Bayram Cigerli Blog

Bigger İnfo Center and Archive
  • Herşey Dahil Sadece 350 Tl'ye Web Site Sahibi Ol

    Hızlı ve kolay bir şekilde sende web site sahibi olmak istiyorsan tek yapman gereken sitenin aşağısında bulunan iletişim formu üzerinden gerekli bilgileri girmen. Hepsi bu kadar.

  • Web Siteye Reklam Ver

    Sende web sitemize reklam vermek veya ilan vermek istiyorsan. Tek yapman gereken sitenin en altında bulunan yere iletişim bilgilerini girmen yeterli olacaktır. Ekip arkadaşlarımız siziznle iletişime gececektir.

  • Web Sitemizin Yazarı Editörü OL

    Sende kalemine güveniyorsan web sitemizde bir şeyler paylaşmak yazmak istiyorsan siteinin en aşağısında bulunan iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime gecebilirisni

"Karnataka to get IIT Kanpur's unit in Bangalore"

Bangalore, June 19 (IANS) The Indian Institute of Technology-Kanpur (IIT-K) plans a presence in India's IT hub here, the US and Malaysia, institute director S.G. Dhande said here Saturday.

IIT-K intends to set up research centres in the US and Malaysia as part of a plan to compete with top universities, he said.

The presence in Bangalore, the US and Malaysia will be preceded by establishing a centre at Noida, near the national capital, the institute's first footprint outside Kanpur in Uttar Pradesh, Dhande told an innovation convention here.

The convention was organised by IIT-K alumni as part of the golden jubilee celebrations of the institute.

Dhande did not elaborate on the kind of presence the institute planned in Bangalore, which has transformed into a major hub of new economy sectors such information technology and biotechnology.

In Malayasia, the IIT-K plans a research centre in Penang while the facility in the US may come up either in Silicon Valley, Boston or Washington, Dhande said.

Opening up of centres abroad was essential to compete internationally, he said.

"If we want to be internationally recognised, we must have presence in different parts of the world," Dhande said.

Karnataka has been pleading with the central government that an IIT be set up in the state. The central government has promised to do so but no time frame has been indicated.


"Karnataka to get IIT Kanpur's unit in Bangalore"

Bangalore, June 19 (IANS) The Indian Institute of Technology-Kanpur (IIT-K) plans a presence in India's IT hub here, the US and Malaysia, institute director S.G. Dhande said here Saturday.

IIT-K intends to set up research centres in the US and Malaysia as part of a plan to compete with top universities, he said.

The presence in Bangalore, the US and Malaysia will be preceded by establishing a centre at Noida, near the national capital, the institute's first footprint outside Kanpur in Uttar Pradesh, Dhande told an innovation convention here.

The convention was organised by IIT-K alumni as part of the golden jubilee celebrations of the institute.

Dhande did not elaborate on the kind of presence the institute planned in Bangalore, which has transformed into a major hub of new economy sectors such information technology and biotechnology.

In Malayasia, the IIT-K plans a research centre in Penang while the facility in the US may come up either in Silicon Valley, Boston or Washington, Dhande said.

Opening up of centres abroad was essential to compete internationally, he said.

"If we want to be internationally recognised, we must have presence in different parts of the world," Dhande said.

Karnataka has been pleading with the central government that an IIT be set up in the state. The central government has promised to do so but no time frame has been indicated.


VARİS İÇİN KULLANILAN BİTKİLER NELERDİR


varis kremi
Toplar damarın kan dolaşımı bozulması sonucunda şişmesi ile oluşan bir çeşit hastalığa Varis denmektedir.Fakat bu Varis rahatsızlığına bazı şifalı bitkiler ile son verebilirsiniz.
Bu şifalı bitkiler ile oluşan karışık formüle gelirsek;
-Beyaz ispirtoyu 1 litre miktarında alın ve bunun içine 4 adet kafirun koyun.Bu elde ettiğiniz karışımı Varisli olan kısımlarınıza sürün ve hemen ardından da streç film ile sarıp yatabilirsiniz.
-At kestanesini, at kuyruğu otunu ve çoban çantası otunu alıp ayrı ayrı olacak şekilde hepsini demleyin.Bu demleme aynen çay gibi olacak ve ardından günde 3 ile 4 su bardağı olacak şekilde içebilirsiniz.
-Varis rahatsızlığına aynı zaman da fındık yaprağı ve asma yaprakları da çok iyi gelmektedir.
-4 gram miktarında ki rezene yi 1 bardak kaynar suyun içine koyun ve 10 dakika boyunca bekleyin ardın dan bu suyu da günde 2-3 bardak şekilde tüketebilirsiniz.
-1 kova suyu 40 derece kadar ısıtın ve ardın an bu kaynar suya yarım fincan ezilmiş bir şap ve hemen 1 fincan karbonat ekleyin.İşte bu suya da haftada 3 gün 15 dakika şeklinde bacaklarınızı diz boyuna kadar sokabilirsiniz.Bunun sonucun da varisli bölgelerinizi bu suyun içinde aşağıdan yukarıya doğru ovalayabilirsiniz.
-Bir ceviz kabuğunu alın ve bir de fındık ağacı kabuğu alarak kaynatın.Elde edilen bu suyu da varisli bölgelerinize pansuman şeklinde uygulayın.

KILCAL DAMARLAR VE VARİSTEN KURTULMANIN BİR YOLU


Deri yüzeyine yakın bir ağ şeklinde derinin pembe, mor ve kırmızı tonlarında renk almasına neden olan lezyonlardır. Kılcal damar tedavisinde çok değişik uygulamalar yapılmıştır bu zamana kadar. Yakın döneme kadar uygulanan cerrahi metotları kısaca şöyle açıklayabiliriz; Madde enjeksiyonları ile tedavi elektrocerrahi, dondurma yöntemi ve x ışını uygulamaları bu zamana kadar uygulanmış tedavi yöntemlerindendir. Ancak uygulanan bu tedaviler kimi hastalarda olumlu sonuç verirken kimilerinde çeşitli komplikasyonlara neden olmuştur.
varis krem

Bu yöntemlerin haricinde uygulanan bir diğer tedavi yöntemi ise lazerdir. Lazerle kılcal damar tedavisi giderek gelişerek yaygınlaşmaktadır. Yaydığı sarı ile kılcal damarları algılayarak hedefliyor ve çok iyi sonuçlar alınmasını sağlıyor. 1980′li yıllardan beri başarıyla uygulanan bir yöntem. Genellikle birden fazla seans ile uygulanması gerekir. Tedavinin kaç seansta sonlanacağı lezyon ve kişiye göre değişiklik göstermektedir. Uygulanacak olan lazerin dozu da lezyon ve hastaya göre değişmektedir. Uygulama yapılacak olan bölgeye anestezik krem sürülerek hastanın acı hissetmesi azaltılarak konforu artırılır.
Bu zamana dek yapılan araştırmalardan alınan sonuç; Damar tedavisinde en etkili yöntemin lazer tedavisi olduğu yönündedir. Bununla birlikte %100 sorunun çözülme kesinliği de yoktur. Lazer tedavisinde yan etki olma ihtimali oldukça düşüktür. Olabilecek yan etkiler cilt renginde açılma yada koyulaşma, enfeksiyon yada kabuklanma görülebilir.

SPA İLE GELEN GÜZELLİK VE SPA RAHATLIĞI


Bazı otellerin isimleri spa adlarının içinde yer almaktadır çünkü bu oteller SPA kültürünü sizlere tam anlamıyla yaşatmaktadırlar. SPA kelime anlamı sudan gelen huzur demektir. SPA içeriğinde geçen sudan gelen anlamının çok daha ötesinde olan bir terimdir. SPA vücudunuzdaki yorgunluk hissini ağrıları yok etmektedir. Her yaştaki insana her hangi bir yan etkisi olmadığından dolayı uygulanmasında bir sakınca bulunmamaktadır.
Spa
SPA
SPA merkezlerinin sizlere sağlamış olduğu spa-wellness hizmetlerinde, sıcak su havuzları, çamur banyoları, cilt bakımı, her türlü masaj şekli, yosun banyosu, küvet bakımı, gibi doğal ürünlerle yapılmakta olan vücut bakımına da SPA-wellness hizmetinin içine girmektedir. Wellness vücudunuzu sinde tutma amaçlı hizmetler içermektedir.
SPA-Wellness sektörüne bütün kesimdeki insanların yoğun ilgisinden dolayı SPA çeşitli dallara aytılmıştır. Bunlar Medispa Tıbbi SPA, Günlük SPA, Mineral Kaplıca SPA, Destinasyon SPA Klüp SPA, Resort Otel SPA ve Kruvaziyer SPA olarak ayrılmaktadır.
Bu spa wellness çeşitlerinin çeşitlendirilmesi vücudumuzdaki uygulandıkları ve tekniklerine göre sınıflandırılmışlardır. Bu nedenle hangi SPA türünü seçecekseniz gerçekten vücudunuza iyi gelecek bir SPA çeşidi seçmelisiniz.

NASIL KİLO ALIRIM KİLO ALMAK İÇİN NE KULLANMALIYIM

Kilo alma çabaları da aynı kilo verme kuralları gibidir. Burada da bilimsel kuralları uygulamak ve kilo vermede olduğu gibi yavaş kilo alınmasını hedeflemek önemlidir.

Nasıl kilo alırım diyorsunuz, Bedenize uygun kıyafet bulamıyorsunuz. Hem de fazla kilolardan değil! Çünkü giydiğiniz her şey üstünüzden düşüyor. Herkes diyetle, egzersizle zayıflamaya çalışırken, siz kilo almak için çabalıyorsunuz. Ancak ne yaparsanız yapın kilo alamıyormusunuz.. Öyleyse bu yazı tam sizin için...

Vücudun, normal ağırlığının 10-15 kilo altında olmasına zayıflık, 15-20 kilonun altında olmasına ciddi zayıflık deniyor. Örneğin 1.60 cm. boyundaki bir kişinin ideal kilosu 54 kg. Olarak değerlenriliyor. Bu boydaki kişi 46-48 kilo arasında bir kiloya sahipse zayıf, 43-46 kilo arasında hafif zayıf, 42 kilonun altındda ise ciddi zayıf olarak değerlendiriliyor.

Beslenme Uzmanları "Kişinin normal kilosunun 10 kilo altındaki ağırlığı, eğer bir sağlık problemi yaratmıyorsa biz doktorlarca sakıncalı bulunmuyor" diyor. Zayıflık çocuklarda görülüyorsa gelişim olumsuz yönde etkilenebilir eğer yetişkinlikte görülüyorsa iş verimi düşüyor.

Genelde zayıflığın kaynakları genetik olarak söylenebilir. Bunun yanında hormonal düzensizlikte çok önemli. Hayati organların çalışmasını ifade eden bazal metabolizmanın hormonlar sağlıyor. Bu hormonlar tiroid bezinden salgılanan T3 ve T4 hormonları. Zayıf kişilerin bazal metabolizmalarının daha hızlı çalışmasının en önemli nedeni bu hormonların fazla salgılanması, bu da metabolizmanın hızlanmasına, dolayısıyla besinlerin daha hızlı yakılmasına neden oluyor.

Sonuçta kilo alınamıyor. Vücut bileşenleri de zayıflığın ya da şişmanlığın nedenlerinden. Yani iki kişi aynı yiyeceklere yese bile biri kilo alırken diğeri kilosunu koruyabiliyor ya da zayıf kalabiliyor. Bunda vücut bileşenlerinin etkisi büyük. Kimi kişilerin vücudunda yağlı doku ya da yağ depolayan hücreler fazlayken, kimilerinde az olabiliyor. Buna göre yağ depolayan hücre sayısı fazla olan kişilerin kilo alması da o derece kolay diyebiliriz.
Zayıflığın etkileri
Kötü görünüm: Belki manken gibi zayıf bir görünüm bir sınıra kadar hoş olabilir. Ancak hayati çizgi aşıldığında ortaya hiç de hoş olmayan bir vücut çıkıyor. Giyilen hiçbir şey uygun olmuyor, bedene göre kıyafet bulunmuyor.Ciltte kırışıklık: Aşırı derecede zayıflık cildin kırışmasına ve daha çabuk yaşlanmasına neden oluyor. Çünkü yeterli beslenilmediği için cildi canlı tutan E ve C vitaminleri alınamıyor, bunun yüzünden cilt beslenemiyor, gerekli nemi besinlerden ya da sıvılardan alamadığı için cilt kırışık görünüyor. Ayrıca ciltte kuruluk, gevşeklik diğer olumsuz etkilerden.Çabuk yorulma: Yeterli beslenilmediği için bağırsaklardan kana geçen besin maddeleri organlar için de yeterli olmuyor. Bunun için metabolizma kendini güvence altına alıyor. Daha az enerji harcamak için hareketler daha yavaş yapılıyor. Ani hareketler, tempolu yaşam karşısında metabolizma bu eforu karşılayamadığından kişiler çok çabuk yoruluyor, bu da sosyal yaşamı engelliyor.Baş dönmesi: Özellikle ani kalkışlar da göz kararması ve baş dönmesi meydana geliyor. Yeterli ve dengeli beslenilmediği için dolaşımdaki kan, ağırlığını hayati organlarda yoğunlaştırıyor. Ani kalkışlar ve hareketlerde baş dönmesi ve göz kararması ortaya çıkıyor.Anemi: Kansızlık, yeterli beslenmemenin getirdiklerinden.İshal: Metabolizmanın hızlı çalışmasına bağlı olarak ishal görülüyor.Adet düzensizliği: Yine metabolizmanın hızlı çalışmasına ve dengesiz beslenmesine bağlı olarak adet kanamalarında düzensizlik oluşuyor. Özellikle tiroid hormonlarının fazla salgılanması durumunda zayıflıkla birlikte adet düzensizliği en sık görülen belirtilerden.Nabız atışında bozukluk: Bredikardi ve taşikardi, yani nabız atışının hızlı ya da yavaş olması zayıflığın etkilerinden.Kalp-damar hastalıkları riski: Eğer zayıf kişi sigara veya alkol kullanıyorsa, kalp-damar hastalıklarına yakalanma riski yükseliyor.Sinirlilik: Obez yani şişman insanlar neşelidirler. Ama zayıf insanlar aksine çabuk kızan bir yapıya sahiptirler. Bunda yetersiz beslenmenin etkisi çoktur. Vücut gerekli vitaminleri ve mineralleri karşılamadığında sinir sisteminde bozukluklar, yorgunluk ortaya çıkıyor. Bazı vitaminlerin insanı rahatlatıcı ve sakinleştirici etkisinin olduğu artık bir gerçek . Bünyedeki vitamin dengesizliği kişinin sinir sistemi etkileniyor. Ayrıca T3 ve T4 hormonları zayıf kişilerde fazla salgılandığı için sinrlilik, el titremesi, terleme, ishal, yorgunluk, adet düzensizilği gözükür.Bağışıklık sisteminin zayıflaması: Zayıf kişiler immün sistemi yani bağışıklık sistemi de zayıftır. Bu nedenle hastalıklara daha çabuk yakalanıyorlar. Dış etkenlere karşı dirençlerinin düşük olması yüzünden hastalıkları diğer hastalara oranla daha ağır geçiyor.Nasıl kilo alınır?

Öncelikle zayıflığın nedenini anlamak gerekiyor. Eğer hormonal nedenlerden dolayı zayıflık meydana gelmişse, hormon tedavisi olmak yeterli oluyor. Parazit gibi asalaklardan dolayı ise ağızdan alınan ilaçlarla tedavi yapılıyor. Parazit ya da kurt gibi asalak canlılar ortadan kaldırıldığında kendiliğinden kilo alınabiliyor. Ancak eğer beslenmeden kaynaklanıyorsa beslenme alışkanlıklarının düzenlenmesi gerekiyor. Bir de kilo alınırken bu ister istemez yağ olarak depolanıyor. Yani kilo alınırken yağlanmak kaçınılmaz. Ancak iyi bir beslenme düzeniyle en aza indirmek mümkün.

Zayıf kişiler için sofra düzeni yemeğin ısısı, menü çok önemlidir. Kişinin günlük enerjisi saptandıktan sonra +1000 kalorilik enerji eklenerek bir tedavi uygulanılır. Bu yüzden ilk önce beslenme alışkanlığı saptanır. Öğünler arttırılır ve üç ara üç ana öğün olarak düzenlenir. Ara öğünlerin içeriği besin değeri yüksek yiyeceklerden oluşmalıdır.

Enerji daha çok karbonhidratların çoğaltılmasıyla sağlanmalıdır. Yağlarda yapılan artış bulantıya sebep olmaktadır.

Diyet proteini 1,5 gr\kg şeklinde ayarlanmalıdır. Proteini daha yüksek vermek mümkün olmakla beraber bazı amino asitlerin serotonini arttırmalarıyla iştahsızlık oluşur. Bu yüzden proteini daha fazla arttırmak olumsuz etki yapar.

Diyetin vitamin ve mineral içeriği zengin olmalıdır. Özellikle B grubu vitaminler yoğun verilmelidir. Bu gruptaki vitaminler iştah artışı sağlarlar.

Diyetin en önemli özelliklerinden biriside hacim yönünden, az besin kalitesi yönünden zengin besinlerden oluşturulmasıdır.

VİAGRA YA ALTERNATİF BİTKİSEL ÇÖZÜMLER

Viagra alternatifi mucizeler



1998 yılında piyasaya giren Viagra, ereksiyon sorunu olan erkekler için önemli bir ilaç haline geldi.Yalnız Viagra’nın da başka ilaçlar gibi tehlikeli yanları bulunuyor. Neyse ki doğa aynı soruna çözüm olarak bitkilerden oluşan alternatif tedavi yöntemleri sunuyor.


Viagra alternatifi mucizeler


1)Gingko Biloba, Çin, Kore ve Japonya’da yetişen önemli bir ağaç türü. Bu ağacın en önemli özelliği Hiroşima’dan sonra sağ kalabilen tek bitki türü olması. Sıkça tüketilen bu meyvenin afrodizyak özelliği bulunuyor.



Viagra alternatifi mucizeler




2)İnsan vücudunun ürettiği ‘arginin’, aynı zamanda süt ürünleri, kümes hayvanlarının eti, deniz mahsülleri ve fındıkta da bulunan bir amino asittir. Hücre bölünmesi, hormon salgılanması ve bağışıklık sistemi üzerinde de oldukça yararlıdır. Alkaloid bir afrodizyak olan ‘Yohimbin’ ile birlikte alındığında ereksiyon sorununu yok edici etkileri oluşmaktadır.



Viagra alternatifi mucizeler





3)DHEA, testosteron üretimini sağlayan adrenal bezlerin ürettiği bir kortizondur. Özellikle 65 yaş üstü erkeklerde hormon seviyelerini yükseltmede etkilidir. Günde 5 mg alınması ile istenen sonuçlar elde edilecektir.




Viagra alternatifi mucizeler




4)Tarihi bir amazon bitkisi olan Muira Puama enerjiyi ve sağlığı güçlendirmesiyle bilinir. Genellikle cinsel uyarılmayı artırırken ereksiyon sorununun semptomlarını da düzelttiği bilinir. Diğer pek çok bitki ve ilacın aksine Muira Puama’nın şimdiye kadar herhangi bir yan etkisi olmadığı görülmüştür.




KYLE READING 02/02



















"Watch Ravana hindi movie online - much hyped Indian film in 2010"

Here is the trailer for much publicized movie "Ravana" .. Links to watch this movie are available, but they are all camera print .. will post the links soon

"Watch Ravana hindi movie online - much hyped Indian film in 2010"

Here is the trailer for much publicized movie "Ravana" .. Links to watch this movie are available, but they are all camera print .. will post the links soon