.BÜZÜLME TEORİSİ:Güneş’ten kopan Yerküre,Güneş etrafındaki dönmeye bağlı olarak hızla soğumaya başlamış, soğumanın yüzeyden itibaren başlamasından dolayı yüzeyde ince bir tabaka tamamen soğuyup katılaşarak yerkabuğunu oluşturmuştur.Yerkabuğunun altındaki manto da soğumaya devam ettiğinden katı yerkabuğu parçalanarak birbirinden bloklar halinde ayrılmıştır. Büyük bloklar arasındaki çanakların sularla dolması sonucu kara ve denizlerin ilk şekli oluşmuştur.
Kıtalar Okyanuslar Nasıl Oluştu? Büzülme Teorisi
.BÜZÜLME TEORİSİ:Güneş’ten kopan Yerküre,Güneş etrafındaki dönmeye bağlı olarak hızla soğumaya başlamış, soğumanın yüzeyden itibaren başlamasından dolayı yüzeyde ince bir tabaka tamamen soğuyup katılaşarak yerkabuğunu oluşturmuştur.Yerkabuğunun altındaki manto da soğumaya devam ettiğinden katı yerkabuğu parçalanarak birbirinden bloklar halinde ayrılmıştır. Büyük bloklar arasındaki çanakların sularla dolması sonucu kara ve denizlerin ilk şekli oluşmuştur.
Kıtalar-Okyanuslar-Göller Hakkında Özet Bilgi
Kıta ve okyanusların oluşumu ile ilgili en fazla ilgi gören iki önemli görüş bulunmaktadır.
Bunlar:
1.Büzülme teorisi 2.Kıtaların Kayması Teorisi
1.BÜZÜLME TEORİSİ:Güneş’ten kopan Yerküre,Güneş etrafındaki dönmeye bağlı olarak hızla soğumaya başlamış, soğumanın yüzeyden itibaren başlamasından dolayı yüzeyde ince bir tabaka tamamen soğuyup katılaşarak yerkabuğunu oluşturmuştur.Yerkabuğunun altındaki manto da soğumaya devam ettiğinden katı yerkabuğu parçalanarak birbirinden bloklar halinde ayrılmıştır. Büyük bloklar arasındaki çanakların sularla dolması sonucu kara ve denizlerin ilk şekli
2.KITALARIN KAYMASI TEORİSİ:Bu teoriye göre büyük bir kısmı silisyum ve alüminyumdan oluşan Yerkabuğu; SİAL, kendisinden daha yoğun ve ergimiş halde bulunan,yapısının büyük bir kısmı; silisyum ve magnezyumdan oluşan SİMA üzerinde yüzer halde bulunmaktadır. Mantonun plastik ve akıcı özellikte bulunan bu en üst kısmı içinde; sıcaklık, basınç ve radyoaktivite nedeniyle, milyonlarca yıl süren çok yavaş yükselici, alçalıcı ve yatay yönlü akımlar vardır. Bu akımlar manto üzerindeki yüzer durumda bulunan büyük kara parçalarını hareket ettirmekte bu nedenle üzerinde yaşadığımız kara parçalarının çok yavaş olsada yatay yönde kaymalarına neden olmaktadır.Böylece bazı kara parçaları birbirine yaklaşmakta bazı kara parçalarıda birbirinden uzaklaşmaktadır. Birbirinden uzaklaşan kara parçalan arasında oluşan çanaklara suların dolmasıyla suküre, oluşmuştur. Birbirlerine doğru hareket eden kara kütleleri ise aralarında kalan tabakaları sıkıştırıp yükselterek dağları oluşturmaktadır.Günümüzde coğrafi olayların büyük bölümü bu teoriye göre açıklanmaktadır.Kıtaların büyük girinti ve çıkıntılarının birbirleriyle çakışması da bu görüşü doğrulamaktadır.Birinci jeolojik devirde bütün kara parçaları Pangea adı verilen tek kara parçası halinde iken, 200-250 milyon yıl önce bu kara parçası parçalanarak, birbirinden uzaklaşmaya başlamıştır. Başlangıçta tek kara parçası halinde olan Yerkabuğu Dünya’nın kendi ekseni etrafında dönmesi sonucu ekvatora doğru kaymış, ekvatorda da Dünya’nın batıdan doğuya doğru dönmesine bağlı olarak batıdan doğuya doğru yayılmıştır. Kara parçalarının birbirinden ayrılması süreci dördüncü zamana kadar sürmüştür. Kara parçalarının bu hareketlerine bağlı olarak önlerine kattıkları tabakalara yanlardan basınç uygulayarak kıvrılma yada kırılmalarına neden olmuştur
KITA VE OKYANUSLARIN DAĞILIŞI
510 milyon Km2 alan kaplayan Yerküre’nin 361 milyon Km2 ‘sini okyanuslar ve denizler, 149 milyon Km2‘sini karalar kaplamaktadır. Buna göre karaların yerküreye oranı; % 29, denizler ve okyanusların oranı ise %71 ‘dir.Karalar ve okyanuslar Yarımkürelere eşit dağılmamışlardır.Karaların büyük kısmı kuzey Yarımkürede toplanmıştır. Bu nedenle Kuzey Yarımküre’ye “Karalar yarımküresi “de denilmektedir.Buna rağmen Kuzey Yarımkürede denizlerin kapladığı alan karalara oranla daha fazladır. Kuzey Yarımkürede karaların ve denizlerin birbirine oranı incelendiğinde karaların %39 ,denizlerin %61 orana sahip olduğu görülmektedir. Güney yarımkürede denizlerin hakimiyeti daha fazla olduğundan; bu yarımküreye de “Denizler yarımküresi” Denilmektedir. Güney Yarımküredeki karalar ve denizlerin birbirine oranı incelendiğinde denizlerin %81 karaların 19’luk orana sahip olduğu görülmektedir.*Yeryüzündeki kara parçaları ve okyanuslar farklı büyüklükteki parçalar halinde uzanmaktadır *Her iki yarım kürede de karaların kapladığı alan daha azdır. *Güney Yarım Küre’de hem kara az, hem de karalar birbirine uzaktır.*Dünya nüfusunun büyük kısmı Kuzey Yarım Küre’de toplanmıştır. Kuzey Yarım Küre’de kıtalar birbirine yakın olduğu için ülkeler arasındaki siyasî, kültürel ve ekonomik ilişkiler daha yoğundur.*Afrika, Asya ve Avrupa gibi eskiden beri bilinen kara parçalarına; “Eski Dünya Karaları “, Amerika, Avustralya ve Antarktika gibi sonradan keşfedilen kara parçaların ise; ” Yeni Dünya Karaları” denilmektedir
OKYANUSLAR
Okyanuslar üç büyük parça halinde bulunmaktadırlar.
1.Büyük Okyanus (180 milyon Km2)
2.Atlas Okyanusu (106 milyon Km2)
3. Hint Okyanusu (75 milyon Km2 ) Yeryüzünün 361 milyon km2‘lik kısmını denizler ve okyanuslar kaplamaktadır.
Her üç okyanus Güney Kutbu çevresinde birleşmektedir.
İÇ DENİZ: Okyanusların karalar arasına sokulmuş kısımlarına ara deniz veya iç deniz denir. (Akdeniz, Karadeniz)
KENAR DENİZİ: Kıtaların kenarlarında bulunan ve adalarla veya sığ deniz eşikleriyle okyanuslardan ayrılan denizlere kenar denizi adı verilir.(Japon Denizi).
KÖRFEZ:Kara kenarlarındaki büyük girintilere körfez adı verilir.
KOY:Kara kenarlarındaki küçük girintilere koy adı verilir.
BOĞAZ:Karalar arasındaki dar su yollarına boğaz adı verilir (Çanakkale, İstanbul gibi
GÖLLER
GÖL:Kıvrılma,kırılma,çökme ve erime sonucu oluşan çanaklar ile doğal olarak yada insanlar tarafından oluşturulan setlerde suların birikmesiyle oluşan durgun su kütlelerine göl denir.
YERYÜZÜNDE BAŞLICA GÖL BÖLGELERİ
1. AVRUPA:Finlandiya,Britanya Adaları,Kuzey Almanya ve Alp dağları zengin göllere sahiptir. Bu göllerin büyük bölümü buzulların etkisiyle oluşmuştur. Doğu Avrupa’nın kuzeyinde Ladoga,Onega gölleri,İsveç’te Vener,Vetter,Melar gölleri büyük oranda tektonik göllerdir.Eifel’de maarlar içinde oluşan volkanik goller yer almaktadır.Finlandiya(Göller ülkesi) birbirine küçük akarsularla bağlı olan binlerce gölle kaplıdır.
2.ASYA:Dünyanın en büyük gölü olan Hazar(Hazer)gölü.Aral gölü,Karaboğaz gölü.Hazar ve Aral gölleri daha önce birleşik bir göl durumundayken oluşan tortulanma alanları sonucunda ayrılmışlardır.Baykal gölü(Dağ gölü),Balkaş gölü,Isık gölü(Sıcak göl),Lob-Nor gölü(Bataklık durumundadır),Lut gölü,Urmiye ve Van gölü diğer önemli göllerdir.
3.KUZEY AMERİKA :
Kuzey Amerika Büyük Göller Bölgesi: Superiyör, Huron, Erie, , Ontario,(Bu göllerin bir kısmı Kanada’da yer alır) Michigan(Tamamı Amerika Birleşik Devletleri sınırları içindedir.)Bu göller sığ eşiklerle birbirlerinden ayrılmışlardır.Birbirine boğaz ve kanallarla bağlı durumdadırlar.Kuzey Amerika’nın kuzeydoğusu kısımlarında,Büyük Ayı,Köle ve Vinnipeg gölleri yer almaktadır.Bunlardan Büyük Ayı ve Köle gölleri yılın büyük bölümünde buzlarla kaplıdırlar.Vinnipeg buzul alanlarında bulunan sığ bir set gölüdür.Great Salt Lake (Büyük Tuz Gölü)gölü Kuzey Amerika’da bulunan dışa akışı bulunmayan bir göldür.
4.ORTA VE GÜNEY AMERİKA:Nikaragua’da Nikaragua ve Managua gölleri çöküntü alanları içinde oluşmuşlardır.Titicaca 3812metre yüksekliğinde bulunur.Poopo gölü ve Arjantin’de bulunan Mar chiguita gölü diğer önemli göllerdir.
5.AFRİKA:Göllerin büyük bölümü kırılmalar ile oluşan çöküntü alanlarında yada iç bölgelerdeki geniş çanaklar içerisinde meydana gelmişlerdir.Victoria, Kiopa, Rudolf, Nyassa, Tanganika, Kivu, Edwart,Albert,Kioga,Ngami ve Çad gölleri başlıca göllerdir.
6.AVUSTRALYA:Başlıca gölü olanEyre gölü tuzlu bir bataklık durumundadır.
BAŞLICA GÖLLERİN TEMEL ÖZELLİKLERİ
1.Asya Kıtası’nda bulunan Hazar Gölü dünyanın en büyük gölüdür.
2.Kuzey Amerika Kıtası’nda bulunan (ABD-Kanada sınırı),Superior Gölü dünyanın ikinci büyük gölüdür.
3.Bazı göllerin alanları mevsime bağlı olarak büyük değişmeler gösterir.Afrika Kıtası’nda bulunan Çad Gölü (10.000-26.000km2) ve yurdumuzda Tuz Gölü bunların başında gelir.
4.Dünya’nın en derin gölü Baykal Gölü’dür.(1741 m)
5.Dünya’nın en yüksek gölü,Tibet’te bulunan P’u-Mo Ts’o Gölü’dür.(5025m)
6.Bazı göller deniz seviyesinin altında bulunmaktadır.(Lut (394m),Taberiye(210m),Haiti’de bulunan Enriguillo Gölü(48m),Mısır’da bulunan Harun Gölü(44m),Hazar (28m)
7.Tuzluluk oranı çok yüksek olan göllerin başlıcası ABD’de Büyük Tuz Gölü’dür. Bu gölün tuzluluk oranı binde 230 civarındadır.
8.Dünya’nın en önemli volkan krateri gollerinin başında,ABD’de bulunan,Crater Gölü’dür.
9.Dünya’nın en önemli maar göllerinin başında,Laachersee, Pulvermaar, Weinfeldermaar, Meerfeldermaar, Holzmaar ve Ulmenermaar (Almanya-Eifel Bölgesi),Pavin,Chauvet,Issarles gölleri(Fransa güneyi-Masif Santral bölgesi),Viti,Graenavatn,Gestastadavatn(İslanda), Tikitapu(Yeni Zelanda)
10.Dünya’nın en önemli Graben göllerinin başında, Afrika’dabulunanTanganika, Malawi(Nyassa), Edward ve Asya Kıtası’nda bulunan,Baykal ve Lut gölleridir.
11.Buzul aşındırmasına bağlı olarak oluşan en önemli göller,Alp Dağları’nın kuzeyinde bulunan,Boden,Zürih ve Dört Kanton gölleri ile güney yamaçlarda bulunan Garda,Como ve Maggiore gölleridir.
12.Önemli meteorit gölleri,Batlık Denizi’nde Kaalijarv , Arjantin’de bulunan Laguna Negra ve Kanada’da bulunan Ungava gölleridir.
13.Önemli moren set gölleri Avusturya’da bulunan Ammer,Starnberg ve Atter gölleri,Finlandiya ve Norveç’in güneyinde bulunan Vetter ve Vener gölleri,ABD’de bulunan Superior, Michigan, Huron, Erie, Ontario (ABD- Kanada).
14.Önemli buzul set gölleri, Gapshan(Shyok) gölü (Karakurum Dağları etekleri)
15.Önemli Lagün gölleri Batlık Denizi güneyinde Frisches ve Kuriscches Lagünleri ,Nil Deltası’nda Menzele ve Brullus gölleri,
16.Önemli resif göllerinin başında, Büyük Set Resifi(Great Barrier Reef) (Avustralya) gelmektedir.
17.Önemli traverten set gölleri Korona Nehri boyunca oluşan göllerdir.(Bosna)
18.Relikt Göller:Bunlar geçmiş jeolojik devirlerde oluşan eski iç denizler ve büyük su kütlelerinden günümüze kalmış olan göllerdir.Asya Kıtası’nda Hazar ve Aral gölleri
KITA VE OKYANUSLARIN DAĞILIŞI
KITA VE OKYANUSLARIN DAĞILIŞI
510 milyon Km2 alan kaplayan Yerküre’nin 361 milyon Km2 ‘sini okyanuslar ve denizler, 149 milyon Km2‘sini karalar kaplamaktadır. Buna göre
karaların yerküreye oranı; % 29, denizler ve okyanusların oranı ise %71 ‘dir.Karalar ve okyanuslar Yarımkürelere eşit dağılmamışlardır.Karaların büyük kısmı kuzey Yarımkürede toplanmıştır. Bu nedenle Kuzey Yarımküre’ye “Karalar yarımküresi “de denilmektedir.Buna rağmen Kuzey Yarımkürede denizlerin kapladığı alan karalara oranla daha fazladır. Kuzey Yarımkürede karaların ve denizlerin birbirine oranı incelendiğinde karaların %39 ,denizlerin %61 orana sahip olduğu görülmektedir. Güney yarımkürede denizlerin hakimiyeti daha fazla olduğundan; bu yarımküreye de “Denizler yarımküresi” Denilmektedir. Güney Yarımküredeki karalar ve denizlerin birbirine oranı incelendiğinde denizlerin %81 karaların 19’luk orana sahip olduğu görülmektedir.*Yeryüzündeki kara parçaları ve okyanuslar farklı büyüklükteki parçalar halinde uzanmaktadır *Her iki yarım kürede de karaların kapladığı alan daha azdır. *Güney Yarım Küre’de hem kara az, hem de karalar birbirine uzaktır.*Dünya nüfusunun büyük kısmı Kuzey Yarım Küre’de toplanmıştır. Kuzey Yarım Küre’de kıtalar birbirine yakın olduğu için ülkeler arasındaki siyasî, kültürel ve ekonomik ilişkiler daha yoğundur.*Afrika, Asya ve Avrupa gibi eskiden beri bilinen kara parçalarına; “Eski Dünya Karaları “, Amerika, Avustralya ve Antarktika gibi sonradan keşfedilen kara parçaların ise; ” Yeni Dünya Karaları” denilmektedir.
Kıtalar ve Okyanuslar Nasıl Oluştu? Kıtaların Kayması Teorisi
KITALARIN KAYMASI TEORİSİ:Bu teoriye göre büyük bir kısmı silisyum ve alüminyumdan oluşan Yerkabuğu; SİAL, kendisinden daha yoğun ve ergimiş halde bulunan,yapısının büyük bir kısmı; silisyum ve magnezyumdan oluşan SİMA üzerinde yüzer halde bulunmaktadır. Mantonun plastik ve akıcı özellikte bulunan bu en üst kısmı içinde; sıcaklık, basınç ve radyoaktivite nedeniyle, milyonlarca yıl süren çok yavaş yükselici, alçalıcı ve yatay yönlü akımlar vardır. Bu akımlar manto üzerindeki yüzer durumda bulunan büyük kara parçalarını hareket ettirmekte bu nedenle üzerinde yaşadığımız kara parçalarının çok yavaş olsada yatay yönde kaymalarına neden olmaktadır.Böylece bazı kara parçaları birbirine yaklaşmakta bazı kara parçalarıda birbirinden uzaklaşmaktadır. Birbirinden uzaklaşan kara parçalan arasında oluşan çanaklara suların dolmasıyla suküre, oluşmuştur. Birbirlerine doğru hareket eden kara kütleleri ise aralarında kalan tabakaları sıkıştırıp yükselterek dağları oluşturmaktadır.Günümüzde coğrafi olayların büyük bölümü bu teoriye göre açıklanmaktadır.Kıtaların büyük girinti ve çıkıntılarının birbirleriyle çakışması da bu görüşü doğrulamaktadır.Birinci jeolojik devirde bütün kara parçaları Pangea adı verilen tek kara parçası halinde iken, 200-250 milyon yıl önce bu kara parçası parçalanarak, birbirinden uzaklaşmaya başlamıştır. Başlangıçta tek kara parçası halinde olan Yerkabuğu Dünya’nın kendi ekseni etrafında dönmesi sonucu ekvatora doğru kaymış, ekvatorda da Dünya’nın batıdan doğuya doğru dönmesine bağlı olarak batıdan doğuya doğru yayılmıştır. Kara parçalarının birbirinden ayrılması süreci dördüncü zamana kadar sürmüştür. Kara parçalarının bu hareketlerine bağlı olarak önlerine kattıkları tabakalara yanlardan basınç uygulayarak kıvrılma yada kırılmalarına neden olmuştur
Okyanusların Dağılışı
OKYANUSLAR
Okyanuslar üç büyük parça halinde bulunmaktadırlar.
1.Büyük Okyanus (180 milyon Km2)
2.Atlas Okyanusu (106 milyon Km2)
3. Hint Okyanusu (75 milyon
Km2 ) Yeryüzünün 361 milyon km2‘lik kısmını denizler ve okyanuslar kaplamaktadır.
Her üç okyanus Güney Kutbu çevresinde birleşmektedir.
İÇ DENİZ: Okyanusların karalar arasına sokulmuş kısımlarına ara deniz veya iç deniz denir. (Akdeniz, Karadeniz)
KENAR DENİZİ: Kıtaların kenarlarında bulunan ve adalarla veya sığ deniz eşikleriyle okyanuslardan ayrılan denizlere kenar denizi adı verilir.(Japon Denizi).
KÖRFEZ:Kara kenarlarındaki büyük girintilere körfez adı verilir.
KOY:Kara kenarlarındaki küçük girintilere koy adı verilir.
BOĞAZ:Karalar arasındaki dar su yollarına boğaz adı verilir (Çanakkale, İstanbul gibi