Bayram Cigerli Blog

Bigger İnfo Center and Archive
  • Herşey Dahil Sadece 350 Tl'ye Web Site Sahibi Ol

    Hızlı ve kolay bir şekilde sende web site sahibi olmak istiyorsan tek yapman gereken sitenin aşağısında bulunan iletişim formu üzerinden gerekli bilgileri girmen. Hepsi bu kadar.

  • Web Siteye Reklam Ver

    Sende web sitemize reklam vermek veya ilan vermek istiyorsan. Tek yapman gereken sitenin en altında bulunan yere iletişim bilgilerini girmen yeterli olacaktır. Ekip arkadaşlarımız siziznle iletişime gececektir.

  • Web Sitemizin Yazarı Editörü OL

    Sende kalemine güveniyorsan web sitemizde bir şeyler paylaşmak yazmak istiyorsan siteinin en aşağısında bulunan iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime gecebilirisni

Vietnam War: The Vietcong

America was on a ego-trip when it sent its soldiers into Vietnam. "Our democracy is best for everybody in the world. These poor Vietnamese have to be saved from these commies" was the thinking. The Vietcong have come to have a negative image of sly little Vietnamese fighters who attacked and disappeared and killed good American soldiers. 

Viewed in another sense....

The Vietcong were freedom-fighters who believed in a better Vietnam. May be yes. Who knows what is best for humankind? American style capitalist democracy? Or Chinese capitalist communism? Who were the bad guys in Vietnam? The Americans? Or the Vietcong and the NVA?

Tough to say...

A Vietcong lays a mine

WHO WERE THE VIETCONG?

The Viet Cong, or National Liberation Front (NLF), was a leftist, political and military insurgent movement which was created in 1960 in South Vietnam and Cambodia to fight against South Vietnamese and American forces during the Vietnam War (1959-1975). The Viet Cong had both guerrilla and regular army units, as well as a network of cadres who organized and armed peasants in the territory it controlled. Many soldiers were recruited in South Vietnam, but others were attached to the People’s Army of Vietnam (PAVN), which was the regular North Vietnamese army. The Viet Cong was a tool used by the communist government of North Vietnam to overthrow the South Vietman government and unite the country as one communist nation. Many of the Vietcong’s core members were "regroupees," southern Viet Minh guerrillas who had resettled in the North after the Geneva Accord (1954). Hanoi gave the regroupees military training and sent them back to the South along the Ho Chi Minh trail in the early 1960s. Northerners and southerners communist guerrillas were always under the same command structure.

The name "Viet Cong" derives from "Viet gian cong san", which means "Communist Traitor to Vietnam." It was a derogatory term that Ngo Dinh Diem gave to his communist opponents. The word appeared in Saigon newspapers for the first time in 1956. However, the earliest citation for "Vietcong" in English is from 1957. American soldiers referred to the Vietcong as Victor Charlie or VC. "Victor" and "Charlie" are both letters in the NATO phonetic alphabet. "Charlie" referred to communist forces in general, both Vietcong and North Vietnamese.

VIDEO


Viet Cong dead after an attack on the perimeter of Tan Son Nhut Air Base 

VIDEO: VIETCONG: PART 1



Vietnam, May 1968. With fear and apprehension showing on their faces, and at the urging of South Vietnamese troops, women and children scurry past the bodies of three Viet Cong killed in the fighting. (The stall in the backgound is an ice cream stand.)

VIETCONG: PART 2



VIDEO



This picture showing Viet Cong prisoners being loaded into a South Vietnamese Jeep was taken in 1962



It was perhaps the most controversial cover for LIFE magazine, which usually steered clear of controversy. Paul Schutzers captured this image of a VietCong prisoner gagged and bound, being taken prisoner by American forces during the Vietnam War. Photography and news coverage like this helped to turn the American public against the Vietnam war.

Schutzer, one of LIFE’s best photographers, worked frequently in the Middle East during his short career and there he would perish too: he was killed on assignment on June 5, 1967, the first day of the Six-Day War between Israel and its neighbouring states of Egypt, Jordan, and Syria.










It is almost dehumanizing to personally witness the execution, no matter what the victim had done. It mattered a little that the person about to be executed was a Viet Cong Guerrilla named Bay Hop responsible for killing twelve only that fateful morning. It matter a little that his group of guerillas had slaughtered the family of his executioner’s best friend in a house just up the road. America–a nation that still supports death penalty by overwhelming numbers (for various reasons)–was shocked to its core. In the picture, its framing, its lighting and its depth mattered little. For instance, picture was cropped again and again just to display the general and his victim. However, the act, ‘the thing itself’ spoke directly–the general is the personification of America’s hidden hand and her dirty involvement in the Vietnam Quagmire. The fact that the executioner was American-educated and trained Brig. General Nguyen Ngoc Loan (then South Vietnam’s National Chief of Police) did not help either.

In Adams’s photograph, we see Loan firing a bullet point blank into Hop’s head; Hop, wincing, appears to be receiving the bullet. Ironically enough, it has been argued that Ngoc Loan was only interested in publicly assassinating the Viet Cong prisoner because there were AP press corps there to capture the image. For him, the photographic evidence of the execution was meant to teach the Vietcong what would happen to their forces if caught.

The photograph was published on the front page of the New York Times and, along with the NBC film of the same event, is credited with having provoked the civilian outrage that lead to massive demonstrations against the war. Although the above photo was not as graphically violent an ending as shown by the television footage of the same incident, for many viewers, the picture was a climactic moment, proclaiming the horror and immorality of the war, signifying its barbarity and its incoherence. Within two months, President Johnson would be announcing his desire not to pursue a second term.
Source: iconicphotos

ALEXANDRE RAYMOND 01/01

























DAMAR TIKANIKLIĞI VE TROMBOLİTİK TEDAVİSİ

Beyindeki damarların tıkanması halinde hayati tehlike taşıyan damar içi pıhtıların eritilerek damarların açılmasını sağlayan "trombolitik tedavi", Sağlık Bakanlığı hastaneleri içinde ilk kez Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde uygulanmaya başladı.

1800’lü yılların ikinci yarısında "Gureba Hastanesi" ismi ile hizmet vermeye başlayan ve 1924 yılında çıkarılan yasa ile "Ankara Numune Hastanesi" ismini alan Ankara’nın en eski hastanesi, birçok yeniliğe imza atıyor.

Sağlık Bakanlığı Ankara Numune Eğitim Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Nurullah Zengin, yaptığı açıklamada, göreve geldiği 12 aylık sürede daha kaliteli ve hızlı hizmet sunumu, servislerin yenilenmesi, son teknolojik cihazların hastaneye kazandırılması, acil servis yapılanması, mali yapının düzeltilmesi ve hastane gazetesinin çıkartılması gibi birçok konuda yenilik yaptıklarını söyledi.



Bunlardan birinin kan damarları içindeki tehlikeli pıhtıların eritilerek damarların açılmasını sağlayan "trombolitik tedavi" uygulaması olduğunu belirten Zengin, yöntemin akciğer embolizminde, toplar damar pıhtılaşmasında, kalp krizindeki tıkalı koroner damarlarda, beyin damarlarındaki tıkanıklıklarda, bypass cerrahisi yada stent yerleştirilmiş damarlarda, kol ya da bacaklardaki ani oluşan atardamar tıkanıklıklarında uygulandığını ifade etti.

Zengin, tedavide özel pıhtı eritici ilaçlar kullanıldığını ve damar hastalıklarının tamamına yakınında bu ilaçların pıhtı olan damarın içine çok ince borular kullanılarak verildiğini anlatarak, şunları kaydetti: "Türkiye’de Sağlık Bakanlığı hastaneleri içinde beyin damarları içindeki tehlikeli pıhtıların eritilerek damarların açılmasını sağlayan pıhtı eritici tedaviyi yapan ilk hastaneyiz. Uygulanan bu yöntem sayesinde beyin damarı tıkanıkları tam olarak ortadan kaldırılabiliyor. Tanısal amaçlı uygulamalarda da rutin olarak yapılıyor. Tedavi amaçlı ise yarısı stent uygulaması olmak üzere 40 civarında hastaya uygulama yapıldı."

Trombolitik tedavinin genelde yoğun bakım, anjiografi ünitesi ya da altyapıya sahip ameliyathanelerde yapılabildiğini dile getiren Zengin, pıhtılaşma bozukluğu olan kişilerde trombolitik tedavinin yan etkilerinin fazla olabileceğini, iç kanama geçmişi, kontrolsüz yüksek kan basıncı, gebelik, kalbin iç yüzünün enfeksiyonu, ileri yaş, şeker hastalığına bağlı gözün iç tabakasının hastalığı gibi durumlarda yöntemin riskli olabileceğini bildirdi.

Zengin, tedavinin en önemli yan etkisinin kanama olduğuna dikkati çekerek, giderek kötüleşen kol yada bacak ağrısı, ateş, solunum güçlüğü, giderek artan bulantı, kusma ya da öksürük, kol ya da bacakta morarma, şişlik ve ağrı, kusma ya da dışkı ile kan gelmesi, kateterlerin yerleştirildiği girişim bölgelerinden kan gelmeye devam etmesi halinde en kısa süre içinde hastaneye başvurulması gerektiği uyarısında bulundu



-ACİL TIP YAPILANMASINA GEÇİLDİ-
Yenilikler kapsamında acil sağlık hizmetleri sunumunda Acil Tıp yapılanmasına geçildiği belirten Zengin, Acil Tıp biliminin dünyada ve Türkiye’de nispeten yeni bir uzmanlık dalı olduğunu ve acil sağlık hizmetlerinde bu anlayışa geçilmesi ile çalışma sisteminin önemli ölçüde değiştiğini dile getirdi.

Bazı tetkiklerin sonuçlarının daha çabuk alınması için Acil Servise yönlendirme yapılabildiğini ifade eden Zengin, normal polikliniklerde tetkiklerin hızlı yapılması için düzenleme yaptıklarını bildirdi.

Zengin, Acil Servis çalışma sistemini gerçek acil hastalara etkili ve hızlı müdahale edebilme üzerine kurduklarını ve günde 500 acil vakaya müdahale ettiklerini anlattı. Acil Tıp Kliniği’nin daha verimli olabilmesi için eğitim kadrosunun tamamlanmaya çalışıldığını ve serviste tadilatın devam ettiğini belirten Zengin, "Çalışmalar tamamlandığında acil servis alanında iddialı işlere imza atacağız. Giriş katını tamamen acil hastalara ayırmayı planlıyoruz, bütün idari birimleri bir kat alta alacağız. Acil servis, aynı anda 50 hastanın muayenesi yapılacak bir birim haline gelecek" diye konuştu.

-"EN YÜKSEK TAHSİLAT RAKAMLARI..."-
Ankara Numune Eğitim Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Zengin, hastanenin mali yapısını detaylı bir şekilde masaya yatırdıklarını, gelirlerin arttırılması ve giderlerin azaltılması konularında yoğun çalışmalar yaptıklarını anlatarak, "Kurulan komisyonlar sayesinde hastanede tasarrufa gidildi. Satın alma ekibi, acil durumlar dışında açık ihale usulü alımlar yaparak daha hassas davrandı. Ankara Numune Hastanesi tarihinde en yüksek tahsilat rakamlarına 2010 yılının ilk 5 ayında ulaşıldı. Mali tabloda oluşan olumlu gelişmeler sonucunda satın alma ödemeleri 3 ayın altına çekildi" dedi.

-"KRONİK YARA BAKIMINDA ULUSLARARASI MERKEZ OLACAĞIZ"-
Türkiye’de el cerrahisinin uzmanlık alanı olarak yakın tarihte kabul edildiğini ve ilk hizmet birimlerinden birinin hastanelerinde açıldığını ifade eden Zengin, "El Cerrahisi alanında hedefimiz, el cerrahisi ve rehabilitasyonunu birlikte ele alarak bu alanda komple hizmet verebilen bir merkez olmaktır" şeklinde konuştu.

Nurullah Zengin, kronik yara bakımının Türkiye’de ihtiyaç duyulan en önemli hizmet alanlarından olduğunu belirterek, Akyurt İlçesi Semt Polikliniği binasını modern Yara Bakımı Merkezi’ne dönüştürecekleri bilgisini verdi. Destekleyici yara tedavi yöntemlerinden biri olan hiperbarik oksijen yönteminde Türkiye’nin en modern uygulama cihazlarından birinin hastaneleri bünyesinde bulunduğunu dile getiren Zengin, "Yeniden yapılanma ile kronik yara bakımında uluslararası alanda önemli merkezlerden biri olacağız" dedi.

Zengin, yanık merkezinin 9 yoğun bakım yatağı ile hizmet vermeye devam ettiğini ifade ederek, "Yanık merkezimizde yanığın akut döneminde hizmet veriliyor. Belli bir süre tedavi gören hastaların uzun dönem bakımları kronik yara bakım merkezinde devam edecek" diye konuştu.

-"NUMUNE GAZETESİ VE DERGİSİ YAYINDA"-
Bunların dışında "Numune Gazetesi" ve "Numune Sağlık Dergisi"nin yayınını başlattıklarını da anlatan Zengin, bu yayınların, hasta ve hasta yakını odaklı yayınlar olduğunu söyledi. Zengin, gazetede ve dergide yer alan haberlerle hem hastaları doğru bilgilendirmeyi hem de ulusal sağlık politikalarının oluşumuna katkı vermeyi hedeflediklerini belirtti.

Tadilat planları içerisinde eğitim salonlarına öncelik verdiklerini dile getiren Zengin, eğitim salonlarının her türlü teknik donanıma sahip ve son derece modern olduğunu söyledi. Zengin, her ay "Numune Konferansları" programı başlattıklarını ve yakın dönemde hastane web sayfasında bilimsel aktivitelerin canlı olarak yayınlanacağını sözlerine ekledi.

MOE BANNOUT 03/03