Bayram Cigerli Blog

Bigger İnfo Center and Archive
  • Herşey Dahil Sadece 350 Tl'ye Web Site Sahibi Ol

    Hızlı ve kolay bir şekilde sende web site sahibi olmak istiyorsan tek yapman gereken sitenin aşağısında bulunan iletişim formu üzerinden gerekli bilgileri girmen. Hepsi bu kadar.

  • Web Siteye Reklam Ver

    Sende web sitemize reklam vermek veya ilan vermek istiyorsan. Tek yapman gereken sitenin en altında bulunan yere iletişim bilgilerini girmen yeterli olacaktır. Ekip arkadaşlarımız siziznle iletişime gececektir.

  • Web Sitemizin Yazarı Editörü OL

    Sende kalemine güveniyorsan web sitemizde bir şeyler paylaşmak yazmak istiyorsan siteinin en aşağısında bulunan iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime gecebilirisni

Atatürk etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Atatürk etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Çanakkale'de Mustafa Kemal

    Çanakkale’de Mustafa Kemal

" Benimle beraber burada muharebe eden bilcümle askerler katiyen bilmelidir ki bize emanet edilmiş namus vazifesini tamamen ifa etmek için bir adım geri gitmek yoktur.
 Bir istirahat namenin yalnız bizim değil, bütün milletimizin ebediyen mahrum kalmasına sebebiyet verebileceğini cümlemize hatırlatırım. Bütün arkadaşlarımın hem fikir olduklarına ve düşmanı tamamen denize dökmedikçe yorgunluk göstermeyeceklerine şüphe yoktur “
  " Size ben taarruz emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum... Biz ölünceye kadar geçecek zaman içinde yerimizi başka kuvvetler ve başka kumandanlar alabilir "
















    
     "1915 yılı Ocak ayında, Tekirdağ’da teşkil edilecek 19. Tümen Komutanlığı’na getirilmiştir. 1915’de, İngiliz kuvvetlerinin Gelibolu yarımadasına taarruzları ve karadan çıkarma gayretleri üzerine, Arıburnu ve Anafartalar bölgelerinde kahramanca savaşarak büyük başarı kazandı ve albaylığa terfi etti. Conkbayırı taarruzunda kalbini hedef alan bir kurşun, cebindeki saate çarpıp geri döndüğünden, mutlak bir ölümden kurtuldu.
      Bu muharebeler esnasında gösterdiği kahramanlık ve yüksek komuta yeteneği kendisine ülke içinde ve dışında büyük ün sağladı. " 
 Atatürk'ün Fikir ve Düşünceleri  - Prof.Utkan KOCATÜRK ,

Çanakkale'deki özellikleri

*          Vatansever
*          Sorumluluk üstlenen
*          Durumu hızlı kavrayan
*          Hızlı karar veren
*          Kararını enerji ile uygulayan
*          Askerleriyle bütünleşebilen



Winston Churchill 

     " Şu anda mağlubiyeti bütün damarlarımda hissetmekteyim.. çok üzgünüm, oldukça mutluydum ve umutluydum. Çanakkale bizimdir diyordum çünkü bu savaşı kazanmak için her şeyi hesaplamıştım askeri..parayı..cephaneyi her şeyde çok üstündük mutlaka yenecektik yalnız bir tek şeyi hesaba katmamışız Mustafa Kemal’i ..
bağrımda İngiliz gururu olmasa Türkleri alnından öpmek ayakta alkışlamak isterdim"
 

    Lord Hamilton   

            " Lordlarım biz görevimizi yaptık. Binlerce mermi attık.Yaptığımız hesaba göre Gelibolu yarımadasını 2.5 cm kalınlığında bir levha ile kaplayacak kadar mermi attık. Ancak ne yazık ki karşımızda ölümüne koşan,bir Türk Askeri, çok iyi sevk ve idare edilen komuta heyeti vardı.
            Biz ne yapabilirdik? "


         Lord Fischer

      " Kahrolsun bu Çanakkale hepimizin mezarı olabilecek bir yer niçin mağlup olduğumuzu soruyorsunuz bütün açıklığıyla gerçeği bildirmek isterim çok cesur savaşan mükemmel sevk ve idare edilen bir ordunun karşısında ne yapabilirdik ki.. bunu hiçbir zaman unutmayacağım "

                                                                   

        Amiral Hardın

"Beyler meğer tatlı bir rüya imiş anladım anladım dostlarım meğer bir Türk dünyaya bedelmiş "
                                                                             

 
                                   

Lloyd George

Doğa nadir olarak “dahi” yetiştirir şu şanssızlığa bakın ki o da Türklere nasip oldu. 
                                                


onuncu yıl nutku


Türk Milleti!
Kurtuluş Savaşı 'na başladığımızın on beşinci yılındayız. Bugün Cumhuriyetimizin onuncu yılını doldurduğu en büyük bayramdır. Kutlu olsun!
Şu anda, büyük Türk milletinin bir ferdi olarak, bu kutlu güne kavuşmanın en derin sevinci ve heyecanı içindeyim.
Yurttaşlarım!
Az zamanda çok ve büyük işler yaptık. Bu işlerin en büyüğü, temeli, Türk kahramanlığı ve yüksek Türk kültürü olan Türkiye Cumhuriyeti'dir. Bundaki muvaffakiyeti, Türk milletinin ve onun değerli ordusunun bir ve beraber olarak, azimkarane yürümesine borçluyuz. Fakat yaptıklarımızı asla kafi göremeyiz; çünkü, daha çok ve daha büyük işler yapmak mecburiyetinde ve azmindeyiz.
Yurdumuzu, dünyanın en mamur ve en medenî memleketleri seviyesine çıkaracağız. Milletimizi, en geniş, refah, vasıta ve kaynaklarına sahip kılacağız. Millî kültürümüzü, muasır medeniyet seviyesinin üstüne çıkaracağız. Bunun için, bizce zaman ölçüsü, geçmiş asırların gevşetici zihniyetine göre değil, asrımızın sürat ve
hareket mefhumuna göre düşünülmelidir. Geçen zamana nispetle daha çok çalışacağız, daha az zamanda daha büyük işler başaracağız. Bunda da muvaffak olacağımıza şüphem yoktur. Çünkü,
Türk milletinin karakteri yüksektir: Türk milleti çalışkandır: Türk milleti zekidir. Çünkü, Türk milleti milli birlik ve beraberlikle güçlükleri yenmesini bilmiştir. Ve çünkü. Türk milletinin, yürümekte olduğu terakki ve medeniyet yolunda, elinde ve kafasında tuttuğu meşale, müspet ilimdir.
Şunu da ehemmiyetle tebarüz ettirmeliyim ki, yüksek bir insan cemiyeti olan Türk milletinin tarihî bir vasfı da, güzel sanatları sevmek ve onda yükselmektir. Bunun içindir ki, milletimizin yüksek  karakterini, yorulmaz çalışkanlığını, fıtrî zekasını, ilme bağlılığını, güzel sanatlara sevgisini ve millî birlik duygusunu mütemadiyen ve
her türlü vasıta ve tedbirlerle besleyerek inkişaf ettirmek millî ülkümüzdür. Türk milletine çok yakışan bu ülkü, onu, bütün beşeriyette, hakikî huzurun temini yolunda, kendine düşen medenî vazifeyi yapmakta muvaffak kılacaktır.
Büyük Türk milleti!
On beş yıldan beri, giriştiğimiz işlerde muvaffakiyet vadeden çok sözlerimi işittin. Bahtiyarım ki, bu sözlerimin hiç birinde milletimin hakkımdaki itimadını sarsacak bir isabetsizliğe uğramadım. Bugün, aynı iman ve katiyetle söylüyorum ki, millî ülküye. tam bir bütünlükle yürümekte olan Türk milletinin büyük millet olduğunu, bütün medenî alem az zamanda bir kere daha tanıyacaktır. Asla şüphem yoktur ki,Türklüğün unutulmuş büyük medenî vasfı ve büyük medenî kabiliyeti, bundan sonraki inkişafı ile, atinin yüksek medeniyet ufkundan yeni bir güneş gibi  doğacaktır.
Türk milleti!
Ebediyete akıp giden her on senede, bu büyük millet bayramını daha büyük şereflerle, saadetlerle, huzur ve refah içinde kutlamanı gönülden dilerim.
Ne mutlu Türküm diyene!  

19 Mayıs'ta Milli Kurtuluş Anıtının Anlamı





Milli Kurtuluş Anıtı


“Milli mücadeleyi yapan doğrudan doğruya milletin
kendisidir, milletin evlatlarıdır. Millet analarıyla, babalarıyla,
hemşireleriyle mücadeleyi kendisine ideal kabul etti. Biliyorsunuz ki,
asırlarca meydana gelen mücadeleler ve bunların neticeleri olarak da büyük
tarihi zaferler vardır. Fakat o zaferleri kazananlar kendi ideallerinin değil,
şunun bunun hırsı peşinde kul

Atatürk Çiçeği ve Bilinmeyen Hikâyesi





Çiçeklerin her biri ayrı ayrı güzeldir, ancak bazı çiçekler
vardır ki onlar daha bir özeldir. Hele ki bu çiçek bizim için çok değerli bir
isme ithaf edilmiş ise. İşte bu çiçek ‘Atatürk Çiçeği’dir. Doğanın en güzel çiçeklerinden kabul edilen Ponsetya’nın
çiçekleri birer harikadır. Etrafı yeşil yapraklarla çevrili ortada öbeklenmiş o
kırmızı yaprakları biz her ne kadar göz yanılsaması ile ilk

İZİN SİLİNMEZ!






YERİN DOLDURULAMAZ ATAM !
SONSUZA DEK KALBİMİZDESİN
FİKİRLERİNLE DAİMA YAŞAYACAKSIN

HİÇ SÖNMEYECEK IŞIĞIMIZSIN.

İZİN SİLİNMEZ!

Sonsuzluğa uğurlanışının 78. yıl dönümünde 
Ulu Önder ATATÜRK'Ü
ÖZLEMLE ve SAYGIYLA ANIYORUM... 





Esin Bozdemir



***
Anımsatma:Atatürk'ün hayata veda ettiği Dolmabahçe Sarayı  
her yıl olduğu gibi, bu yıl da 10 Kasım'da ziyarete açıktır. (sanal gezinti bkz)

ATAMIZI ÖZLEMLE ARIYOR VE ANIYORUZ








ATAM SENİ ÖZLEMLE ARIYOR VE ANIYORUZ.   

Aklımızda Fikirlerin, Yüreğimizde Sevgin Hiç Bitmeyecek!.

Nurlar içinde uyu...


Esin Bozdemir 

'Her yıl bugün olur, Otuz Ağustos' Zafer Bayramı'mız Kutlu Olsun







Dumlupınar'da Büyük Atatürk'ün başkumandanlığında 26 Ağustos
1922’de başlayıp, 30 Ağustos 1922’de zaferle sonuçlanan Başkomutanlık Meydan
Muharebesi Türk tarihinin dönüm noktalarındandır.

Nazım Hikmet'in dediği gibi "30 Ağustos yalnız biz Türkler' in değil tüm insanlığın büyük zaferlerindendir."Çünkü bu anlamlı günde biz; Türk topraklarına göz diken düşman kuvvetlerinin Türk ordusunun

Takvimlerden 27 ŞUBAT ve TARİHTE BUGÜN








Kimler geldi 'iz bırakıp' geçti bu hayattan?



Dünyayı yeni yeni algılamaya çalıştığımız yıllarda, okuduğumuz romanların, izlediğimiz filmlerin, roman ve film kahramanlarının, şairlerin, yazarların, bilim insanlarının, sanatçıların...ve topluma yön veren gerçek kahramanların, devrimci liderlerin izleri büyüktür bizim için.



Takvimlerden bugün 27 Şubat, tarihte neler olmuş, kimler gelip

ATATÜRK YAŞAR MI ?

Konu : Türkiye yi Atatürk ün kurduğu cumhuriyet ilerletmiştir . Türkiye devrimi , Atatürk  ün bir ürünü olarak tüm Batı ve Doğu milletlerinde hayranlık uyandırabilmiştir . Özellikle Mahatma Gandhi gibi yazarlar , Atatürk ü övmüşlerdir .

ATATÜRK YAŞAR MI ?


Atatürk ün öldüğü yıl … 1938 !!! Acaba o tarihte Türk devrimi de ölmüş müydü ki ? !
İsmet İnönü gibi liderler de geldi onun ardından . Acaba onun yeri doldurulabildi mi ki ?
Yazar Prof. Dr. Ahmet Mumcu , kendi yazdığı açıköğretim inkılap tarihi kitabında “ Türk devrimi “ sözünü sık kullanır . Ama ben  “ Türkiye devrimi “ sözünün çok daha gerçekçi olduğuna inanıyorum .
Türkiye devrimi diyorum çünkü aslında Türkiye nin kendisi bir devrimdir veya bir devrimin ürünüdür … Ürünüyle birlikte devrimi anmak bana daha mantıklı geliyor .

Evet , Türkiye devrimi Osmanlı da yaşamayan bir yeni ruh içeriyordu . İslamcılık tan farklı bir anlam taşıyor bu ruh … Türkiye devrimi , vicdani ilkelerin özünü değiştirmedi  . Camileri , kiliseleri , havraları yıkmadı . Cem evlerini , Şiileri dışlamadı bu anlayış . Alevilerin yaşam şeklini ortadan kaldırıp atmadı . Türkiye devriminde namaz kılanla kılmayanın birbirine karışması söz konusu olmadı . Hiçbir kişinin giysisine abartılı bir müdahale olmadı . Ne demek bu ? Yani , resmi kıyafetler ve din adamlarının dini ortamlar dışında giyeceği kıyafetler dışında bir müdahale olmadı diyorum . Şapka takmak , memurların giyeceği bir kıyafet oldu sadece …Bir de Türkiye de mürteci hareketlere izin verilmedi . Türkiye devrimi aynı zamanda Türkiye halkının veya Türk milletinin bir ürünü oldu .
Atatürk ile ilgili yüzlerce kitap yazıldı . Türkiye devrimini anlatan onlarca söz söylendi . Batının imkansız dediği şey gerçekleşti . Batı , Türkiye devriminin ruhunu anlayamadı başlarda . Ama Türkiye devrimi yerinde durmadı . Geliştikçe gelişti …
Mahatma Gandhi bile “ Atatürk , insanlığın en iyi kişilerinden biriydi . O , inançlı bir kişinin yurdunu kurtarabileceğini göstermiş oldu . “ derken Batılı yazarlar onun için daha övgü dolu sözler sarf etmektedirler .
Batılı bilim adamı Duverger ( Duvercır ) bile “ Türk tek parti yönetimi hiçbir zaman diktatörce bir yapı taşımamıştır . ….”  derken dünya bilim adamlarının övdüğü bu devrim , Atatürk ile ve Türk halkı ile bir fevkaladelik yaratmış ve tüm dünyayı etkilemeyi başarmıştır .

18 Ağustos 2008 Pazartesi
E postam : dussunce@yahoo.com
Yazan : Tarık adlı Tümlü soy adlı bir bilim insanı .

MİLLİYETÇİLİKLE YAŞANIR MI ?

Konu : Atatürk milliyetçiliği , etnik veya ırkçı bir anlam taşımaz . Bütün anayasalarımızda bu olgu var olmuştur . Milliyetçilik ile anlaşılması gereken , bir ulus oluşturabilme düşüncesidir . Atatürk milliyetçiliği de zaten uluslaşabilme adına ortaya konulmuş bir ilkedir . Ulus devlet olmak demek , aynı ruha sahip bir toplum ve devlet olmak demektir . Bunu anlatan örnekler cumhuriyet tarihimizde mevcuttur .

MİLLİYETÇİLİKLE YAŞANIR MI ?



Milliyetçilik !!! Güzel ama yetersiz … Ne demek bu şimdi ? !
Bu memlekette yaşayan ama Türk olmadığını iddia eden kişiler için söylüyorum . Yunanistan da olsaydınız acaba Rus olduğunuzu mu iddia edecektiniz ? Hangi ülke vatandaşıysanız o ülkenin milletindenim diyecektiniz . Almanya da olsaydınız “ Ben Almanım . “ diyecektiniz . Size ırkınızı sorarlarsa o zaman tabii ki “ Kürdüm ” veya “ Çerkezim “ diyebilirsiniz . Ama hangi millet içerisinde yaşadığınızı soranlara da aynı şekilde “ Türk vatandaşıyım . “ veya “ Türküm . “ demeniz gerekecektir .

Atatürk milliyetçiliği , bu ülkede yaşayan herkesin ulus olarak Türk ulusundan olduğunu söylemektedir . Sizin ırkınızla uğraşan bir insan var mı acaba ? Mesela ben Tatarım . Tatar olduğumu rahatça söylüyorum . Ama vatandaşlığım Türk olmakla ilgilidir . Ben Tatar olarak ABD de yaşasaydım vatandaşlığım için Amerikan vatandaşlığı diyecektim . Yani ırkçı bir tutum yok Türkiye de . Suudi Arabistan da yaşayan kişi de “ Ben Suud um . “ diyecektir . Bunu söylemiş olmanın neresi kötü olabilir acaba ?
Bakın arkadaşlar … Bir millet ya da ulus olmak demek aynı kaderi paylaşmak demektir . Bu gün bütün dünya bunu yaşıyor . Dini anlamda bir ümmet olmak birleştirici bir anlam taşıyabilir ama bir toplum olmak için bu gün ümmet olmak değil millet ya da ulus olma düşüncesi var dünyada . Bunun dışında mesela Kürtler de aynı dili ve soyu paylaşıyorlar . Fakat birbirine karşı bağlılık duymayan insanlar millet olamazlar . Ne demek bu ? Yani mesela bu gün Irak ta Kürt liderler var . Ama hiçbiri birbiriyle anlaşma ve geçinme yolunu benimsemiyor . Düşünün . Aynı hedefe bağlanamayan ve birbirine düşmanlık besleyen insanlar bir devlet ve ulus olabilirler mi ?  Arkadaşlar … Burada Kürt ya da Türk ırkı diye bir şey söylemedim . Yani ırk ayrımı , insanları hor görme adına hiçbir şey söylemedim . Söylediğim sadece şudur ; bir devlet ve millet olmak aynı kadere inanmış ve birlik olmuş insanların eseri olabilir ancak . Birbirimize düşmanlık besleyerek aynı kaderi paylaşabilir miyiz ki ? !
Şunu da söylemek istiyorum ; Atatürk milliyetçiliği ilk anayasamızdan beri vardır . Cumhuriyetimizin ilk anayasası olan 1924 anayasasından beri bu ilke anlamını korumuştur .
Unutmamamız gerekiyor ; elimize silah alıp birbirimizi öldürmeye teşebbüs ederek ulus olamayız . Onun için önce insan olduğumuzun sonra da bu ülkenin bir bireyi olduğumuzun bilincinde olmalıyız  .

02.09.2008 02:15
E posta : dussunce@yahoo.com 
Yazan : Tarık Tümlü nün kendisi .

Atatürk Hakkında bilgiler..

1."ATA" LAFINI SEVMEZDI"
Ataturk" hitabini ilk kez donemin Turk Dil Kurumu Baskani bir konusmasinda kullanmis, Mustafa Kemal de cok begenerek soyadi olarak almisti. Kendisine "Ata" diye hitap edilmesinden hic hoslanmazdi.

2.EN SEVDIGI YEMEK
Manastir Askeri Lisesi yillarindan kalan bir aliskanlikla hayati boyunca en sevdigi yemek kuru fasulye ve pilav olarak kaldi. Tatliya duskun degildi ama cani istediginde cok sevdigi gul recelini tercih ederdi.

3.EN BUYUK HAYALI DUNYA TURUNA CIKMAKTI
Omru yetseydi bir dunya turuna cikip Turk dili ve tarihi uzerindeki calismalarini genisletmek en buyuk hayaliydi.

4.BASUCU KITABI "CALIKUSU" YDU.
Binlerce kitabi vardi. Ama bunlarin arasinda bir tanesini hayati boyunca hatta cephede bile basucundan ayirmadi. Resat Nuri Guntekin'in unlu "Calikusu" romanini hep yaninda tasir, her gun rastgele bir yerinden acar, birkac sayfa okurdu.

5.KABUL SALONUNDAKI AT YAVRUSU
Atlardan sonra en sevdigi hayvan kopekti. "Fox" adini verdigi kopegi, Gazi`nin yataginin ayak ucunda uyurdu. Hayvanlara duskunlugu o dereceydi ki bir gun misafirlerinin de gorebilmesi icin yeni dogmus bir tayla annesinin Cankaya Kosku kabul salonuna getirilmesini bile emretmisti.

6.TAM BIR SALON ADAMI
En sevdigi dans valsti. Muzik zevki cesitlilik gosteriyordu. Klasik Bati muzigi disinda Anadolu ezgilerini de severek dinlerdi.

7.GOMLEKLERININ TUMU BEYAZDI
Gomleklerinin hepsi beyazdi. Bu gomlekler ilk yillarda Isvicre`de ozel olarak dikilirken sonra yerli mali kullanma kampanyasina onculuk edebilmek icin Beyoglu`nda bir terziye diktirilmeye baslanmisti.

8.DOLABINDA LACIVERTE YER YOKTU
Takim elbiselerinin tasarimlarini hep kendisi cizerdi. Lacivert takim giymeyi sevmezdi.

9.OLCULERI
Boyu 1.74 idi. Hayatinin son donemlerine kadar 76 olan kilosu hastaliginin ilerlemeye baslamasiyla 46'ya kadar dusmustu. 43 numara siyah rugan ayakkabi giyerdi.

10.RUMELI SIVESI
Ozenli ve temiz bir Turkce konusurdu. Ancak bazi kelimeleri Rumeli sivesiyle telaffuz ederdi.

11.HAZIN BIR HIKAYE
Hayatinda bir donem cok onemli yer tutan Mustafa Kemal`in evlenmesinden sonra hayatina trajik bir sekilde son veren Fikriye Hanim`in mezarinin nerede oldugu bilinmiyor.

12.CUMHURBASKANLIGINDAN SIKILIYORDU.
Hayatinin cogunu gecirdigi savas cephelerinden sonra Cumhurbaskani olarak gecirdigi yillar ona bir tecrit yasantisi gibi geliyor, cok sevdigi halkindan ve sade bir vatandas yasamindan uzaklastigini dusunuyordu.

13.PAPA`NIN TEMSILCISINE ELBISE
Kiyafet Kanunu cercevesinde tum din adamlarinin dini kiyafetleriyle sokaga cikmalari yasaklaninca, Monsenyor Roncalli`ye kendi terzisi Kemal Milasli eliyle bir koleksiyon hazirlatti.

14.KENDISI TIRAS OLMAZDI.
Sabah kahvaltilariyla arasi hic hos degildi. Yataktan kalkar kalkmaz odasindaki divanin uzerine bagdas kurarak oturur, gunun ilk kahvesini sigarasini icerdi. Bir ozelligi de kendi kendine tiras olmamasiydi.

15.DUZEN TAKINTISI VARDI
Evinde, cevresinde hatta konuk oldugu evlerde bile egri duran esyalari duzeltmeden rahat edemezdi.

16.HOSGORULU LIDER
Koylunun birinin gazete kagidina sardigi tutunu icmeye calisirken eli yanmis,"Alin bunu kendi icsin" diyerek Ataturk`e kufretmisti. Mahkemeye cikarilacakti. Ataturk olayi dinledikten sonra "Onu mahkemeye vereceginize dogru durust sigara icmesini temin edin" dedi.

17.SIGARA PAZARLIGI
Hastaliginin baslangicinda kendisini muayene eden Dr.Fissinger gunde kac paket sigara ictigini sormus, Ataturk "sekiz" demisti. Doktor bunu gunde bir pakete indirmesi gerektigini soyleyince gulumseyerek cevap vermisti: "Ben zaten bir paket iciyorum. Bundan sonra bunu sizin izninizle yapacagim".

18."BU NASIL HALKCILIK?"
Bir sabah milletvekilleri ile trene binmisti.Konduktorun milletvekillerinden bilet parasi almamasina sasirmis nedenini sormustu. Trenin milletvekillerine bedava oldugunu ogrenince epey sinirlenmis, "Ne de guzel halkcilik ama" demisti.

19."LAIKLIK ADAM OLMAKTIR!"
Ilk mecliste bir oturum sirasinda uyelerden biri laikligin ne manaya geldigini anlamadigini soyleyince Gazi cok sinirlenmis ve elini kursuye vurarak bir din bilgini olan uyeye cevap vermisti: "Adam olmak demektir hocam, adam olmak!"

20.KURBANLARI BAGISLARDI
Gittigi yurt gezilerinde kendisi icin kurban edilen hayvanlara bakamaz boyle durumlarda sirtini doner ya da kesilmelerini engellerdi.

21.YABANCI DILE MERAKI
Askeri lisede ogrenmeye basladigi Fransizca'yi sonraki yillarda gelistirdi. Zengin bir kelime bilgisi vardi. Konusurken araya Fransizca sozcukler de eklerdi.

22.FASULYESINE POKER
Kumardan hoslanmaz ama arkadaslariyla fasulyesine poker oynardi. Oyun sonunda kazandiklarini iade ederdi.

23.KAN GORMEYE DAYANAMAZDI
Cephelerde dusmanla gogus goguse savasmis biri olarak en ilginc ozelligi savas meydanlari disinda kan gorunce fenalasmasiydi.

24.KULAKLARI DUYAN TEK KISI.
Fransiz tarihcisi Herriot Ankara`ya geldiginde Gazi`nin kulaklarinin duyuyor olmasina sasirmis anilarinda bunu espirili bir dille anlatmisti: " T.C`de bir tane kulaklari duyan kisi var onu da Cumhurbaskani yapmislar".

26.BILARDO VE YUZME
Sportmen kisiligi vardi. Her gun at biner , yuzmeye gider ve bilardo oynardi.

27.EN BASARILI DERS.
Egitim hayati boyunca en basarili dersi matematikti. Pozitif bilimlere ilgisi hayati boyunca surdu.

28.YAGCILARA GECIT YOK
Yagcila cok kizardi Bir aksam sofrasida kendisine gereksiz sekilde iltifat eden Abdulhak Hamit`e mudahale etti.

29.SON YILBASI GECESI
1937`yi 1938`e baglayan son yilbasi gecesini Disisleri Bakani Tevfik Rustu Aras ile bas basa gecirmisti. O gece dolabindaki bazi elbiseleri bakana hediye etmisti.

30.KOSKTEKI GUVERCINLIK
Kuslari cok severdi. Cankaya Kosku`nde ozel bir bakicinin ilgilendigi guvercinligi vardi.