DERMANA KREM NEDİR DERMANANIN FAYDALARI ZARARLARI
Birçoğumuz, bazen uyandığımızda boynumuzun tutulduğunu fark eder, oturduğumuz yerde hareket etmekte güçlük çekeriz. Özellikle yağmurlu havalarda, romatizmaya eğilimli kişilerde, kol, diz ve bacaklarda şiddetli kasılmalar, ağrı ve sızılar meydana gelir. Soğuk, nemli bir rüzgar, tüm vücudumuzu kaskatı hale getirebilir veya spor yaparken, günlük aktivitelerimiz sırasında, ters bir hareketle kolumuzu çarpar, ayağımızı burkarız.
Özellikle 40 yaşını geçtikten sonra boynumuzda, omuzlarımızda, sırtımızda, belimizde, dizlerimizde, romatizma ve kireçlenme diye tabir ettiğimiz, merdiven çıkmamızı zorlaştıran, rutin davranışlarımızda hareket yeteneğimizi kısıtlayan, ağrılı durumlarla sıkça karşılaşırız. Eklemlerimiz sızlar, kaslarımız bıçakla kesilmiş gibi acır.
Canımız yanıp, acılar içinde kıvranırken, elimize geçen ilk ilacı yutup, kulaktan dolma çeşitli yöntemleri deneyerek, derdimize derman ararız.
Naturarma bilimsel araştırma kurulunda yer alan Türk bilim adamları, binlerce yıllık birikim, tarihsel tıp literatürü ve modern bilimsel çalışmalarla tesiri ispatlanmış, 16 çeşit şifalı bitkinin özünü, nano teknoloji ile bir araya getirip, benzerlerinden çok daha etkili, tamamen doğal, müthiş bir formül geliştirdiler. Bu formülden elde ettikleri muhteşem ürüne de Dermana adını verdiler.
Karşınızda, ISO 9001, kalite belgeli modern tesislerde el değmeden üretilen, tamamen bitkisel, güçlendirilmiş yeni formül, yeni marka ve yeni ambalajıyla, 2010 yılının ürünü DERMANA KREM.
Dermana Krem’in içeriğinde alkol, uyuşturucu, zararlı kimyasal ve sağlık bakanlığı tarafından kullanımı yasaklanmış hiçbir madde yoktur. Dermana kullanan hiçbir insanda olumsuz bir yan etki görülmemiştir.
Dermana Krem’in içeriğinde bulunan etken maddeler, Dairesel hareketlerle masaj yapılarak uygulandığı bölgede, iç dokulara, eklem ve kaslara hızla nüfuz eder, kılcal damarlardaki kanı hareketlendirir, rahatsızlığa neden olan olumsuz faktörleri devre dışı bırakır. Dakikalar içinde adaleler gevşer ve derin bir rahatlama sağlanır.
Dermana Rahatlatıcı Aromaterapik Masaj Kremi son derece etkili bir üründür. Keyfinizi kaçıran baş ağrısı, boyun tutulması, sırt ve bel rahatsızlığı, romatizma, kireçlenme, her türlü adale sertliği ve tutulması gibi şikayetleriniz varsa; kendinize bir iyilik yapın, Daha önce denediğiniz ve yeterince faydasını görmediğiniz ürünleri bir kenara bırakın; 2010 yılının ürünü Dermana’yı deneme hakkınızı kullanın.
% 100 natürel, nano teknoloji ürünü bu kremi satın alan herkese, her an yanında taşıyabileceği 20 lira değerindeki Dermana cep hediye.
Dermana’nın İçindekiler
- Aqua
- Olive Oil
- Cetearyl Alc
- Stearic Acid,Cetearath – 12
- Glyceryl Stearate
- Balsam Oil,Trout Oil
- Wintergreen Oil
- Wildmustard Oil
- Rosamary Oil
- Thymus Serpyllum Oil
- Sesamme Seed Oil
- Aloe Vera Oil
- Pepermint Oil,
- Clove Oil
- Camphor
- Zingiber Officinialis Ext.,
- Apricot Seed Oil
- Cetrimonium Chloride
- Microcristaline Wax
- Prorylen Glycol
- Grape Seed Oil
- Nipasol
Dermana’nın İçindeki Bitki Özleri - Kekik Üzümü
- Kayısı Çekirdeği
- Alabalık
- Zeytin
- Kekik
- Zencefil
- Kafur
- Nane
- Pelesenk
- Biberiye
- Karanfil
- Aloe Vera
- Üzüm Çekirdeği
- Susam
- Hardal
DİZ KİREÇLENMESİ DİZ AĞRISI NEDENLERİ EKLEM TEDAVİ YÖNTEMLERİ
Osteoartrit (kireçlenme) ağırlık taşıyan eklemlerin yaşlanmaya bağlı olarak yozlaşmasıdır. Kireçlenme kıkırdaktan başlar, kıkırdak altındaki kemiği, eklem kapsülünü ve eklem çevresindeki bağları etkiler. Hatta ağrıdan dolayı kullanılamayan kaslarda incelmeler ve sertleşmeler olur.
Diz vücudun en fazla ağırlık taşıyan ve dolayısıyla kireçlenmeden en fazla etkilenen eklemlerinden biridir. Diz ekleminde üç adet kemiğin eklem yüzeyi vardır. Femur (baldır kemiği), tibia (kaval kemiği) ve patella (diz kapağı kemiği). Tibia femurla, femur patella ile eklem yapar. Tibia ve femur arasında iç ve dış eklemler vardır. Kireçlenme daha çok iç femorotibial eklemlerden başlar ve diğer eklemleri etkiler. Ancak genellikle dizdeki üç eklem birlikte etkilenir.
Diz eklemlerinin içinde iki adet bağ vardır (ön ve arka çapraz bağlar ). Ayrıca eklemin iç yanında ve dış yanında kuvvetli bağlar vardır. Eklem yüzlerinin uyumunu sağlamak için iki adet menisküs vardır. Diz hareketlerini başlıca iki kas grubu sağlar, dizi doğrultan ekstansör kaslar ( quadriseps ) ve büken fleksör kaslar ( harmstringler).
Gonartroz (diz kireçlenmesi ) kimlerde görülür? Gonartroz orta ve ileri yaşlarda görülür. 50 yaşın üzerinde kadınlarda daha sık görülür. Hastalık daha erken yaşlarda da görülebilir. Hastalar genellikle kiloludurlar. Daha önce geçirilen eklem operasyonları, travmalar, spor yaralanmaları, iltihaplı romatizmalar, doğuştan gelen bazı bozukluklar en önemli sebepleridir.
Gonartozlu bir dizde neler olur?
Gonartrozda en erken değişiklik eklem kıkırdağında olur. Kıkırdakta incelme sonucu eklem aralığı daralır. Kıkırdak altındaki kemiklerde de incelmeler ve yıpranmalar olur. Ayrıca eklem kenarlarında kemiksi çıkıntılar (osteofit ) oluşur. Eklem kalınlaşmış olarak görülür. Eklem çevresi kaslarında ağrı sebebiyle kullanılmamaya bağlı atrofiler (incelmeler) olur. Ayrıca eklemin iç yanında pannikülit adı verilen yağ lobülleri vardır. Bunlar çoğu zaman ağrılıdır. Ayrıca zaman zaman eklemlerde iltihaplanma olabilir (sıvı toplanması ).
Hastanın şikayetleri nelerdir ?
Eklemlerde ağrı ve tutukluk hastalığın ilk belirtisidir. Hastalık bazen hiçbir belirti vermeden ilerleyebilir. Bazen de hastalık belirtileri olduğu halde röntgen filmleri normal olabilir. Hastalık ilerledikçe eklem hareketleri kısıtlanır yürümek ve merdiven inmek-çıkmak zorlaşır. Bazen topallama olabilir. Eklemin düzeni bozulur, bacaklarda eğilmeler olabilir. Eklem içinde, dizin arkasında ve eklemin ön tarafında bursalarda iltihaplı şişkinlikler olabilir. İlerlemiş ve rehabilite edilmemiş dizlerde dizi doğrultmak, ya da bükmek zor ve ağrılı olabilir.
Muayenede neler bulunur ?
Eklemde sürtünme sesi, şişlik, kaslarda erime, pannikülit, eklem hareket kaybı, en sık rastlanan muayene bulgularıdır. Ayrıca değişik derecelerde deformiteler olabilir
Nasıl teşhis edilir ?
Hastanın ifadesi, muayene ve röntgen filmleri genellikle yeterlidir. Bağlar ve menisküslerin durumunu değerlendirmek için MR gerekebilir.
Tedavide neler yapılmalıdır?
Hekimin görevi hastalığın ilerlemesini yavaşlatmak, ağrıyı dindirmek ve hastayı fonksiyonel halde tutmaktır. Ağrı kesiciler, kas gevşeticiler kullanılabilir. Topikal ilaçlar diz kireçlenmesinde faydalıdır.
Kireçlenmenin fazla ilerlemediği ve kıkırdağın kısmen korunduğu hastalarda kıkırdak besleyici eklem içi enjeksiyonlar yapılabilir (viskosüplemantasyon). Deformiteleri ( şekil bozuklukları ) gidermek için diz korseleri kullanılabilir. Artroza bağlı oluşan şişkinliklerde (sinovit) bu sıvı boşaltılır ve soğuk (buz) uygulaması yapılır. Eklem içi kortizon enjeksiyonu gerekebilir.
Tedavide önemli unsurlardan biri de diz koruma prensiplerinin uygulanmasını ve günde en az iki defa 10′ar dakika hekim ve fizyoterapist kontrolünde yapılan egzersizlerdir. Bütün bu tedavi metodlarına rağmen hastanın şikayetleri devam ediyorsa cerrahi tedavi metodları uygulanır.
Diz koruma prensipleri:
Hareket ediniz
Fazla kilolarınızı veriniz.
Çömelirken ve doğrulurken, bir yere otururken ve kalkarken kollarınızı kullanın dizlerinizi fazla kırmamaya çalışın.
Ağır yük taşımayın.
Uzun süre yürümek ve ayakta durmaktan kaçının.
Yumuşak tabanlı ve düz topuklu ayakkabı giyin.
Bacak kaslarınızı düzenli olarak çalıştırın.
Diz egzersizlerini mutlaka yapın.
Dizlerinizi sert zeminler üzerine koymayın.
SİYAH NOKTALAR NEDEN OLUŞUR VE SİYAH NOKTALARDAN KURTULMA YÖNTEMLERİ
Siyah noktalar aslında çok fazla temizlenmemiş bir cildin sonunda ortaya çıkar.Aynı zamanda bir sivilcenin de habercisidir. Bu durumdan kurtulmak için asla onları tırnağınızla sıkmaya çalışmayın! Bu yöntemle sadece cildinize zarar vermiş hatta kalıcı izler bile bırakmış olabilirsiniz. Öncelikle yapmanız gereken düzenli olarak cildinizi bir tonik yardımıyla temizlemenizdir.Çünkü cildimize iyi bakmak hem sağlık hem de güzellik için gereklidir.
Bunlar için illa bir sürü paralar harcamanıza gerek yok. Çözümü çok basit ve maliyeti çok az, size sadece cildinize gereken hassasiyeti gösterip bunları denemek kalıyor.
ÖNERİLER
Mısır Unu Maskesi
Nasıl Yapılır?
1 tatlı kaşığı mısır unu
1 tatlı kaşığı yoğurt
Yapılışı : Mısır unu ile yoğurdu küçük bir kabın içinde yoğun bir krem kıvamına gelinceye kadar karıştırın Göz ve dudak çevresi dışında tüm cildinize yuvarlak hareketler yaparak yedirin.Kuruması için 15 dakika kadar bekleyin. Yüzünüzü hafif ıslatılmış bir parça pamukla temizleyip önce ılık suyla sonra soğuk suyla durulayın ve havlu ile tampon yaparak durulayın.
Elma Sirkesi
Nasıl Yapılır?
3 çorba kaşığı elma sirkesi
Yarım su bardağı su
Yapılışı : Bir tencerenin içinde yarım su bardağı suya, 3 çorba kaşığı kadar elma sirkesi katın.Bu karışımı ocağa koyarak iyice kaynayıncaya kadar bekleyin. Daha sonra ateşi kısın ve başınıza bir örtü örtüp, yüzünüzü buhara tutun. Bu şekilde yüzünüze 15-20 dakika buhar verin.
Daha sonra yarı yarıya sulandırılmış elma sirkesiyle yüzünüzü bir pamuk yardımıyla silin. Bu işlemi haftada 2 kez tekrarlayabilirsiniz. Düzenli olarak yapılan işlem sonucunda siyah lekelerin yok olduğunu ve cildinizin parladığını göreceksiniz.
Yulaf Maskesi
Nasıl Yapılır?
Bir miktar yulaf
Yapılışı :Ocağa koyarak pişirdiğiniz yulafları süzdükten sonra bir kabın içinde ezin. Bu yulaf ezmesini göz ve dudak çevresi dışında tüm cildinize sürün. Bu maskeyi 15 dakika kadar yüzünüzde bekletin.Daha sonra ılık suyla yüzünüzü yıkayın.
NOT : Bu maske fazla yağı ciltten emdiği için kuru ciltliler tarafından kullanılmamalıdır.
DİĞER ÖNERİLER
- Birer tutam kırlangıç otu, ayrık otu bir kaba konularak üzerine beş bardak su ilave edilerek kaynatılır ve bir gece dinlendirdikten sonra siyah noktaların üzerine sürülür.
- Birer tutam nane, yabani kekik yaprağı, ıhlamur bir kaba konulup yeteri kadar su ilave edilerek kaynatılır. Soğuduktan sonra siyah noktaların üzerine sürülür.
- Bir adet çok olgun domates ezilir ve ince bir tülbentle süzülür. 1 tatlı kaşığı gliserin ve iki damla asilbent tentürü katılıp karıştırılarak şişeye doldurulup kullanılmak üzere saklanır. Cildin siyah noktalı kısımlarına bol miktarda sürülür.
LAHANA YAĞI VE LAHANANIN ZAYIFLAMADAKİ ÖNEMİ
Kilo alınmasının nedeni vücutta gereğinden fazla yağ birikiminin olmasıdır. Lahana yağı sürüldüğü bölgede burada bulunan yağ hücrelerinin parçalanmasına sebep olmaktadır.Böylelikle o bölge zayıflamaya başlamaktadır. Lahana Yağı daha çok bölgesel zayıflamalar için kullanılmaktadır. Lahana yağı düzenli kullanıldığında kilo vermekle birlikte metobolizmanın çalışmasını da dengeler. Bunun için uzun vadede geri kilo almanızı engeller.
Hazırlanış Biçimi : Lahana, turpgiller familyasından; iri ve kalın yapraklı bir bitkidir. Memleketimizde yaygın olarak yetiştirilmekte olup yağıda ülkemizde yapılmaktadır. Lahana yağı üretimi sırasında seyreltilmeden doğal olarak üretilmektedir. Hatta diğer yağlarla karşılaştırıldığında en doğal olanı diyebiliriz. Bu yağ zayıflama amaçlı kullanılmaktadır.
Faydaları
Düzenli kullanımında, selülit sonucu oluşan portakal kabuğu görünümünün yok olmasını sağlar.
Bölgesel fazlalıkların atılmasına, yardımcı olur.
Cildin sıkılaşmasına, gerginleşmesine, pürüzsüzleşmesine yardımcı olur.
Vücudunuza uygulandığında, kendinizi canlı ve hafif hissetmenizi, siluetinizin incelmesini sağlar.
Cildin derinlemesine beslenmesine ve güçlenmesine katkıda bulunur.
Yoğun nemlendirici etkisi ile cildinizin kuruluğu önlemeyi sağlar.
Ölü derinin atılmasına, cildin esnekliğini artırmasına katkı sağlar.
Lenf ve kan dolaşımının hızlandırarak, cildin canlandırılmasına ve parlaklık kazanmasına yardımcı olur.
Yağ ve su metabolizmasını harekete geçirerek sarkma problemi olan bölgeleri toplamayı sağlar.
Lahana Yağını Vücudumuzun Hangi Bölgelerinde Kullanabiliriz?
Bel, karın, kalçalar, kollar, göğüsler, bacaklar gibi vücudun yağ depolanan tüm bölgelerine uygulanabilir.
Kullanım Şekli : Problemli bölgeye günde 2 kere, tercihen sabah ve akşam, dairesel hareketlerle masaj yaparak uygulanır. Cildinizin temiz olmasında fayda vardır. Maksimum etki için, yağı vücudunuzdan su ile temizlemeden önce ürünün cilde derinlemesine nüfuz etmesi beklenmeli ve kullanım süresince bol su tüketilmelidir. Ürünün düzenli olarak kullanılması çok önemlidir.
NOT : Haricen kullanılmaktadır.
Yağı 25 derecenin altındaki oda sıcaklığında muhafaza ediniz.
BADE İŞÇİL FOTOLARI BADE İŞÇİL RESİMLERİ
İYOT MİNERALİ VE İYOTUN FAYDALARI ZARARLARI
İyot, insan ve hayvanların normal büyüme ve gelişmesi için gerekli olan önemli bir besin maddesidir. İnsan vücudunda çok az miktarda bulunmakta olup, yediğimiz besinler ve su ile alınır. Vücudumuzdaki iyodun büyük bir kısmı tiroit bezinde bulunur ve tiroit hormonlarının yapımında kullanılır. Tiroit bezi, boynun ön tarafında yer alır ve tiroit hormonlarını üretir. Bu hormonlar vücudun normal büyümesi ve zihinsel gelişmesi ile birlikte vücut ısısının ve enerjisinin oluşması gibi olayların devamını sağlar. Tabiatta, toprakta ve suda bulunan iyot besinlerimize geçer. Dağlık ve erozyona uğramış bölge toprakları iyot bakımından fakirdir. Kayseri ve yöresi toprakları da bu özelliktedir. İyotça fakir topraklarda yetiştirilen yiyeceklerde ve bölge sularında yetersiz miktarda iyot bulunur. Bu besinlerle beslenen bireyler yeterli miktarda iyot almazlar.
Hangi Besinlerde Bulunur?
İyot alımını artırmanın en kolay ve etkili yolu da iyotlu tuz kullanmaktır. (İyodun en fazla bulunduğu besinler deniz ürünleridir.)
AFRODİZYAK NEDİR DOĞAL AFRODİZYAKLAR
Bütün eski kültürlerin hepsinde kendine özgü afrodizyakları vardır. Aslında bunların temelinde şehveti ve zevki artırma amacı vardır. İnsanların çok eski zamanlardan beri düşündüklerinden biri de olağanüstü cinsel güce sahip olmaktır. Afrodizyak kelime olarak adını Eski Yunan’lıların Aşk Tanrıçası Afrodit’tenalmıştır .
Sağlıklı bir cinsel hayatın olması için çiftlerin hem bedensel hem de ruhsal yönden sağlıklı olmaları gerekir. Tabi ki bunların başında stresten uzak ve kafanın rahat olması gerekir. Bunların yanında dengeli beslenmenin de büyük bir etkisi vardır.
Kullanılan afrodizyakların etki alanları da farklılık göstermektedir. Bunların bazıları beyindeki belli merkezlerde etki yaparken bazıları ise direkt olarak cinsel organların sinirleri üzerinde etki gösterirler.
NOT: Verilen önerileri kullanmak süreklilik taşımamalıdır.
Verilen ölçüler ve ne kadar kullanılması gerektiği uyarılarına uyunuz.
Verilen öneriler herkeste aynı etkiyi yapmayabilir.
DOĞAL AFRODİZYAK ÖNERİLERİ.
Bir litre suyun içine bir yemek kaşığı adaçayı, bir tatlı kaşığı karanfil katılıp kaynatılmasının ardından süzülerek yatmadan bir saat kadar önce arzuya göre bal ile tatlandırılarak bir çay fincanı içilir.
Bir havanın içine bir avuç badem içi bir tatlı kaşığı karanfil katılıp iyice dövüldükten sonra bir çay bardağı süzme bal ilave edilip günde iki kez sabah ve akşam olmak üzere bir tatlı kaşığı yenilir.
Bir litre suyun içine ince kıyılmış bir avuç ardıç otu katılıp kaynatılmasının ardından süzülerek günde bir su bardağı içilir.
Bir çay fincanı kaynar suyun içine bir çay kaşığı kekik katılıp demlenmesi için kısa bir süre beklendikten sonra süzülerek günde iki kez sabah ve akşam içilir.
Bir çay fincanı kaynar suyun içine bir çay kaşığı anason katılıp demlenmesi için kısa bir süre beklendikten sonra süzülerek akşam yemeklerinden yarım saat sonra içilir.
Bir litre sütün içine yıkanmış ve ezilmiş dört adet yaş incir katılıp kaynatılmasının ardından süzülmeden günde üç su bardağı içilir.
Afrodizyak parfüm kullanımınıda düşünebilirsiniz.
Bir çay fincanı kaynar suyun içine havanda dövülerek ufalanmış bir çay kaşığı kişniş tohumu katılıp demlenmesi için kısa bir süre beklendikten sonra süzülerek günde üç öğün yarımşar çay fincanı içilir.
Bir çay fincanı kaynar suyun içine havanda dövülerek ufalanmış bir çay kaşığı güvercin otu katılıp demlenmesi için kısa bir süre beklendikten sonra süzülerek günde üç öğün yarımşar çay fincanı içilir.
Bir çay fincanı kaynar suyun içine bir çay kaşığı toz tarçın katılıp demlenmesi için kısa bir süre beklendikten sonra süzülerek günde üç öğün yarımşar çay fincanı içilir.
Havanda dövülerek toz haline getirilmiş bir tatlı kaşığı hint biberi bir çorba kaşığı süzme bal ile karıştırılıp bir defada yenilir.
Bir çay fincanı kaynar suyun içine bir çay kaşığı toz kimyon katılıp demlenmesi için kısa bir süre beklendikten sonra süzülerek akşam yemeklerinden yarım saat sonra içilir.
Bir çay fincanı kaynar suyun içine havanda dövülerek ufalanmış bir çay kaşığı hardal tohumu katılıp demlenmesi için kısa bir süre beklendikten sonra süzülerek günde üç öğün yarımşar çay fincanı içilir.
Bir litre suyun içine ince kıyılmış bir avuç maydanoz katılıp kaynatılmasının ardından süzülerek günde iki kez sabah ve akşam birer çay fincanı içilir.
Bir litre suyun içine ince kıyılmış bir avuç ince kıyılmış dere otu katılıp kaynatılmasının ardından süzülerek günde üç öğün birer çay bardağı içilir.
Bir litre suyun içine birer avuç iğde ve çiçekleri katılıp kaynatılmasının ardından süzülerek günde üç öğün birer kahve fincanı içilir.
IŞIK HIZI İZAFİYET TEORİSİ VE EİNSTAİN
Işık hızı nedir,izafiyet teorisi nedir ve kısacası Albert Einstain kimdir hakkındaki sorularınıza basitleştirilmiş cevaplar bulabileceğiniz bir video :)