kesinlikle denemelisiniz!!


Kimchi Jjigae yorumuma gelince; beklentilerimin çok üstünde leziz bir yemekti. Ben kimchiyi daha önce ramenle beraber yemiştim. Ve tadı gerçekten de hoşuma gider. Ancak bir yemek olarak denemek ilk defa kısmet oluyor. Kimchinin acı bir turşu+meze olduğunu bilmeyen yoktur eminim. Bizim yediğimiz Kimchi jjigaenin içinde; kimchi, tofu, et veya tavuk, soğan, salatalık ve hatırlamadığım bir iki sebze daha vardı. 


Masaya hala fokurdarken gelen güvecin içinde inanılmaz leziz görünüyordu. Ki tadı da öyleydi. Acı!!!! Kesinlikle acı olduğunu söyleyebilirim. Eğer acı konusunda kendinize güvenmiyorsanız kendinizi bu limandan uzak tutun :) Ama çok leziz çookk ^^ Tadı damağımda kaldı resmen. Yemeklere saldırmadan nasıl fotoğraf çekebildim hayret! şaşıyorum kendime :D 

Biz gittik, yedik ve fazlasıyla memnun kaldık. Kimchi jjigae tek kişilik fiyatı 25 TL. Biz yemeğimizi iki kişilik yaptırdık. Fiyatını sormadım maalesef :/ Ama toplam iki kişi 79 TL hesap ödeyip mekandan ayrıldık. Her zaman gidilip yenilmeyeceği için bence fiyat çok yüksek değil. Önemli olan memnun kalmaktı ve karnımızı doyurmaktı. Bu iki konuda da fazlasıyla tatmin olduk. 

Sizler için fotoğraflar çektim. Ama plansız bir yemek programı olduğundan fotoğrafları maalesef telefonumla çekmek zorunda kaldım. İdare edeceksiniz artık :)) Menünün de fotoğraflarını çektim. Gerçi internet sitelerinde detaylı menüleri var ama olsun :D







Eğer kıyaslamak isterseniz gittiğim üç mekanın da internet sitelerini incelemenizi tavsiye ederim. Fiyatlar konusunda en azıdından bir fikriniz olur. Ben öyle yaptım. Gitmeden önce fiyatlara dikkatlice bakmıştım :)




Gördüğünüz gibi fiyatları bazısında yüksek bazısında daha uygun olabiliyor. O yüzden sizde benim gibi gitmeden bir göz atın. Hatta telefonla açıp sorun fiyat değişikliği var mı diye. 

Leziz bir blog yazısının daha sonuna geldik. İstanbul'da benim bildiğim, gitmediğim üç tane kore lokantası kaldı. Biri Koca Mustafa Paşa ile Kumkapı yakınlarında, biri Cankurtaran'da ve sonuncu da Mecidiyeköy'de :) Eğer gidip görmek ve yeni tatlar keşfetmek nasip olursa burada sizlerle paylaşırım.

Sevgiler.