Bayram Cigerli Blog

Bigger İnfo Center and Archive
  • Herşey Dahil Sadece 350 Tl'ye Web Site Sahibi Ol

    Hızlı ve kolay bir şekilde sende web site sahibi olmak istiyorsan tek yapman gereken sitenin aşağısında bulunan iletişim formu üzerinden gerekli bilgileri girmen. Hepsi bu kadar.

  • Web Siteye Reklam Ver

    Sende web sitemize reklam vermek veya ilan vermek istiyorsan. Tek yapman gereken sitenin en altında bulunan yere iletişim bilgilerini girmen yeterli olacaktır. Ekip arkadaşlarımız siziznle iletişime gececektir.

  • Web Sitemizin Yazarı Editörü OL

    Sende kalemine güveniyorsan web sitemizde bir şeyler paylaşmak yazmak istiyorsan siteinin en aşağısında bulunan iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime gecebilirisni

Tanımlar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Tanımlar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Coğrafya Nedir? Birkaç Cümlede Kısa Tanım

Coğrafya karasal yüzeyi, bu yüzeyler içerisinde yaşayan toplulukları ve birbirleriyle etkileşim halinde olan bölgeleri, yerleri ve konumları inceleyen bilim

Coğrafya Nedir? Kökeni Nedir?

Coğrafya veya jeografi, beşeri (insani) sistemleri ve yeryüzünü araştıran, bunlar arasındaki ilişkiyi neden-sonuç ve dağılış ilkesine bağlı olarak inceleyen ve sorgulayan bir bilim dalıdır. Yer ve insanlar arasındaki ilişkiler coğrafyanın konusunu oluşturur. Coğrafya sözcüğü Yunanca “γεωγραφία” gaia (yer) ve gráphein (yazmak, betimlemek) sözcüklerinden türemiştir. Türkçesi yerçizim sözcüğüdür. Zamanımızdan 2200 yıl önce coğrafya terimini ilk kullanan kişi Eratosthenes (MÖ 276-MÖ 194) olmuştur[1]. Gregg ve Leinhardt (1994), coğrafyayı 4 özellikle karakterize edilen bir disiplin olarak tanımlamaktadırlar:[2] Birincisi, bir yere eşsiz bir karakter kazandıran, yeryüzü üzerindeki özelliklerin dağılımıdır (örneğin dağlar, ırmaklar, denizler vb.). İkincisi, bazı şeylerin oldukları yerlerde ve zamanda neden ve nasıl meydana geldiğini anlamaktır (örneğin yanardağlar gibi). Üçüncüsü, meydana gelen olayların, diğer olaylarla ilgisi ve bağlantısıdır (örneğin yağmur ormanlarının tahribi). Sonuncusu, coğrafyanın haritalar ile bilgilerin ve düşüncelerin iletişimini sağlamasıdır. Yeryüzü haritası Pîrî Reis Haritası Bu dört özellik birbiri ile çok çeşitli yollardan etkileşim içindedir. Bunlardan ilk üçü coğrafyanın dayanak ilkeleridir. Sonuncusu ise coğrafî araştırmalar sonucu elde edilen bilgilerin söylenişidir. Coğrafyanın bu değişik yönleri arasındaki etkileşim, onu tanımlama amaçlı olarak kesin çizgilerle bölünmesini zorlaştırır. Coğrafi beceriler, yerler, fizikî, beşerî ve çevre coğrafyası biçiminde bir bölümleme, bunlardan bir veya iki alanın coğrafya eğitiminin çeşitli basamaklarında yer alması; öğrencinin çeşitli alanlar arasındaki ilişkiyi anlamasının engellenmesi şeklinde bir sonuç doğurabilir[2]. Coğrafya, bazı yeteneklerin gelişimini ve kavramların anlaşılmasını içerir. Bu kavram ve yetenekler ise fizikî çevre (ortam), beşerî çevre ve bunlar arasındaki ilişki ile ilgilidir. Coğrafya bir sosyal bilimler dalıdır.

Coğrafyanın Kökeni Nedir? İlk terim olarak kim kullanmıştır

Coğrafya sözcüğü Yunanca “γεωγραφία” gaia (yer) ve gráphein (yazmak, betimlemek) sözcüklerinden türemiştir. Türkçesi yerçizim sözcüğüdür. Zamanımızdan 2200 yıl önce coğrafya terimini ilk kullanan kişi Eratosthenes (MÖ 276-MÖ 194) olmuştur[1].

Coğrafya Tanımları

Birincisi, bir yere eşsiz bir karakter kazandıran, yeryüzü üzerindeki özelliklerin dağılımıdır (örneğin dağlar, ırmaklar, denizler vb.).

Coğrafya Tanımları 2

İkincisi, bazı şeylerin oldukları yerlerde ve zamanda neden ve nasıl meydana geldiğini anlamaktır (örneğin yanardağlar gibi).

Coğrafya Tanımları 3

Üçüncüsü, meydana gelen olayların, diğer olaylarla ilgisi ve bağlantısıdır (örneğin yağmur ormanlarının tahribi).

Coğrafya Tanımları 4

Sonuncusu, coğrafyanın haritalar ile bilgilerin ve düşüncelerin iletişimini sağlamasıdır.

Coğrafyanın Dalları Nelerdir? LİSTE

Coğrafya, bazı farklılıklar olsa da genellikle aşağıdaki alanlara ayrılarak incelenir[3][4]. Fiziki coğrafya Jeomorfoloji Klimatoloji Toprak coğrafyası Hidrografya Yer altı suları ve kaynaklar Akarsular coğrafyası Göller coğrafyası Denizler ve okyanuslar coğrafyası Biyocoğrafya Bitki coğrafyası (Fitocoğrafya) Hayvan coğrafyası (zoocoğrafya) Afetler coğrafyası Beşeri coğrafya Nüfus coğrafyası Yerleşme coğrafyası Sağlık coğrafyası Tarihi coğrafya Ekonomik coğrafya Sanayi coğrafyası Tarım coğrafyası Turizm coğrafyası Ulaşım coğrafyası Ticaret coğrafyası Madencilik Enerji kaynakları Bölgesel coğrafya Kıtalar coğrafyası Ülkeler coğrafyası Bölgeler coğrafyası

Coğrafi Bilgi Nedir? Özellikleri Nelerdir?

Coğrafi Bilgi, bir coğrafi varlık hakkındaki bilgidir. Yersel bilgi türüdür. Bu bağlamda Yer mekânsal bilgi olarak da adlandırılır. Coğrafi Bilgi, birbirleriyle bağlantılı üç ayrı bilgiden oluşur[5]:

  1. Coğrafi Konum Bilgisi: Konumsal Bilgi türüdür. Bu bağlamda Yer konumsal Bilgi olarak da adlandırılır. Coğrafi varlığın yeryuvarına ilişkin belli bir datum (referans sistemi) ve projeksiyon (izdüşüm) düzenindeki konum (koordinat) bilgisidir.
  2. Öznitelik Bilgisi: Coğrafi varlığa ilişkin öznitelik ile öznitelik değeri bilgisidir.
  3. Topolojik Bilgi: Matematik (Sayıbilim) biliminin bir alt dalı olan Topoloji bilimi esasları çerçevesinde; bir coğrafi varlığın, diğer coğrafi varlıklara göre komşuluk ilişkileri (sağında, solunda, başında, sonunda, vb.) hakkındaki bilgidir.

Hidrografya Nedir? Kısa ve Özet Tanıtım

Hidrografya veya hidrografi (sular coğrafyası), yeraltı ve yer üstü sularının oluşum ve dağılımlarını araştıran ve insan yaşamı üzerine etkilerini inceleyen bilim dalıdır.

Yunanca hidro (su) ve graphein (tasvir) kelimelerinden oluşan hidrografya, yeryüzünde bulunan suları (kaynakakarsugöldeniz ve okyanus) ve yeraltı sularını inceler.

Fiziki coğrafyanın bir kolu olan hidrografya, okyanus ve deniz çanaklarının morfolojik karakteriyle bunları dolduran su kütlesinin yüzeyinde ve içinde meydana gelen olayları (deniz suyunun sıcaklığı, tuzluluğu ve hareketleri) ve karalar üzerindeki göllerin nasıl oluştuğunu, göl sularını ve göllerdeki seviye değişikliklerini, kaynakları ve akarsuları (bilhassa akarsu rejimlerini) inceler.

Hidroloji, akarsu bilimi (potamoloji), göl bilimi (limnoloji) ve okyanus bilimi (oseonografya) hidrografyanın yararlandığı bilim dallarıdır.

Tarih kitaplarını sadece zevk almak için değil, ders almak için de okumamız gerekir..

Tarih kitaplarını sadece zevk almak için değil, ders almak için de okumamız gerekir.. 


Tarih bir milletin hafızasıdır. Hafızasını kaybeden bir millet yıkılmaya mahkumdur. 
Geçmişine, özüne sahip çıkmayan milletler, başka milletlerin kölesi olur. Gün gelir, o başka milletler seni; kendi tarihine ve geçmişine de düşman ederler.

Tarih bir milletin hafızasıdır.

Tarih kitaplarını sadece zevk almak için değil, ders almak için de okumamız gerekir.. 


Tarih bir milletin hafızasıdır. 

Hafızasını kaybeden bir millet yıkılmaya 
mahkumdur. Geçmişine, özüne sahip çıkmayan milletler, başka milletlerin kölesi olur. Gün gelir, o başka milletler seni; kendi tarihine ve geçmişine de düşman ederler.

Hafızasını kaybeden bir millet yıkılmaya mahkumdur.

Tarih kitaplarını sadece zevk almak için değil, ders almak için de okumamız gerekir.. 


Tarih bir milletin hafızasıdır. 

Hafızasını kaybeden bir millet yıkılmaya mahkumdur. 

Geçmişine, özüne sahip çıkmayan milletler, başka 
milletlerin kölesi olur. Gün gelir, o başka milletler seni; kendi tarihine ve geçmişine de düşman ederler.

Tarihle ilgili güzel sözler ve tanımlar

Tarih kitaplarını sadece zevk almak için değil, ders almak için de okumamız gerekir.. 

Tarih bir milletin hafızasıdır. 

Hafızasını kaybeden bir millet yıkılmaya mahkumdur. 

Geçmişine, özüne sahip çıkmayan milletler, başka milletlerin kölesi olur. 

Gün gelir, o başka milletler seni; kendi tarihine ve geçmişine de düşman ederler.

Tarihini Bilen Millet ile Tarihini Bilmeyen Millet Arasındaki En Büyük Fark

Yine tarihten öğreniyoruz ki, kendi kültür ve medeniyetine sahip çıkan, kendi milli zevkini korumasını bilen bir kavim, vatanını ve devletini uzun müddet kaybetse bile er geç yeniden silkinip ayağa kalkabilmektedir. Fakat tarih, kendi kültür ve medeniyet değerlerini kaybetmiş, kendi milli zevk ve estetiğine yabancı düşmüş bir milletin yeniden dirildiğinden söz etmemektedir.”

Neden Tarih Okumalıyız? Tarihin Yararları Faydaları Nelerdir?

Neden tarih okumalıyım? Tarih ilminin önemi hakkında Vakanüvis Mustafa Nâima şöyle demektedir;

“Târih, faydası herkese şâmil olan bir ilimdir. Ulemânın zekâsını arttırır, ukalâyı uyararak basiret gözlerini 

açar, avamı, eski haberlere, havassı da gizli sırlara vâkıf eder. Bu hudutsuz denizin derinliklerine vâkıf olan kimseler her türlü hakikatleri ve devirlerin değişmesi ile değişen hususların esrarını öğrenirler. Böylece eski milletlerde ne gibi değişiklikler olduğunu, bunların hangi sebeplerle parçalanıp mahvolduklarını öğrenirler. Bu suretle de vukuatı mukayese ve tahlil ederek, mücerret sözlere kani olmayıp mugalâta ve hurafelerin zebunu olmazlar. Gaibi şahitten kıyas ve olmayanı mevcuttan iktibas ederek pek çok tecrübe ve uzun mümarese ile bir işin başlangıcından sonunun ne olacağını idrâk ederler. Tarih fenni fevkalâde faydalı bir ilimdir. Eskilerden nice değerli kimseler dünyanın her tarafında vukua gelen hâdiseleri toplamışlar, işittiklerini yazmışlar ve böylece muhtasar veya mufassal birçok kitaplar vücuda getirmişlerdir.”

Geçmişine, özüne sahip çıkmayan milletler, başka milletlerin kölesi olur.

Tarih kitaplarını sadece zevk almak için değil, ders almak için de okumamız gerekir.. 


Tarih bir milletin hafızasıdır. 

Hafızasını kaybeden bir millet yıkılmaya mahkumdur. 
Geçmişine, özüne sahip çıkmayan milletler, başka milletlerin kölesi olur. 

Gün gelir, o başka milletler seni; kendi tarihine ve geçmişine de düşman ederler.

Gün gelir, o başka milletler seni; kendi tarihine ve geçmişine de düşman ederler.

Tarih kitaplarını sadece zevk almak için değil, ders almak için de okumamız gerekir.. 


Tarih bir milletin hafızasıdır. 

Hafızasını kaybeden bir millet yıkılmaya mahkumdur. 

Geçmişine, özüne sahip çıkmayan milletler, başka milletlerin kölesi olur. 

Gün gelir, o başka milletler seni; kendi tarihine ve geçmişine de düşman ederler.