Bayram Cigerli Blog

Bigger İnfo Center and Archive
  • Herşey Dahil Sadece 350 Tl'ye Web Site Sahibi Ol

    Hızlı ve kolay bir şekilde sende web site sahibi olmak istiyorsan tek yapman gereken sitenin aşağısında bulunan iletişim formu üzerinden gerekli bilgileri girmen. Hepsi bu kadar.

  • Web Siteye Reklam Ver

    Sende web sitemize reklam vermek veya ilan vermek istiyorsan. Tek yapman gereken sitenin en altında bulunan yere iletişim bilgilerini girmen yeterli olacaktır. Ekip arkadaşlarımız siziznle iletişime gececektir.

  • Web Sitemizin Yazarı Editörü OL

    Sende kalemine güveniyorsan web sitemizde bir şeyler paylaşmak yazmak istiyorsan siteinin en aşağısında bulunan iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime gecebilirisni

yol etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
yol etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Yolu bilmek/Kültür - Sanat/milliyet blog



Bugünkü mutsuzluğumuzun nedenleri üzerinde çok durmak zorundayız. Albert Camus isimli felsefeci: İnsanın tek başına mutlu olması utanç vericidir diyor. Çok doğru. Hepimizin yüzü gülmelidir.

Kritik zamanlar yaşıyoruz. Politikacılar samimi değiller. Dış dayatmalar, yaptırımlar karşısında gücümüzü toplayamıyoruz. Yoksulluğumuzu yenemiyoruz. Gençlerimizin psikolojileri iyi değil.

Güvenilir kaynaklardan ( bilge kişiler ya da kitaplar ) sağladığımız doğru bilgileri, yeri - zamanı geldiğinde kullanmamız gerekiyor.

Kuşkusuz bir insan, bilmediği için yapmadığı ya da bilmeyerek yaptığı davranışlarından dolayı sorumlu tutulamaz.

İnsan, kendinden daha güçlü bir irade ve zihniyetin tehditleriyle ya da vaatleriyle ortaya koyduğu davranışlardan dolayı da sorumlu değildir. Çünkü insan kendi bildiğine göre değil, o üstün gücün iradesine göre davranmıştır. Bu durumda hesap sorulması gereken taraf, insan değil, insan üzerinde hegemonya kurarak, kendine özgü yöntemlerle yönlendiren baskıcı iradedir. İnsanın yaptıklarından sorumlu tutulabilmesi için, bilerek davranmış olması gerekir.

Gezegenimizi yönetme sorumluluğunu eline almış güçler ve onların çok etkili kolları bulunmakta. Asıl kınanması, yargılanması, tutsak edilmesi gerekenler onlardır. Yani doğaya müdahale ve hakaret eden, zengin, aynı zamanda zayıfları ezerek, sömürerek yaşayan ülkeler.

Çağın akışına uyacağız derken, büyük zincirin halkalarından biri olduk. Üretici değil tüketiciyiz. Kişiliğimizi yıprattık. Önümüzde ışık olacağını sandığımız şeyler gözümüzün içine saplanıp yolumuzu görmemize engel oldular. Fakat ne olursa olsun hiç durmadan yürüyebilir, derin kuyudan berrak - tatlı suyu çıkarabiliriz. Bir taş atılmayı bekleyen durgun göllerde, yaşanacak ve yaratılacak şeyler var. Tembel olmaya hakkımız yok. Yoldan çıkıyoruz farkında olmadan.

Claudius

Copyright
TYRANNOS Edebi Ürünler
İzinsiz kopyalanamaz - çoğaltılamaz

Blog,Blog Milliyet,Alıntı,Bayram Cigerli,Okunacaklar, bayramcigerli.blogspot.com, Kültür,Sanat,

Yol bilenindir/Kültür - Sanat/milliyet blog




Birbirlerinin fikirlerine tahammül edemeyen bir toplumda yeni gelişmeler beklenemez. Nehrin karşısına geçmek isteyenler kulaç atmak zorundadırlar. Köprüleri tutanlar kulaç atanları eleştirmeye hakları varmıdır? Gül tutan eller yara bere içerisindedir. Düşünen insan da düşüncesini ifade etmek zorundadır. Her

Highway - Bir 'YOL' Filmi...

Son zamanlarda yani şöyle desek daha doğru olur, kendimi hint sinemasına ve bu sektörün yoğun duygu alışverişine kaptırdım. 

Hint filmleri için alışık olmayanların alışmakta zorlandıklarını sıklıkla dile getirdiklerini görürsünüz. Nitekim bu ifade oldukça doğrudur. Zira amerikan sinemasının tek düze ilerleyen (tanış-seviş-mutlu son) üçgeninden çok daha uzak ufuklara, derin duygulara ve harika oyunculuklara sahip hint sineması. 

Ne kadar anlatmaya çalışsam da ifade etmesi çok ama çok çok güç. Nasıl yaşamadan anlatılamıyor ise hint filmleri de izlemeden anlaşılmıyor. Bu sıkıcı giriş kısmından sonra gelelim filmimize; (ÖNEMLİ NOT: YAZIDA ASLA SPOİLER YOKTUR!)


Öncelikle filmin konusu: Düğününe bir kaç gün kala kaçırılan Veera Tripathy (Alia Bhatt), bu olayla özgürlüğü bulur ve onu kaçıran Mahabir Bhaati (Randeep Hooda) ile yakınlaşır. Her iki kişi için de bu yolculuk geçmişlerindeki kötü izleri silmek için bir fırsattır.


Highway imdb sayfasında 7,7 gibi yüksek bir oya sahip standardın çok üzerinde ve başarı çizgisi de epey yüksekte olan bir film. Filmin çekimleri Aralık 2013 tarihinde tamamlandı ve 21 Şubat 2014 tarihinde de Hindistan ile eş zamanlı olarak Avrupa ve Birleşik Arap Emirlikleri ülkelerinde de gösterime girdi. Ayrıca film 2014 Berlin Film Festivali'nin Panorama kategorisinde gösterildi. 


Filmin bütçesi 300 million rupi (Hindistan para birimi) yani 4.9 milyon dolara mal oldu. Ama gişedeki başarısı oldukça tatmin edici 470 million rupi yani 7.6 milyon dolar. Oldukça iyi bir rakam. 


'You can kill a person with just one bullet, right?'
'Two. The one who shoots and the one who is shot.'

Filmin detaylarından bu kadar bahsettikten sonra insanı filmin içinde, filmin ruhunda alıp yolculuğa çıkartan harika oyunculardan da bahsetmek gerek. 1976 doğumlu Randeep Hooda filmde Mahabir Bhati rolünü mükemmel başarıyla canlandırıyor. 1993 doğumlu Alia Bhatt ise Veera Tripathi karakterine hayat veriyor. 



Zor hayat koşullarının keskin köşelere sahip bir insan karakterine bürüdüğü Mahabir, zengin hayatında mutsuzlukla yoğurulmuş Veera ile adeta hayat buluyor. 


Aslında film hakkında çok ama çok şey yazmak istiyorum. Lakin filmi izledikten sonra sarangni sitesinde film detaylarına bakarken harika ama harika bir yoruma rastladım. Ve okuduktan sonra bu film üzerine daha başka yazılabilecek başka bir kelime kalmadığını gördüm.Genellikle alıntı yapmayı pek sevmiyorum ancak Ahıskalı adlı üyenin yazdığı film yorumunu okuduktan sonra eminim sizde filmi izlemek isteyeceksiniz. (Yorum Ahıskalı'nın izni alınarak paylaşılmıştır. Emeğe saygı!)



Adından da anlaşılabileceği gibi bir yol filmi, ama sadece 1 (Yazıyla: Bir) yol filmi değil; içinde birçok yol barındırıyor. Hele hele alışık olduğumuz türden bir "yol filmi" hiç değil.
Duy(g)uların otobanında ilerliyoruz daha ziyade. Keza içsel yolculuklar da barındırıyor. Aslında bu haliyle, film yerine, bir tür terapi olarak da adlandırılabilir ve değerlendirilebilir. Yer yer ekranda beliren, kartpostaldan hallice yol ve doğa manzaraları da bu terapiyi destekler nitelikle.
Hürriyete uzanan yolun esaretten geçtiği bir film var karşımızda; hiçbir şeye sahip değilken her şeye sahip olunabileceğini gösteren. Ve tüm bunları anlatmak için kal dilindense hal diline başvurma yolunu tercih etmiş bir film... O yüzden fikri alt yapısı kuvvetli bulunmayabilir, hatta bilakis pek alelâde görülebilir zâhirde söyledikleri, ama kulak vermekte fayda var.

Filmi tavsiye etmeme gerek yok. Zira ben sevmediğim, beğenmediğim ve tavsiye etmediğim bir konuyu bloguma yazmıyorum. Yapabiliyorsanız filmi en yüksek kalitede izleyin. Asla pişman olmayacaksınız. Görsel olarak o kadar zengin bir film ki filmin yaptığı yolculukta sizde kamyonun ön koltuğunda yolcu olacaksınız.. 

Ben filmi burada izledim. 720p kaliteye kadar filmi izleme alternatifiniz var. Ve eliniz 720p seçerken sakın tereddüte düşmesin. Film bu kalitede izlenmeyi fazlasıyla hak ediyor ;) Filmde böyle panoramik manzaralar varken hd kalitede izlememek büyük hata olur -_-