Bundan yaklaşık bir yıl önce Blogger Türkiye fikri ortaya çıktığında amacımız bir soru cevap sitesi tadında blog yazarlarının sorunlarına çözümler üretecek bir platform kurmaktı. Siteyi açmayı planladığımızda ise ekipte sunucu taraflı bir dil bilen birinin olmaması bizi hep basit çözümlere yönlendirdi. Bu yüzden açık kaynak soru-cevap scriptlerine baktık. İçerisinde gerçekten hakkını vererek bu amaca hizmet eden açık kaynak scriptler de bulduk. Bu amacı kısa yoldan gerçekleştirebilmek için bu açık kaynak scriptlerden birini kullanmaya hızlıca karar verdik. Tercihimizi
Vanilla'dan yana kullandık.
Yaklaşık bizi 5 ay güzel bir şekilde idare etti. Ne zaman ki isteklerimizi karşılayamamaya başladı, biz yavaş yavaş PHP öğrenmeye başlayıp da üzerinde değişiklik yapmaya çalıştık, Vanilla'nın bizim isteklerimiz için yeterli olamayacağına karar verdik. Platformu kullanan blog yazarlarını da düşünerek siteyi bir süreliğine kendi haline bıraktık.
Ardından bizim için sıfırdan bir sistem yazacak geliştirici aramaya koyulduk. Ama öğrenci olduğumuzu, bu işe harcayacak bir bütçemizin olmadığını düşünürsek geliştiricilerle aramızda geçen diyalogları tahmin edebilirsiniz.
Projenin sonunun ne olacağını bilmediğimiz bir duraklama dönemi yaşarken Naviomedya olarak bir kaç iş alıp kendimizi düze çıkarmaya çalıştık. Biraz para kazanarak rahat kafayla düşünmeye başlayınca aslında bu projenin sadece bir projeden ibaret olmadığını bize başka kapıları da aralayacağını düşündük ve ekipte sunucu taraflı dil bilen en az birinin olmasına karar verdik.
Bu kararın ardından ben bu projeyi tekrar diriltmek için PHP öğrenme çabalarına girdim. Kitaplar aldım, videolar izledim, programlama mantığını kavramaya çalışım. Süre bakımından kısa ama gelişim bakımından uzun bir süre programlama ile uğraştım.
Ekim ayında artık bir yerlerden başlamak gerektiğini düşünerek Blogger Türkiye'nin kendine özel scriptini yazmaya başladım. Tam bir framework demesem de kendi içerisinde MVC yapısını barındıran nesne yönelimli programlama esaslarına dayanan bir taslak yazdım. Bu yaklaşık 1,5 ay sürdü.
Ardından Blogger Türkiye'nin nelere ihtiyacının olduğu bir veritabanı taslağı oluşturup parça parça sisteme entegre etmeye çalıştım. Bu arada taslak yapı geliştirme sürecinde birkaç değişikliğe uğradı. Bu yapının faydasını sistem büyüdükçe yazdığım kodların azalması ile gördüm. Birkaç kod ile istediğim değişiklikleri gerçekleştirebiliyor ve eklemeler yapabiliyordum. Bu yapının yanında açık kaynak eklentileri de kullanmadık değil. Onların güzelliklerini de bir sonraki yazıda kapalı beta ardından açıklayacağım.
Blogger Türkiye sisteminin bir soru-cevap scriptinden çıkıp daha farklı bir boyut kazandığını söyleyebilirim. Yakın zamanda kapalı beta testlerine başladığımızda bir süre sitedeki aktiviteleri incelerken, önerilere de kulak vererek geliştirmeye devam edeceğiz.
Sonuç olarak Blogger Türkiye daha önce blog yazarları için yapılmış projelerden çok farklı olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. Eğer sabırsızlanıyorsanız kapalı beta davetiyesi için başvurarak
sıranızı ayırtın :)
Alıntıdır:
enverarslan.posterous.com
Kayıtlar
